• 328
    maalesef kulüplerin en büyük düşmanı olan taraftardır. kulüplerin hareket alanlarını kısıtlarlar, insanların arasını bozarlar, doğru hamleler yapılmasını engellerler kısacası külliyen zararlardır. tamam başakşehir kollanan bir takımdı ama başındakiler hep mantıklı kararlar almaya devam ettiler ve sonunda da başarısızlıklar başarıyı getirdi. bunun en büyük etmeni de taraftar baskısını almamaları. düşünün hangimiz başakşehir kadar sabırlı kalabiliriz?
  • 331
    takımın bu sene avrupa kupalarına hak kazanması için ihtimal hesapları yapmasının tek sorumlusu olan taraftar grubudur.

    bakın şampiyon olamayabilir takım, sonuç olarak her yıl şampiyon olma şansımız yok ancak ligi 6.sırada bitirip avrupa'ya gitmek için kendimiz dışında bulunun takımların ihtimallerini hesaplıyorsak ve bunu yaparken son 2 yılın şampiyonu apoletini omuzlarımızda taşıyorsak sanırım birinin sorumluluğu alması gerekiyor.

    hoca ve başkan almayacak gibi bu sorumluluğu bence yangıncı taraftar alsın. yakışır.
  • 332
    yangıncı ve biatçı diye ikiye ayırmışlar taraftarları. ben twitter’da da galatasaray sözlükte de yangıncı ve biatçı taraftara rastlamadım. rastlayanlar bu taraftarların özelliklerini yazsın da ben de anlayayım.

    yangıncı dediğiniz taraftarın son beş yılda yaptıklarını sayıyorum. aklıma gelenler bunlar gelmeyenler de çok çok fazladır.

    1-evlatçı hamza hamzaoğlu’ndan galatasaray’ı kurtardılar.
    2-aydın yılmaz’dan
    3-sabri sarıoğlu’ndan
    4-emre çolak’tan
    5-dursun aydın özbek’ten
    6-igor tudor’dan
    7-arda turan’dan
    8-caner erkin’den
    9-burak yılmaz ve selçuk inan’dan
    10-liseci tayfadan

    ve daha nicelerinden kurtardılar galatasaray’ı.

    yangıncı dediğiniz taraftarın galatasaray için yaptıklarını ise saymakla bitiremezsiniz.

    1-fatih terim’i tüpçü’nün ve fenerbahçe’nin elinden alarak imparatorluk payesini tekrar vermiştir.
    2-mustafa cengiz ve yönetiminin seçimleri kazanmasını sağlamıştır.
    3-biletli idman izleme konusunda dünya rekoru kırmıştır.
    4-galatasaray’ı her düştüğünde, her yenilgi sonrasında tutup ayağa kaldırmıştır.
    5-şampiyon olduğumuz son iki yılda müthiş destek vermiştir.
    6-ozan kabak gibi genç yeteneklere koşulsuz destek verip yıldız seviyesine çıkarmıştır.

    bütün bunlara karşı bir tek falcao konusunda biraz yanılmıştır ama bu yanılgının nedeni tamamen abdürrahim albayrak’tır. ben dahil hiç kimse falcao’nun sakatlık sorununu bilemezdik. gerçi monaco’da geçirdiği ağır sakatlığı biliyorduk ama son iki sezonda monaco’da oynadığı maçlara bakınca hepimiz biraz yanıldık.

    şahsen falcao gelsin, alalım diye tek bir entrym ya da twitim yoktur. çünkü o sakatlığı bende hep şüphe oluşturmuştur. lakin genç taraftarların bunu bilmesi kolay değildi ve bu yönetimin göreviydi. kısacası kahır ekseriyetle galatasaray taraftarı hep oniki’den vurmuştur ve vurmaya devam edecektir. gurur duyuyorum onlarla.
  • 334
    isteyenin istediği şekilde övüp sövebildiği bir taraftar modeli -ki bu güzel bir şey.

    biatçı taraftar için açılan başlık anında uçuruldu iki gün önce *. hakaret ve tehdit dolu yangıncı taraftar tanımlarınızın başına, hiç inanmadığınız halde, yarım ağızla söylenmiş bir "ya o da yanlış, herkes fikirlerini ifade etsin" falan yazarsanız devamında yazdıklarınız nispeten biraz daha ciddiye alınacaktır, naçizane tavsiyem olsun.
  • 338
    tam yeni türkiye kavramı.
    yangıncı taraftar.
    biatçı taraftar...

    böl, otekileştir...

    oysa yangıncı dediğin taraftar hataları görüp tekrarlanmaması için tepki veren taraftardır.

    biatçı dediğin de günümüz galatasaray'ında tecrübelerine güvenen taraftardır. fatih terim çok yüksek yüzdeyle başarılı olmuş bir teknik adam. hem de 4 ayrı galatasaray kadrosuyla. 1. galatasaray dönemi, 3. galatasaray dönemi elmanderli kadro ve drogba, burak ve sneijderli kadro. 3. galatasaray döneminde 2 ayrı galatasaray iskeleti vardı bana göre. ve nihayet 4. galatasaray dönemi.

    bizim galatasaray ve galatasaray ile ilgili konular üzerine tartışmamız gerekiyor. oysa birbirimizle tartışıyoruz. birak abi adam terim'i istemesin... sen adama saldıracağına başarılı olacağına inandığın terim'i anlat bize. ya da tam tersi. bırak adam terim'i desteklesin, başkana, yönetime, dünyaya kızsın. sen aklındaki doğruyu anlat bize.

    birbirimize saldırmak nedir? ilkel miyiz biz?
  • 339
    yangıncı-biatçı diye taraftarı bölüp parçalayanlara, taraftarın menfaatsiz, karşılıksız sevdiği galatasaray’a zarar verdiği iddiasında bulunanlara hayret ediyorum.

    ozan kabak’a tam destek veren,
    yellow-red weekend günlerinde alışveriş rekorları kıran,
    dursun aydın özbek’i stattan kaçmak zorunda bırakan,
    lise önüne gidip liseciler ve dursun özbek aleyhinde gösteri yapan
    yağmur-kar demeden galatasaray’ı desteklemek için binlerce km kat eden
    ve daha nice fedakarlıklarda bulunan taraftarı yaftalayıp saldırmak hangi aklın ürünüdür?

    daha neler göreceğiz kim bilir?
  • 341
    galatasaray'a hiçbir yararı olmayan, tam tersine sürekli zarar veren, kendileriyle hep çelişen saçma sapan bir grup.

    hamza'yı göndermekle övünüyorlar -ki en büyük mevzi kazanmaları hamza konusuydu - ama yerine gelen mustafa denizli'nin berbat performansının mesuliyetini almıyorlar mesela. aferin hamza'yı göndermişsin de yerine kimin geleceği o dönem az çok belliydi yani galatasaray'ı ileri götüren bir hamle falan olmadı.

    hamza'ya ağırlıkla transfer konusunda tefe koydular ve mustafa denizli ile geçirilen 2016 ocak transfer döneminde sadece 2 transfer yapıldı. linnes ve donk. yine forvet alınmamıştı örneğin. kendilerinin iddiası hamza'nın bütün transferleri engellediği ve evlatlarını koruduğu idi ama 2016 ocak transfer döneminde hamza engeli kalkmasına rağmen transferler akmadı.

    sonrasında riekerink geldi. riekerink ise en sevdikleri hocaydı. inanılmaz bir mutluluk, 2016 yazı acayip destanlar yazılıp, yapay pozitiflik pompalanıyordu. ''riekerink hocam ve taraftar çöpleri temizliyor'' ''işte taraftarın zaferi'' ''galatasaray'ı kurtardık'' neyse sezon ortası işler tersine dönünce ne hikmetse yine kadro çöp denilmeye başlandı. aynı yerli futbolcu nefretleri, çöpler, yeniçeriler muhabbetine dönüldü.

    riekerink'in gidişi - tudor'un gelişi ise yangıncı grup kendi içinde parçalandı. bir kısmı riekerink devam etmeli kafasındaydı, büyük bir kısmı tudor'cu olmuştu. tudor gelip sneijder ve bruma'yla sorun yaşayınca, bir de performansı iyi başlamayınca tudor'a da sırt çevirdiler. kendilerine kalsa her sene 4-5 hoca değişmeliydi zaten.

    tudor'la geçirilen 2017 yazında yangıncı taraftar yine çöpleri temizliyor ve mükemmel kadro kuruyordu(!) bu kadroyu kendileri kurduğunu söylerken ne hikmetse büyük bir kısmı sneijder'in gitmesinen ve belhanda'nın gelmesinden nefret etmişti. belhanda daha sahaya çıkmadan başına neler geldi yani hatırlarsınız. bunlar yangıncı değildi falan demeyin allah aşkına sneijder'cilikle yangıncıların kesişim kümesi çok fazla.

    tudor'da hamza'ya benzer şekilde eksi, çok yıpranmış olarak, fazlaca baskıyla başladığı sezonda girdiği ilk ciddi krizde medyanın da çabalarıyla gitti. yerine ise fatih terim geldi. 2013 sonundan - 2017 sonuna kadar yaklaşık 4 seneye yakın bir süre fatih terim'e demedik laf bırakmayan, bir daha asla kapıdan içeri girmeyeceğini söyleyen, bu bağı koparmak için elinden geleni yapan genel yangıncı kitle bu sefer fatih terim'in gelişine ses çıkarmadı.

    fatih terim'in gelişine ses çıkarmamaları ise terim'i sevmeleri, affetmeleri(!) değil beşiktaş ve şenol güneş'in başarısıydı. 2 sene üst üste şampiyon olan şenol güneş'li beşiktaş 3 sene üst üsteye gitme ihtimali oldukça korkutucuydu. sürekli taşşak geçtikleri beşiktaş'lıları artık indirmek, ders vermek gerekiyordu. o yüzden fatih terim'in etrafında toplanıldı. son çare gibiydi zaten.

    2018 şampiyonluğundaki haz alındıktan sonra tekrar eskiye döndüler. terim bunların istediği gibi oyuncu ve transfer tercihleri yapan biri değil. şeklen batılı imajında bir insan da değil kendileri açık açık söylüyordu bir ara fatih terim'le şampiyon olacağıma riekerink'le 5. olalım falan diye. norveçli vasat arkadaşı tepeye çıkması da bundandı ''ayyy bizim ülkemizde zaten böyle insanlar başarılı olamaıyor yhaa bize hanzo lazım'' diye triplere girmeleri de bundan.

    yani bunun dışında bir sürü boş boş safsata. ozan kabak'ı desteklemişler de kim desteklemedi ki zaten? genç oyuncu zaten desteklenir genelde. biletli idmanlar falan filan komedi.

    iki konudan daha bahsetme gereği duyuyorum: 1- biz diğer takım taraftarları gibi biatçı değiliz, bizde eleştiri kültürü var falan filan lafları boş laflar. burda kastedilen fenerbahçe zannedersem de fener'de de pek öyle bir şey yok. çok farklı kongre yapıları çok farklı süreçler yaşayan iki kulüp. eleştiri de her zaman iyi bir şey değildiir. böyle bir ezber yok. karşındaki kişi hatasını biliyorsa, farkındaysa sürekli eleştiri yapmak iyiye götürmüyor. fikrini yazıp geçersin, sürekli aynı eleştiriyi yapıp yapıp bunu abartmak daha çok baskıyı ve yıpratmayı getiriyor ki istedikleri şey bu genelde.

    son dönemin popüler konusu emin bayram mesela. ozan kabak oynamaya başlarken yaş olarak daha büyüktü, ozan fiziksel gelişimini tamamlamıştı baktığında belli oluyordu omuzu koydu mu indiyordu, ozan yanılmıyorsam u17 şampiyonasında oynamış kendini yaşıtları arasında uluslararası anlamda ispat etmişti. emin'de bunların hiçbiri yok üstelik takım oldukça kırılgan bu dağınık yapıya çocuğu atmamanın gayet belli bir mantığı varken yangıncı tayfa emin oynamalı diye tutturdu. oynamayınca da ah hocam ah. hocam sende böyle yani ah hocam ah. böyle işte.
  • 343
    isteyen yapılana ses çıkartır, isteyen de destekler. buna bir isim vermek, fikirlere tahammül edemeyip, karşılıklı saldırmak filan ciddi anlamda saçma. kimse birbirinden daha iyi ya da daha kötü taraftar değil. bunun ölçüsü nedir, kıstası mı var yoksa taraftarmetre ile ölçülüyor mu?

    bu sözlüğe girdiğimden bu yana anlamadığım tek şey bu oldu. bir entry giriyorsun, çat diye özel mesajdan karşı çıkıyor adam. yahu o bana ait fikir, sana ne, benim yazdığımdan. sen de çık kendi fikrini yaz. bunu dillendirince de, "özel mesajını kapat o zaman" diyor herif. yine sana ne? sen karar vereceksin çünkü benim ne yapacağımı, ne yazacağımı, ne söyleyeceğimi, nasıl düşüneceğimi.

    kim yangıncı kim değil bilemem ama saçma salak yaftalamalarla ve isimlendirmelerle kimse daha çok veya daha az galatasaraylı olmaz. bırakın insanlar istediği gibi yazsın, istediği gibi eleştirsin, istediği gibi fikrini sunsun.
  • 344
    biatçılar ve yangın tayfasını stadın otoparkına çeksen kafa göz birbirine dalacak. olaya bak. dış etkenlerin, medyanin galatasaray camiasının birlik olmasını engellemesinin en kolay yolu işte bu. yok yangıncıymış, biatçıymış. işin komiği hariçten bu şekilde gazel okuyan sinsi tayfa ayni adamlara bazen biatçi bazen yanginci diyor. bana oldu mesela. terim'i övdüğümde özelden "aferin sana biatçı" dendi. transfer konusunda rndiselerimi yazinca "yangin var" dendi. ben neyim? kimim?
  • 345
    geçekten komik olmaya başlamış taraftardır(!)

    günlerdir gerek sosyal medyaya; gerekse burada kaan ayhan adlı oyuncu hakkında yazılanlara bakıyorum. resmen komedi.

    taraftar(!) yönetime bu oyuncunun alınması için baskı yapıyor. birileri tarafından oyuncunun maliyeti şu kadar diye haber yapıyor. bu sefer de "bu para çok"; "bu kadar para verilir mi?"

    madem taraftarımız bu kadar uzman bu konuda; mayıs ayında seçime hazırlanan başkan adaylarımıza bir önerim var; listenizi sosyal medyadan hazırlayın :)
  • 346
    son dönemde her ama her konuda mustafa cengiz ve yönetimine sallayan taraftarlar. işin komiği diagne konusunda satılsın diye sallayan mi ararsin, aman satılmasın diyen mi ararsın, satılsin ama 17 milyon euro'ya diye hayalperestler mi ararsin ne istersen var. bence yangin tayfa da şuurunu kaybetti artik. maicon konusu da kaan ayhan konusu da benzer şekilde. bir sakin sessiz bekleme, gidişata göre yorum yapma yok. her konuyu en iyi ben bilirim diyerek ortaliğı velveleye veren bir kitle.
    zamanında yöneticilik yaptığım ortamlarda bu tip insanların tamamını 3 uyarıdan sonra hep işten çıkarttım. hap kadar ortamda sürekli bir beğenmezlik, su bulandırmacılık... ama iş yapmaya gelince en performans veremeyen, iş yapamayan da bu çok konuşan galeyancı insanlardı.
    yönetim ve takımı bir salması, bir nefes aldırması gereken taraftar kitlesidir. yönetim de rodop gibi adamlara haber yaptirmayi biraksin artik. kime ne maicon ne kadara nereye gitmis...
App Store'dan indirin Google Play'den alın