• 1
    3 gün kalan maç.

    https://gss.gs/Cf7.jpeg

    (bkz: sezonun en önemli maçı)

    7'de 7 yapabilirsek liverpool maçına moralli çıkarız, liverpool'dan da hasarsız(!) çıkarsak milli ara öncesi beşiktaş maçı belki de rakiplere havlu attıracak maç olur.

    bu yüzden çok önemsiyorum. normalde 6 puanlık farktan ötürü beraberlik bizi bozmaz derdim ama kazanıp, rakipleri strese sokmak ve bu sene de olmayacak dedirtmek önemli. buraları kayıspz geçersek kasım-aralık'ı daha rahat oynarız.

    3 puan istiyorum, kalanı önemli değil.

    seni sevmeyen ölsün!

    konsantrasyon!
  • 3
    alanyaspor topu iyi gezdirebilen bir takım. topu kaptırdığında da iyi pozisyon alan bir takım. joao perreira hoca iyi bir staj yapıyor bence. fatih tekke’ye benzetiyorum oyun tarzını.

    fakat bir farkı var ki ani çıkışları da bir o kadar etkili yapabiliyorlar. asla küçümsenmemeli. ileri uçta hızlı ve teknik oyuncuları var. isim vs vererek sıkmayayım.

    adam adama presten vazgeçeceğimizi sanmıyorum. 3 stoperlerine nasıl şekilde basacağımız bence önemli. umarım takımın toplam temposunu yukarı çekebilen bir ilk 11 çıkarılır. geçen haftaki gibi ilkay, icardi, yunus, barış aynı anda sahada olursa yine kötü bir futbol ile sahadan ayrılırız. hatta puan kaybederiz.

    ez cümle, bence, rotasyonuyla, maçın gidişatına göre planlarıyla, iyi hazırlanılması gereken maçtır. tarihimizdeki en önemli maçlardan biri olacak liverpool maçına çıkacağız. zira kazanmak ile kaybetmek arasındaki fark mental anlamda çok büyük etkiler yaratacak sezona. eğer bu maçtan bağımsız bakar da iyi bir rotasyon gerçekleştiremezsek, o maçta işimiz allah’a kalır. sonrası da beşiktaş maçı ki o maçın önemi de bu maçı kazanmaya göre değişecektir.

    son 3 sezondur, kötü de oynasak, takımdan hiç bu kadar memnuniyetsiz olduğumu hatırlamıyorum. ikili mücadeleyi kaybetse de, ikili mücadeleden kaçmıyordu bizim takımımız. ilkay, icardi veteran olduklarından, yunus ve barış çakallıktan, ikili mücadeleye giremiyor, girmiyor. bu takım da önde basmaktan başka bir şey çalışmadığı için kafası kesik tavuk gibi görünüyor.

    bu nedenle sahada mücadeleden kaçmayan kadro ve iyi bir rotasyon istiyorum.

    verelim bir kadro;
    https://i.galatasaray11.com/1n8g387v.jpg

    skor gelmezse icardi girer oyuna…
    tatsızca beklediğim maç…
    allah kaza bela vermesin. tapa gaz gidelim inşallah.
  • 5
    (bkz: bugün günlerden galatasaray)

    https://gss.gs/T89.jpg

    (bkz: sezonun en önemli maçı)

    ucl öncesi kritik viraj.

    hocanın ve takımın üzerinde baskı olmaması, geriden gelen rakipleri ümitlendirmemek için 7'de 7 ile devam et çok önemli. rakiplere cumadan 9 puan fark koymak onları daha sezon başında müthiş bir baskı altına ve strese sürükler.

    sezon başında ligi kırabiliriz, yeter ki biz bir süre daha kazanarak gidelim.

    konsantrasyon!

    seni sevmeyen ölsün!
  • 6
    kaya temel yine 11'i verdi ve gayet olabilecek bir kadro.
    uğurcan
    singo davinson apo
    sallai torreira sara eren
    sane barış
    icardi
    aynı 11'i 3'lü de 4'lü de dizebiliyoruz singo'yla. asimetrik bir 4 2 3 1 de olur, sallai ve eren'in kanat bek olduğu 3'lü de.
    her halükarda sane'yi forvet arkasına koyuyoruz, yunus'tan aldığımızı sane'den bekleyeceğiz.

    https://x.com/ErayGencR/status/1971527320155365862
    "alanyaspor hava toplarında %45 kazanım oranıyla ligin en kötü altı takımı arasında. galatasaray ise %54 ile ligin en iyi iki takımından biri (beşiktaş ile beraber). bu fark, duran toplarda galatasaray’a ciddi bir avantaj sağlıyor. yani duran toplar bu maçta “küçük bir detay” değil, kilidi açma ya da maçı koparma ihtimali taşıyan en önemli anahtarlardan biri. galatasaray’ın hava toplarındaki üstünlüğünü doğru setlerle sahaya yansıtması, sonucu belirleyebilecek kritik bir faktör olacaktır."

    alanya deplasmanı hep gitgelli oluyor ama maç sonu genelde kazanıyoruz hatta 4 atıyoruz.
    ikili mücadeleleri kazanıp, derinde bekleyen alanya'ya karşı kornerler kullanıp kilidi duran topla kırıp skoru açtığımız bir maç dileğiyle. sonra hoca liverpool'a* kimi saklamak istiyorsa alsın kenara.

    ekleme:
    https://x.com/.../1971605715459702815
    tam beklenen 11 geldi.
  • 10
    iki haftadır kötü oynuyoruz, mücadele etmiyoruz, taktik yok ama bahane hep aynı: liverpool maçı provası.

    çok af edersiniz ama dizilişlerin içine edildi ama yine tutturmuşlar liverpool provası.
    -allah aşkınıza söyleyin, metehan baltacı'nın oyuna girmesi neyin provası?
    -sol bek olarak gelen ve aylarca sakatlığı nedeniyle forma giyemeyen; döndüğünde yine sol tarafta oynamaya devam eden jakobs'un sol stoperde oynaması neyin provası?
    -aylarca, belki de yıllarca uygulanıp anca sonuç alınabilen üçlü sisteme bir anda geçmek neyin provası?
    -hadi tamam, üçlü oynattın; peki savunmaya geçerken beşli blokta bile pozisyon vermek neyin provası?
    -sahada 6-7 tane savunma oyuncusu varken bolca pozisyon vermek neyin provası?
    -70'ten sonra alanya kalesine bile gidememek neyin provası?
    ortada bir prova varsa, pozisyon vermemek ve kontra kovalamak gerekmez mi? neden hem bolca pozisyon verip, hiç kontra bulamadık?
    çünkü hoca liverpool maçının provası bahanesiyle takımın ırzına geçiyor da ondan.

    mesela şu pozisyona bakın: https://gss.gs/cRV.png
    metehan-singo-davinson-jakobs-eren beşlisine karşı adamlar pozisyona girip direkten döndü. pozisyon ofsayt ama bana şunu söyleyin,
    takım neden bu kadar çok öne çıktı? neden çizgi halinde değiller de, birbirlerinden bağımsızlar?
    araya oynayan oyuncu istese davinson'un arkasına doğru kavisli bir top da atabilirdi. her halükarda böyle pozisyona girerler işte.

    başka bir örnek daha: https://gss.gs/Tfq.png
    yine bizim sağımızdan geldiler ve yine birbirinden bağımsız laylaylom takılan oyuncularımız.

    biri 82. dakika, öbürü ise 90. dakikada yaşandı.
    sen şu provayı, hatta ne provası ya, şu saçmalığı liverpool karşısında denesen var ya o 8 dakika içerisinde seni dörtlük yaparlar.

    topu rakibe verip ideal 11'le topun arkasına geçsen ve minimum pozisyon versen eyvallah ama saçma sapan isimler ve saçma sapan dizilişlerle prova yapılmaz.

    uğurcan bizi resmen hezimetten kurtardı ya.
    alanya biraz becerikli olsa, bize en az 4 tane tıklatırdı. işte o zaman liverpool provasıydı...

    cidden aşırı derecede sinirliyim.
    evet, 7'de 7 yaptık ama son yıllarda bu kadar ezildiğimiz bir maç hatırlamıyorum. hele 70'ten sonraki oyun var ya...
    düşündükçe tansiyonum fırlıyor.
    galatasaray tarihi boyunca avrupa'nın dev kulüpleriyle oynamıştır ve oynamaya devam edecektir ama onun öncesi ve sonrasındaki lig maçlarında ezilmeye hakkı yoktur. ne avrupa'da, ne de ligde!
  • 12
    "başka bir şey yok kardeşim, en büyük galatasaray" diyordu bir zamanlar, alanya'da oğlunu efsanesi olduğu takıma karşı seyretmeyen gelen george hagi. bir yanda saha kenarında eski takım arkadaşı okan buruk, öte yandan 10 numaralı galatasaray formasıyla leroy sane... ıanis'i seyretmeye gelmişti hagi ama pereira onu son 20 dakika oyuna alınca, "karpatların maradonası" da bizim gibi "ızdırap" çeken bir galatasaray izlemek zorunda kaldı. ikinci yarı sane'nin düşürülmesi ile kazanılan serbest atışta "ah şimdi orada olsaydım" diye içinden geçirdiğine yemin edebilirim de ispat edemem... ya sane'yi seyrettikçe, "bu forma kimlere kalmış" dememiş midir?

    saha dışından, oyun alanına dönersek, taraftarın kafasının 3 gün sonra oynanacak olan liverpool maçında olması belki doğaldı da okan buruk ve topçular da salı gecesini düşünür gibiydiler. osimhen denenmek için kadroya alınmış, lemina, ilkay ve yunus da kenarda dinleniyorlardı. alanya'da sara torreira'ya eşlik edecek, sane oyun kuracak, sallai de orjinal bölgesi kanattan akacaktı rakip kaleye.

    ev sahibi ekip içerde beşiktaş'ı yenmiş, deplasmandan fenerbahçe'den puan almanın özgüveni ile lidere de ilk puan kaybını yaşatmayı amaçlıyordu. taraftarlarının desteği ile baskılı da başladılar maça, galatasaray'ın oyun kurmasını engelleyince, okan buruk'un takımının tek opsiyonu uğurcan'ın vurduğu uzun topları ıcardi ve barış'ın indirip pozisyon bulmasıydı. bir de singo'nun cesurca topla rakip sahaya dikine girmesi. maçta ilk çeyrek biterken ilk atak da singo'nun slalomu ile oldu galatasaray adına. sonra eren'in ortasında arka direk dibinde sane cılız bir kafayla skoru değiştiremedi de galatasaray'ın alanya sahasına yerleştiği o dakikalarda singo "şapkadan tavşan çıkardı" rakibi yusuf'u geçti ve pasında ıcardi topukla şahane bir gol kaydetti. "kilolu" filan dedikleri golcü her maç ağları sarsmaya devam ederken, bu maç takımın ayakta kalan topçularından biriydi.

    frankfurt deplasmanında da galatasaray ilk yarım saatte öne geçmiş ama sonrası rakip attığı gollerle şampiyonlar ligi ilk haftasını okan buruk ve takımı için kabusa çevirmişti. alanya'da da aynı filmi seyrettik, ilk yarım saatten sonra maç ev sahibi topçular ile uğurcan arasında geçti. 26'da ogundu'yu karşı karşıya engelleyen uğurcan, on dakika sonra savunmanın hatasından yararlanan ibrahim'e de gol izni vermedi.
    ikinci devre torreira'nın yerine oyuna lemina'nın dahil olmasıyla singo-sanchez ve abdülkerim'le üçlü savunma denemesi yapan okan buruk, özellikle sol tarafından açık verince, 15 dakika sonra jakobs ile apo ve sara ile ilkay'ı değiştirdi ve takımına direnç kazandırmak istedi de maçta deplasman ekibi adına değişen bir şey olmadı. alanyalılar şutladılar, uğurcan çıkarmaya devam etti, takım arkadaşları da seyretmeye...

    perreira'nın ıanis ve ruan değişiklikleri takıma güç katarken, okan buruk'un konya maçında yaptığı "manasız" oyuncu değişiklikleri gibi sane'nin yerine metehan'ı almasını anlayan var mıydı? sağ beke geçen genç topçu, bekten ziyade ceza sahasına yakın oynayınca uğurcan'ın çıkardığı bütün topların başlangıcı yusuf'la oluyordu.
    galatasaray'ın trabzon'dan transfer ettiği uğurcan kurtarışlarıyla kariyer rekoru kırarken, topun iki defa direkten dönmesi ve 90+3te mounie'nin iki adımdan topu auta atması da futbol tanrılarının kendisine hediyesiydi.

    "en kötü galatasaray performansıydı" diye beylik sözler etmeyeceğim, bugüne kadar bir çok felaket maç da izledim de, alanya karşısında galatasaray bu senenin en zayıf oyununu oynadı. futbol böyle bir şey işte, bazen tek kale oynarsın, toplar girmez, puan kaybedersin, bazen de rakipler seni boğar, sen savunma yaparsın, bir tane atar üç puan kazanırsın...

    ligde 7 maçta kazandığı 21 puanla galatasaray zirvede farkı açarken, bu süreçte kalesinde sadece iki gol görmesi ve deplasmanlarda gol yememesi de defterin kar kısmına yazılacaklar arasında. peki, zarar kısmı, o da okan buruk ve ekibinin işi... liverpool maçıyla birlikte önlerinde oldukça zor bir fikstür var ve bu engelleri aşarken de çok bilmişlik ve ukalalık yerine onlara destek olma zamanı... tabii galatasaray'ı seviyor, hagi'nin dediği gibi "başka bir şey yok kardeşim, en büyük galatasaray" diyebiliyorsak canı gönülden...

    kaynak ve maçtan fotoğraflar: https://ultrasmovement.blogspot.com/...r0-1galatasaray.html
App Store'dan indirin Google Play'den alın