böyle ayıoğluayı futbol oynayan bir takıma karşı biraz da şansla kazanmış olmaktan dolayı çok mutluyum. daha da kötü oynayıp turu atlasak daha da çok sevinirdim. ucl’de daha iyi olacağız.
627
allah'tan ilk maçın son dakikasında o golü atıp kazanmışız. mitçö'nün son dakika golünün kıymetini ikinci maçta anlayacağız demiştim. ancak molde beni yanılttı. deplasmanda da bu kadar baskın oynayabileceklerini düşünmemiştim. tamam milyonlarca avro, büyük reklam ve vitrin var maçın sonunda ama hırs da bir yere kadar diye düşündüm.
sonuç olarak çok şükür gruplara kaldık. önemli olan buydu. hatalar tura mani olabilirdi ama gerekli çalışmalar yapıldıktan sonra kötü oyunun bir önemi yok.
628
evet maçta ne set oyunu ne de kanatlar ve bekleriyle uyum vardı ama kerem demirbay tüy dikti. dinamik rakiplere karşı asla tercih edilmemeli. kendi evimizde, kümeye oynayan takımlara karşı belki kilit açar onda da yana ve geriye oynar çoğunlukla. yenilen golde topa gitmiyor sonra geri gidiyor boey'i bile bozuyor ne de adam takibi yapıyor. rakibin ofsayttan sayılmayan golünde icardi ileri uçta pres yapıyor kerem demirbay ileri uçta basmıyor adam alıyor ve hat kıran pas atıyor devamında şansa ofsaytta kalıyor. bunun gibi bir çok örnek olmasına rağmen olan buruk inatla sahada tuttu. hadi sergio gitti (yine de kerem'den kat be kat daha iyi görevini yapardı) yetmedi berkan'ı da gönderdin ve oyuncunun ikisi de oynamak istemedi, baran aksaka niye kadroda bunca zaman. ey yönetim anlıyorum iyi adam istiyorsun da bir tane 8 numara en azından yedek olabilecek adam neden almazsın?
629
süper ligin iyi alan kapatan, yeteneği kısıtlı, kaptığı toplarla hızla dikine çıkmaya ve ileride çabuk çoğalmaya çalışan anadolu takımlarından çok bir farkı yok aslında molde'nin. ligde 19 maç oynamış ve taktik ezberi kuvvetli biraz ve bu nedenle ileride çabuk çoğalma işini bahsettiğim yerlilerden iyi yaptılar. tek fark bu olabilir. bizim bunlara karşı zorlanmamız tamamen bizim şu an içinde bulunduğumuz durumla ilgiliydi iki maçta da. (birazı da tabi moda tabirle okan hocam'a yazar)
dün ekstra sertlikle biraz daha pislik yapıp bizi sindirmeyi denediler ve maalesef bir parça sindik. şans gollerimiz olmasa daha çok acı çekebilirdik.
kayseri, konya gibi bize kimi zaman çok sıkıntı yaratan deplasman oyunları gibi iki maç oynadık. en azından ikinci maç bu senaryoya uymamalıydı ama uydu maalesef. kalite ve biraz şansla turu geçmeyi başarıp 17. kez sicilin parayla nüfuzla reklamla doldurulamadığı yere adımızı yazdırdık.
tek olumlu yönü bu ve bir de teknik ekibin burdan ders çıkaracağını ummak oldu.
630
stattan henüz yeni dönebildiğim maç. şampiyonlar ligine katıldığımız play off mücadelesi. maç hakkında çok fazla teknik - taktik konuşmaya gerek yok. rakibimiz fizik gücü ile üstünlük kurmaya çalışan bir takım. ve bizim karşı olarak orta sahamızda kerem demirbay ve mertens oynuyor. evet fıkra bu kadar.
videoda wasabi'nin kayıtlara geçen bir kura tahminini de görebilirsiniz. bence bok gibi kura ama kendi bilir.
videoyu beğenmeyi yorum yapmayı unutmayın.
634
hem bu maç hem de norveç'teki maçta, rakibin barajdaki adamının gusül,teyemmüm vs. almaması sayesinde ş.l. ne kaldığımız maçların ikinci ayağı.
bu oyun ve kadro yapısı ile, bir türlü hazır olamayan futbolcularımızı ve hala yapmadığımız orta saha transferlerini de düşünürsek, takım olmamız oyun kurmamız zaman alacak ve ş.l. de olası bir şanssız kura sonucunda, keyfimizi kaçıracak maçlar oynayacağımıza dair doneler veren bir maç oldu.
-edit- imla
635
ofsayt pozisyonunda milyonlarca insan tür gitti dediyse konuşacak da çok şey yok.
çok şükür ucl gruplarındayız.
bu şekilde olması yönetimi ve hocayı da umarım iyiyi yapmaya iter. hem transferde hem de teknik, taktikte gelişime ihtiyacımız var.
636
geçen sezona kıyasla takımın omurgası değişmedi. bu sezon hatta daha iyi oyuncular ile takviye edildi. bu durumda benim sorularım var. bu takım ya geçen sene de kötü oynuyordu ve süper lig'in seviyesi bizi kandırdı, ya da yaz kampında taktiksel olarak geri gittik. eğer ikincisi ise sıkıntı büyük ve ben kabul etmekte zorlanıyorum. sarılacak hiçbir bahane kalmıyor. eğer birincisi ise bütün bahaneler sizin olsun.
anlamsız derecede kırılgan futbol oynuyoruz, bu takım son bir ayda kurulmadı.
637
maçı birlikte izlediğim norveçli kişilerin galatasaray şampiyonlar ligi'nde çok dikkatli olmalı diyerek kibar davrandığı maç. adamlar yakanizi pacanizi düzeltin yoksa içinizden geçerler diyemedi.
638
öncelikle cl'deyiz ve bütun sezon heyecanla inanılmaz maçlar izleyeceğiz. bu çok zevkli ve mutluluk verici. o açıdan süper sevinçliyim. öte yandan... (uzun yazıyorum iki molde maçı olarak)
her iki macta da fena halde ezildik rakip karşısında. molde bizi ağırlıkli olarak fiziğiyle dağıttı. adamlar yorulmadığı için konsantrasyonları da hep maksimumda. bu perspektiften bakınca zihnen de bizi ekarte ettiler. ilk maç berkan ve oliveira uyumsuzdu dedik. ikinci maç torreira ve kerem oynadı, yine olmadı. demek ki torreira tek başına bir yere kadarmış. sorun tam olarak nedir açıkçası anlaşılamadı. bu bence en büyük problem. bence yaşadığımiz sorunlar:
*aldığımız isimli transferler bir türlü sahaya çıkmıyor. zaha, ziyech gibi marka isimler sadece oyun akli değil psikolojik üstünlüğü de teknik ve estetik oyunlarıyla bize taşırdı. çoktaan hazır olmaları lazımdı. nedir bu yeni transfer oynatmama inadı anlaşılamaz bir saçmalik.
*orta saha... yani hala orta saha kurgusunun kurulamamış olması akıl alır amatörlük değil. orta sahadaki sorun sadece bu da değil maalesef. her iki maçta nasıl olur birbiriyle oynamamıs alakasız kadrolar çikar? ikinci maç torreira geri dönmüş. koysak ya oliveira'yı yanına? miço turu getiren golü atıyor ama kadro dışı falan. hala berkan yedekte. ilk maçtan sonra berkan dinlendirilmeliydi.
*kanatlar... kerem aktürk sampiyonlar ligi evrenine uyum sağlayamamış. hala dandik ligimizdeyiz gibi top değeri bilmeden oynuyor. bu level futbolda top kaybı, muslera'nin kadraja girmesi ve "ya yedik ya da şükür ki muslera çıkartti" anlamına geliyor. bunu anlaması lazim. dandik konyaspor orta sahasi gibi aheste aheste oynamiyor rakipler. repertuardaki tek yaratıcı hamlesi icardi bulmak olamaz galatasaray sol kanadının. rakip capraz pas yollarini kesip seni son cizgiye sürer ve geçmiş olsun. molde bile bunu kısmen yapabildi. mutlaka gözünün açık olması gerekiyor kerem'in ve atak bitirmeyi ögrenmesi şart. baktin yapamiyorsun vur rakibe çarpsin top dışarı çiksin. o taç atışı esnasinda arka taraf yerine yerleşsin. sürekli deplase yakalaniyoruz kerem topu kaybedip rakibe hamle avantajı sağlayınca. zaten orta saha oturmamış. bir de zamansiz ve ters noktalardaki top kayiplari aşırı zora soktu takimi. tete bu açıdan daha olgun bir görüntü çizdi. kendi yari sahamız civarinda basit ve risksiz, rakip sahada teknik ve yaratıcı bir repertuara sahip. kerem cl oynarken bizim yarı saha vevrakip yarı saha olmak üzere parselli bir oyun repertuarı yaratmalı. yoksa net söylüyorum bu taraftar 3 maçta ipini çeker maalesef.
*rebound toplar... dönen bir tek top bile nasıl bizde kalamaz? oliveira bu konuda sessiz ve derinden oynayan bir oyuncu. top sekiyor bir bakiyoruz sergio hop torreira'ya vermis bile. evet sergio yavaş, spekteküler olmayan bir stilw sahip ama gep en dogru yerde. bu durum torreira'yı olumlu etkiliyor. orta sahada kerem ve berkan maalesef pozisyon olarak eksikler baya. hadi kerem pas ve incecilik özellikleriyle artı değer ama berkan... aman diyeyim. hal orta sahada böyle olunca mertens yardim için geri basıyor. ha keza bunu gören icardi de yaklasiyor geriye. eh ileriden dönen hiç bir topu da alamiyoruz ki bu durumda? yine orta saha eksikliğine bağlanıyor maalesef.
*oyuncu değişiklikleri... okan hocamiz takım titanik gibi buzdağına tam gaz giderken dümen kırmıyor. gaz da kesmiyor. bam güm çarpıyoruz buzdağına. akabinde batmamak icin debeleniyoruz. oyun gitmiş, oyuncular ne yapacaklarini bilemez hale gelmişlerken taktik ve oyuncu değişikliği saha içini motive eder. hah bir plan var dedirtir. rakibi de huzursuz eder, kafa karistirir. cok daha aktif olmali kenar yönetimimiz.
ofsayt nedeniyle iptal olan yediğimiz golün atağı ve bir önceki ataklarına bakın. o 2-3 dk defansımızı çalım ve pas manyağı yaptı molde. tiki taka hop şut hop tehlikeli atak. bizim takıma 3 tane boey 3 tane de toreira lazım.
bu maçın oynandığı akşam bizim haricimizde 2 şampiyonlar ligi maçı daha vardı ve tüm fikstürde herhangi bir lig maçı yoktu. dolayısıyla bütün avrupa'da en ilgi çekici maç olarak bu maç naklen yayınlandı ve zannediyorum baya bir seyredildi. turu geçmenin yanı sıra oynanacak güzel bir futbolla galatasaray'ın tam bir mesaj ve pr maçı olabilirdi. sonuç olarak turu biz geçtik ama tarafsız bakanlar için gönüllere giren molde oldu. herkes aynı cümleyi kurdu: molde hak etmişti. şampiyonlar liginde oynayacak takımların taraftar forumlarına da bakıyorum. üzgünüm ama nispeten korkutucu kadromuza rağmen hiç kimse galatasaray'dan çekinmiyor. sebebi ise oynadığımız iki molde maçı maalesef.
şampiyonlar ligi grupları öncesi iyi ki molde ile eşleştik yalnız. gruptaki ilk maçımıza kadar kendimize gelmemiz için sert bir prova yapmış olduk. şampiyonlar ligi takımları molde'nin gol kaçırmayan ve daha teknik versiyonları zaten. bu maçı bu sezon için milat sayıyorum ve sanırım unutmayacağım. şu maçtan alınabilecek bütün dersleri alırız umarım.
642
1 sene geçmiş üstünden. çok mutlu bir geceydi hem 4 sezon aranın ardından yeniden şampiyonlar ligi heyecanı tadacağımız hem de ön elemelerde 6. maçımızda da istediğimizi aldığımız için. 3 eleme geçtik kolay değildi. (bkz: tarihte bugün)