404
konu hakkinda herkes konusuyor ve hemen hepimiz bir cok bilgiye ulastik. ancak ilginc sekilde gundeme pek gelmeyen bir konu var ki bence cok onemli. mehmet senol kontra'da ucundan degindi ama pek zaman kalmadi tartisilmaya.
simdi 1924 yilinda baslayan turkiye futbol birinciligi ve 1937'de baslayan milli kume var ve konunun temeli bu turnuvalarin ulke sampiyonlugu olarak sayilip sayilmamasi. bu arada tarihi cok daha eskilere dayanan istanbul ligi ve daha sonraki zamanlarda ulkenin dort bir yaninda ortaya cikan mahalli ligler var. bu liglerdeki sampiyonluklar tartisma konusu olarak pek alinmiyor, cunku adi ustunde bunlar mahalli ligler. buraya kadar tamam.
isin ilginci profesyonel futbola gecis 1951'de oluyor ancak ulusal lig mi degil mi diye tartisilan her iki turnuva da 1950'de son buluyor. yani profesyonel olarak ne milli kume, ne de turkiye futbol birinciligi hic oynanmamis ve hatta tam da profesyonellik kanunu ciktiginda bu turnuvalar son bulmus.
peki 1951'de profesyonellige gecisten profesyonel ligin kuruldugu 1959'a kadar olan surecte ne oldu? iste bu cok onemli bir soru ve bence konunun kilitlenebilecegi bir nokta. anladigim kadariyla profesyonellige mahalli ligler ile gecildi. istanbul ligi'nin devami olarak istanbul profesyonel ligi kuruldu mesela. ankara, izmir, trabzon, adana falan derken heryerde mahalli ligler profesyonellesti ve ulusal bir turnuva olmadan 1959'a kadar devam ettiler. hatta ulusal bir sampiyon belirlenmedigi icin yeni baslayan avrupa kupasi'na kimin gidecegi sorunu ortaya cikti ve 1957 ve 1958'de turkiye kupasi'nin temelini olusturan federasyon kupasi sirf bu amacla oynandi. besiktas'in tartisilan iki sampiyonlugu buradan gelmektedir ve aslinda ulke capindaki ilk profesyonel sampiyonluk demek cok yanlis degildir.
1959 oncesi sampiyonluklar derken an itibariyle aslinda 1951 oncesi amator sampiyonluklar tartisiliyor. bu sefer de 1951-59 arasi profesyonel sampiyonluklar sirf mahalli oldugu icin goz ardi ediliyor. benim tikandigim nokta istanbul ligi gibi bir mahalli ligin aslinda ulusal kabul edilen diger turnuvalardan daha koklu, daha organize, daha cok onem verilen ve profesyonellesmeyi basarmis olmasi. eger sampiyonluklar bir sekilde odullendirilecekse bu mahalli liglere de bir sekilde yer verilmesi gerekiyor ama bu sefer de hem turnuva sayisi hem de sampiyon sayisi cok artiyor.
simdi 1924 yilinda baslayan turkiye futbol birinciligi ve 1937'de baslayan milli kume var ve konunun temeli bu turnuvalarin ulke sampiyonlugu olarak sayilip sayilmamasi. bu arada tarihi cok daha eskilere dayanan istanbul ligi ve daha sonraki zamanlarda ulkenin dort bir yaninda ortaya cikan mahalli ligler var. bu liglerdeki sampiyonluklar tartisma konusu olarak pek alinmiyor, cunku adi ustunde bunlar mahalli ligler. buraya kadar tamam.
isin ilginci profesyonel futbola gecis 1951'de oluyor ancak ulusal lig mi degil mi diye tartisilan her iki turnuva da 1950'de son buluyor. yani profesyonel olarak ne milli kume, ne de turkiye futbol birinciligi hic oynanmamis ve hatta tam da profesyonellik kanunu ciktiginda bu turnuvalar son bulmus.
peki 1951'de profesyonellige gecisten profesyonel ligin kuruldugu 1959'a kadar olan surecte ne oldu? iste bu cok onemli bir soru ve bence konunun kilitlenebilecegi bir nokta. anladigim kadariyla profesyonellige mahalli ligler ile gecildi. istanbul ligi'nin devami olarak istanbul profesyonel ligi kuruldu mesela. ankara, izmir, trabzon, adana falan derken heryerde mahalli ligler profesyonellesti ve ulusal bir turnuva olmadan 1959'a kadar devam ettiler. hatta ulusal bir sampiyon belirlenmedigi icin yeni baslayan avrupa kupasi'na kimin gidecegi sorunu ortaya cikti ve 1957 ve 1958'de turkiye kupasi'nin temelini olusturan federasyon kupasi sirf bu amacla oynandi. besiktas'in tartisilan iki sampiyonlugu buradan gelmektedir ve aslinda ulke capindaki ilk profesyonel sampiyonluk demek cok yanlis degildir.
1959 oncesi sampiyonluklar derken an itibariyle aslinda 1951 oncesi amator sampiyonluklar tartisiliyor. bu sefer de 1951-59 arasi profesyonel sampiyonluklar sirf mahalli oldugu icin goz ardi ediliyor. benim tikandigim nokta istanbul ligi gibi bir mahalli ligin aslinda ulusal kabul edilen diger turnuvalardan daha koklu, daha organize, daha cok onem verilen ve profesyonellesmeyi basarmis olmasi. eger sampiyonluklar bir sekilde odullendirilecekse bu mahalli liglere de bir sekilde yer verilmesi gerekiyor ama bu sefer de hem turnuva sayisi hem de sampiyon sayisi cok artiyor.

