• 1251
    uzun zaman sonra takım savunmasını daha dengeli yaptığımız maç oldu. lemina'nın etkisi de var bunda. bundan sonraki maçlarda bu oyunun üzerine koyarak hücumda verimliliği arttırmalıyız.

    şimdi futbolu bir kenara koyalım...

    fb taraftarları o meşaleleri tribünlere nasıl soktu bu sorgulanmalı!

    o fb taraftarları ne ceza alacak takip edilmeli. çünkü o meşaleleri aşağıdaki insanların üzerine attılar. öldürmeye ve yaralamaya teşebbüs sayılmalı yaptıkları. hem tff hem de savcılık harekete geçmeli.
  • 1253
    matematik olarak istediğimiz sonucu aldığımız maç oldu. ancak oyun geriye gidiyor, üretemeyen bir takım haline dönüştük artık. bir derbiydi bu ancak sonucunda puan kazanılan bir maç. bizde avantajımı büyütmüş olduk bu maçın ardından.

    12 final maçı var önümüzde. bu beraberliğin değerini bilmeli, kredilerimizi doğru yerde harcamalıyız.
  • 1254
    (bkz: el sikko)

    nerdeyse bir aydır bu maçı bekliyordum, dün uyuyamadım bile.

    sözde 300'er milyon euroluk takımlar. yani yeminle galatasaray sevdamız olmasa iki kulübün de kapısına kilit vurulsun diyeceğim. boşuna câri açık oluşmaz.

    neyse neticeten bizim lehimize sonuçlandı. öyle veya böyle dünkü konumumuzdan daha avantajlı durumdayız. inşallah mayısta 5. yıldızı takarız.
  • 1255
    sadece bu maça bu kadar anlam yüklediğime üzüldüm. çok daha yıpratıcı bir oyun bekliyordum. bu olmadı, sallai, barış ve formsuz sara ile de bunun olmayacağı belliydi.
    bazı maçlar cevap maçıdır. evet galatasaray bugün beraberlik halinde de avantajını koruyordu ama günlerdir sürekli üstümüze oynayan rakibe verilecek en net cevap maçı ne yapıp edip kazanmaktı. bunu yapamadık ve onların ağız ishalini sezon sonuna kadar çekmeye devam edeceğiz.
    galatasaray zaten iki aydır kötü olan oyun grafiğini devam ettirdi. bu sefer işin defans tarafını kotardık ancak hücumda hiçbir şey üretemedik.
    bilmiyorum sonuç kötü değil ancak ben bugün huzursuz yatıyorum.
    çok daha fazla beklentim vardı ama hepsi söndü gitti.
  • 1258
    deplasman tribününden bizim tribünlere meşale atanlar hakkında kameradan tespit edilerek suç duyurusunda bulunulmalı. sokturan stat görevlisi bulunmalı. ve artık buna teşebbüs edilirse tüm taraftarlar önceden uyarılarak tepeden su sıkılmalıdır. hava kaç derece olursa olsun. caydırıcı olur.
    o meşaleler öldürmeye ya da yaralamaya sonuç yaratabilir.
  • 1259
    bu maçta risk almadan 6 puanlık farkı 7'ye çıkarmak da önemliydi. şikeciler risk alsa muhtemelen biz kazanırdık ama bu kadar gergin bir hale getirilen maçta iki tarafın da risk almaması normaldir. bundan sonrasında ipler bizim elimizde, yeter ki aptallık yapmayalım. önümüzdeki iki deplasmanı kayıpsız geçersek, şikecilerin ümitleri tükenir.
  • 1260
    dün maçtan önce, 60'larda olması gereken nabzım 100'lere dayanmıştı. uzun zamandır bir maç öncesi bu kadar heyecan yapmamıştım.

    namağlup lideriz, şikeci ve ırkçı rakibe 6 puan taktık, ikili averajı aldık. psikolojik üstünlük zaten bizdeydi, hala bizde. neyse ki açgözlü, şımarık, tatminsiz, doyumsuz, sabırsız bir galatasaray taraftarı değilim. maçın sonucundan memnunum. bu maçtan, istediğimizden daha azını aldık ama daha kötüsü olmadığı için şükrediyorum artık.

    bundan sonra önümüzdeki maçlara bakmamız lazım.
  • 1261
    orta sahadaki herhangi bir faul veya taç kararında bile iki kulübenin fırladığı maçtır. maçın psikolojisini öyle anlatayım. zaten bu derece bir gerginlik ve stresle futbol oynamak çok zordu, iki takım da oynayamadı.

    sonucunda galatasaray aradaki puan farkını 6'dan 7'ye çıkardı. bence hem puan olarak hem de maçın senaryosuna bakarsak kaybedeni fenerbahçe oldu. bunu şunun için diyorum: iki takımın da doğru düzgün hiçbir şey üretemediği maçta yine de fenerbahçe gol için daha fazla aksiyona girdi. şahsen ben bu maçta beraberliği hiç düşünmesem, tamamen galibiyete odaklansam da matematiksel olarak düşündüğümde ve sahadaki futbola baktığımda beraberlik galatasaray'ın kazanımı oldu. hoca da böyle düşünüyor zaten.

    bu arada eğer dışardan bir göz olarak bu maçı yorumlarsam ciddi fenerbahçe eleştirirdim. galatasaray zaten haftalardır formsuz, bunun yanında psikolojik olarak da çok stresli ve kırılgan bir dönemden geçiyor. bunların da üstüne ilk 11'inde daha geçen hafta yarım saat top oynamış 3 tane adam var. yani burada 6 puan gerideki takımın çok daha fazla şey göstermesini istersin. tam tersi, mourinho dakika 70'te kontak kapattı. beraberliğe okeyim, dedi. amrabat değişikliğinden sonra fenerbahçe de tamamen üretimden uzaklaştı.

    ben açıkçası bizim takımdan yana çok şaşkınlık yaşamadım. sara'nın formsuz olduğu, kanatların da sallai-barış ikilisi olduğu bir takım zaten çok zor üretir. kaldı ki sara formda da olsa 4-3-3 bu kanatlarla zor üretir. dolayısıyla bu noktada şaşırılacak bir şey yok. okan hoca da zaten ''beraberlik bizi çok bozmaz'' kafasındaydı. bizim için sevindirici gelişme şu ki en azından takım dengeli. yeni eklenen isimler ve bu orta saha üçlüsüyle çok daha dirençli ve dengeli bir hale gelmişiz. bence ligin kalan fikstürü için bu direncin artmış olması çok önemli. üretim sıkıntısını yunus, mertens, morata, ahmed gibi isimleri ekleyerek ve sara'nın da fiziksel olarak toplamasıyla aşacağımızı düşünüyorum. zaten biz bir şekilde gol atıyoruz, yeter ki yeme işini bitirelim artık.

    son bir sözüm de galatasaray tribünlerine. bence gayet iyi bir sınav verdik maçta. maçın başı ve sonu dahil takımı düşürecek hiçbir şey yapmadan, herkes elinden geldiğince destekledi. kaldı ki bu tip bir maç iç saha tribünü için çok zordur. çok kritik maç, 0-0 gidiyor, iki takım da bir şey oynamıyor ama bir gol olsa rakip atacak gibi yani dolayısıyla gerginlikten artık saçma sapan şeyler yapılabilirdi. hiç olmadı. herkes gayet bilinçli şekilde izledi maçı. tam tersi bu tip maçlar deplasman tribünü için çok iyidir. 0-0 gittikçe deplasman tribünü cesaret alır, yükselmeye başlar ancak dün karşı taraf meşale atmak dışında hiçbir şey yapmadı.
  • 1263
    67.dakikada duran toptan gelen fenerbahçe tehlikesinde üst üste gelen üç şut (bir tanesi iteleme) hariç maçın toplam xg değeri 0,42.

    galatasaray 0,12-0,30 fenerbahçe.

    fenerbahçe muhteşem xg sağlamış diyenlere fazla bakmayın. o değerin tamamı 67.dakikada gelen kornerde önce djiku’nun kafası (0,13), sonra dzeko’nun itelemesi (0,58), en son tadic’in hamlesi (0,53). dolayısıyla baskın oynama, pozisyona girme falan gibi bir durumları yok. galatasaray istediğini sahaya koyamamıştır bu doğru ama fenerbahçe de geride 5 çakılı adamla oynamak dışında bir şey yapmadı. korkarak geldiler, korkarak oynadılar, son dakikalarda bile risk almadılar.
  • 1264
    galatasaray kanatlardan sıfır değil eksi katkı aldı. aldıkları topları iyi kullanmayı bırakın, çoğunu kaybettiler. sara’nın fiziksel durumu felaket. haliyle bu maçta gol atmamız çok zordu.

    barış sallai frankowski sara hep bu kadar formsuz olmayacak, yunus jakops morata gelecek. belki mertens sonradan girdiği maçta katkı sağlayacak.

    bu sebeplerden dolayı beraberlik bizim için iyi oldu. en formda fenere, formun dibindeki galatasaray yenilmedi.
  • 1265
    kötü formumuza ve binbir türlü organizasyona rağmen kazasız belasız atlattığımız maç.

    ligin bitimine 12 maçımız kaldı, 9 galibiyet ve 3 beraberlik bizi rakipten bağımsız şampiyon yapmaya yetiyor. fenerbahçe'nin olası puan kaybında ya da fikstür ilerledikçe bu hesaplar daha da değişecek. ilaveten psikolojik olarak bu maçta yenilmemek önemliydi. fenerbahçe yine gazlanıp da "geriden gelecek" denirken, sallantıdan öte bir form durumundayken bu maçı böyle atlatmak puandan bile değerliydi...

    gerisinde konuşacak çok şey olmakla beraber, sadece bu karın ağrısı dindiği için memnuniyetimi bildirerek bitirmek en güzeli.
  • 1266
    düşük tempo, kısır ve kabız futbol izlemek zorunda bırakıldığımız sıradan derbi maçı. neyse ki hiçbir şey oynamadığımız, daha doğrusu, bırakın pozisyonu kaleye şut dahi atmadığımız maçtan 1 puan alıp rakibe karşı avantajımızı korumuş olmamız sevindirici.

    formsuzluğumuzun baş gösterdiği ve sakatlıklar-eksiklerle boğuştuğumuz bir dönemde, asıl fenerbahçe'nin galibiyet için saldırmamış olması konuşulması ve kamuoyunda yer bulması gerekiyorken biz okan hoca'ya "neden oynatmadın takımı?" diye eleştirilerde bulunmamalıyız diye düşünüyorum. yine de göztepe kalecisi iken 30 metreden gelen şutta topu sektirip içeri almışlığı olan irfan can eğribayat kaledeyken kaleyi daha çok deneyebilirdik. nitekim 6 puanlık fark elimizdeyken şu maçı almış olsak puan 10'a çıkacaktı bir nevi. bu avantajı ve şansı hiç kullanmadık veya kullanmak istemedik.

    okan hoca'ya özellikle teşekkür etmek istediğim konu nihayet artık mertens'i kesmesi gerektiğini görmüş olması. bu sayede orta sahada çok daha yüksek mücadele gücüne sahip olduk. mertens yerine ilk 11 başlayan lemina sahanın her yerindeydi. hele bir pozisyonda dzeko'dan geride başlamasına rağmen müthiş bir koşu ile yetişip topu kapmışlığı var ki ekran başında ayağa kaldırdı bizi (daha sonra ofsayt verildi).

    maçın genelinde sanki gol atma ihtimali daha yüksek olan fenerbahçe'ymiş gibi bir tablo vardı. nitekim üst üste korner buldukları dakikada da muslera golü önledi. bunun dışında maçın neredeyse tamamı orta saha mücadelesi şeklinde geçti. davinson, lemina ve eren elmalı pozisyonları ve çabaları ile öne çıkan isimlerdi bence.

    yabancı hakem konusunda diyebileceğim pek bir şey yok, bence olaysız bir maçtı ve kendi standardında bir yönetim uyguladı. türk hakem olsaydı da pek farklı kararlar görmezdik diye düşünüyorum.
  • 1267
    bu maçın teknik analizini yapmak doğru olmaz, çünkü ortamın çok gergin olduğu her derbi maçı aynı şekilde geçiyor, sağolsun suyun öte tarafı o kadar geriyor ki ortamı bu yüzden bu gerginlik hakem ve oyunculara da yansıyor, o yüzden bu maçın taktik analizini yapmak hiç sağlıklı değil ama benim genel gözlemim şu ki sezon başından beri rotasyon yapmadığımız/yapamadığımız için sezon sonu ilk 11 oyuncularımızda yorgunluk ve performans düşüşleri görüyoruz, rakibimizde ise kadro derinliği bizden fazla ve buraya kadar rotasyon yaparak geldiler, şu anki durumda performansları bizden yüksek ama bizim şu anki durumumuz bizi şampiyon yapmaya yetecek durumda, umuyorum ki önümüzdeki sene kadro derinliğimiz daha fazla olur ve en azından lig maçlarında rotasyon yaparak oynayabiliriz
  • 1268
    sahadaki 22 oyuncu bir kafese sıkışmış gibiydi. 30 bin polisin olduğu ortam öyle olur zaten. şut çekeni, çalım atanı, kaleye gideni dövüyorlardı sanki. kendi takımım hakkında konuşacaksam kanat oyuncularımızın yeteneksizliği ve akılsızlığı, bazı oyuncularımızın yorgunluktan sebep form düşüklüğü, ortamın gerginliğinden mi nedir aşırı heyecanlı bazı oyuncularımız dolayısıyla hiçbir şey oynamadan derbiyi tamamladık. evet hiçbir şey. iyi defans yaptık sadece.
  • 1269
    iki takımın da negatif sonucun etkisinden korktuğu ve futbol namına olumlu en ufak şeyin var olmadığı bir iklimde oynanan maç.

    maça dair konuşulacak hiçbir şey yok. fenerbahçe dakikalar geçtikçe biraz daha baskı kurup belki sürpriz bir gol çıkartmak istedi o kadar. gol yediğimizde daha çok şey kaybedecek taraf bizdik, işin matematiği çok basit. berabere bitti ve puan farkı pratik olarak 7'te çıktı. yenildiğimiz senaryoda hem rüzgarı hem de farkı ciddi anlamda kaybedecektik. kalan 12 maçın 3'ünde berabere kalsak ve fenerbahçe tüm maçlarını kazansa dahi şampiyon yine biz olacağız, bunun bilincinde oynamak da oldukça mantıklıydı. ayrıca gereksiz tartışmaların, kaosların içine kendimizi itmediğimiz; sakin bir maç oynanması da oldukça olumlu. fenerbahçe kendi kendini yine bir çıkmaza itti, burada da görevimizi iyi yaptığımızı düşünüyorum.

    buradan sonra ipler yine bizim elimizde. 4 maçta puan kaybetmediğimiz anda şampiyonuz. ki bana kalırsa birkaç hafta kazanmayı sürdürürsek fenerbahçe de kırılacaktır. sahada iki takım vardı, birisi birlikte olmaktan ve bulunduğu konumdan mutlu, gururlu insanlardan kuruluydu. diğer takım ise ruh hali, yüz ifadesi, oynayış biçimi olarak hem korkak hem de olabildiğine cesur davranmak zorunda olan zaruriyetten hareket eden bir insan grubu gibiydi. sezon sonunda bu maç belki hiç hatırlanmayacak fakat yenilmemenin yenmek kadar önemli olduğu bir virajdan hasarsız çıkmak oldukça olumlu oldu.

    yabancı hakem konusuna da ayrı parantez açmakta fayda var. slavko vincic'in yönettiği derbide top oyunda 41 dakika kaldı, seyir zevki sıfıra yakındı, lüzumsuz denebilecek pek çok kararla oyun yine sık durdu. hakem uzatmalarda dahi başıma iş açmayayım diye lehimize de olsa maçı erkenden bitirip derdi kafasından savma amaçlı hareket etti. demek ki neymiş, sorunun çözümü yabancı hakemi gökten getirmekte değil; zihniyeti ve ortamı değiştirmekteymiş. birkaç ay önce şampiyonlar ligi finali yöneten hakem dahi başıma iş açmayayım zihniyetinde cüneyt çakır şekli maç yönetiyorsa şapkayı herkesin önüne koymasının zamanı gelmiş demektir. plan tutmadı, tutmayacaktı da zaten.
  • 1270
    maç öncesi totem amaçlı yazmayayım, yorum yapmayayım dedim. bu bakımdan şimdi yazacağım.
    başlangıç olarak beklediğim kadro çıktı bizim adımıza. neler verebileceği bu kadronun belliydi ve bence tam olarak aldık. kreatif adam eksikliğimiz var. yunus, mertens, icardi, keram aktürkoğlu gibi nerede ne yapacağı, hangi pası nasıl vereceği belli olmayan 1 adet adamımız yok. bu yüzden sistem takımı olmak zorundayız. beklerimizin ikisinin pas ve orta kalitesi belli bir seviyeye yükselmeli.
    bu maçta da gördük ki fizik gücümüz, mücadelemiz ve defansif aksiyonlarımız iyi. hücumsal varyasyonlarda eksik kaldık.
    sara mesela ne oynadı bu maç? hani bizim için hat kırıcı pas atan adam lazımdı ve o yüzden sara'ya gitmiştik. bir kere ekarte olup da dikine sert pas atamadı. bu da barış ve sallai'nin etkisinin azalmasına sebep oldu.
    fener savunması sürekli sağ kanada ittirdi bizi. bunu söyledik daha önce. güçlü yanı sol tarafları. biz buna göre eren-barış hattını işlemek zorundayız. maç genelinde 2 kere oradan olgunlaştırdık atak. birinde de barış faul alıp çağlar'a kart yedirdi. o kadar ağır pas yaptık ki soldaki kara deliği görüp işleyemedik. fener zaten beraberliğe gelmiş. bir kere risk alıp savunmasını açmadı. sürekli üçlü durup geriyi altılı kontrol etti. biz ise sürekli ikinci topları topladık ama atak olgunlaştıramadık. hakem de burada etken oldu bence. ne zaman sırtı dönük adama pres yapsak faul verdi. hele bir şımanski-lemina ikili mücadelesi var sanırsın prenses caroline ile temas etti lemina. bizim zaten alametifarikamız rakibin sırtı dönük oyun kurucusuna sert ve şok pres. bu pres ile kapılan toplarda da sersem yakalanan rakip savunmasını aşmak. ama hakem izin vermedi ki. hakem gerçekten berbattı bu arada. birincisi daha ilk 10 dakika içinde sallai'nin ayağına bir kere basan, iki kere çekmeli faul yapan rakip sol stopere kart dahi göstermedi. gitti osimhen'e kel alaka bir temas yüzünden sarı verdi. ceko hakemi aldatmaya yönelik 2 kere attı kendini. sarı göremedik bu pozisyonlarda. ille ceza sahası içinde olması gerekmiyor hakemi aldatmaya yönelik hareketin.
    asıl en önemli hatası osimhen'e skriniar'ın yaptığı orantısız kuvvet uygulamasına çalmadığı penaltı. osimhen havaya kalkmış, topa vuramayacağı kesin olan skriniar hatta topa dahi bakmadan direkt rakibi bozmak için amerikan futbolu tarzı omzu osimhen'in karnına indirdi. oshim'de havadayken nereden geldiğini şaşırdı. ancak bırak penaltıyı dönüp bakmadı bile hakem oraya. 49 dakika top oyunda kalmış. e hani türk hakemi diyordunuz, e hani türk var diyordunuz. ne değişti? tabi rakibe sorarsak adalet gelmiş. nasıl gelmiş? köşe vuruşunda yabancı madde atılmamış. bu kadar saçma bir savunma olabilir mi? hiç mi avrupa maçında yabancı madde atılmıyor? en güvenli lig premier lig mi? orada bile atılıyor.
    sonuç olarak iki takımda ne yapması gerektiğini bilerek oynadı. fener açılmadı gol yememek için. biz de 6 puan avantajıyla berabere kalalım ne denize girelim ne kıçımız ıslansın yaptık ve bana göre istediğini alan biz olduk.
    şunu da çıkarabiliriz. okan hoca da ne isterse onu alır ya da almaya çalışır. biz yeri geldi mertens'i bile 6 numaraya koyan bir hoca izledik. maçı almak için çok gereksiz riskler alan bir takım da izledik. aynı durumda biz olsaydık bu maçta belki mağlup olurduk ancak her daim saldırmaya çalışan, üretmeye çalışan olurduk.
  • 1271
    riski fenerin almasını beklediğimiz ancak almadığı için bir kısır döngüde tamamlanan bir maç oldu. kazanan yok ancak kazançlı çıkan var, o da biziz.

    yalnız dün gündüz çok rahatım naraları atmama rağmen stresten son 15 dakika soğukta yürüyerek ve kulaklıkları takıp müzik dinleyerek geçirdim, daha doğrusu geçirmek zorunda kaldım.

    bu ortamı her kim ki bu seviyeye getirdiyse allah bin türlü belasını versin. şimdi insanlar maç izlerken kalp krizinden neden ölüyor çok daha iyi anlıyorum. bu yaşananlar tam anlamıyla delilik ya. bunun artık önüne geçilmesi lazım.

    neyse, çok kritik bir eşik aşıldı. sırada hala kritik deplasmanlar var. bundan sonraki strateji muhtemelen defansif anlamda daha stabil gitme yönünde olacaktır. bu da hücumda etkinliğimizi azaltabilir.

    avrupa maçları da olmayacağı için daha diri ve maçlara daha hazır olacağımızı ümit ediyorum.
  • 1272
    bu maç sonuyla ilgili biraz daha sakin düşününce aslında fb'nin ne kadar düştüğünü çok daha net anlıyor insan.

    adamlar şaka maka "bakın görüyorsunuz yabancı hakem olunca böyle oldu" diye güle oynaya anlatıyor büyük bir başarı elde edilmiş gibi. bildiğim birçok fb taraftarı da benzer soruyla tepki veriyorlar: "ne oldu?" diye. bizi mi yendiler? hayır. berabere kalabildiler. bizden öyle korkmuşlar ki önlem alacaklar diye anadolu takımı kafasıyla kapanıp hızlı geçiş oyunu ve duran top planlamışlar. ki biz pek de iyi bir dönemimizde değiliz şu sıralar. buna rağmen bizi oynatmamak üzerine oyun kurdular. ve başardılar. bunun sebeplerinden biri de bizim doğru düzgün hücumda planımızın olmaması oldu tabi. neyse, yabancı hakem olunca böyle olmuş. kazanamamışız. eh kendileri de kazanamadı. hatta biz avantaj elde ettik. oysa ki hakem maçın genelinde fb lehine takıldı maçta.

    yani alt metinde aslında şunu demek istediler: "türk hakem olsa kesin yeniliyorduk ama yabancı hakem sağolsun berabere kalmaya gücümüz yetti anca." ne kadar ezikçe bir düşünce. sonucu bize yarayan bir maç sonucunda kendileri karlı çıkmış gibiler. beraberliğe göbek atmadıkları kaldı.

    19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı sonrası "nasıl yendik ama. gerçek şampiyonu şerefsizlere haysiyetsizlere gösterdik" diye açıklama yapmalardan geldiklere yere bakın: "yaaa yabancı hakem olunca gördünüz n'oldu! yenemediniz bizi."ye geldiler.

    baya baya kaybetmediklerine sevindiler.

    o değil de mourinho'dan bir teknik direktörlük şovu beklemiştim ne yalan söyleyeyim. özellikle kendisiyle dalga geçmemizden sonra hırs yapmıştır diye düşündüm. ama adam ismail kartal performansı gösterdi. maçın ilerleyen dakikalarında talisca'yı oyuna alıp sağ kanada koydu. irfan can kahveci olsa bize sorun çıkarabilirdi. o değil bizim kaan'ın son dakikalarda hediye ettiği korneri de talisca kullandı, topu kaldıramadı bile adam.

    öyle bir teknik deha bu mourinho. ben bile beklentilerimi yüksek tutmuşum. akl-ı selim fblilerin halini düşünemiyorum bile.
  • 1273
    üzerinden bir gün geçip de maça ve lig tablosuna, yaşananlara ve yaşanması muhtemel şeylere geniş pencereden bakınca 0-0 gayet iyi bir skor diyorum.

    şampiyonluk yolundaki tek rakibinden 2 maçta bir gol yedin o da saçma bir penaltıdan. üstelik 6 puan+averajla öndesin. kadayıf üstüne dondurma resmen.

    bunun haricinde yapılanlar herkesin malumu. bizi aşağıya çekmek için yapılmadık şey kalmadı. yönetimimiz kötü. rakibimizin kalbi kötü. bütün bu panoramada lider ve namağlup ilerlemek çok güzel.

    şampiyon olup yaz transfer dönemine odaklanacağız.

    okan hocaya mayısa kadar destek olmak çok önemli.
  • 1275
    doğru yanlış bilmiyorum ancak gayet olası geliyor. şimdi bunlar bizi yenip sahanın ortasında göndermeli pasta kesip maç sonu sahada eğlence yapmayı planlıyor. bunun için 30 bin polisi stada yığıyor.
    olası mı, olası. bunlar şeytan, bunlar yılan. bunların planları ellerinde patlasın, allah bunlara gün yüzü göstermesin.
    biz sahanızda karanlıkta kaya kaya kupa kaldırdık, plansız programsız. spontane gelişti.
    souness sahanızın ortasına bayrağı dikti, yine spontane. elin iskoçunun içinden geldi taktı bayrağı gitti.
    bu işler doğaçlama olur, öyle planlı programlı hinlik yapmaya kalkarsan mabadında patlayıverir.
    bir de bizden örnek vereyim, geçen sene 0-1 yenildiğimiz fener maçı. bak o kadar hazırlık yaptık, elimizde patladı.
    o zaman, pilan yapmayin pilan.
App Store'dan indirin Google Play'den alın