4 ekim 2025 galatasaray beşiktaş maçı

• 576

  olumlu yönden bakmak istediğim maç. yorgunduk, rehavetteydik, geriye düştük ve akabinde kırmızı kart ile maçın yaklaşık 60 dakikasını 10 kişi oynadık. buna rağmen namağlup unvanımızı devam ettiriyoruz.
• 577

  2 puan kaybettiğimiz maç. sorumlusu okan hoca ve teknik heyet.
  
  oyuncular gerekli anlarda karakter koydu. 10 kişi kalmasak kesin kazanırdık ama futbolcular sayesinde olurdu bu.
  torreira muhteşem ötesi oynadı.
• 578

  yenemiyorsan yenilme, altın değerinde 1 puan, maçı kazanacağım diye kaybetmek vs. gibi durumlarda genelde 3 puan bırakan bir takım olarak gene iyi bu yorgunlukla 1 puanı aldık.
  
  benim için maçın özeti bitiş düdüğünden sonra şehir merkezindeki kahvehanelerden gelen sevinç naralarıdır. böyle bir takımla berabere kaldık işte kendi evimizde. ne diyeyim bilemedim. sağlık olsun!
• 579

  eleştirilecek çok şey var ama önce şunu söyleyeyim ikinci maçta kanırta kanırta alırız.
  
  kötüydük, eksik kaldık ama yine de berabere bitirdik. sağlık olsun diyelim. dersleri çıkarıp yolumuza devam edelim.
• 580

  ikinci yarısı 11e 11’den çok daha olumlu performanslar veren maç. geriye düşülmesine rağmen kırmızı kart olmasaydı, ikinci yarı bir şekilde galibiyetle sonuçlanabilirdi. okan hoca ikinci yarı motivasyonunu iyi sağladığını görüyorum. ligdeki psikolojik eşik adına kaybetmemek, kırılmamak önemliydi.
• 581

  besiktas’in futbolcularindan midir oyun sisteminden midir ne bize hep ters geliyorlar. hizli oyuncularla gecis oynuyorlar biz de hep savunmakta zorlaniyoruz.
  
  bu mac ugurcan’in, lemina’nin, torreira’nin bir de buldugunu affetmeyen ilkay’in macidir.
  
  ugurcan: ispanya macinda dagildi ama bizde frankfurt maci haric neredeyse tum maclari kurtardi. bugun de 70 dakikasini 10 kisi oynadigimiz bu macta kalede guven verdi hatta maci ipten alan goller cikardi.
  
  lemina: cok gereksiz sutlar denedi ama sanchez’in mevkisine kayip bizi 10 kisi oynar gibi hissettirmedi. en az iki uc kontra atagi kesti.
  
  torreira: seni anlatmaya gerek yok uc kisilik oynayan kucuk adam. senin boyuna laf edenlerin kolundan buyuk seyin* var.
  
  ilkay: 40 yasinda bile olsa sahadaki iq’su ile bizi ipten aliyor. oyun akli muazzam, bir de yetenekli!! tevekkeli degil bu adam dortmund’da, city’de tarih yazdi. 33 yasinda barcelona yapti.
  
  ozel mention, baris: birader bu sene cok iyi basladin ama sonunu getiremedin ve suan bizi bitiriyorsun ya! tamam yorgunsun anladik da hocayla konus hocam beni dinlendir de, gozunu seveyim. takim oyunculari seni bosta gorse sana oynamiyor bilerek atagi mahvedicen diye.
• 582

  alanya maçında yediğimiz baskıyı yine yedik.
  liverpool maçında yine bu baskıyı yedik ama akıllı oynayarak avantajı koruduk.
  yani 2 maçtır ligde acayip ötesi baskı yiyoruz.
  topu rakibe bırakan oyun tarzı hepimizi perişan ediyor.
  barış alper yılmaz'a arapların verdiği parayı dahi versek bu adam kafada bitirmiş burayı.
  berbat oynanan, talihsizlik dolu bir maçta cidden 1 puanla çıkmak kötünün iyisi oldu.
  rakibe basan, tempo yapan o futbolun liverpool yorgunluğu sebebiyle olmadığını ümit ettiğimiz yarım şamar yiyerek kendimize getirmesi gereken maçtır.
• 583

  bu hakeme rağmen gayette iyi bir sonuçla ayrıldığımız maç. gönül isterdiki kazanarak milli araya girelim ancak çok yıpratıcı bir liverpool maçından sonra böyle bir derbide 10 kişi kalıp yenilmemek büyük iş. hocanın rotasyon yapmaması, oyuncu değişiklikleri vs. tartışılabilir ama tablo güzel. cl de ilk 2 maçta üç puan ve ligde 8 maç sonucu yenilgisiz ve 22 puanla milli araya giriyoruz.
• 584

  10 kişi ile diego simone-atletico madrid savunması ile oyunu kilitleyen takımı ve hocayı tebrik etmeden geçmemek lazım. sezar’ın hakkı sezar’a.
• 585

  her maçı kazanamazsınız. 1-0 geriye düşüp 10 kişi kaldığımız maçta beraberlik iyidir.
  
  şahsen en büyük ikinci rakibimizin 10 kişi kalmamıza rağmen bize karşı oynadığı oyun takımımla gurur duymamı sağladı. bu maç iki takım arasındaki uçurumun, seviye farkının en net resmidir.
  
  ayrıca, okan hocanın geçen sezon inönü’de kaybederken yaptığı hatayı yapmaması sevindirdi. sezon sonu ropörtajlarında bu hatasından ders aldığını söylemişti zaten.
  
  üzülmemek lazım, sonuçta 8 maçta 7 galibiyet ve 1 beraberlikle devam ediyoruz.
• 586

  bu maçla ilgili kendimiz açısından kendi takımımıza eleştirileri doğru bulmuyorum. çok yorgunduk. aklın istediğini ayaklar yapamadı. üzerine 10 kişi kaldık. buna rağmen gol attık ve belli bölümler haricinde yeni goller aradık. yorgunluk hem bedenen hem de aklendi. ikinci yarıya biraz daha konsantre olduk.
  
  ligde puan farkını açabilmeyi bu maçlar için gerekli görüyoruz işte. bu zamanlardaki puan kayıpları normal karşılanabilir. ancak bjk'de bir şey yok. biz biraz daha diri olsaydık 3 puan kaçınılmaz olurdu bizim için.
  
  teknik ekibe tek eleştirim rotasyonsuz maça çıkması olur. takımın tamamını değiştir demiyorum elbette. 2-3 oyuncu yeterli olurdu.
  
  bu maçta konuşulması gereken maçın hakemi ve ibrahim hacıosmanoğlu'dur. arda kardeşler için açık açık konuşup hakemi hedef gösterdiği bir pozisyona benzer bir pozisyon oldu maçta. yasin denen hakeme de aynı şeyler yapılacak mı? ofsaytı gördüm oyna tamam dedi bir baktı biz sağdan atak yapıyoruz, maçı durdurdu.
  
  edit: bu arada ilkay bu maçta galatasaray'ımızın forması ile ilk golünü attı.
• 587

  bence sahada fiziksel yorgunluk değil, mental dağınıklık vardı. bu sezon bunu yaşıyoruz. (bkz: 18 eylül 2025 eintracht frankfurt galatasaray maçı)nda da yaşadık, almanya deplasman değil diye gittik, 1-1den sorna bi tribün gördük hemen dağıldık. bu maçta da aynısı. yok liverpool maçı, yok şu yok bu. çok basit bi gol yedik, çok basit bi kırmızı kart. bu sene ne yazık ki bunu yaşıyoruz. mental olarak bi iyi tarafımız var. bi de iyi gözüken ama zarar veren tarafı var. frankfurt maçından sonraki 2. maç oldu. ama allahtan 1 puan da olsa, puan almasını bildik. bu da önemli bir nokta. artık bu milli arada da geride olan oyuncuların aradaki farkı kapatmaları ve rotasyondan desteği almamız şart. 4. sezonda ilk defa rotasyon oyuncularımız var, onlar da hazır değil. antrenör ekibi demeyin. sahadaki oyuncu hazır çünkü. antrenör ekibi olsa sahadaki de hazır olamaz. çözmemiz gereken bu iki sıkıntı var. o bize zarar veren sözde pozitif mental ve hazır olmayan rotasyon oyuncuları. bunları acilen çözmemiz gerekli.
• 588

  kötü olmayan hatta aksine iyi sonuçla bitirdiğimiz maç. liverpool gibi 3 maçlık enerji harcadığın bir maçtan çıkmışsın, yetmemiş bu maçın neredeyse 70 dakikasını 10 kişi oynamışsın. buna rağmen yenilmemek gayet iyidir. maç 0-1 iken üstüne 10 kişi kaldığımızda eminim çoğu kişi kafasından "1 puan bile alsak 3 puan gibi sevinirim" diye geçirmiştir.
• 589

  maçın senaryosunu düşününce 1 puanın üzmediği maç. inanılmaz eforlu bir maçın üstüne aynı kadro oyna, geri düş, 30’da eksik kal, sağ bekin sakatlansın sen yine de golü bul ve geride kompakt dur.
  
  maç başındaki ciddiyetsizlik, konsantrasyonsuzluk ayrı ancak maçın senaryosunu düşününce iyi sonuç. beşiktaş derdine yansın. büyük fırsat tepti.
• 590

  ikinci yarı sekiz dakika uzaması gereken maçın dört dakika uzadığı maç. yasin kol gerçekten berbat, rezil, kötü bir hakem. bakın ne kadar kötü sıfat varsa kullanılabilir. bu adam ofsayt pozisyonunu avantaja bıraktı, sonra oyunu ofsayt diye durdurdu. bu kararı verebilmek için artniyetli olmak lazım, ki kendisi gerçekten kötü niyetli biri. ne diyelim bu art niyeti çıkar bir taraflarından.
  
  takım ilk yarı kötüydü ancak 10 kişi kalınca kendisine geldi. biraz daha sakin olsak 10 kişiyken de geriden gelip yenebilirdik. 11 kişi olsaydık saymıyorum bile. ben ikinci yarı yapılan hamleleri doğru buluyorum. evet geç kalındı ancak sonuçta liverpool sonrası bir derbide gol yiyip üstüne 10 kişi kaldık. beşiktaş korkudan üstümüze bile gelemedi, öylesine sinmişlerdi. sadece fırsat kovaladılar ancak beraberliğe geldikleri maçın başında belliydi. ben takımıma güveniyorum. sadece bir iki oyuncunun form durumunu yükseltmesi gerekiyor. öte yandan kapanan savunmalara karşı duran top veya uzaktan şutu da düşünmeliyiz diyorum.
• 591

  altın kıymetinde bir puan aldığımız maç.
  
  30 eylül 2025 galatasaray liverpool maçı galibiyeti sonrası bir mağlubiyet güzel havayı bozardı. o sebeple takılmayıp yolumuza bakmak lâzım.
• 592

  normal bir puan kaybı. 11 kişi olsak yener miydik? içlerinden geçerdik. değişiklikler daha erken neden gelmedi? okan buruk'a alıştık artık.
• 593

  galatasarayımı tebrik ediyorum. inatçı davrandık ve ezilmedik. nırmalde galatasaray bir derbiyi 65 dakika eksik oynayıp puan falan zor alırdı yani. bugün müthiş direnç koyduk hem de liverpool üstüne. davinson’a da kızmaya gerek yok. maç 0-0 olsaydı müdahele etmezdi ama 1-0 olunca mecbur risk aldı. o risk bize 1 puanı getirdi.
• 594

  yenemiyorsan yenilmeyeceksin. değerli bir puan aldık. gerek yorgunluk gerek kırmızı kart gerek oyuncular vs. derken toplam olumsuzluk beşiktaş'ın 3 puan almasına daha yakındı ama ilkay,lemina ve uğurcan saha içinde tuttu bizi.
  
  bu kadar oyuncuların üstüne gitmeye gerek yok. sadece okan hocama kızmadan duramıyorum. liverpool ile bjk nasıl aynı görebilirsin de aynı 11 çıkabilirsin hocam.
  
  işin sonunda tüm oyuncularımıza helal olsun. çok yüksek eforlu bir livepool maçı sonrası bir de 10 kişi böyle mücadele gerçekten tebrik etmek lazım oyuncularımızı.
  
  not: takımımıza çok yüklenmek isteyenlere beşiktaş yorumlarını okumalarını tavsiye ederim.
• 595

  1-0 geride olan 60 dakika 10 kişi oynayan ve 4 gün öncesinde meydan savaşı gibi liverpool maçı çıkarmış bir takım için iyi skor. yenemiyorsan yenilme.
  
  okan hoca, derbi maçı olmasaydı kesin rotasyon yapardı ama derbi için kazanan takımı bozmayışını anlıyorum. ben olsam ben de kazanan takımla çıkardım maça.
  
  sane formda olsaydı okan hoca daha erken oyuna alırdı diye düşünüyorum. sane için olumsuz söylemlere katılsam da erken olduğunu düşünüyorum. bence daha iyi olacak ilerde.
  
  galibiyet serimiz bozulsa da neticede derbi maçı bu. güncel form değil, birçok etken maç sonucunu belirliyor. 1-1’i erken bulduk, osimhen’i değerlendirebilirdik ama osimhen de çok gömüldü, istediği toplar gelmedi. icardi hakkında ise sözlükte yazılanlara inanamıyorum. oyuna girenlerin arasında en efektif oynayan icardi’ydi. arkadaş, hiç mi maç izlemiyorsunuz anlamadım.
  
  1-0 geriye düşmemiştik, böylesine bir maçta geriye düşüp, üstüne 10 kişi kalıp gösterdiğimiz reaksiyon iyiydi, beğendim.
  
  milli araya moralli giriyoruz. sakatlık kaza bela olmazsa bu ligi erkenden bitiririz diye düşünüyorum.
• 596

  berbat bir futbol oynadığımız ve 10 kişi kalmamıza rağmen 1 puan aldığımız maç.
• 597

  her maçın kendi hikayesi olur.
  rakibin ne kadar formsuz olsa da bir derbi maçında geriye düşüp bir de üstüne on kişi kalınca kırılmayıp mücadeleden düşmeyip bir puan da olsa almak her zaman için iyidir.
  hocanın sorgulaması ve çaresini bulması gereken liverpool maçı başlangıcı ile bu maç neden farklı oldu.
• 598

  ilk yarı 11-11 olumlu organize bir akağımız veya şutumuz yok. tek başına osimhene topu at. 4 kişi ile mücadele etsin. ne bindirme, ne araya top atma, ne ön alanda basma. golü de bjk defansının hatası ile kazandık. alanya maçı ile bu maçı düşününce olumlu bir moda giremiyorum. hücum varyasyonu ve rakibi boğma özelliğimiz kayboldu. bunu bireysel olarak futbolculara kesinlikle yüklemiyorum. taktiksel mücadelede ve oyun disiplinine eksikler var. sen ön alanda doğru düzgün baskı yapmıyorken nasıl arka alana bomboş adam kaçırıp kırmızı yiyorsun? davidson yapması gerekeni yaptı ama o adamı kaçıracak olanak verilmemeli idi. bjk beraberliğine sevinecek değilim.
• 599

  1-1 berabere kalarak 8taş'a karşı 8/8 yapma şansını kaçırdığımız tsl karşılaşması.
  
  kırmızı karttan sonra bambaşka bir maç oldu ama ondan önce de okan hoca'nın planının hatalı olduğu ortadaydı. biz baskı yaparken sazdağ'ın uzun vurduğu ve uğurcan'ın kurtardığı korner pozisyonuna giden sekanstan sonra hemen başta beklerimiz olmak üzere takım savunmamıza müdahale edip jk'nın uzun top yapmasını engellemek için önlem almalıydık. ama peşpeşe singo sakatlığı ve kart geldiği için okan hoca'ya da kızamıyorum bu hususta ve keşke lvp 11'yle çıkmasaymış demekten başka da bir şey diyemiyorum.
• 600

  rotasyon ihtiyacı bence barizdi. jacobs yerine eren, yunus yerine sane dinamizmi arttırırdı şüphesiz.