402
galatasaray'ın yaptığı söylenen planlama.
yalnız sezon başından beri belli olmayan ve herkesin kafasına göre cevaplayıp düşündüğü iki konu var. ben gerçekten hâlâ merak ediyorum bu soruların cavaplarını ve net bir cevap yok ortada.
1) bu planlamanın amacı nedir ve üç sezon sonra plan başarılı olduğunda biz de sonsuza kadar başarılı mı oluyoruz?
lige ambargo koymak mı, avrupa'da istikrarlı başarı kazanmak mı, iyi oyun mu, oyuncu parlatıp satmak mı? nedir bunun vizyonu? ligde sürünüyorduk, bu kötü gidişin planlamanın yan etkileri olduğu, geçici olduğu söylendi durdu. daha sonra fatih hoca "lig için süre istemedim." dedi ama takım gitgide kötüleşti ve hoca bıraktığında 10. sıradaydık. avrupa'da bu sezon iyi gittik ama ligde süründük. bu planlama avrupa'da başarıyı üç yılın sonunda, ligde başarıyı ise süre kısıtı olmadan vadetmedi mi? yoksa hoca bizi mi kandırdı, ben hâlâ çözemedim. yani planlanan şeyin tam tersi oldu, ee ben ne anladım?
2) bu planlama kimin projesi?
sezon başında fatih terim'le başkanın projesiydi. işler kötü gittikçe farklı sesler çıkmaya başladı. bugün kadronun dengesizliği veya yetersizliği söz konusu olunca hâlâ "hoca aslında ghezzal, rosier istiyordu da yönetim cicaldau ve morutan'ı getirdi" cümleleri kuruluyor. burak elmas "proje bana ait." diyor, takımın başındayken hoca da kendi projesi olduğunu söylüyordu. kime ait bu proje tam olarak? biz kime inanacağız?
yalnız sezon başından beri belli olmayan ve herkesin kafasına göre cevaplayıp düşündüğü iki konu var. ben gerçekten hâlâ merak ediyorum bu soruların cavaplarını ve net bir cevap yok ortada.
1) bu planlamanın amacı nedir ve üç sezon sonra plan başarılı olduğunda biz de sonsuza kadar başarılı mı oluyoruz?
lige ambargo koymak mı, avrupa'da istikrarlı başarı kazanmak mı, iyi oyun mu, oyuncu parlatıp satmak mı? nedir bunun vizyonu? ligde sürünüyorduk, bu kötü gidişin planlamanın yan etkileri olduğu, geçici olduğu söylendi durdu. daha sonra fatih hoca "lig için süre istemedim." dedi ama takım gitgide kötüleşti ve hoca bıraktığında 10. sıradaydık. avrupa'da bu sezon iyi gittik ama ligde süründük. bu planlama avrupa'da başarıyı üç yılın sonunda, ligde başarıyı ise süre kısıtı olmadan vadetmedi mi? yoksa hoca bizi mi kandırdı, ben hâlâ çözemedim. yani planlanan şeyin tam tersi oldu, ee ben ne anladım?
2) bu planlama kimin projesi?
sezon başında fatih terim'le başkanın projesiydi. işler kötü gittikçe farklı sesler çıkmaya başladı. bugün kadronun dengesizliği veya yetersizliği söz konusu olunca hâlâ "hoca aslında ghezzal, rosier istiyordu da yönetim cicaldau ve morutan'ı getirdi" cümleleri kuruluyor. burak elmas "proje bana ait." diyor, takımın başındayken hoca da kendi projesi olduğunu söylüyordu. kime ait bu proje tam olarak? biz kime inanacağız?