• 1379
    gizle!
    milli takim teknik direktoru, cumhurbaskani, basbakanin karisi vs tarafindan milli takim basarisiyla iliskilendirildigi muddetce milli takim formasi giyen bazi onursuz futbolcularin dusuk performans gostermesi, oyundan alinirken dogranmis hiyar gibi siritmasi gibi konularda mesru zemin olusturulan husus.

    gerci ulkenin neresi dogru yoneiliyor ki sira futbola gelsin..
  • 1380
    birileri tarafından sırf kendi çıkarları yüzünden koftiden "milli takıma yerli oyuncu yetişmiyor" argümanı pompalandığı için bazı kafası geriye doğru çalışan şahısların da sorgulamadan bu gerekçeyle destek verdikleri sınırlama. hayır mevki sahibi falan olsalar bunu korumak için tırışkadan yapıyorlar diyeceğim ama baya senin benim gibi insanlar fakat belli ki güdümlüler...

    aynı tipler meşhur kürtaj ve ayran konularında da mantar gibi ortaya çıkmışlardı, yıllardır ağızlarına almadıkları bu kavramlara dair bir gecede fikir sahibi oluvermişlerdi... aynı bok işte. neymiş efendim milli takıma oyuncu yetişmiyormuş. hasiktir oradan.
  • 1384
    ya amk sanki sınırlama gelince her takım birdenbire futbolcu fabrikasına dönüşecek. lan sen sınır getirdiğin an fener gidecek emre mor'u alacak, beşiktaş cengiz'in peşine düşecek, galatasaray emre çolak'ı geri getirecek.

    ya ne olacaktı ya. sınır varken de yokken de futbolcu yetiştiremiyoruz. bari bırakın da azıcık keyif aldığımız şu ligi izleyebilelim.
  • 1386
    yabancı düşmanlığı olarak bakıyorum ben olaya. olayı siyasetten arındırayım, yalnızca futbol camiası ile bakayım, anadolu takımlarını gezmiş, taktik namına hiçbir şey bilmeyen, çift ön libero sevdalısı, yabancı oyuncuyu top tekniğinden bihaber siyahi oyunculardan ibaret sanan teknik direktörlere bir bakın. hiçbiri, ama hiçbiri rakibindeki yabancı hocayı sevmez. olanağı varsa eleştirebildiği kadar eleştirir. bunun doğru veya yanlış, mantıklı ya da mantıksız olmasına gerek yok, aklınca laf atsın yeter.

    teknik direktör kısmını oyunculara uyarlayalım. aynı şekilde futbolcu da meslektaşı yabancı birinden haz etmez. kendi mevkisinde veya değil, aynı takımda ya da rakibindeki değil, hiç farketmez. mümkün olduğu kadar kendisi, tanıdığı&arkadaşı, en olmadı hemşehrisi oynasın ister.

    sebep? yok. var aslında, kendi cebini garantiye almak istemesi sebebi. ama mantıklı bir sebep değil. milli takım, ülke futbolu diye ağlaşanlara bir bakın, en son acaba ne zaman bu memleket hayrına bir şeyler yapmışlar?

    "imı tirk fitbilciliri ıynıyımıyır". göt büyütmekten başka ne yapmış ulan türk futbolcusu? birisinin açıp kitap okumuşluğu var mı? sorsan edebiyat, sinema, sanat hakkında üç cümle peşi sıra kurabilecek mi?

    ya da sanatı, edebiyatı boşver, mesleği ile ilgili işin teknik terimlerini, taktik kısmını, mental anlamda nasıl hazırlandığını falan biliyor mu acaba?

    çok genel konuştum, elbette beşeri sermaye olarak kendine bir şeyler katan oyuncularımız var. ama kaç tane? bunları becerebilenler genel toplamın yüzde kaçını oluşturuyor?

    bence altınordu altyapısını çıkar, aklınıza enes ünal'dan başka hiç kimse gelmez.
  • 1387
    2018-2019 sezonundan itibaren yüksek ihtimalle mevcut 14 yabancı oyuncu kuralına, sahada en fazla 8 yabancı futbolcu güncellemesi getirilmek üzere değiştirileceği konuşuluyor. demirören de dün açıklamasında bundan bahsetmişti.

    ben zaten yabancıya bir müdahale olacağını biliyordum ama, açıkça söyleyeyim 6+5 gibi daha boktan bir sistem üzerinde duruyordum. bu kadar zelzeleye göre bence iyi sayılır.

    yabancı oyuncuya hiçbir sınırlama getirilmemesini, aksine altyapıdan oyuncu çıkartmanın teşvik edilmesi gerektiğine inanıyorum, bunu belirteyim. yoksa 8 yabancı falan da saçma. fakat bunların tıynetini düşününce yine ucuz yırtmışız diyebiliyoruz.

    bu sezon (2017-18) ideal kadroda 2 türk oynattığımızı düşünürsek, ilk 11'e bir türk daha koymamız gerekecek demek oluyor bu.
  • 1388
    allah kahretsin ki sınırlama gelecek olan uygulama.

    derhal;
    -harun tekin
    -kaan ayhan
    -merih demiral
    -çağlar söyüncü
    -güray vural
    -okay yokuşlu
    -emre çolak
    -emre akbaba
    -bilal başaçıkoğlu
    -alper potuk(sözleşmesi bitiyor)
    -cengiz ünder ve
    enes ünal'dan en az 7-8 tanesini transfer etmeliyiz. u17 dünya kupasında görüldü ki 2000 jenerasyonu tırt.

    edit: elimizde 11 oynayacak kapasitede sadece serdat ve tolga olduğu için yerli rotasyonumuzu olabildiğince genişletmemiz gerekiyor. muhtemelen 11'de 3 veya 4 tane yerli mecburiyeti gelecek. zaten tolga'ya da güven olmuyor 2 senedir görüldüğü üzere.
  • 1393
    galatasaray'ın transfer edeceği türk futbolcular yüzünden gelmeyecekse bence gelsin.
    ben kadromu sırf bu sebeple türklerden oluşturuyosam bu demektir ki ligde sadece galatasaray'a karşı yabancı sınırı var. mevcut haliyle bile varlığı saçmadır bu işin. doğrusu yabancı sınırı diye bir hadisenin olmaması.

    taraftarın iradesi önemli. eğer taraftar yabancı sınırı geldiğinde lig tv aboneliğini iptal ettirirse mecburen bu sınırı kaldırırlar. öyle kolay değil yarısı futbol aşığı memlekette insanları mutsuz etmek. hem rant zarar görür hem de ülkenin ruh sağlığı.
  • 1394
    federasyon başkanı yıldırım demirören yaptığı açıklamada "saha içerisindeki yabancıyı kısıtlayabilir, 8 yabancı oyuncuya düşürebiliriz" demiştir.
    https://twitter.com/...s/918793444486676480

    yani 8+6 olarak düşünmekteler galiba.
    daha öncesinde böyle formüller yüzünden bu ülke futbolunda sürekli problem yaşanmadı mı? yani benim elimde 14 kaliteli yabancı oyuncu olabilecek, ancak ben bu 6 yabancı kaliteli futbolcuya gereksiz yere para verip bu insanları kulübede yada tribünde oturtacağım öyle mi? ne anladım ben bu sistemden? 5+0+3'den farkı daha fazla yabancıya sahip olmak, oynamadıktan sonra ne anlamı var?
    yanlış. ülke futbolunu bu gibi projelerle kurtarmaya çalışmak yanlış. kaliteli yerli oyuncu her kulüpte bir şekilde forma bulur çaba gösterirse, kalitesizse yada çaba göstermiyorsa zaten oynamasının ne gibi bir faydası olacak kulüplere?
    gelişme olacaksa şu andaki sistemde olacak, olmayacaksa da şu andaki sistemde olmasın. en azından ligimizin kalitesi iyi, tribüne taraftar geliyor, yabancı takımlara karşı mücadele verebileceğimiz bir sistemin içerisindeyiz. diğer türlü aynı kadro alışkın olduğu için gereksiz 3 yerli oyuncuyla sahaya çıkıp o 3 oyuncu yüzünden madara oluyoruz, ne gereği var?
  • 1395
    sınırlama kararı galatasaray'a karşı alınıyor demek, diğer grupları/taraftarları "öteki" konumuna sokmak demektir. burada yabancı sınırına galatasaray boyutunda bakıyor isek, tekrar gözden geçirmemiz gereken etik sorunlarımız var demektir. bu türk futboluna vurulan bir darbedir. dahası, bizi vasatlığa mahkum etmektir. burada galatasaraylının değil bütün takım taraftarlarının ortak bir paydası var. futbol.

    futbolu sırf milliyetçi duygulara yem etmek, biz türk insanını vasatlığa mahkum etmek, ötesini hayal bile edemeyecek noktalara getirmek, önümüze ne verirlerse onu yeriz düşüncesini aşılamak bütün halkımızın sorunudur.

    zaten istenen de budur. futbol severler olarak herkesin kendi cephesinden bakmasını sağlamak tek amaçlarıdır. eğer konsensus sağlanmaz ise, bu bizim işimize gelmez. yapılanlar hep aynı. önümüze bir şey koymak ve herkesin kendi cephesinden bakmasını ve kulüplerin duruma göre pozisyon almasını sağlamak.

    bakıyorum da; işte yabancı sınırı 10 olursa iyi, yok yabancı sınırı gelirse mesut'u alalım. duruma göre pozisyon almaktansa, durumu ortadan kaldıracak formülleri aramalıyız. sınırlar konularak elde edilmiş vasat şampiyonluklar beni tatmin etmeyecektir. umarım tüm futbol severler bunun ayırdına varırlar.

    kalın sağlıcakla...
  • 1399
    mevcut şartlarda türk futbol takımlarının şampiyonlar liginde, avrupa liginde yarı final, final görmeleri için şu anki haliyle kalması, ya da tamamen serbest bırakılması elzem olan uygulama.

    başka bir daldan örnek, basketbolda fenerbahçe yabancı sınırı olsaydı euroleague'i kazanamazdı. türkiye ligi avrupa'nın en kaliteli liglerinden biri olamazdı. bunun yanında altyapılara doğru yatırımla cedi, furkan gibi gençler önce türkiye'de süre alıp, daha sonra nba'e de gidebiliyor. bu sistem basketbolda da devam ettiği sürece, önümüzdeki 5-6 senede hem milli takım olarak hem kulüp takımları olarak başarılı bir türkiye izleyebiliriz. ama hidayet türkoğlu buraya da bir sınır getirecek galiba, o şekilde açıklamaları vardı.

    eğer futbolda da yabancı sınırı getirilmezse önümüzdeki 5 sene içinde avrupa'da başta galatasaray'ı ve diğer takımları iyi yerlerde göreceğimize eminim. bunun yanında altyapılara yatırımlarla türk milli takımı da başarılı olacaktır. iyiye, güzele, doğruya karşı olan, yabancı sınırı getirmek isteyen bu zihniyet ülke sporuna büyük bir kötülük etmektedir. diğer birçok konuda olduğu gibi.
  • 1400
    bu sayıyı değiştirmeye sebep olan kim olursa olsun siyasi olarak belirli bir puan kaybını göze alıyor demektir.

    hiç uzun uzun analiz kasmaya gerek yok. sokağa çıkıp hayata biraz bakan mahallenin delisi bile mahallesinin topluca sevinebildiği, gülebildiği seyrek anların maç izlerken olduğunu görebilir. (diğer 3/4 büyükler kadroyu toparladığında onlar içinde aynısı olacaktır).

    bunu da insanların elinden alırlarsa izle şenliği derim.

    ayrıca yasin'in her hafta zam isteyen menejerinin sesini duymamak ne güzel şeymiş. sevinçten balkona saksıda nane ektim. mojito ile iyi gidiyor ^^
App Store'dan indirin Google Play'den alın