27
argumentum ad populumdan başka savunma kalıbı bulunmayan ve bulunamayacak yazar.
bir ara tüm dünya, yeryüzünün düz olduğuna inanıyor ve bunun aksini dile getirenler de ya yakılıyor ya da deli damgası yiyorlardı.
şu an birisi kalkıp "dünya düz" dese, bir çocuğun elinden kurtulmuş bir balon bile onu ciddiye almaz; uçmaya devam eder.
o yüzden geçiniz "onları anlamaya çalışın" devrini efendim.
dünya düz değil. inandığınız değerler insanlığa ve akla düşman değerler. o yüzden, yok olmaya muhtaçsınız. ama bugün ama yarın; önünde sonunda muhtaçsınız. istediğiniz kadar kalabalık, istediğiniz kadar çoğunluk olun. niteliğiniz olmadığı için niceliğinizin hiçbir kıymeti harbiyesi yok. hiçbir zaman da olmayacak. dünya düz dedikçe dalga geçilmeye mahkumsunuz. esas siz buna alışın. dışarda bir dünya var ve onu durdurmaya gücünüz yetmez. altı üstü niteliksiz yığınlardan ibaretsiniz. altı üstü birkaç neslimizin hayatını bok edecek ama sonunda tarihten silineceksiniz. avrupa'da olduğu gibi. bu, kaçınılmaz bir sonuç. çünkü aydınlanma, bir nükleer bomba, bir fikir gibidir; yayılmaya başladığında en fazla kendi sığınağınıza sığınabilir ve geçici bir süre oraya intikal etmesini engelleyebilirsiniz. geçici bir süre ama haberiniz olsun; sonunda mutlaka boyun eğmek zorundasınız ve adapte olmak zorundasınız. yoksa yok olur gidersiniz ve kimse ne sizi ne de insanlık dışı dünyanızı hatırlar. bu, sosyolojik bir evrimdir kısacası ve siz adapte olamayan neandertallersiniz (düşünsel olarak söylüyorum hakaret etti falan diye mağdurella ayağına yatılmasın ve bu yem yutulmasın lütfen).
bir ara tüm dünya, yeryüzünün düz olduğuna inanıyor ve bunun aksini dile getirenler de ya yakılıyor ya da deli damgası yiyorlardı.
şu an birisi kalkıp "dünya düz" dese, bir çocuğun elinden kurtulmuş bir balon bile onu ciddiye almaz; uçmaya devam eder.
o yüzden geçiniz "onları anlamaya çalışın" devrini efendim.
dünya düz değil. inandığınız değerler insanlığa ve akla düşman değerler. o yüzden, yok olmaya muhtaçsınız. ama bugün ama yarın; önünde sonunda muhtaçsınız. istediğiniz kadar kalabalık, istediğiniz kadar çoğunluk olun. niteliğiniz olmadığı için niceliğinizin hiçbir kıymeti harbiyesi yok. hiçbir zaman da olmayacak. dünya düz dedikçe dalga geçilmeye mahkumsunuz. esas siz buna alışın. dışarda bir dünya var ve onu durdurmaya gücünüz yetmez. altı üstü niteliksiz yığınlardan ibaretsiniz. altı üstü birkaç neslimizin hayatını bok edecek ama sonunda tarihten silineceksiniz. avrupa'da olduğu gibi. bu, kaçınılmaz bir sonuç. çünkü aydınlanma, bir nükleer bomba, bir fikir gibidir; yayılmaya başladığında en fazla kendi sığınağınıza sığınabilir ve geçici bir süre oraya intikal etmesini engelleyebilirsiniz. geçici bir süre ama haberiniz olsun; sonunda mutlaka boyun eğmek zorundasınız ve adapte olmak zorundasınız. yoksa yok olur gidersiniz ve kimse ne sizi ne de insanlık dışı dünyanızı hatırlar. bu, sosyolojik bir evrimdir kısacası ve siz adapte olamayan neandertallersiniz (düşünsel olarak söylüyorum hakaret etti falan diye mağdurella ayağına yatılmasın ve bu yem yutulmasın lütfen).