1511
aleni olarak galatasaray için fetö ve imralı yakıştırmaları yapılıp durulan sözlük. umrumda değil de, bir gün birisinin tersine gelir soluğu mahkemede alırlar, tavsiyem dikkat etmeleri.
yapı olarak türkiye'nin başkalaştırılmasından, kutuplaştırılmasından şikayet eden tipler beşiktaş başlıklarında eleştirdikleri konuların bir kaç mislini yapıyorlar.
geçen sene sezon sonu hastaneye gittiğimde, beşiktaşlı bir doktorun şampiyonluk maçı hakkında, "ben galatasaray-ankaragücü maçını da hatırladığım için." ifadesini kullandığına şahit oldum ve yanına gittim.
- ne oldu ankaragücü maçında hocam?
- galatasaray 8 gole şampiyon olurdu ve 8 tane attılar.
- o maç 1-0 da bitse galatasaray şampiyondu?
- !!!!?!?!!!?!!?!!
açtım gösterdim. sonra da siz hatay'a 7 tane atmasaydınız şampiyon olamayacaktınız, ben de 20 sene sonra böyle arkadaş arasında anlatırım artık deyip geçtim.
ekşisözlükteki güruh da tamamen bu zihniyetten ibaret. kendi çıkarlarına olacak bir hususta her türlü pisliği yapıp, her türlü yalanı söyleyebilecek kadar kalitesiz bir zihniyete sahip olan bir topluluk barındırıyorlar.
bunun sebebi de kişisel değil zaten türkiye'deki kutuplaşmanın sebebi de halk değil. bir kaç paralı askeri ekranlara çıkarıp futbol namına bir şey konuşturmayıp yıllarca hakem hakem demesine müsaade edersen sonuç da böyle olur.
bakın şampiyonlar ligi süreci de aynı. neymiş galatasaray ülke puanına zarar vermiş, baksan adamların son 25 maçında 3 galibiyeti falan var. hayatlarında real madrid ve psg gibi üst düzey takımlarla maç bile yapamamış bir camia gelip bu konu üzerinden vurmaya çalışıyor yahu zaten sizin böyle üst düzey takımlarla 2-3 tane maçınız var, birinde tek maçta 8 yediniz, birinde iki maçta 8 yediniz başka da yok. fi tarihinde barcelona ile oynayıp bir maç kazanmışsınız, galatasaray uefa kupası deyince hala uefa kupası mı diyorsunuz.
ekşi sözlüğün %80'lik beşiktaşlı kesimi tamamen bu zihniyetle yaşıyor, kendi başarılarını büyütüp, başarısızlıklarını başka nedenlere bağlarken, rakipleri özellikle de galatasaray için başarılarını başka nedenlere bağlayıp, başarısızlıklarını ise büyütüyorlar ama dediğim gibi bu tutarsız zihniyetin sebebi kendileri değil, onları bu yaklaşıma sürükleyen medyadaki veya camialarındaki kişiler.
yapı olarak türkiye'nin başkalaştırılmasından, kutuplaştırılmasından şikayet eden tipler beşiktaş başlıklarında eleştirdikleri konuların bir kaç mislini yapıyorlar.
geçen sene sezon sonu hastaneye gittiğimde, beşiktaşlı bir doktorun şampiyonluk maçı hakkında, "ben galatasaray-ankaragücü maçını da hatırladığım için." ifadesini kullandığına şahit oldum ve yanına gittim.
- ne oldu ankaragücü maçında hocam?
- galatasaray 8 gole şampiyon olurdu ve 8 tane attılar.
- o maç 1-0 da bitse galatasaray şampiyondu?
- !!!!?!?!!!?!!?!!
açtım gösterdim. sonra da siz hatay'a 7 tane atmasaydınız şampiyon olamayacaktınız, ben de 20 sene sonra böyle arkadaş arasında anlatırım artık deyip geçtim.
ekşisözlükteki güruh da tamamen bu zihniyetten ibaret. kendi çıkarlarına olacak bir hususta her türlü pisliği yapıp, her türlü yalanı söyleyebilecek kadar kalitesiz bir zihniyete sahip olan bir topluluk barındırıyorlar.
bunun sebebi de kişisel değil zaten türkiye'deki kutuplaşmanın sebebi de halk değil. bir kaç paralı askeri ekranlara çıkarıp futbol namına bir şey konuşturmayıp yıllarca hakem hakem demesine müsaade edersen sonuç da böyle olur.
bakın şampiyonlar ligi süreci de aynı. neymiş galatasaray ülke puanına zarar vermiş, baksan adamların son 25 maçında 3 galibiyeti falan var. hayatlarında real madrid ve psg gibi üst düzey takımlarla maç bile yapamamış bir camia gelip bu konu üzerinden vurmaya çalışıyor yahu zaten sizin böyle üst düzey takımlarla 2-3 tane maçınız var, birinde tek maçta 8 yediniz, birinde iki maçta 8 yediniz başka da yok. fi tarihinde barcelona ile oynayıp bir maç kazanmışsınız, galatasaray uefa kupası deyince hala uefa kupası mı diyorsunuz.
ekşi sözlüğün %80'lik beşiktaşlı kesimi tamamen bu zihniyetle yaşıyor, kendi başarılarını büyütüp, başarısızlıklarını başka nedenlere bağlarken, rakipleri özellikle de galatasaray için başarılarını başka nedenlere bağlayıp, başarısızlıklarını ise büyütüyorlar ama dediğim gibi bu tutarsız zihniyetin sebebi kendileri değil, onları bu yaklaşıma sürükleyen medyadaki veya camialarındaki kişiler.