resim
Claudio Cesare Prandelli
Görev:Teknik Direktör
Takım:Kariyer Sonu
Yaş:67
Uyruk:İtalya
  • 2822
    galatasaray'a teknik direktör olarak gelmesinin yegane sebebi direk emre utkucan'dır.

    o dönem ünal aysal, emre utkucan'a aşırı güveniyordu ve ilişkileri çok sağlamdı. daha doğrusu o zamana kadar hiçbir başkanla araları bu kadar iyi olmamıştı.
    oyuncu alımı hariç teknik direktör alımında dahi ünal aysal, emre'ye danışıyordu.

    hatta başkan bizzat arayıp o dönem isviçre milli takımının hocası olan ottmar hitzfeld'i getirmek istemişti ünal başkan ki isviçre ile olan ilişkileri çok iyiydi başkanın bilindiği üzere.
    fakat emre, ottmar'ın ingilizce bilmediğini ve scout ekibi ile düzgün iletişim kuramayacağını söyleyerek bu ismi veto etti.
    onun yerine hem ingilizce hemde ana dili italyanca olan cesare prandelli'ye kefil oldu.

    bunun sebebi ise emre'nin sağ kolu olan italyan marco fumagalli'yi prandelli'nin yanına sokmak ve iletişimi beraber rahatça zorlanmadan sağlamak ve istedikleri oyuncuları rahatça dikte ettirmekti.
  • 2769
    "yabancı dil yüzünden yurt dışında zorlandım. yurt içi iş arıyorum." açıklaması yapan teknik direktör.

    vallaha biz yurt içinde bile dil yüzünden iş bulamıyoruz sen haline şükret.

    teknik direktörlük kariyerinde mbp* oranın en fazla 1.71 olmuş. bunun dil ile ilgili olduğunu zannetmiyorum prandelli dayı.

    galatasaray mbp oranı: 1.25.
  • 2735
    http://i.milliyet.com.tr/...fft16_mf4833681.Jpeg

    arsenal karşısına şu kadroyla çıkmak için ciddi ciddi psikolojik olarak farklı seviyede olmak lazım. hayır yani empati kurmaya çalışıyorum,
    acaba hangi mantıkla düşündü de sahaya böyle bir kadroyla çıktı diye uğraşıp duruyorum ama yok yok yok arkadaş.
    yekta'nın sahada olması, sneijder'in ön liberoya çekilmesi, melo'nun stoper oynatılması...

    dahası sezon boyunca yüzüne bakmadığı, 15 metre koşunca durup 2 dakika soluklanan pandev'in arsenal gibi hareketli ve çok koşan bir takıma karşı kullanılması.
    veysel sarı!

    veysel sarı ne babacım ya, catenaccio'yu veysel sarı ile mi uygulayacaksın? hücuma çıkmaz, savunmada bir o yana bir bu yana sallanmaktan folloş olur. ne taktiksel bağlılıktan anlar ne bireysel yeteneği vardır. adamın dünya üzerinde hakkıyla yaptığı tek iş köstebeklikti, yalan yok alanında tek geçerim kendisini. hiç şaşmadan kadroları veriyordu muhabirlere. ha gerçi arsenal maçının kadrosunu vermiş ve rakip takıma ulaşmışsa bile wenger bu kadroya inanmayıp gülüp geçmiştir. işte öyle bir kadro. yani rakip takıma kurdurtsan kadronu, kıçlarını yırtsalar bu denli bizim aleyhimize bir kadro ve dizilim akıl edemezlerdi. sağ olsun prandelli akıl etti.

    taraftarın galatasaray tarihi boyunca en fazla hayal kırıklığına uğradığı isim olabilir.

    tüm zaferler gökyüzüne mottosu bile üretilmişti.
    havalimanında yüzlerce kişi karşıladı, imza töreninde tüm taraftarların kanına girdi.
    yaz kampı boyunca ''agresif takım yaracağız'' sözleriyle herkesi ümitlendirdi ve

    gitti.

    ilginçtir, 3'te 1'ini kendisiyle geçirdiğimiz bir sezonu şampiyon tamamlamayı başardık. çok ciddi söylüyorum bunu yapabilecek bir ya da iki camia vardır dünyada.
  • 1593
    bizim büroda çalışan söförümüz asgari ücretle çalışıyor. ayda ikiyüz lira ekstra kazanmak için haftasonları gelip milletin pisliğini temizliyor. 4 çocuğu var. ortanca kızına kötü bir teşhis koydular. doktor riskleri anlatırken karısına inme geldi. bunlar geçen ay oldu. geçen hafta annesine kanser, daha dün de torununa astım başlangıcı teşhisi kondu. bu adam hergün sabah yedi buçukta ofise geliyor, çayı demliyor, bütün gün direksiyon başında. akşam bulaşıkları topluyor, büroyu kapıyor, ertesi sabah yine, ertesi sabah yine. bu adamın motivasyonu çocukları, ailesi, onlara birşeyler verebilmek. ben yıllarca üniversitede çalıştım hayatta en büyük zevki öğrencilerine zayıf not vermek olan hocalara, kendisini bir bok sanan şımarık veletlere neredeyse asgari ücret gibi bir para karşılığında tahamül edip çocuklara mühendislik öğretmeye çalıştım. bugün kendi işimi yapıyorum daha doğrusu ortaklarımla kendi işimizi yapıyoruz. annem kemopterapi göreceği zaman ilk seans yanına gittiğim için ortağımla kavga ettik. iş hayatı bu. bazen yakının cenazesinden, devlet dairesine toplantıya gidip ordaki memurlara hacı senin taşşak 3 okka, seninki beş okka diye yağ çekiyosun. senin tırnağının ucu olamayacak adamlara ağasın paşasın yapıyosun. tek motivasyonun karın, çocuğun, anan, baban. sen bu hayatı yaşarken, o şöför asgari ücretle 6 kişiye bakarken yine de gidip forma alıyorsun, anahtarlığını bile gs storedan alıyorsun. alıyorsun ki selçuk inan, burak yılmaz, semih kaya, hakan balta, veysel sarı, sabri sarıoğlu, aydın yılmaz, engin baytar, yiğit gökoğlan, yekta kurtuluş, olcan adın, bruma, umut bulut, pandev ve benzerleri kendi iş hayatlarında senelik milyon dolarları cebe koysunlar. koysunlar tabi koysunlar da adam gibi de işlerini yapsınlar. yok dostluk, kardeşlik havası bozulmuş, yok motive olamıyorlarmış, vah taraftar ıslıklarmış. siktirin gidin, siktirin gidin, bir siktirin gidin. ne demek lan motive olamamak, ne demek moralin kötü olması? benim şöförüm bu hayatıyla kendisini her gün işine motive edebiliyorsa, ne demek trilyonluk selçukla burağın kendilerini motive edememesi? ne demek prandelli oyanatamıyor?

    prandelliye gelene kadar çok meselemiz var bizim. fatih terimimiz var bir tane sokağa galatasarayın paralarını sıçıp arkasına bakmadan kaçan. ünal aysal var bir tane terime paraları sıçtırtıp arkasına bakmadan kaçan. prandellinin, mancininin, rijkaardın, haginin, skibbenin, geretsin götüne teneke bağlayan, her fırsatta floryayı basıp istifa istifa diye anıran, futbolu rakamlardan ibaret zannedip, 3-5-2 oynatan hocasını, iki bekin iki adım geri orta stoperin iki adım ileri gitsin de sen 4-4-2 oyna diye eleştirebilen kör cahil bir taraftar güruhumuz var. yıldırım kardeşler elinde anası şikeyle, yabancı sınırıyla sikilmiş bir futbolumuz var. hükümet iki adam fişleyecek diye paso ligimiz var. yabancı sınırı yüzünden yeri ronaldonun realdeki yerinden daha garanti olan, bu yüzden de ben sahanın orta yerinde çömelip, şortumu indirip 90 dakika sıçsam beni yine oynatmak zorundalar diyen, işine saygısız, hayata saygısız, kazandığı paraya saygısız, ahlaktan nasibini almamamış futbolcular var. prandelliye gelene kadar, işine geldiği gibi kamuoyunu manüpile eden medya var. ama en kolay hedef prandelli.

    herif sabri denen tipi kadro dışı bırakmış, abdürrahim geri alacak. sahaya türkiyenin kağıt üzerinde en iyi onbirini sürüyor. üç merkezi orta saha mı olurmuş? olur kardeşim bak barcelonaya olmuyor mu? 2 forvet çıksa o da olur. 0 forvetle çıksa o da olur. chedjouyu forvete koysa o da olur. 4-3-3 de olur, 4-3-2-1 de, 4-1-3-2 de 4-4-2 de 3-5-2 de 4-3-1-2 de hepsi olur. olur da önce sahaya çıkan heriflerin adam olması lazım. galatasaray formasını bu tipler giydiği sürece hiçbir şey olmaz. bunları kesemiyor demek ki. mancini de kesememişti. bu da kesemiyor. demek ki ortada başka bir sorun var. o sorunların hepsini yukarı da saydım, terim, aysal, demirören, aziz, medya, taraftar, futbolcunun kendisi, abdürrahim... saymakla bitmez bu sorunlar.

    hoca kovmak kolay. ver tazminatını gitsin. gitsin de yerine kim gelirse gelsin sorunun köküne inilmedikçe biz tazminat ödemeye devam ederiz. işte yıkıldı bu sözlük bruma, bruma, bruma diye. ne oynadı bruma. terimin galatasaraya 10 milyonluk kazığı başka birşey değil. top toplayamaz top.

    evet prandellinin kafasındaki sistem bizim arzuladığımız galatasaray değil. evet prandelli yerine takımın başında başkası olsun. bence de. ama bu iş nereye kadar böyle sürecek. illa terim gelecek futbolcuya ana avrat küfredip, piyasaya 200 milyon sıçacak, sonra gidince biz 10 sene ekonomi düzeltmeye çalışıcaz. sona yine terim gelecek...

    prandelli gitsin demek kolay. prandelliden önce, melo, muslera ve sneijder dışında senin paf takımla çıkıp hepsini kovaman lazım, prandelliden önce terimi,aysalı yuhalaman lazım. floryadan önce tffye gidip istifa diye anırman lazım. o burakla selçuğu her maç ıslıklaman lazım.
  • 733
    takımı devralalı henüz birkaç ay oldu. kariyeri ve kalitesini tartışmaya gerek yok. galatasaray'la genler tutar tumaz o ayrı konu fakat ilk sezonunda skandal bir sonuç almadığı sürece ben kendisiyle devam edilmesi taraftarıyım. hele hele sezonun henüz başında bu kadar karamsar olup kendisine vade biçmek ahmakça. sanırım insanlar teknik direktör sirkülasyonundan zevk alıyor. bu fasit döngünün galatasaray'a ne kısa ne de uzun vadede hiçbir başarı getirmediğini defalarca yaşayarak tecrübe ettik. fakat her zaman olduğu gibi "karamsar naracılar" ilk olumsuz sonuçta "istemezük" nidalarıyla ortaya çıkıyor.

    kendisi galatasaray futbol takımı'nın teknik direktörü. adı üstünde direktör. yani takımla ilgili tüm tasarrufları kendi kontrolü ve sorumluluğu altında. elbette kararlar alacak, elbette bu kararları uygulayacak.

    olcan adın20 eylül 2014 balıkesirspor galatasaray maçı kafilesine almaması üzerinden bu kadar gereksiz muhabbetlerin dönmesini anlayamıyorum. 4. yıldız için tüm camia olarak kenetlenmemiz gereken bir ortamda sürekli suni gündemler yaratıyoruz. olcan adın konusu hakkında kimsenin net bir malumatı yok. şimdilik hocanın kararına saygı duymaktan başka da kimsenin yapabileceği bir şey yok. ayrıca unutmamak gerekiyor ki; en nihayetinde prandelli'nin de hata yapma lüksü var.

    ben prandelli'ye güveniyorum. dahası kendisine inanıyorum. galatasaray'da özveriyle çalıştığı konusunda hiçbir şüphem yok. yeni bir ülkede yeni bir takımla çalışıyor ve sistemini oturtması için de zamana ihtiyacı var. 2011-2012 sezonunda bile takım 14. haftadaki fenerbahçe* maçından sonra ritim bulmuş ve gerçek oyununu oynamaya başlamıştı. hatta o haftaya kadar kimse takımın halinden ve oynanan oyundan tam manasıyla memnun değildi. yakın zamanda önümüzde böyle bir örnek varken ve bu sezon prandelli'yle beraber yeni bir başlangıcın temellerini atıyorken, henüz sezon başında bu denli taraftar içinde rahatsız edici, motivasyon kaybına yol açan yorumlar yapmak galatasaray'a ihanetten başka bir şey değildir. zira oyuncu ıslıklama işi de böyle başladı. özellikle sosyal medyada birbirini kışkırtan taraftarlar bugünkü tribün ortamını hazırladı.

    sonuç olarak her şey inanmakla başlıyor. ben prandelli'ye inanıyorum, prandelli'nin de başarıya inandığını biliyorum. madem inanmayanlar var aramızda, onlar lütfen gölge etmesinler. zira sezon sonunda yeterince boş vaktiniz olacak.

    ben bu takımın hemen hemen her yıl yeni bir isimle yeni bir yapılanmaya girmesinden yoruldum. ve en önemlisi bunun hiçbir şekilde istikrarlı bir başarı getirmediğine de defalarca şahit oldum. bir de böyle deneyelim he? yani sonuna kadar inanalım, sonuna kadar destekleyelim. inanırsak olur belki hem? empati, sempati yani biraz tolerans, he?
  • 2771
    italya'dan sonra gittiği her takımın evine ateşler salan tazminat canavarı. bizi yaktı tazminatını kaptı , valencia'yı yaktı tazminatını aldı , al nasr'ı yaktı dünyalığını yaptı. beyfendi şimdi de çalıştırdığı takımlarda dil sorunundan yakınmış.

    hele hele italyan çomarına bak hele. 1 gram ingilizcen yok öğrenmeye niyetin de yok. ne bok yemeye galatasaray gibi valencia gibi takımları çalıştırma cüretinde bulunuyorsun? sana iş verenlere de yazıklar olsun. yahu ünal aysal gibi tecrübeli bir iş adamı nasıl böyle bir hataya düşer. inanılır gibi değil. blog yazarı futbol romantiklerinin aklına uydu aldı prandelli'yi getirdi. sonuç ? hafızamızdan silmek istediğimiz rezil şampiyonlar ligi serüveni. anlatmaya bile değmez. utanıyorum :(
  • 486
    avrupai görünümlü siktiriboktan orta doğu ülkesi türkiye şartları ile tanışmış hocamız.

    hocam bu ülkede bir şeyler kazanmak istiyorsan; başarı için her yolu mübah göreceksin, piçlik yapacaksın, orospu çocukluğunu iyi bileceksin ve bütün bunları yaptıktan sonra da sıyrılmayı bir şekilde becerecek, sütten çıkmış ak kaşık olarak arz-ı endam edeceksin.

    üzgünüm ama böyle sinyor, işin zor.
  • 2624
    kendisi kötü bir hocadır.

    arsenal karşısına şu kadroyla çıkmıştır: http://i.milliyet.com.tr/...fft16_mf4833681.Jpeg

    yalnız resimde bir hata var. sneijder oos değil ön libero oynamıştı o maçta. maç öncesi kadroları gören editör, hocanın bu kadar saçmalayabileceğini düşünmediğinden dizilişi böyle yapmış galiba. böyle bir hayal gücünü en son beş asır önce gemiler karadan yürütüldüğünde görmüştü bu topraklar çünkü. editör ne yapsın?

    hülasa; melo'yu stoper, sneijder'ı dmc, veysel'i rwb*, yekta'yı da futbolcu diye arsenal deplasmanına çıkaran hoca benim için kötüdür. leştir. öehhh...
  • 17
    19 ağustos 1957 doğumlu italyan teknik adam ve eski futbolcu.

    aslında teknik direktörlük kariyeri pek parlak başlamamıştı. atalanta'yı küme düşürmüş ve daha sonra lecce'den kovulmuştu *. daha sonra seri b takımlarından olan verona ile şampiyonluğa ulaştı *. verona'yı seri a'ya taşımakla kalmamış ertesi sezon da takımını 9. yapmıştı. daha sonra keskin bir hamle yaparak verona'dan ayrılıp küme düşen venezia ile anlaştı. daha önceki senaryoya bağlı kalıp venezia'yı da seri a taşıdı. ertesi sezon * vefasız venezia kulübü alınan kötü sonuçlar nedeniyle prandelli'nin görevine son verdi.

    mayıs 2002de pietro carmignani'nin görevden alınması sonucunda parma'nın yeni teknik patronu oldu. üst üste alınan güzel sonuçların ardından sözleşmesi 2 sezon uzatıldı. o sıralarda takımın süper starları olan adriano ve adrian mutu satıldı. bu tür olumsuzluklara rağmen ertesi sezon da takımını 5. yaparak büyük bir işe imza atıp takımdan ayrıldı.

    2004 yılının mayıs ayında başlayan roma macerası gerçekten üzücü bi sebeple ağustos ayında son buldu. eşinin göğüs kanseri olduğunu öğrenen prandelli görevinden ayrılma kararı aldığını kulübe bildirdi. çocukluk aşkı olan manuela caffi'nin yanında olmak istiyorum dedi. kemoterapiler sırasında hep eşinin yanında oldu büyük adam. şampiyonluk yarışı vereceği bir takımın başına geçme şansı yakalamışken aldığı haberle bir süre kariyerini dondurma kararı aldı. eşinin de isteği üzerine onun hayat damarı olan futbola, yeşil sahalara, kulübesine bir sene sonra tekrar döndü. fiorentina'nın başında olduğu süre içerisinde mükemmel başarılara imza attı. fatih terim'den sonra taraftarın yeni sevgilisi oldu. hatta uefa kupasına bir adım kala penaltılarla yarı finalde rangers'e 4-2 yenilerek veda ettiler. lyon ve liverpool'un olduğu şampiyonlar ligi grubunu 15 puanla lider olarak son 16 ya kaldılar ve bayern münih'e deplasman golüyle elendiler.

    fakat çok sevdiği eşi 2007'nin kasımında hayata gözlerini yummuştu. 18 yaşından beri bir an olsun yanından ayrılmayan eşinin vedasıyla birlikte yalnız kalan cesare 2 çocuğuyla beraber tüm başarılarını eşine ithaf ederek ve etmeye devam ederek marcelo lippi'den sonra italya milli takımının başına geçti.

    günümüzde en çok kullanılan ve artık fabrika ürünüymüş gibi gözümüze gözümüze sokulan 4-3-3, 4-2-3-1 gibi muhafazakar sistemlerin aksine prandelli euro 2012 grup maçlarında 3-5-2 yi tercih etmiş de rossi'yi libero olarak oynatmış, daha sonra sistemi 4-1-3-2 ye çevirmiştir. bunu hem de iki yaramaz forvetle, balotelli ve cassano ile yapmıştır. kesinlikle harika bir taktisyen olan cesare aynı zamanda mükemmel bi idarecidir. hala italya milli takımıyla mağlubiyet yüzü görmemiştir. yarı finalde herkesin favori olarak gösterdiği almanya'yı sahadan silmiştir.

    bu harika teknik direktör için sadece yetenekli kelimesi yetmez. hayat onu çok farklı yollarla sınamış ve o asla vazgeçmemiştir. belki de bu sebeple henüz geriye düşmemiştir italya. belki de bir daha geri kalmaya tahammülü yoktur, kim bilir. euro 2012 finalinde gönlüm senden yana büyük adam. rüzgar istediğin yönden essin.
  • 1235
    ayrılıp yeni biri gelse bile 3-4 ay boyunca yine aynı şekilde futbol oynayacaktır bu takım. yeni gelen teknik adamlar takımı tanımak, kafasında ki sistemi oturtmak için bir zaman dilimine ihtiyacı vardır.

    geldiği gibi iyi futbol oynatacak adamlar bellidir. fatih terim, mustafa denizli gibi türkiye ligini iyi tanıyan klasik 4-4-2 ile pres olayını abartarak kaos futboluna dayalı futbol oynatacaktır. bize de günü kurtarmak için iyi gelecektir. ayrıca şu 2 isim geleceğine kötü futbol izlemeye yeğlerim.

    edit : italya'da oynattığı futbol kapanık mıydı beni hafızam mı yanıltıyor sözlük? prandelli'nin kötü alışkanlıkları var, fatih terim'in egosu, mancinin ceyhun aşkı. bıraksak adamlar işlerini yapsalar olmaz mı? şampiyon olduğumuz sezonlardan çok mu kötüyüz? manyak mısınız oğlum size kalsa 3 aydan fazla teknik adam dayanmayacak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın