46
fenerbahçe'yi kollayan ve suçlarının bedelini ödememesi için çaba sarf eden esas güç elbette kendisi değil, öyle bir gücü de yok zaten. bunlara eyvallah. elinde güç yok, yolsuzluk gibi bir damar yakalamışsın ve oradan işlemeye gayret gösteriyorsun. o da güzel, peki. tamam da; şunu atlıyor ya da pratiğin bizi esir edeceğini düşünerek görmezden geliyor. kendisinin seçmeni rakibine nispetle eğitim düzeyi daha yüksek, okuduğunu ve duyduğunu anlama ve yorumlama hususunda nispeten daha yetkin bir kesimini oluşturuyor bu ülkenin. burada söz konusu kitleye bir ulvilik yüklemiyorum, sadece anketler üzerinden gördüğüm nesnel bir bilgiyi aktarıyorum. zaten söz konusu fark da nispi bir fark. gel gör ki; bu nispi fark, söz konusu insanları tutarlılık bekleyen kişiler haline getiriyor. sen din gibi bağlayıcı, siyasi sorgulama kanallarını tıkayıcı dinamiklerle siyaset yapmıyorum/yapamıyorsun. sen karizmatik lider vasıflarına sahip değilsin, senin seçmeninin de önceliği karizmatik lider değil; dolayısıyla kimse kara kaşına, kara gözüne peşine düşmez. senin tutarlılık ve adalet olgusundan başka tutunacak dalın yok, ama bunlardan birini çok acemice ve pratikte karşılığı olmayan bir mesele uğruna feda edersen, kusura bakma ben seni eleştiririm.
burası pek tabii ki; siyaset konuşmanın kısıtlı olduğu ve bana göre de öyle olmasında fayda bulunan bir platform. yine de; şike konusunu siyasetten bağımsız işleyemediğimiz için bu vesile ile bir şeyler karalıyoruz arada sırada. eğer hızla akıp giden gündeme, insanların balık hafızalı ve korkak oluşuna güveniyorsa kemal bey, buna güvenmekte haklı ama yanlış ata oynadığını da bilmeli. şu anda kendisinin partisinin ulaştığı oy bandının en az üçte biri; daha kötücül bulduğu bir güç karşısında birleşilebilecek, ittifak yapılabilecek bir merkez olarak gördüğü için oraya yönelen insanlar. bunu kullanıp "kaybım olmaz, kazanırsam kârdır" güdüsü ile siyaset yapmaya kalkarsa, kaybeder. zira; karşısındaki güç; bunu çok daha zahmetsizce ve etkin biçimde kullanabilen bir yapılanma biçimine sahip. kazanamayacağı bir savaşa girip ileride tek celsede üstüne çullanacak mağlubiyetler biriktirmemeli akıllı bir siyasi lider.
hiç kimse de burada kalkıp "şikeyi aklayan esas kim, bunu es geçip şöyle, böyle" demesin. görüyoruz hepsini. onu da, bunu da. yine bir takım siyasi hesaplar kendisini bu konuda adil olanı tahlil edip ondan yana tavır almaktan uzak tutuyorsa; ki benim anlam dünyamda böyle bir şeye yer yok, kabul edilebilir bir şey değil bu; en azından meseleye nötr olarak yaklaşıp yuvarlak uçlu laflarla gelen soruları savuşturmayı demesi kendi hayrına olur. spor, özellikle futbol; bizim meziyetsiz siyasetçilerimiz için fazlasıyla kaygan bir zemin. düz yolda bin defa tökezleyenler, bu tip arazilerden uzak durmayı bilmek zorundalar.
burası pek tabii ki; siyaset konuşmanın kısıtlı olduğu ve bana göre de öyle olmasında fayda bulunan bir platform. yine de; şike konusunu siyasetten bağımsız işleyemediğimiz için bu vesile ile bir şeyler karalıyoruz arada sırada. eğer hızla akıp giden gündeme, insanların balık hafızalı ve korkak oluşuna güveniyorsa kemal bey, buna güvenmekte haklı ama yanlış ata oynadığını da bilmeli. şu anda kendisinin partisinin ulaştığı oy bandının en az üçte biri; daha kötücül bulduğu bir güç karşısında birleşilebilecek, ittifak yapılabilecek bir merkez olarak gördüğü için oraya yönelen insanlar. bunu kullanıp "kaybım olmaz, kazanırsam kârdır" güdüsü ile siyaset yapmaya kalkarsa, kaybeder. zira; karşısındaki güç; bunu çok daha zahmetsizce ve etkin biçimde kullanabilen bir yapılanma biçimine sahip. kazanamayacağı bir savaşa girip ileride tek celsede üstüne çullanacak mağlubiyetler biriktirmemeli akıllı bir siyasi lider.
hiç kimse de burada kalkıp "şikeyi aklayan esas kim, bunu es geçip şöyle, böyle" demesin. görüyoruz hepsini. onu da, bunu da. yine bir takım siyasi hesaplar kendisini bu konuda adil olanı tahlil edip ondan yana tavır almaktan uzak tutuyorsa; ki benim anlam dünyamda böyle bir şeye yer yok, kabul edilebilir bir şey değil bu; en azından meseleye nötr olarak yaklaşıp yuvarlak uçlu laflarla gelen soruları savuşturmayı demesi kendi hayrına olur. spor, özellikle futbol; bizim meziyetsiz siyasetçilerimiz için fazlasıyla kaygan bir zemin. düz yolda bin defa tökezleyenler, bu tip arazilerden uzak durmayı bilmek zorundalar.
