56
1996 yılında galatasaray'a gelmiş rumen futbolcu.
sene 1996-1997. 6-7 yaşlarındayım. benden 5-6 yaş büyük koyu galatasaray taraftarı abim sapsarı galatasaray forması almış. önünde vakıfbank, arkasında 7 yazıyor. o zamanlar formalarda isim yok, en azından benim formamda yok. abimden öğrendiğim kadarıyla bu formayı takımda filipescu giyiyor. formayı evde giyip geziyorum. kısa kollu forma bana kolları katlanmış gömlek gibi oluyor, kollar dirseklerimin altında bitiyor. adana' nın o yaz sıcağında neredeyse bileklerimde bittiği için uzun kollu gibi olan, şimdiki gibi dry-fit teknolojisinin falan kesinlikle olmadığı, giyince +5 derece sıcaklık koyan, 5 dk koşunca 2 litre terleme garantili formamı giyip sokağa iniyorum. bütün çocuklara hava atıyorum, bakın galatasaray forması diye. maç yapmaya başlamadan önce herkes bir futbolcu seçiyor kendine, o zamanlar çok meşhur bizim mahallede maçlara futbolcu seçip maç içerisinde o futbolcu olarak oynamak. ben filipescu' yum diyorum, çünkü abim 7 numarayı filipescu giyiyor demiş. her gol attığımda filipescu attı diye spikerlik yapıyorum kendi kendime. her ayağıma top geldiğinde, "evet filipescu topu aldı, şimdi pası ergün'e" tarzı maç anlatıyorum bağırarak. çok hatırlamasam da oyunculuğunu ilk formamın sahibi olmasından mütevellit unutamıyorum bu sarı çocuğu. daha sonraki yıllarda real betis'te oynarken bile takip ettim bu nedenle. şimdi bu entryi yazarken baktım 46 yaşındaymış. zaman çabuk geçiyor reis, kafanda pek saç da kalmamış. ben seni hep sarı saçlarınla hatırlayacağım ama.
sene 1996-1997. 6-7 yaşlarındayım. benden 5-6 yaş büyük koyu galatasaray taraftarı abim sapsarı galatasaray forması almış. önünde vakıfbank, arkasında 7 yazıyor. o zamanlar formalarda isim yok, en azından benim formamda yok. abimden öğrendiğim kadarıyla bu formayı takımda filipescu giyiyor. formayı evde giyip geziyorum. kısa kollu forma bana kolları katlanmış gömlek gibi oluyor, kollar dirseklerimin altında bitiyor. adana' nın o yaz sıcağında neredeyse bileklerimde bittiği için uzun kollu gibi olan, şimdiki gibi dry-fit teknolojisinin falan kesinlikle olmadığı, giyince +5 derece sıcaklık koyan, 5 dk koşunca 2 litre terleme garantili formamı giyip sokağa iniyorum. bütün çocuklara hava atıyorum, bakın galatasaray forması diye. maç yapmaya başlamadan önce herkes bir futbolcu seçiyor kendine, o zamanlar çok meşhur bizim mahallede maçlara futbolcu seçip maç içerisinde o futbolcu olarak oynamak. ben filipescu' yum diyorum, çünkü abim 7 numarayı filipescu giyiyor demiş. her gol attığımda filipescu attı diye spikerlik yapıyorum kendi kendime. her ayağıma top geldiğinde, "evet filipescu topu aldı, şimdi pası ergün'e" tarzı maç anlatıyorum bağırarak. çok hatırlamasam da oyunculuğunu ilk formamın sahibi olmasından mütevellit unutamıyorum bu sarı çocuğu. daha sonraki yıllarda real betis'te oynarken bile takip ettim bu nedenle. şimdi bu entryi yazarken baktım 46 yaşındaymış. zaman çabuk geçiyor reis, kafanda pek saç da kalmamış. ben seni hep sarı saçlarınla hatırlayacağım ama.