26
manunun ölüsünün yettiği maç.
bu sene bilbao zaten çok abartılmıştı. ne fener’i yendiği dönem anlatılan kadar iyi takımdı, ne de bjk’ye 4-1 yenilecek kadar kötü. ama final san mames’de olduğu için çok hyplandılar.
27
hakem bilbao'nun sinir uçlarıyla oynuyor.
28
iki takım da 3 0'ı korumak derdinde.
zira 2.yarı hiçbir şeyin oynanmadığı maç.
arada birkaç şut o kadar.
manu, bana bu kadar skor yeter derken; atletico ise 4 olmasın da bu skor bana da yeter diyor. en azından 2.maça az da olsa ihtimal olur diye.
29
united’ in bilbao’ ya top oynatmadığı maç. adamlar büyük takım olduğunu anladı refleks gösterdiler. ancak ben kupayı united’ in alıp şampiyonlar ligine direk gitmesini istemiyorum. iş yerinde nijerya’ lı bir arkadaşım bana 2 haftadır “osimhen united’ e gidecek, imzayı bile attı.” diyordu. bende cevaben, şampiyonlar ligine bile gidemeyen takıma gitmez diyordum. demez olaydım!
30
ingiliz finaline doğru gidiliyor gibi.
31
iddia oranlarında manchester united'ın 2.5 gol üstüne bayağı yüksek oran verildiğini görmüştüm. ve dikkatimi çekmişti doğrusu. daha 50.dakikada olmadan 3 tane attılar. gerçi manchester lyon'u evinde epik bir şekilde elediği maçta kupayı alacağım diye bağırıyordu. çünkü şampiyonlar ligine katılmak için ellerindeki tek ihtimal bu kupa vardı. yine de şaşırtıcı bir sonuç oldu diyebilirim. tabi futbol bu belli olmaz ama buradan turu vereceklerini hiç sanmıyorum. büyük ihtimalle tottenham-united finali izleyeceğiz gibi görünüyor. tabi bodo'dan bir mucize gelmez ise..