309
galatasaray'ın sorunu açık şekilde kötü yönetim. yani her ne kadar çok da seviyor olsam riekerink bey ve kenar yönetiminin eğilmesi gereken 2 sorun var. şöyle ki, futbolcularımız topu pas olarak takım arkadaşlarına attıklarında yer değiştirmeden kazık gibi dikiliyorlar oldukları yerde. bir boşa kaçma, bir topsuz oyun çalışması yok. ikincisi ve en az bunun kadar vahim olanı da oyuncular arası mesafenin çok fazla olması. mesela muslera oyunu başlatıyor semih'e veriyor topu, semih topu orta sahaya aktaracak ama futbolcular ortada yok. yani genelde ilerde hücum bölgesinde bulunuyor oluyorlar ve geri gelip topu stoperden alan adam yok. hadi rica minnet biri geliyor alıyor de jong diyelim, adam topla buluştuğu anda yanına ne kanat oyuncusu geliyor ne mevkidaş oyuncular geliyor ne de forvet geliyor. topu alıp gidiyor mecburen yalnız kaldığını görünce, ve bir süre sonra da çalıma gireyim derken kaptırarak kalemize doğru gelişen yeni bir atağın başlamasına sebep oluyor.
takım şu iki sorunu halletse ligde yenemeyeceği takım yok;
1- futbolcular pas verdikten sonra yerlerini değiştirmeyip kazık gibi dikiliyor. bunu en son 2014-15 sezonunda prandelli varken görmüştüm. 2015-16'da gol atma sorunumuz yoktu, defans sorunumuz gol üretkenliğimizi bastırdığı için 6. bitirdik ligi tekrar hatırlatalım bu vesileyle. konuyu dağıtmadan futbol literatürüyle anlatmak gerekirse, (gbkz: futbolcularımız dinamik değil. yer değiştirerek, boşa kaçarak, kendilerine müsait alan yaratarak oynamıyorlar. topu veren olduğu yerde dikilmeye devam ediyor.)
2- futbolcular arası, daha doğrusu mr. üründül'ün de dediği gibi bloklar arası mesafe çok çok fazla. kimse sorumluluk almaya yanaşmıyor. takımda özgüvensizlik had safhada. topu alan mecburen tek başına gitmek zorunda kalıyor çünkü o an top kimdeyse o oyuncumuzun yanına gelip sıkıştırırlarsa bana atarsın topu mantığıyla onun çevresinde civarında gezinen bir futbolcumuz olmuyor. futbol literatürüyle anlatmak gerekirse, futbolcular birbirlerine yakın oynamıyor.
bu sorunları riko çözerse harika olur ama prandelli'ye, mancini'ye yapılan sabotajların benzeri bir sabotaj kokusu almaya başladım ben. umarım öyle bişey yoktur da ben kuruntu yapıyorumdur.
tanım: ligin 10. hafta itibariyle şampiyonluk adaylarından başakşehir'e evimizde 2-1 verdiğimiz maç.
takım şu iki sorunu halletse ligde yenemeyeceği takım yok;
1- futbolcular pas verdikten sonra yerlerini değiştirmeyip kazık gibi dikiliyor. bunu en son 2014-15 sezonunda prandelli varken görmüştüm. 2015-16'da gol atma sorunumuz yoktu, defans sorunumuz gol üretkenliğimizi bastırdığı için 6. bitirdik ligi tekrar hatırlatalım bu vesileyle. konuyu dağıtmadan futbol literatürüyle anlatmak gerekirse, (gbkz: futbolcularımız dinamik değil. yer değiştirerek, boşa kaçarak, kendilerine müsait alan yaratarak oynamıyorlar. topu veren olduğu yerde dikilmeye devam ediyor.)
2- futbolcular arası, daha doğrusu mr. üründül'ün de dediği gibi bloklar arası mesafe çok çok fazla. kimse sorumluluk almaya yanaşmıyor. takımda özgüvensizlik had safhada. topu alan mecburen tek başına gitmek zorunda kalıyor çünkü o an top kimdeyse o oyuncumuzun yanına gelip sıkıştırırlarsa bana atarsın topu mantığıyla onun çevresinde civarında gezinen bir futbolcumuz olmuyor. futbol literatürüyle anlatmak gerekirse, futbolcular birbirlerine yakın oynamıyor.
bu sorunları riko çözerse harika olur ama prandelli'ye, mancini'ye yapılan sabotajların benzeri bir sabotaj kokusu almaya başladım ben. umarım öyle bişey yoktur da ben kuruntu yapıyorumdur.
tanım: ligin 10. hafta itibariyle şampiyonluk adaylarından başakşehir'e evimizde 2-1 verdiğimiz maç.