• 239
    aspor'da transfere dair bazı açıklamaları bulunmakta.

    öncelikle şunu söyleyeyim. dinlerken başka şeylerle de uğraştığım için bazı şeyleri çok net hatırlayamayabilirim. sürçü lisan edersem affola.

    -buradan sonrası duyduklarımdan hatırladıklarımdır arkadaşlar.-

    biz taraftarlar hoşlanmasa da bazı sebeplerden ağırdan alınıyor. copa america vs bunların sebebi. sezon erken açılmadığından transferler gecikebilir. çok fazla oyuncu olması bunun sebeplerinden biri. çünkü 5-6 (ya da 4-5 dedi) oyuncu alacaksın 28'e indirmek gerek elden çıkarılması gereken oyuncular var.

    şimdi sizi sıkmadan bülent timurlenk'in kişiler hakkında söylediklerine gelelim.

    -melo fiyatını arttıraraktan 2 senelik kontrat istiyor. şöyle ki bir iki yerden talibi var. milan, inter gibi bir iki yer daha söyledi. gideceğini tahmin ediyor çünkü nigel de jong ile anlaşıyormuşuz. sneijder'in getirmek istediği, önerdiği hollandalı rvp değil nigel de jong'muş. 3 milyon planlanıyormuş.

    -anlayacağınız üzere sneijder imzalıyor.

    -santrafor'a gelirsek. gingac ilk seçenekmiş. gingac sözleşmeleri topluyor dedi. ama 1 haftaya falan galiba biz bir cevap bekliyoruz ki önümüze bakmak için.
    bir santrafor daha isteniyormuş. muhtamelen yabancı ama huntelar ve mario gomez hakkında bir bilgisi olmadığını söyledi. burasını bilmiyoruz.

    -sabri ile sözleşme yenilenecek.

    -aydın ile sözleşme yenilenmeyecek. hamza hoca bir röportaj vermiş ama herhalde bir daha açıklama yapar dedi. sonra bu aydın belli olmaz diyerekten bir espri yaptı.

    -serdar aziz semih'e bir teklif gelirse diye yoklanmış anladığım kadarıyla.

    -atıf için para vermek istemiyormuşuz. bir iki oyuncuyla takas planlıyormuşuz.

    -mert konusunu dinleyemedim kusura bakmayın.

    -başka transferlerden bahsettiyse dinleyemedim kusuruma bakmayın.

    aynı şekilde sanki şampiyon olmamışız gibi davranıldığını (çıkan isimler için diyor) ve taraftarın bu konudan dolayı gerildiğini söyledi. sezon geç açılacağından transferler gecikebilir.

    -hatırladıklarım bu kadar-

    yani baktığım kadarıyla güzel hamleler var. daha ortaya çıkacak durumlarda var. ama hem eldeki oyuncuların çok oluşu, bütçe, sezonun geç açılması vs gibi konulardan biraz fıtık olabiliriz.

    dediğim gibi doğruluğunu bilemem ama hatırladıklarım bu. şu an türk futboluna özellikle genel türkiye'de ki transfer şekli ve türk futbol yapısı üzerinden güzel giydiriyor.
  • 361
    https://twitter.com/...s/876885465470730240

    kurtuluş hamzaoğlu, t a a r a b t, extensor gibi arkadaşların anlamadığı, hamza hamzaoğlu'nun başarısızlğındaki en büyük etken olan durumu net bir karşılaştımayla anlatmış. maaşı 1 milyon düşüreyim, biraz daha az kalitelisini alayım mantığı futbolda işlemez. işlemiyor. jem paul karacan'a verdiğin maaş ve imza parası daha kaliteli bir futbolcuya vereceğinden daha az olsa da tamamen çöpe gidiyor.

    carole gibi daha eksik bir futbolcuya daha az maaş verip telles'ten aldığın katkıyı alamadığın zaman kâra geçmiş olmuyorsun. daha genç futbolcu almak dinamizm getirmek demek değil.

    vs.
  • 466
    31 ekim 2020 galatasaray ankaragücü maçı ile ilgili şöyle bir tweet atmış;

    "galatasaray kötü oynuyor çünkü bu 11 ile iyi futbol oynanmaz"

    hayır ben diyince problem oluyor, moderasyon entry falan siliyor. bülent timurlenk'i belki dikkate alırsınız.

    bu takım, bu kadro kötü bir kadro. şu gerçeği artık kabullenelim. takım mühendisliğimiz kötü. doğru kadroları kuramıyoruz. bunun sebebi ama tercihler, ama ffp, ama parasızlık, ama beceriksizlik. bunu bilemem, ben 2019-2020 sezonunun başında da dedim, hoca %200 bu kadronun kurulmasında hatalıdır ama kalkıp da hocaya istifa et derken sebep olarak "kötü oyun" gösterilirse o zaman taraftarın oyun analizinde büyük problem var demektir. bu da teşhisin yanlış konulup yeni bir hocayla takımın daha iyi olacağı sanrısını beraberinde getirir. mesela bugün güya fatih terim eleştirisi yapanlar dese ki; "ya hoca senin kurduğun takımı seveyim! bu nedir, hesap ver ya da istifa et! " vallahi de billahi de ilk destek mesajını ben yazarım. ama kalkıp da "bu kadro nasıl iyi top oynamıyor hoca istifa et" denilince olmuyor işte, bu sadece sahada olan biteni idrak edemediğinizi gösteriyor.

    şimdi hoca geldiğinden beri ffp kıskancındayız. yani dilediği gibi bir bütçe konulamadı önüne. dilediğini bırak, herhangi bir bütçe bile konulamadı. bu yazı iyi hatırlayın, yok efendim 200 bin euro şu futbolcudan geldi, 155 bin euro şundan, şu kadar diğerinden, eee bütçemiz? toplam 1 milyon 400 bin euromuz var!! sonra vay efendim hauge'yi, moder'i şunu bunu nasıl kaçırdık elimizden.

    artık kabullenenin, rezalet bir kadromuz var. isim isim saymayın, ya efendim falcao'lu feghouli'li babel'li takım x takımına karşı da mı iyi oynayamaz demeyin. oynayamaz işte, mümkün değil.

    koca bir kadro var, bir düşünün, herhangi bir rakip oyuncunun sağından atıp solundan geçecek süratte, hızda, çabuklukta oyuncumuz var mı? ortasahada topu aldığında 2 tane çalım atacak adamımız var mı? bi tane adrese teslim orta yapabilen adamımız var mı? araya top atacak bir tane adamımız var mı? ortasahada rakibe çökecek, nefes aldırmayacak bir tane oyuncumuz var mı? yok kardeşim yok, niteliksiz içi boş bir kadromuz var. 1.5 sene geçti, hala sözümün arkasındayım, 4 futbolcu var elimizde. muslera, luyindama, marcao, falcao. hadi bir de belhanda diyelim. şu 5 isim dışında ilk 11 oynayacak kalitede değil futbolcularımız. yedeklere bakıyoruz, oğulcan, kerem, sekidika. ya bunları erzurumspor'a bedava ver vallahi oynatmazlar billahi oynatmazlar. 2 maç süre verirler, sonra yallah galatasaray'a diyip paketlerler. biz napıyoruz? o kadar çaresiz durumdayız ki, bu adamlar niye süre almıyor diye hocayı eleştiriyoruz. aslında burdan bile kadronun kalitesizliğini anlamanız lazım. oğulcan, kerem, sekidika niye oynamıyor diye sorgulanıyorsa olay bitmiştir zaten.

    2017-2018 sezonunda devre arasında geldiğinde elimizde iyi bir kadro vardı. 3 yaş daha genç feghouli ve belhanda vardı. gomis vardı, formunun zirvesinde rodrigues vardı. iyi bir fernando vardı. hiç beğenmesem de enerjik bir ndiaye vardı. o takım tudor'la ilk yarı 17 maçta 34 gol atarken terim'le ikinci yarı 41 gol attı. sezonu 75 golle tamamladık.

    2018-2019 sezonunda gomis gitti. yerine de adam alamadık! 30 gol atan forvetin gidiyor ve sen yerini doldurmadan sezona başlıyorsun. onyekuru transfer ediliyor, kiralanıyor daha doğrusu, sonra da diagne geliyor. sezonu da 72 gol atarak şampiyon tamamlıyoruz.

    2019-2020 takımın tamamen eridiği bir sene. feghouli artık mücadele edemiyor. mariano artık mücadele edemiyor. seri'yi alıyorsun mücadele edemiyor. nzonzi alıyorsun mücadele etmiyor. babel mücadele etmiyor. 55 gol atabildik koca sezon.

    peki niye takığım bu kadar "mücadele" işine? yahu futbolun temeli. yani hiçbir şey beceremezsen bile sadece mücadele ederek bazı maçları kazanabilirsin. üstelik o çok bahsettiğimiz kalite farkının ortaya çıkması için olmazsa olmazdır mücadele. sen rakip kadar koşup çabalamazsan, rakip kadar mücadele edemezsen, o zaman rakipten üstün olan yeteneklerinin bir değeri kalmıyor. sene 1990 değil, artık herkes kas kütlesine dönüşmüş durumda. adam senin yanına gelip omuzu koyduğunda ayakta kalamıyorsan o zaman o adama karşı da yeteneklerini gösteremezsin demektir. adamdan daha hızlı, daha çabuk, daha tempolu değilsen kalitenin bir önemi kalmıyor. herkes diyor ki, e efendim şu ankaragücü takımına karşı böyle oynanır mı? e oynanmaz işte evet. ben de onu diyorum. ama oynuyorsun. sebep? adam senden daha güçlü, senden daha hızlı, senden daha çabuk. daha tempolu, daha mücadeleci. bunu taktikle sistemle açıklayamazsın. bu futbolcunun temel özellikleriyle alakalı.

    ya bak taylan örneği gözümüzün önünde. geçen sene aldığı en büyük eleştiri neydi? 2 metreye pas atamıyor, pas alışverişinde, pas oyununda hiç yok.

    peki bu sene noldu? hepsini yapıyor değil mi? sebep? çünkü çok daha güçlü, çok daha mücadeleci ve çok daha tempolu olması olabilir mi acaba??! adam sadece bunları geliştirirerek oyununu 2-3 seviye yukarı çıkardı. taylan daha yetenekli bir topçu olmadı, daha güçlü bir topçu oldu sadece.

    bülent timurlenk'in şu tweetine biraz kafa yorun lütfen. problemin ne olduğunu ortaya koyamazsak tedavi de yanlış olur. bugün hoca gidip kim gelse bir şey değişmeyecek. fatih hoca da değiştiremeyecek ona da kabulum. bu takımın baştan aşağı yenilenmesi şart oğlu şart. bu takımın transfer serbestliğine ihtiyaç var. 1 milyon 400 bin eurolarla olmaz o işler. 2 tane kiralık adamla da olmaz. hangi hoca gelirse gelsin 9-10 transfer yapmadan, ki bunların 6-7 tanesi net 11 transferi olması gerekiyor, başarı mümkün değil.
  • 375
    bu şahıs avrupaiyse ben batı medeniyetini hiç anlamamışım. şimdi cv yazmayayım (gerçi o seviyor belli ki böyle ego tatmini gayeli kapışmaları - https://twitter.com/.../896830844714799106) da futbol konuşulacaksa bu şahsın gitmediği avrupa statlarında maç izlemişliğim var en azından, onu söyleyebilirim.

    inanılmaz tahammülsüz, eleştiriyi, şahsına ve sevdiklerine edilmiş bir hakaret olarak kabul edip eleştirildiğinde kontrolünü kaybedecek raddede sinirlenen, kendisini seven okurlarına dahi yeterince yüksek oranda övmediyse hemen sert yapan bir karakterdir. twitter'dan bloklandığınıza dua edin, bu şahıstan alabileceğiniz en sağlıklı reaksiyon o. türk insanının en büyük sorununu haiz klasik bir orta doğuludan farkı olmadığı halde kendini öyle değilmiş gibi görmesine başta üzülüyordum, artık gülüyorum.

    nasıl bir şahısla muhatap olduğumuzu anlayalım diye yazdım. illa futboldan konuşulacaksa da bu şahsın futbol hakkında en ufak bir fikrinin bile olmadığını söyleyebilirim kısaca. türkiye'de liyakatin zırnık olduğu bir sektör var mı da "eğlence" sektörünün bu alt kolunda köşe başlarındaki güzel koltukları ve yüklü maaşları en çok tanıdığı olanlar yerine en ehiller alsın? galatasaraylı diye savunanlar oluyor, mehmet ayan tarzı, mehmet ayan kadar bir galatasaraylılık. o da siz gsuser arkadaşların hatrı için. belki o kadar bile yok. bir ara çıta limbo seviyesine düştü, lütuf buyurup tribüne gitmişliği var diye savunuldu bu adam. üniversitede okurken 12 saat otobüs yolculuğu yapıp galatasaray peşinde koşardık, bana da bir köşe ayarlarsınız artık devletin gayrıresmi gazetesinde.

    gökmen özdenak'ın samimiymiş gibi görünmeyeni, son tahlilde.
  • 348
    soyle bir soz soylemis;

    --- alıntı ---

    "ezeli rakiplerinin mutsuzluğundan, kendine mutluluk damıtacak kadar mutsuz musun g.saray? borçlar küçültmez, ödenir ama vizyonsuzluk batırır."

    --- alıntı ---

    ezeli rakiplerin mutsuzlugundan mutluluk damitmak dedigi seyin kendi mutsuzlugumuzla ne alakasi var amk dedirtti. ben uefa kupasini super kupayi alirken de fener'in mtk'ya elenisinden, besiktas'in hapoel hafia'ya elenisinden acayip mutlu oluyordum.

    mesele su ki fenerbahce ve besitkas ellerine gecen ilk firsatta galatasaray'a sallamak ve basarilarina camur atmak isterken,galatasaray ister o sirada basarili olsun ister olmasin, ben bu iki loser'in mutsuzluguna mutlu olurum.
  • 28
    "bir kulübün sağlık ekibini ancak tıp adamları eleştirir. midesini dalağıyla karıştıran adamlar kalkıp yorum yapmasın" sözünü alkışladığım insandır. burada bir bilim dalından bahsediyoruz. galatasaray'ın sağlık kurulu üyelerinin hepsinin akademik unvanları var, menisküs'ün nerede olduğunu bile bilmeyen insanlar eleştirmesin doktorlarımızı. sokaktaki adamdan daha iyi biliyorlardır herhalde işlerini bu insanlar. ama depremden sonra deprem uzmanlarıyla dolan ülkemizde herkes fizyoterapist de aynı zamanda, o yüzden eleştirilmeleri çok normal.
  • 431
    https://twitter.com/.../1188372298023215104
    hiç lafı eveleyip gevelemeyeceğim tamamen saçmalamış yazardır. taraftarı kafasına göre bölmüş. bir tarafı müthiş övmüş öbür tarafı da çok afedersiniz ama itin biyerine sokmuş. sanırsın eski stadda hiç yuhalama olmazdı küfür protesto hak getireydi de yeni stada geçince yeni yetmeler çoğaldı ambiyans bozuldu.
    bülent bey sormazlarmı adama iki senedir bu takım deplasmanda piyasada yok bu taraftar ile birlikte aldıkları iç saha puanları sayesinde şampiyon oluyor. o beğenmediğiniz beyaz yakalılar varya size göre o züppeler sayesinde işte bu takım şampiyon oluyor.
    on paragraf yazı yazmış beyim eeee fikrin ne? nasıl düzeltelim sen onu söyle? kombine devri ile ilgili fikrin varmı? maç sırasında internet paylaşım canlı yayın kasanlardan bende rahatsızım evet ama bununla ilgili bir çözümün varmı? yok! anca hamaset yap salla babam salla...
    bülent bey nasıl istersiniz peki? bir heyet kuralım seçilmişlerden. biraz 14 sene şampiyonluk görmeyenlerden, biraz eski ali sami yen müdavimlerinden biraz hijyenik olmayan sosisli yiyip maça girenlerden, 96-00 arası, sonra 16 dakika stadyumda bekleyenlerden falan bir ekip kuralım kombine veya bilet başvurularımıza onlar baksın sizde müsade buyurursanız maça gireriz.
    adamdaki cürete bak ya 4 milyon euro alacak 3 sene yarım ayak top oynayacak sen destek çıkacaksın ama sonunda önündekine pas veremeyecek hale gelecek üstüne taraftara laf yetiştirecek maçın içinde onun kabahati yok ben başka şehirden maça gelicem maaşım beyimizin bir günlük ücreti değil neredeyse yuhalayacağım çünkü elimden gelen sadece bu. hem haksız olacağım üstüne birde züppe ilan edileceğim. bunlar adamı doğru bildiğinden şaşırtır. allah akıl fikir versin.
  • 540
    yıllardır spor medyasında olan fakat benim takip etmediğim futbol yorumcusu. beintv'deki konuşmasını ayakta alkışladım.
    --- alıntı ---
    siz yuhalayanlar zahmet etmeyin"

    "bir pazartesi günü, saat 20:00'de, hava 0 dereceyken sen o stadyuma gidiyorsan sen seyirci değilsin, taraftarsın ama siz yuhalayanlar zahmet etmeyin. hepinizin evinizde dev ekran tv vardır, gol olmayınca onu kırın, stadyumda ne işiniz var? zeki demirkubuz filmini beğenmediğinde ne yapıyorsun, koltuk mu kırıyorsun?"

    "kamera kayıtlarından bulun"

    "siz deli misiniz? kerem aktürkoğlu'nun istatistiklerinize baksanıza. galatasaray yönetimi kombineleri sıfırlasın. kamera kayıtlarından bulun, sıfırlayın o kombineleri... bu yuhalayanların tanımı; lümpen, şımarık ve züppedir!" ifadelerini kullandı.

    kaynak: habersarikirmizi.com

    --- alıntı ---
  • 631
    bu sabah iş dönüşü arabada radyo kanallarını dolaşırken kendisinin sesini duydum, serhat akın'la yaptığı program radyo gol'de yayınlanıyordu ve dinlediğim yaklaşık otuz saniye boyunca serhat'a bir şeyler anlatmaya çalışıyordu. daha fazla dayanamadım ve radyoyu kapadım. kendisine ve ona saygı duyanlara yazık ettiğini düşünüyorum. abicim git düz duvara bir şeyler anlat daha mantıklı bir iş yapmış olursun. biz senin fikirlerine değer verirken, sen kendini serhat akın'la aynı kefeye nasıl koyarsın ya? yazık oldu, sevdiğimiz bir abimizdin!
  • 714
    hıncal uluç'culuk oynamaya çalışangillerin son temsilcisi. mesleki birikimine her zaman saygı duymuşumdur ancak kullanım şekli en kibar söylemle "rezalet"dir. uğurcan açıklandığında taraftar gençlerin çoğunlukta olduğu bir space odasında ali egesel ile (kendisini burak'ın meşhur sözleşmesinden hatırlarız belki) gençleri galeyana getirecek sözcükleri etrafa saçar, ertesi gün daha ağır abilerin olduğu space odasında "ya işin sıcaklığıyla biraz abartmışım, sakin kafayla düşününce çok da şey değilmiş" der. bu yaşa gelmiş, mesleğinde birikimli bir gazetecinin içindeki nefreti yeni nesil gençlere aktarma şekli çok acınası.
App Store'dan indirin Google Play'den alın