2760
boş bir kağıt açıp şıkır şıkır on bir dizmeyi elhamdülillah çok severim. genel anlamda yapılan on birlere de eğer denk gelirsem on basıp geçerim. ama ideal on bire inanmam. o nasıl oluyorsa artık.
aslında ben, idealin kendisine inanmıyorum sanırım. ideal ne ki? haytalık edip kelimeyi anlamazlıktan gelebilirseniz bir çok yere de çekebiliyorsunuz. mesela kelimeyi idea'ya dair olan anlamında kullanırsanız ideasyonal, ideatif veya ütopik gibi anlamlara doğru gidebilirsiniz. oysa ideal bazen standardı da karşılayabiliyor. standart ve ütopik gibi zıt kutupları aynı kelime nasıl karşılayabilir? karşılar aslında. türkçemizin güzelliği...
gittikçe saçmalıyorum. neyse olaya döneyim.
sonra şöyle bir soru çıkıyor ortaya:
hangi takımın hangi oyununa karşı hangi ideal on bir?
ideal on bir dediğiniz size özgü bir şey. kafanızda o on birin nasıl oynayacağını siz hayal etmişsinizdir. fakat alelade biri bu idealliğin nasıl seyredeceğini pek kestiremez. aslında bu on birin nasıl oynayabileceğini hayal etmek de güzel olabilir.
bizim meslekte, başkasının kodunu okumak zorunda kaldığınız birçok zaman vardır. cehennem gibi bir şeydir. bir de dokümantasyonu yapılmamışsa ki çok nadir yapılır bu. çünkü yazan, "ben yazdım, çalışıyor" diye bakar. ki yazmışsa da onun aklında apaçık olan dokümantasyon aslında hiç de öyle değildir. ona çok açık gelir. bazı yerleri atlar. iki metot arasındaki bağlantıyı kurmaz. çünkü onun aklında onlar zaten bağlantılıdır ve bu apaçık ortadadır. anlayabilirseniz anlayın hâli hakimdir çoğu zaman dokümantasyonlar anlayacağınız.
ideal on birler de bana öyle geliyor.
tamam da yani, bu ideal on birin ideal oyunu ne olacak?
açıklamalı on birler daha çok yazıldığında ortaya çok güzel teknik analizlere dayanan on birler çıkacağını düşünmekteyim açıkçası bu başlıktan. belki bir süre sonra yaklaşıma göre ideal on birler alt kategorilere falan ayrılacak.
# galatasaray futbol takımı ideal on biri
*** ercan taner'in sesiyle ve tonlamasıyla ***
kalede muslera,
savunmada ...
## ideal on bir standartta ve ütopyada muslera ile başlar.
aslında ben, idealin kendisine inanmıyorum sanırım. ideal ne ki? haytalık edip kelimeyi anlamazlıktan gelebilirseniz bir çok yere de çekebiliyorsunuz. mesela kelimeyi idea'ya dair olan anlamında kullanırsanız ideasyonal, ideatif veya ütopik gibi anlamlara doğru gidebilirsiniz. oysa ideal bazen standardı da karşılayabiliyor. standart ve ütopik gibi zıt kutupları aynı kelime nasıl karşılayabilir? karşılar aslında. türkçemizin güzelliği...
gittikçe saçmalıyorum. neyse olaya döneyim.
sonra şöyle bir soru çıkıyor ortaya:
hangi takımın hangi oyununa karşı hangi ideal on bir?
ideal on bir dediğiniz size özgü bir şey. kafanızda o on birin nasıl oynayacağını siz hayal etmişsinizdir. fakat alelade biri bu idealliğin nasıl seyredeceğini pek kestiremez. aslında bu on birin nasıl oynayabileceğini hayal etmek de güzel olabilir.
bizim meslekte, başkasının kodunu okumak zorunda kaldığınız birçok zaman vardır. cehennem gibi bir şeydir. bir de dokümantasyonu yapılmamışsa ki çok nadir yapılır bu. çünkü yazan, "ben yazdım, çalışıyor" diye bakar. ki yazmışsa da onun aklında apaçık olan dokümantasyon aslında hiç de öyle değildir. ona çok açık gelir. bazı yerleri atlar. iki metot arasındaki bağlantıyı kurmaz. çünkü onun aklında onlar zaten bağlantılıdır ve bu apaçık ortadadır. anlayabilirseniz anlayın hâli hakimdir çoğu zaman dokümantasyonlar anlayacağınız.
ideal on birler de bana öyle geliyor.
tamam da yani, bu ideal on birin ideal oyunu ne olacak?
açıklamalı on birler daha çok yazıldığında ortaya çok güzel teknik analizlere dayanan on birler çıkacağını düşünmekteyim açıkçası bu başlıktan. belki bir süre sonra yaklaşıma göre ideal on birler alt kategorilere falan ayrılacak.
# galatasaray futbol takımı ideal on biri
*** ercan taner'in sesiyle ve tonlamasıyla ***
kalede muslera,
savunmada ...
## ideal on bir standartta ve ütopyada muslera ile başlar.