resim
Burak Yılmaz
Görev:Teknik Direktör
Takım:Gaziantep FK
Yaş:40
Uyruk:Türkiye
  • 9403
    ingiltere'den transfer teklifi aldigi artık kesinlesmistir, hayal ürünü filan değil. baktigimiz zaman galatasaray'in son üç sezonunda gol yükünü çeken isimdir. fakat ayni zamanda galatasaray'ın gelecek üç sezonunda yıllık kazancı ciddi bir ayak bağı olmaya aday en güçlü isimdir de. karakterini, duygusallligini göz önüne alınca yapılan teklif haziran ayında yapılmış olsaydi ben tüm kalbimle kendisine teşekkür ederek yolların ayrılması taraftarı olurdum. ama çok kısa bir zaman kaldı, ve yeni alınacak ismin burak yılmaz istatistiklerine ulaşması neredeyse imkansiz. kısacası gitmesini istememe rağmen kalmasını istiyorum, kalmalidir, kalacaktır.
  • 9404
    satılması gereken oyuncudur. arda'yı 24 yaşında 12 milyon euro ya satanlar, 30 yaşında ki hali hazırda 4 sene daha sözleşmesi olan ve saçma bir yıllık ücret alan adamı satmıyor. evlat meselesiyse. en has evladımızdır arda turan, her tarafta çıkıp ben beşiktaşlıyım ama trabzon için ölürüm, galatasararay için biterim diyen burak denilen şahıs değil. basit mantık.
  • 9406
    3 sene önce 5 milyon euro'ya almışız, yabancı sınırı varmış, adam 27 yaşındaymış. şu an 30 yaşında daha 4 yıllık hayvan gibi sözleşmesi var, 30 yaşında, yabancı sınırı kalktı, oynadığın formasyona ve takım oyununa katkısı malesef istenilen düzeyde değil. bir maçta hattrick de yapabilir 10 tane %100'lük pozisyonu da hiç edebilir.

    ben olsam 7-8 bandına çekmeye çalışıp hemen satarım. gelen parayla da llorente'yi alırım.
  • 9407
    biz burak'ı en verimli olduğu zamanda aldık ve 3 sene boyunca çok güzel şekilde yararlı oldu. artık bundan sonrası onun düşüşe geçeceği dönemdir. avrupa'nın üst düzey takımları ve transferden para kazanan takımları bu döneme girmiş oyuncularını adı ne olursa olsun satıyorlar ve o futbolcunun kazandıracağı son bonservis parasını alıyorlar. bu tarz oyuncular bundan sonra bonservisiyle satılamıyorlar.

    podolski işte. son bonservis parasını kazandırdı ve bize satıldı. biz bundan sonra satıp para kazanamayız. ha podolski bize yararlı olur ama arsenal gibi bir kulübe daha fazla yararlı olamaz. burak da bundan bir alt seviye olduğundan bize artık daha fazla yararlı olamaz. bizi bir üst seviyeye çıkaramaz.

    burak'ı ben severim ve hep desteklerim benim sevdiğim bir tarzı vardır. her zaman ne olursa olsun golü arar ve kovalar. mevcut şartları göz önünde bulundurduğumuzda burak artık sıkıntılarla boğuşacak. taraftar baskısı bir yandan gol atamadığı zaman kendi içinde yaşayacağı sıkıntı diğer yanda ona olumsuz yansıyacak.

    eğer biz futbolculardan para kazanacaksak burak'ı satmanın tam zamanıdır. 5 milyon olur 6 milyon olur satılsın ve o paraya bir futbolcu alınır.
  • 9408
    bugune kadar buragi hep savundum, cunku yapamadiklari kadar yaptıklarıni da gordum. hala daha buragin cok etkili bir forvet olduğunu düşünüyorum. o kadar golu birakovic atsaydi ve buragin yaptığı hatalari yapsaydi , bugun buragi elestirenler; adam forvet amk gol atiyo daha ne yapsin derdi buyuk olasilikla.

    bununla birlikte, buraga verilen sacma sapan kontrat, taraftarka buragin arasinin iyice açılması gibi sorunlar yuzunden 5'in 1 kurus ustu teklif geliyorsa aninda satılması gerekir. o paraya dunyadan baska forvet bulamiyorsan zaten kapa dukkani git.

    umarim west ham teklifi biraz daha yukseltir ve biz de satariz buragi.
  • 9409
    galatasaray satmamanın bedelini çok ağır ödeyecektir. bir futbolcunun yıllar geçtikçe fayda/maliyet ekseninde canavarlaşmasına resmen göz yumuyoruz, ffp deyip bu kafaya sahip olmakta bir acayipmiş. servet çetin'in marsilya'ya satılmamasının sendromunun daha ağırı bizi bekliyor en azından servetin insanlık ayıbı bir kontratı yoktu. zamanla formu düştü ama kontrat ve yıllık ücret olarak bize sıkıntı çıkarmadı. satılması halinde her halükarda yeri dolar, transfer süresinin azalması bahane değil.
  • 9410
    burak satılmasın demiyoruz, ama, 5 milyon euro ne amk? galatasaray'ın, türkiye millî takımının birinci forvetinden bahsediyoruz. demba ba 13 milyon avroluk futbolcu, burak yılmaz 5 milyon avroluk futbolcu, öyle mi?! hadi diyelim orası çin, piyasası yüksek, ingiltere premier liginde de son yayın ihalesinden sonra deli paralar dönmeye başladı. öyle rakamlar dönüyorki 5 milyon avro orada çerez parası şu an. eğer galatasaray'ın en skorer adamına 5'den fazla vermeyeceklerse siktirsin gitsinler. 10 milyondan düşük teklif varsa burak galatasaray'da kalsın.
  • 9411
    satılması gerekendir. herkes kendisi konusunda hemfikir. sadece 5-7m arası bonservis değil, önümüzdeki 4 sene için yaklaşık 14m euro'luk kontratından da kurtulmuş oluruz. futbolculuğu hakkında hiçbir şey demeyeceğim zira bence futbolcu falan değil. topu kontrol edemeyen futbolcu mu olur lan? o'nun olmayıp umut bulut'un olduğu her maç galatasaray daha güzel top oynuyor. bu bile yeter.
  • 9412
    kadromuzda yedeği olsa 3'e 5'e bakmadan satılması gereken forvetimiz. yerine kimi oynatacaksın? yönetim yine takım içinden mi çözecek? bu gözler hakan şükür'ü, elmander'i, sakatlanana kadar baros'u izledi. hepsi takımın bir parçası gibiydi, takımla koşar, takımla hucum yapar, takımla defans yapardı. burak öyle mi; o'na gelen her top ya ofsayt, ya faul olarak kdv ile birlikte geri dönüyor. takım oyununa katkısı sıfır. yoksa girdiği beş pozisyondan birini atmasına alıştık artık. buna da şükür. şükür dedim de aklıma yine hakan şükür geldi. o'da çok gol kaçırırdı.
  • 9414
    kendisi hakkında son entry'mi yazalı 24 saat olmadı ancak fiyat konusunda yazılanları görünce bir kere daha yazmam gerektiğini düşündüm.

    kendisinden 2 yaş büyük van persie'nin 5; edin dzeko'nun 11; her ne kadar formsuz da olsa soldado'nun 10 milyon euro ettiği piyasada kendisi için teklif edilen fiyat "bu ne amk" denecek bir fiyat değildir. kaldı ki bu para biraz pazarlık ile 6-6.5 bandına da çekilebilir ki reel değeri budur.

    öte yandan burak'ı sadece 5 m olarak görmemek lazım. son üç sezondor gol istatistiği tavan yapan burak için hemen her taraftar "en iyi ihtimalle 2. forvet olur" demektedir. bu şartlarda bile galatasaray'ı bir üst seviyeye çıkarabilecek ilk 11 oyuncusu olmadığı konusunda hemfikir olunan adam sözleşmesi sonuna kadar 20 milyon euro daha alacak ve yaşı itibariyle performansı da her geçen gün iyiye gitmeyecek.

    eğer kendisi yıllık 1-1.2 m euro gibi bir para alsa ben de kalsın diyebilirdim ancak bir arkadaşın da belirttiği gibi kendisinden ziyade kendisinin sözleşmesinden kurtulunması şarttır. zira burak'ın gitmesi sana reel olarak 5 değil; 25 m euro olarak yansımaktadır.

    öte yandan kimse kusura bakmasın ama kazakistan'ı güç bela yenen, letonya, izlanda vb. gibi takımları yenemeyen, en son bilmem kaç sene önce uluslarası bir turnuvaya katılmış ve muhtemelen 2018'e kadar bir uluslararası turnuvaya katılamayacak türk milli takımının forveti olmak transfer piyasasında insana değer katacak bir husus değildir.
  • 9415
    oyun içi eksikleri herkesin malumu, milyon kere de yazılmış zaten, tekrardan yazmak da yazılanı okumak da vakit kaybı sadece, ancak istatistikleri üzerinden savunulacaksa da makyajlanmış istatistiklerle konuşmanın manası yok. pek süper lig'in ikinci üçüncü sınıf takımlarına gol atıyor olmak bi bok demek değil malesef. serkan aykut, cenk işler, umut bulut ya da mert nobre'nin falan 100'ler kulübüne dahil olduğu bir ortamı, uluslararası bir standart olarak değerlendirme imkanımız yok ne yazık ki. derbiler ve şampiyonlar ligi'nde ne yapmış siz ondan haber verin. ya da siz zahmet etmeyin son iki sezonunu ben yazayım.

    2013/14 ve 2014/15 sezonlarında oynadığımız derbi ve şampiyonlar ligi maçı sayısı 24.

    dağılımı da şu şekilde;
    12 cl grup - 9'unda oynamış
    2 cl 2. tur - ikisinde de oynamış
    6 fenerbahçe - 13/14 süper kupa hariç 5 maçta oynamış
    4 beşiktaş - tamamında oynamış

    istatistiklerine gelirsek;

    3 gol
    4 ocak 2015 beşiktaş galatasaray maçında orta sahadan yardırıp attığı son dakika golü,
    16 eylül 2014 galatasaray anderlecht maçında chedjou'nun getirdiği topu altıpastan bi zahmet kaleye dürtmesi,
    1 ekim 2014 arsenal galatasaray maçındaki penaltı.

    1 asist
    22 eylül 2013 beşiktaş galatasaray maçında presle kaptığı topu drogba'nın koşuyoluna yuvarlaması.

    20 maçta 1'i penaltıdan 3 gol atmış, 1 asist yapmış. elmander gibi her türlü katkı veren bir hücum oyuncusu için bile çok sıkıntılı rakamlar bunlar. hele burak gibi tek olayı gol atmak olan bir oyuncu için ise absürd...

    söz konusu 24 maçta;
    yedek santrafor umut 3 gol,
    stoperler chedjou ve hakan balta 1'er gol 1'er asist
    ön libero melo 2 gol 1 asist ile oynamış.
    esas işi gol atmak olmayan sneijder'in bile 22 maçta 7 gol 2 asisti var.

    top sürememiş, hava topu alamamış, lüzumsuz faul yapmış, tek santrafor oynayamıyormuş vs ya da şu kadar yıl şu kadar kontratı varmış bunların hepsi, bu istatistiklerin yanında fuzuli detaylar olarak kalıyor. fatih terim dönemindeki oyun anlayışı, yaşının 2-3 yaş daha genç oluşu ve yabancı sınırlaması nedeniyle o dönemde değerli bir oyuncu olsa da, gün itibariyle artık hiç bir numarası/kıymeti kalmamıştır. söz konusu teklifi değerlendirmemek de, kulüp tarihideki en büyük mallıklar listesine ilk 5'ten girer.
  • 9416
    burak yılmaz'ın yıllık ücretlerini hesaplayıp toplam maliyetini çıkaranlar, galatasaray için kendi kafalarındaki forvetin yıllık ücretini de düşünsünler. avrupa'da burak kadar ismi olan forvetlerin minimum yıllık ücreti 3 milyondan başlıyor. beğenirsin beğenmezsin galatasaray'ın elindeki en etkili santrafor burak yılmaz'dır. 3'e 5'e bakılmadan satılsın denecek bi oyuncu değildir.
  • 9417
    eğer teklif varsa satılıp satılmamasını düşünmemek bile abestir. bu adamın gol atması, atmaması değil mesele, adam galatasaray'ı babasının çiftliği olarak görmekte ve bu kankaların dağılması gerekmekte. 5 milyon gayet makul bir teklif. 30 yaşındaki adamı aldığına satıyorsun, seneye burak 3 milyonu içerden yiyecek, emin olun bu performansını uzun süre sürdüremeyecek. sat 5'e al llorente'yi koy yanına da afrikalı hızlı bir genç golcüyü, al sana taş gibi forvet hattı. kankaların en önemli üyesinin gitmesi de cabası. kankalardan 11 oyuncusu olarak bir tek selçuk kalacak, tabii manevi evlat olcan kesilirse. ama burak kesinlikle gitmez, ben galatasaray'ın evladıyım üzerinden değerini de katlar.
  • 9419
    (bkz: galatasaray futbol takımı/#1613520)

    yukarıdaki entry'i 10 aralık 2014 tarihinde, hamza hoca'nın gelişinden yaklaşık 1 hafta sonra yazmıştım. halen aynı görüşteyim.
    ve fakat; o tarihten bu yana galatasaray futbol takımı içerisindeki çetecilik daha da kökleşti ve daha da kontrol edilemez bir hal aldı. dolayısıyla her ne kadar burada burak yılmaz satılmalı diyen arkadaşlar hem saha içi hem de saha dışı argümanlarında haklı olsalar da, galatasaray içerisindeki mevcut çürümüş statüko nedeniyle bu gerçekleşmeyecektir. hamza hamzaoğlu'nun ve aslen bir önceki dönemin yönetimi olan dursun özbek yönetiminin galatasaray'a çöreklendirilme nedeni tam da budur. bu yapının arka planı da sportif ve idari faaliyetlerin çok çok ötesine uzanmaktadır.

    aklı başında herkesin gördüğü gibi, galatasaray'ın geçen seneki şampiyonluğu gelmiş geçmiş en hayırsız şampiyonluktur. bu aslında olmayan, olmaması gereken, ancak fernando muslera, wesley sneijder, felipe melo, hatta aurelien chedjou, yasin öztekin gibi kişisel ve profesyonel etikleri türkiye ortalamasına göre son derece
    üst düzey, ancak dünya standartları düşünüldüğünde olması gereken noktada olan adamların büyük özverisi sayesinde ve rakiplerin de tuhaf ve mantık dışı hatalarıyla gelmiş bir şampiyonluktur.

    bu şampiyonluk galatasaray'ın ve galatasaray taraftarının damarlarına zerk edilmiş bir uyuşturucudur. son iki üç ayda olan bitenlerin açıklaması da budur. hamza hamzaoğlu, dursun özbek gibi isimler, senin benim gördüklerimizi halihazırda görmektedir. ancak bu isimler tam da görevlerini yapmaktadır: galatasaray'ı frenlemek.

    galatasaray'ın şu an kadrosunu gençleştirerek yenileyecek gücü vardır. bu teknik direktör (!) ve yönetim (!) samimi olsaydı, daha önce birçok arkadaşın da belirtmiş olduğu gibi, çıkar ve "bu yıl kemerleri sıkıp, finansal anlamda daha dikkatli hareket edeceğiz, taraftarımızdan anlayış ve destek bekliyoruz, genç ve maliyeti düşük oyunculara yöneleceğiz (örnek lionel carole, jose rodriguez martinez), bir yeniden yapılanma şart" derdi. galatasaray taraftarını da dimdik arkasında bulurdu.

    fakat son iki ayda olan biten, taraftarla dalga geçmek, hatta zekasına hakaret etmek noktasına gelmiştir. bunun birçok nedeni olabilir; ancak yaklaşık 27-28 yıldır hayatımın birinci önceliği şeklinde takip ettiğim galatasaray'dan ve genel olarak, boğazına kadar siyasi, mafyatik ve rant pisliğine batmış türk futbol bataklığından edindiğim naçizane tecrübeme ve buna bağlı tahminime dayanarak söyleyebilirim ki, son 15 sene içinde örneğini 2-3 defa gördüğümüz gibi, bu dönemde de galatasaray zincirlenmektedir. hamza hamzaoğlu, dursun özbek yönetimi de bu kulübün ayağına vurulmuş prangadır. geçen sezonki şampiyonluk da bir tür "sıra savma" şampiyonluğudur.

    ben galatasaray'a şampiyonlar ligine gitmek için 12. olması gerekiyorsa 12.liğe razı bir galatasaray taraftarıyım. dolayısıyla türkiye beni ırgalamaz. mexico city'de bir arjantinli estudiantes la plata fanatiğine (henüz geçen yıl) galatasaray'ın 11'ini ezbere saydırmış, 3-2'lik schalke maçı sonrasında almanya'nın ortasında, berlin'de galatasaray bayrağı ile tura çıkmış, eşimin fransa'nın normandiya bölgesinde yaşayan ailesinin evinin duvarına galatasaray bayrağı astırmış, bununla birlikte türkçe bilmeyen eşime tezahüratları, üçlüleri aksanına kadar öğretmiş bir azılı, gözünü sarı kırmızı bürümüş bir galatasaray taraftarıyım. arjantinli adam 2014 yılında internete vs. bakmadan galatasaray 11'ini nasıl sayar (semih kaya hayranı bu arada)? uluslararası galatasaray markası sayesinde. italya'nın küçücük fano adlı şehrinde italyanca'dan başka dil bilmeyen meyhaneci corrado'ya nasıl forza galatasaray dedirtilir? uluslararası galatasaray markası sayesinde.

    bu uluslararası galatasaray markasının yaratıcısı da galatasaray'ın evlatlarıdır. ama evlat kimdir? evlat metin oktay'dır. brian birch'tür. jupp derwall'dir. karl heinz feldkamp'tır. evlat cevad prekazi, zoran smovic, uğur tütüneker, erhan önal'dır.

    evladın hası gheorghe hagi'dir. bülent korkmaz, hakan şükür, caludio taffarel, gheorge popescu, ergün penbe, ümit davala'dır.
    evlat mircea lucescu'dur, alnındaki kanla fenerbahçe itlerine olması gerektiği gibi köpek muamelesi çeken, sağ ve sol beke iki gencecik altyapı bebesini koyma manyaklığını göstererek adam gibi kaybeden eric gerets'tir. evlat dediğin galatasaray'a gelir gelmez bedenlerini, futbol kariyerlerini feda etmek pahasına çarpışan johan elmander'dir, milan baros'tur. kafatasından ameliyat geçiren, o hastaneden çıkıp, galatasaray için tekmeye kafa atmaya devam eden, gözün kör olsun diye sözde taraftar şeref yoksunlarına eyvallah çeken semih kaya'dır ulan! galatasaray'ın evladı fernando muslera, felipe melo, wesley sneijder, aurelian chedjou, hakan balta'dır.

    bu kadar fazla ismi yazmanın sıkıcı olduğunun farkında olsam da, özellikle bugünlerde hatırlamanın önemli olduğunu düşünüyorum.

    tüm bunların burak yılmaz ile ve burak yılmaz'ın satılıp satılmaması ile ne ilgisi var? şimdi yukarıdaki isimleri, bu isimlerin size neler yaşattıklarını, saha içi ve saha dışı duruşlarıyla, tavır ve hareketleriyle, doğuştan ya da sonradan gelen galatasaraylılıklarıyla ve galatasaray terbiyeleriyle ve etikleriyle size neler hissettirdiklerini hatırlayın. zorlayın ve hatırlayın.

    hatırladığınız zaman hamza hamzaoğlu zihniyetinin ve burak yılmaz ve gibilerinin bu camia içerisinde "normal şartlarda" işleri olup olmadığına karar vereceksiniz.
  • 9420
    bazı yönleri gerçekten eksik, ama bazı yönleriyle de avrupa liglerinde ilk 10 u zorlar. bu gerçeği kabul ederek eleştirin burak'ı. mesela özlemini duyduğumuz pivot forvet markaj yeteneği çok yüksek olan bi savunma oyuncusu için bir tehtid olmayabilir. ama burak yılmaz tarzı fırsatçı hızlı golün kokusunu alan oyuncular her defans oyuncusu için tehlikedir. rakip defans çizgisini elinde burak yılmaz varken öne çıkartamaz en basiti. bi topa koşar gol olur kırmızı kart aldırır falan diye.

    kendisinin yerine daha iyisini alabileceksek eğer sırf 35 yaşına kdar 3m ödemeyi taahhüd ettiğimiz sözleşmesi için bile gönderilmesi gerektiğini düşünüyorum. çünkü bizim 3 milyon maaş verdiğimiz bir oyuncuyu yedek kulübesinde bekletme lüksümüz yok. avrupaya bakın kaç tane takım var yedek forvetine 3 milyon euro maaş veren. ama city gibi psg gibi chelsea gibi asgari ücretin kemiksiz 3.5 milyon euro olduğu takımlara bakmayın. bizim onlar gibi petrol zengini kulüb sahibimiz yok çünkü.

    burak asla yazdığınız kadar kötü bir futbolcu değil. mücadeleci yanı da birçok oyuncudan iyi bence. beşiktaş maçı 6 pastan kafayla top uzaklaştırdığı bi pozisyon hatırlıyorum. sizin yazdığınız kadar ilerde boş beleş top bekleyen bir oyuncu değil. pas trafiğini bozması arkadaşına kafayla top indirememesi top saklayamaması gibi sorunları var ama bazen görüyorum burak yılmaz'ın schalke'ye attığı golleri rüyasında bile atamamış oyuncular için gelirse burak yılmaz'ı yedekler o yüzden o uüzden hamza hamzaoğlu istemez tarzı şeyler yazıyorlar. komik geliyor gerçekten.
  • 9423
    teklifin gerçekliğinden şüpheliyim ancak öyleyse burağa ederinden fazla verilmiş demektir ve bunu yöneticisi kör olmayan hiçbir takım yapmaz.

    satılıp satılmaması konusunda ise böyle bir teklif karşısında yapılabilecek en mantıklı hamle satmak olurdu ancak transfer sezonu bitti bitecek ve yerine adam alabileceğimizi hiç ama hiç sanmıyorum. satılsa bile bu sefer taraftar gelen parayla büyük topçu alınacak beklentisine girecektir ve sonu hüsran olacaktır.

    uzun lafın kısası bence transfer sezonunun başı olsa direk satılmalıydı ancak sona yaklaşıldığı için satmak mantıksız olur.
App Store'dan indirin Google Play'den alın