bazı
kelime-
ler
çok
güzel.
can yayınlarından çıkan lügat 365'i okurken aklıma geldi son yılların en "kavgalı" derbisini çok güzel kelimelerle anlatmak. her ne kadar muhalefet partisi aspor'u boykot etme çağrısı yapsa da, söz konusu galatasaray-fenerbahçe derbisi olunca, bir de şifresiz yayında, herkes televizyon başına mıhlanmış, maçı da seyretmiştir.
okan buruk'un son yıllarda olduğu gibi yine kadıköy'de "dersine iyi çalıştığını" gördük, sara'nın galatasaray adına ne kadar önemli olduğuna şahit olduk, osimhen'in belki de sarı-kırmızılı forma ile son derbisinde fenerbahçe'ye gollerini seyrettik, apo ve sanchez'in savunma krallığını alkışladık, lemina ve torreira'nın savaşçılığı, kaan'ın tecrübesi, eren'in galatasaraylılığı, barış ve yunus'un cengaverliklerini, günay'ın muslera'yı aratmadığını büyük bir keyifle izledik... mourinho'nun da "şımarıklığını", yardımcılarının "oyunlarını", mert hakan'ın yaptıklarını da unutmadık...
kısaca, maçı herkes seyretti de biz de tarihe not düşmek için "güzel kelimelerle" şahit olduklarımızı paylaşalım istedik...
tahayül... gözünün önüne getirme. canlandırma...
tumturak... gösteriş. ihtişam.
beşiktaş derbisinden mağlup ayrılmış galatasaray'ın üç gün sonra kadıköy deplasmanında rakibini boğacağını kim tahayül edebilirdi ki? otoriteler galatasaray'a şans vermezken, "çıkılmaz" denilen kadıköy'ü artık "yol geçen hanına" çeviren galatasaray'ın muhteşem taraftarı deplasman tribünü doldururken, tumturaklı tezahüratlarla takımı coşturuyordu...
sergüzeşt... macera. seruven.
müstesna... benzeri az bulunan. bir bütünün dışında bulunan.
tuhaf bir türkiye kupası statüsünün son maçında iç sahada konya karşısında çok rahat kazanıp, kupada iç saha avantajını elde etmek varken, sergüzeşt peşinde fener deplasmanına gidip, müstesna bir galibiyetle okan buruk'un takımı lig yarışında da psikolojik üstünlüğü ele geçirmişti...
nazenin... ince ve narin yapılı. cilveli. nazik.
sürünceme... sonuçlanması beklenen bir işin envai çeşit sebepten geciktirilmesi...
gabriel sara durdu durdu da derbide öyle bir nazenin top oynadı ki, amrabat'ın da belini kırdı, takım arkadaşlarını da oynattı. gol de atacaktı, fred'i de oyundan attıracaktı ilk dakikalarda da hakemler o kaçınılmaz sonu sürüncemede bırakıyordu...
peyderpey... azar azar. parça parça.
hissikablelvuku... olacak bir şeyi henüz gerçekleşmeden önce hissetmek. önsezi
galatasaray maçın ilk devresinde o kadar arzuluydu ki, köşe atışlarıyla, ara paslarıyla peyderpey rakip kaleye geliyor, pozisyon buluyor, taraftarlar gelecek golün hissikablelvukunu yaşıyordu...
mükellef... bir işi yapmakla yükümlü olan kişi.
sukutuhayal... düş kırıklığı...
palas pandoras... doğru düzgün hazırlık yapmadan.
kıtıpıyoz... niteliği düşük olan. sıradan.
galatasaray'da golü atmakla mükellef olan osimhen'in 15. dakikada ağları sarsan füzesi,ardından penaltı golü ev sahibi taraftarı sukutuhayale uğratmış, ev sahibi palas pandıras rakibinin üstüne kıtıpiyoz ataklarla gitme girişimi sonuç vermiyordu.
rehavet... gevşeklik.
fecaat... çok acıklı durum.
mamafih... bununla birlikte. öyleyse bile.
cansiperane... özveriyle.
iki farklı öne geçmek, rakibin fecaat oyunu, sarı-kırmızılı topçularda erken dakikalarda bir rehavet yarattı ve farklı skora gidecek oyun usul usul temposunu kaybetti. mamafih, 42. dakikada barış'ın kaleciyi de geçen topunu çağlar cansiperane çıkarmasa çizgiden, ev sahibi tribünler daha devre bitmeden stadı terk edecekti...
sürünceme... sonuçlanması beklenen bir işin envai sebepten ötürü gecikmesi.
müsebbip... sebep ya da neden olan.
namüsait... elverişli veya uygun olmayan.
pestenkerani... saçma. uydurma. ehemmiyetsiz.
fenerbahçe'nin ilk devre galatasaray savunmasını namüsait duruma düşürecek tek bir atağı dahi yokken, uzatma dakikalarında talisca'nın pasında szymanski elini kolunu sallayarak topu ağlara yolladığında yardımcı hakem oyfsayt bayrağı kaldırmıştı lakin cihan aydın oyunu başlatmayı sürüncemede bıraktı, dakikalarca beklenildi ve herkesin şaşkın bakışları arasında pestenkerani bir ofsayt çizgisi ile gol kararı çıkıverdi... bu kararın müsebbipi de karşılaşmanın avar hakemi erkan engin'di...
kalendermeşrep... dünya malında gözü olmayan, hoşgörülü ve kalender mizaçlı kişi.
yadigar... bir kimseyi veya bir olayı hatırlatan şey ya da kişi. hatıra.
aliyülala... iyinin en iyisi. en üstün. pekiyi.
victor osimhen'in anlatacak en güzel kelime değil mi kalendermeşrep. 100 milyon euro değerinde oyuncu olup, dünyanın zirve takımları senin peşinde koşsun ve sen galatasaray'ı şampiyon yapmak hedefini kendine koyup, kadıköy'de derbi kazandıran adam ol ve maç sonu sahada attığın taklaları yadigar olarak bırak genç nesillere... bu topraklara gelmiş aliyülala topçulardan biri osimhen, iyi ki parçalıyla izledik onu...
beyhude... yararı olmayan. bir faydaya hizmet etmeyen...
zapturapt... düzen. intizam. disiplin.
galatasaray öyle zapturapt bir oyun oynamıştı ki derbi maçında avar hakemi ve mourinho'nun çabaları beyhude kalıyordu...
hercümerç... kargaşa. kaos. dağınıklık.
keşmekeş... karışıklık. kavga.
kadim... çok eski zaman...
lafazan... çok konuşan. geveze.
sahada kazanamayınca, başta mert hakan ve mourinho'nun yardımcıları kadim bir taktiğe başvuruyordu: hercümerç... sarı-kırmızılı topçular da bu lafazanlara cevap verince, saha kenarında başlayan keşmekeş saha içine taşıyor, maç oynanırken oyun alanına emniyet kuvvetlerinin girmesine şahit oluyordu derbiyi seyredenler...
babayani... görmüş geçirmiş. ağırbaşlı...
maç sonu o kadar patırtı sonrası ise günay'ın yayıncı kuruluşa verdiği demeç ise babayaniydi...
fevkalbeşer... üstün nitelikli insan.
tahammülfersa... dayanılmaz, çekilmez.
hoyrat... hırpalayıcı. incitici.
biteviye... sürekli. durmadan.
kendisini fevkalbeşer ilan eden fenerbahçe teknik direktörü jose mourinho lig maçında kaybettikten sonra basın toplantısına çıkmamış, sami yen de ise "maymun" diyerek rakiplerine saygısızlık yapmaktan geri durmamıştı. kupada da okan buruk'a bir kez daha kaybettikten sonra hoyratça saldırması, biteviye kontrolü kaybettiğini gösteriyordu. portekizli hocanın bu tarz hareketleri türk futbolseverler için tahammülfersa olurken, bakalım kendi taraftarı ne zaman gerçekleri idrak edecek.
pirüpak... tertemiz.lekesiz.
mahlas...gerçek isim yerine kullanılan takma isim.
sadece gol atarak mı maç kazanılır? peki el patron mahlaslı sanchez'in maçın uzatma dakikalarında meşin yuvarlak günay'ın üzerinden ağlarla kavuşmadan pirüpak şekilde "makas"la çıkardığı top kaç gole bedel?
velhasıl... sözün özü...
lafügüzaf... lüzümsuz söz. manası olmayan konuşma.
velhasıl galatasaray derbiden tarihi bir galibiyetle ayrılarak çifte kupa hedefini devam ettirdi... gerisi lafügüzaf...
kaynak ve maçtan fotoğraflar:
https://ultrasmovement.blogspot.com/...y-turkiye-kupas.html