• 805
    birkaç zaman önce birçok takımın taraftarından "bu takım 4-4-2 oynayamaz!" veya "4-4-2 oynamalıyız!" ya da "4-4-2 mi kaldı yahu! demode bir diziliş bu!" tarzı söylemler üzerine bir yazı yazmak istemiştim.

    bir takım neden 4-4-2 oynayamazdı? bir takım neden 4-4-2 oynamalıydı? her şeyi geçtim 4-4-2 gerçekten demode bir diziş miydi? eğer öyleyse 4-4-2'yi demode bir diziliş yapan neydi? o süreç nasıl işlemişti? sonuçta bir süreçti bu. biz dahil hemen her takım bir dönem hep 4-4-2 oynamıştı.

    gibi gibi sorular vardı aklımda ve bunlara cevap bulmak istemiştim.

    4-4-2 kroniğinin en başından en sonuna aklıma gelen takımları bir kağıda yazmakla başladım.
    tabii maslov'dan başlamak icap eder düşünmüştüm.
    66 dünya kupası ingiltere'si...
    84 fransa'sının namıyla müstesna le carre magique'i yani platini-tigana-giresse-fernandes dörtü orta sahası...
    sacchi'nin milan'ı ve capello'nun milan'a yani golden tulip trident...
    sir'ün manu'su...
    danglish'in balckburn'ü...
    wenger'in arsenal'inin yenilmez 4-4-2'si...
    mou'nun porto'su...
    armin weh'in stuttgart'ı...
    felix magath'ın wolfsburg'u...
    ranieri'nin leicester'ı...
    4-4-2'nin modern futboldaki kalesi simone'nin atletico'su...
    gibi birçok takım geldi ilk taslakta aklıma. elbette, daha birçoğu vardı. ama liste uzundu. süreci adım adım takip etmeye kalkmak hafızadan kolay değildi ama bir deneyeyim dedim. bazısını uzun bazısını kısa anlatarak bir ilk kısım yazdım.

    fakat bir şeyi fark ettim. tahmin edebileceğiz üzere taktikler artıları-eksileri kullanarak rakibe üstünlük sağlamaya çalışmanızı sağlar. 4-4-2'nin veya 4-3-3'ün veya herhangi bir diğer dizilişin belli dönemlerde hype ya da pop olmasının ardında bu eksi ve artılar yatar. zamanın dominant takımlarına karşı, bir anti üretmek çabası ve dolayısıyla böylece kazanmak içgüdüsüne dayanır.

    bir süreç vardı ortada. ve göz ardı edilemeyecek bir olgu. gelişen teknoloji ve gittikçe bilimsel yöntemin spora girişi artıyordu. istatistik bilimi, geometriyle birlikte futbolun içine hayli girmişti.

    bu çok doğru. dizilişler aslında bir geometriden ibaretti. o halde o geometrinin kroniğini ve gelişim sürecini yazmak gerekti.

    sonuç olarak ortaya iki kısımdan oluşan, birinci kısımda 4-4-2 oynayan takımların ikinci kısımda ise futbolda geometrinin kroniğini yazdığım uzun mu uzun şöyle bir yazı çıktı:

    http://plasedergi.com/...e-dizilisin-kronigi/

    uzun olmasına rağmen hâlâ eksik bir yazı. gelgelelim daha fazla uzatmak, hele benim gibi, sürekli daldan dala, konudan konuya atlamaya meyilli bir yazan için hiçbir zaman bitmeyecek bir yazının habercisi olurdu. zaten o yazıyı da kimseye okutamazdık.
App Store'dan indirin Google Play'den alın