• 404
    marcao-nelsson, cicaldau-morutan ve berkan inanılmaz maç çıkarttılar. hoca sarri’nin planlarını alt üst etti. 4 oyuncu değişikliği sonrasında bile lazio ligde sürdürdüğü oyunu oynayamadı. maç özelinde en zayıf halkamız yine yedlin’di ve pva yanlış tercihleri ve hücuma çıkarken yaptığı pas hatalarıyla beni bazı anlarda çileden çıkardı. son oynadığımız iki lig maçındaki performans bu takımın ışık verdiğini gösterdi, bu maç yine böylesine genç bir takım için harika bir özgüven kaynağı oldu kanımca. en çok hayal kuraklığı yaşatan, şaşırtan durum tribünlerin boşluğu ve taraftarın yeterince baskı oluşturamayışı oldu.
  • 407
    mücadele ederek kazandığımız maç. oyun içinde top bizdeyken özellikle kendi yarı sahamızda hala saçma sapan paslaşmalar yapıyoruz ve bu paslar genelde top kaybıyla veya pas hataları ile sonuçlanıyor. kendi yarı sahamızdan hücuma doğru daha net paslarla çıkarsak daha etkili hücum organizasyonları görebiliriz. bu takımın iki net sıkıntısı var biri dediğim gibi kendi yarı sahamızda gereksiz riski çok yüksek paslaşmalar bir diğeri ise hücumda yakaladığımız pozisyonları gole çevirme yüzdemizin düşük olması. bu arada takımın potansiyeli bu maçta oynadığı oyundan çok daha yüksek, hocanın oyunculardan hala iyi performans alamadığını düşünüyorum özellikle maç boyunca sağda ayağı daha iyi morutan olmasına rağmen sürekli kerem üzerinden oynadık.
  • 408
    galatasaray futbol takımının lazio takımını sahada perişan ettiği maç.

    evet belki gol bile bulamadık, şans golü ile kazandık ama sahada öyle güzel bir futbol oynadık ki lazio'nun tüm planlarını alt üst ettik. bu bir umuttur, aynı azim ve çalışma ile devam etmemiz lazım.

    mesela devre arasında scott piri eşliğinde tüm yedeklerin birlikte ısınmaları dikkat çekici bir olaydı.
  • 409
    sürekli maç tahminlerinde fenerbahçe ve beşiktaş ezip geçer, galatasaray 4 yer döner diye her yerde bu şekilde atıp tutanlara adeta soğuk duş olmuş bir maçtır. umarım tersten hikayeyi bitirebiliriz bu gece. :)

    1-0 kazanmak çok iyi oldu, takım hem kendine gelir, hemde üstüne kaymak gibi 3 puan daha ne isteyebilirsin?
    maçta bir ara 2 takım toplam 18 şut 0 isabetli gibi bir istatistik vardı. gole kadar öyle kaldı. :)))
  • 416
    lazio analiz ettiğim gibi oynadı. ancak biz defosuz şekilde oynadık. bekliyor muyduk? kendi adıma hayır.
    bu sene ligin başı olmasına rağmen zirve oyunumuzu gösterdiğimize inanıyorum. eğer ki laubali bir hal almazsa, rakipleri küçümser bir yapı almazsa bu takım bu sene çok gollü maçlar yaşatır.
    lazio zaten altı kişi önde alan savunması yapacaktı. bundan en iyi şekilde çıkmak için rakip takımın bizim sahamızdaki altı oyuncusunun her boşluğuna adam soktuk. cicaldau, berkan, morutan çok haraketli oldukları için altılı presi özellikle ilk yarı çok kolay kırdık. unutulmamalıdır ki bu takıma daha boey ve asunsao gelecek. asunsao ne verir bilinmez ama boey hücum devamlılığı ve varyasyonu olarak bize zenginlik katacak.
  • 417
    çok güzel bir oyun ve mücadele ile tıpkı eski yıllardaki gibi avrupa zaferi aldığımız 90 dakika oldu.

    uzun zaman olmuş önde olduğumuz bir avrupa maçında top rakipteyken ıslıklarla stadı inletmeyeli. en çok da bu ıslık sesini özlemişim; önde olduğunun sesidir. takıma gelirsek: valla ben 2- 0'dan dönen kasımpaşa ve trabzon maçlarına rağmen umutsuz değildim. randers maçının 2. yarısından itibaren takım maç içinde bazı anlarda çok güzel sekanslar veriyordu. ulan olacak galiba diye bekliyordum. bu maç ile olduk diyemem ama bu futbolun üstüne biraz daha bireysel beceriler ( kerem'in pas istasyonu olma ve defansif katkısı artmalı, berkan biraz daha hücumda etkili olmalı, pva daha iyi olabilir) eklersek ve verdiğimiz basit pozisyonlara önlem alırsak daha da iyi olacağız.

    koşan, basan, yılmayan takımı istiyoruz ve bu maçta bunu çok güzel izledik. artı olarak iyi hücum ve paslaşmalar ile de oyunu süsledik. sonuçta da hak ettiğimiz bir galibiyet aldık. 0- 0 iken de 1- 0 öndeyken de biz bu maçı kazanacağız hissi verdi futbolcularımız. bu çok önemli bir şey; motive ve özgüven futbolun olmazsa olmazı. bu maçla beraber belki de en çok ihtiyacımız olan mental gelişimi elde ettik.

    tebrikler takım ve teknik ekip..
  • 418
    maç boyunca hiç puan kaybeder miyiz diye düşünmedim uzun süre 0-0 giderken bile. çünkü sahada gerektiği gibi mücadele eden rakibe alan bırakmayan, pres yapan gencecik bir takım vardı. bir yerde öne geçeceğimiz çok belliydi. topa bu kadar sahip olmak isteyen bir hocaya karşı bu kadar rahat futbol oynayan takımımıza gönülden teşekkür ederim yürüyedurun aslanlar siz çok umut vaad ediyorsunuz.
  • 420
    epeydir bırak majör takımı, orta seviye avrupa takımını bile yenemeyen bir takım olarak, galibiyete acayip sevindim. 2000'lerdeki juventus, liverpool, milan maçları kadar sevindim bu maça. elbette şu andaki lazio, bahsettiğim dönemki takımlar kadar kuvvetli bir takım değil, belki hiçbir zaman da olamadı. ancak bu bizim için bir kendini ıspat maçıydı.

    herkes çok mutlu, sevinçli, ben de öyleyim. öyle de olalım. fakat maçtaki performansımızı buradaki yorumlar kadar olumlayamayacağım. iyi oynadığımız sekanslar elbette vardı, hatta önceki maçlarda olduğu gibi defanstan topla çıkarken saçma sapan top kayıplarını mümkün mertebe yapmadığımız bir akşamdı. bence daha kat edilecek çok yolumuz var. bu olumsuz bir yorum da değil bu arada, yalnızca henüz yolun başında olduğumuzu vurgulamak istedim. genç bir ekibiz ve elbette tecrübelenerek bugünün de üzerine çıkmalıyız, çıkacağız. bu akşamki galibiyet biraz ekstra oldu. çünkü attığımız gol bir kere şans bile denilemeyecek, mucize, adeta metafiziki güçlerin yardımıyla gelmiş bir gol. ondan öncesinde morutan'ın şutu direkten döndü belki, ancak oradaki pozisyonun heyecanını artıran şey şut kalitesiydi. bana göre topu kontrol edip daha güçlü ve güvenli bir plase denenmesi gereken bir pozisyondu. yani dağlara taşlara da gidebilirdi. kaldı ki savic'in kaçırdığı pozisyon çok daha netti. dün gece yarısı xg başlığında yazdığım şeylerle alakalı tam da istatistiğin sorgulanabilirliğini artıran bir golle kazandığımız maç oldu. yine de bu çok iddialı bir söz oldu, muhakkak benim anlamadığım şeyler vardır.

    maça dönecek olursam, galibiyet için söylenecek bir söz yok. bu akşamlık tüm eleştirileri bir tarafa da bırakabiliriz. en son lazio ayarında bir takımı ne zaman yendik, hatırlamıyorum bile. gerçekten çok sevindirici bir galibiyet oldu. genel tabloya baktığımızda da sonuç olarak, avrupa'daki rezalet istatistiğimizi ufaktan düzeltmeye, hem ülke, hem kulüp puanımızı artırmaya başladığımız bir sezon oluyor. st. johnstone x2, randers x2 ve lazio maçlarında en az bir galibiyet almak harika oldu. bundan sonra hedef kalan 2 iç saha maçında da yenilmemek. tahmin edildiğinden daha zor geçecektir lokomotiv ve marsilya maçları. her iki maçta da beraberlik bizi 5 puana taşır. galibiyet gelirse söylenecek söz yok zaten. ardından 3 deplasmandan alınacak her bir puan ekstra olur. bu da bizi yeni yılda uefa konferans ligi'ne taşımak, yani 2022'de de avrupa'da olmak demek.
  • 422
    10. evlilik yıldönünümüze denk gelen maç, doğal olarak izlememem gerekirdi * ve bende totem yaparak telefonnumu kapatıp saat 21.36'ya kadar sabrettim. en sonunda eşim dayanamayıp sonucu bana telefondan gösterdiğinde gerçekten çok mutlu oldum. mutlu olma sebebim ise maç özelinden ziyade bu maçta ki bir galibiyetin takımın en çok ihtiyacı olan özgüvene çok büyük bir artısı olma bilincindeydim. bu arada saha zeminini çok merak ediyordum, maçı izleyen arkadaşlar yeşillendirirlerse çok sevinirim. zemin ne durumda ? *
  • 424
    duygulandıran bir sonuçla biten maç.

    en son ne zaman derli toplu bir oyunla kazanacağımızı hissettirerek kazandık hatırlamıyorum açıkçası. bu takım enerjisiyle sahada top oynayacağını tempoya cevap vereceğini hissettiriyor, bu harika bir olay. dün beşiktaş’ın dortmund’a karşı yaşadığı sorunu bizim yaşamamamız gerekiyor hiç bir zaman kaliteli ayak eksikliği çeksek dahi. bu yüzden helal olsun emeği geçenlere bu akşam.

    elbette ki rotasyonda eksikliklerimiz var giren çıkanı aratıyor oyun şablonumuz değişmek zorunda kalıyor, bunun çözümü de alt yapıdan ziyade transfer gibi görünüyor kısa vadede. bu grupta en kötü üçüncü olup avrupa arenasında kalıp mümkün olduğunca tecrübe kazanmak zorundayız transfer dönemine kadar, sonrasına zaten bakacağız.
  • 425
    takımımız dün sahada modern bir avrupa takımı gibiydi. takım olarak savunduk, takım olarak hücum ettik. savunmada son derece kompakttık. uzun yıllar sonra avrupa'da ezilmeyen bir galatasaray izledik. bu galibiyete tüm camianın, taraftarın, takımın belki de en çok fatih terim'in ihtiyacı vardı. önemli bir taktisyene karşı çok iyi bir sınav verdi.

    victor nelsson'un marcao'nun dönüşüyle sağ stopere kaydırılması, savunmadan top çıkarmamızı inanılmaz derecede kolaylaştırdı. her iki takım da bölüm bölüm savunmayı bölüm bölüm hücum etmeyi planlamıştı. maçın başında oyun kurarken biraz bocaladık ama uzun toplarla çıkmayı hiç denemedik. takımın üzerindeki stres dağılınca lazio'nun baskısını nelsson-muslera-marcao üçlüsüyle rahatça kırabildik. yıllardır ısrarcısı olduğumuz oyun anlayışını ilk defa bu derecede başarıyla oynadık.net pozisyonlar bulduk ama hücumumuzu çeşitlendirmemiz gerekiyor biraz. ileride kalitesiz tek futbolcumuz yok. bu takımın üç yıllık bir proje olduğunu ve marcao'nun dönüşü münasebetiyle ilk kez birlikte oynadığını göz önünde bulundurursak birkaç yıl sonra hangi seviyeye çıkacağımızı şimdiden merak ediyorum. bu takımı sonuna kadar destekleyeceğim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın