*

resim
Wesley Sneijder
Görev:Stratejik Danışman
Takım:-
Yaş:40
Uyruk:Hollanda
  • 3801
    iyi oynasın ya da oynamasın, kendisi galatasaray fultbolcusu olduğu için, yüz kızartıcı bir suç işlemediği sürece desteklemeye devam etmek zorundasın. yeter artık medyanın, twitterın gazına gelip adam yediğiniz. eleştirmek ayrıdır, zarar vermek ayrıdır. bunun ayırdına varamayan ya galatasaraylı değildir ya da düşünme yetisi yoktur. kulübün iyiliğini isteyen herkesin enerjisini glatasaray'a ve galatasaray'ın her "elemanına" destek vermeye harcaması gerekir. çünkü galatasaray'ın en çok buna ihtiyacı var.

    hakettiği desteği taraftardan göremeyen sayısız futbolcudan sadece biri...
  • 3805
    golu asisti gectim bu arkadaş geleli 1 sene olacak ama daha takima agirligini koyamamis ve kendisini oyun plani icinde hissettirememis. selçuk olmayinca takim beyinsiz oluyor diyorsun, melo olmayinca takim ruhsuz diyorsun, drogba olmayinca takim ileride top tutamiyor diyorsun, semih olmayınca defans sert degil diyorsun ama wesley olmayınca ne diyorsun? hicbirsey. 1 senede bize ne katkisi olduğunu hala anlamis degiliz. o yokken bizde ne eksik oluyor çözmüş degilim.
    aşın su mantaliteyi artık. bize ismi ve cvsi sadece forma sattiriyor. ister adı messi olsun eğer sahada birsey katmiyorsa takıma ne yapayım öyle futbolcuyu.
  • 3806
    bence kendisine asıl zarar verenler iyi oynadığını iddia edenler. şu takımda belki sneijder gibi 10 tane vasat performans gösteren adam var, hepsine gereken eleştiriyi yapıp susuyoruz. fakat sneijder'i eleştirince bir kısım yazar arkadaş ''nihal'i harcayacaklar matmazel:('' telaşı yapıyor. biz de 1 aydır sneijder'i konuşuyoruz.

    ne bu panik lan? bir sakin olun 'kötüye kötü' diyoruz sadece.
  • 3811
    --- alıntı ---

    rivaldo, barcelona’da 2000-01’de 56, 2001-02’de 33 maç oynadı. nou camp’taki son sezonunda hiç de fena sayılmayacak 14 gol sayısına ulaştı. 2002’de barcelona’dan ayrıldığında henüz 30 yaşındaydı. sadece 11 ay önce ligin son maçının son dakikasında valencia’ya attığı röveşata golünün anıları tazeydi. o anılar, ona yetmedi. barcelona atletik departmanı, bilimsel analizleriyle rivaldo’nun bir daha hiçbir zaman eskisi gibi olamayacağını öngörmüşlerdi. gerçekten de rivaldo, bir daha hiçbir zaman eskisi gibi olamadı.
    doğanın kanunu da buydu aslında: galibiyet serisi yakalayan her takım bir yerde duracak, hiçbir takım sonsuza kadar kazanmayacak. her ekip yaşlanacak. hiçbir çıkış sonsuza kadar sürmeyecek, her futbolcu inişe geçecek. bu yılki galatasaray kadrosunun öyküsü de benzer: evet geçen yılı hem şampiyon hem de çeyrek finalist unvanlarıyla kusursuz tamamladılar. ama her futbolcu, her sezon bir yaş daha yaşlanıyor. artık galatasaray 11’inin etraflarına kurulduğu oyuncuların yarıdan fazlası (eboue, sabri, gökhan, hakan, riera, melo, hamit, engin, yekta, sneijder, drogba, umut), rivaldo’nun vedasına neden olan kırılma anlarını yaşıyorlar. bu “kırılma anı” , yani bir oyuncunun artık eskisi gibi olmayacağını anladığınız an, her futbolcuda aynı yaşta olmayabiliyor, doğru. ama üstteki listeye objektif olarak baktığımızda eboue’nin, hamit’in, gökhan’ın, hakan’ın, engin’in, sneijder’ın ve belki daha fazlasının fiziksel ve mental olarak kariyerlerinin çıkış basamaklarında olmadıklarını, inişe geçtiklerini kabul etmek gerek. iyi bir takımda da çıkıştaki oyuncu sayısıyla iniştekinin, yetenekliyle mücadelecinin, yaşlıyla gencin, düşünenle koşanın belli bir denge içinde olması lazım.
    ***
    ligin ilk 7 haftasında bu dengeye sahip olmadığı açıkça gözüken galatasaray’ın temel denge bozucusu sneijder da, aslında henüz 29 yaşında. yani, “pirlo bilal”den bile 11 ay küçük. ama belli ki sneijder, o kırılma noktasına biraz erken yaklaşmış, hatta belki de ulaşmış. zaten sneijder’ı konuşurken öyle kararsızız, resim öyle flu ki, onu 4 kelimeyle tarif et deseniz herhalde şöyle özetlerim: “hiç, galiba, çok, sanki...” çok yetenekli ama sanki güvensiz... hiç koşmuyor; hayır hayır sanki koşuyor ama takıma katkısı olmuyor.
    2000’lerin başında on numaralar (yani geçmiş) rivaldo gibiydi, o kadar iyi oyun kuruyorlardı ki savunma yapmalarına gerek yoktu. sonra model bugüne, yani özil’e döndü, artık on numaralar top rakipteyken de hayatta kalmalılardı. kroos gibi yeni nesil on numaralarsa (yani gelecekse) oyunun iki yönünü de eşit kotarıyorlar. sneijder’2013, şu anda ne geçmişi anımsatıyor, ne bugüne yetiyor, ne de gelecek için ışık veriyor doğrusu. hollandalı eğer böyle devam ederse, tünelin ucu da pek parlak gözükmüyor.

    --- alıntı ---

    (bkz: uğur meleke)
  • 3812
    tabi tabi. yedeğe çekilmesi gerekendir. hatta 3 forvetle çıkalım ne de olsa ne kadar forvet o kadar gol. hatta ben size birşey diyeyim mi bu yabancı topçulardan da cacık olmaz. mustafa sarp'ı alalım barış'ı alalım. servet servet!* servet de gelsin.

    drogba geldiğinden beri burakla beraber pres yok, orta saha eksik, iğrenç top oynuyoruz ama sneijder yedeğe çekilmeli... valla bir deneyelim sneijder yedeğe çekilsin kaçıncı dakikada rakipler defans yapmayı bırakıp daha çok gol için saldıracaklar acaba?
  • 3813
    (bkz: #1317866) ilgili yazida ugur meleke tarafindan okuyucuyu yaniltmak icin ismi kullanilmis futbolcu. ugur meleke'nin akilli bir adam oldugunu dusunurdum ancak su yazidaki mantik hatasini fark etmeden yaptiysa gercekten yazik ki ben bunu anlamayacak kadar aptal oldugunu dusunmuyorum. yani okuyucuyu yaniltmak icin yapilmis bir yazi.

    hani eski bir hikaye vardir, adama sorarlar icki icer misin diye "aksamdaaaan aksama" der. namaz kilar misin diyince de hizli bir sekilde "bayramdan bayrama, bayramdan bayrama" der. ugur meleke'nin anlattigi hikaye benzer bir his uyandiriyor.

    birincisi rivaldo son senesinden sadece 20 lig macina cikmistir ve 8 gol atmistir, sakatlik ve uyumsuzluk yasamasi, herkesle ters dusmesi ve takimin sahibi gibi davranmasi da cabasi. milan'da da buyuk sorunlar yasamis ikincisi senesinde futbol oynamamistir. barcelona'nin kendisini satma sebebini yazarken soyledigi "sadece 11 ay once" lafi o kadar komik ki, direkt kendisiyle celisiyor. hem 1 sene cok onemlidir futbolcu yaslanir diyor, hem de daha 11 ay once rivasata golu atmisti, son senesinde de (yani o sadece 11 aylik donem yasanirken) su kadar oynadi soyle gol atti diyor. hem rivaldo'nun takimi nasil bozdgundan bahsetmemis, hem o rovasata golunu attigi sene takimin zar zor 4.bitirdiginden bahsetmemis, hem ondan sonraki sene teknik direktor sorunlarindan bahsetmemis. daha da kotusu barcelona'nin 99-00 senesinden, yani yuzuncu yillarindayken sampiyonluk yarisina bile dahil olamadiklari seneden beri dususte oldugundan bahsetmemis.
    ikincisi, rivaldo aktif futbol hayatini 40 yasina kadar surduren, kafasindaki ve sakatliklarla ilgili sorunlari cozdukten sonra futbol resitallerine devam eden bir oyuncu. hicbir sey bilmeyen rivaldo'nun olimpiakos'ta neler yaptigini bilir. daha sonra brezilya liginde de yillarca oynadi. ve yasi 30 degil 38'di. yani peak yapmis degildi belki ama giggs suan peak yaptigi icin mi oynuyor hala manchester'da?

    kisacasi isguzar gercekleri istedigi gibi carpitmis, eskinin iyi, yeninin ne oldugu anlasilmaz bir yazarinin diline dolanmistir wesley sneijder. sneijder is yapmaya baslar mi, daha dogrusu istatistiklere girmeye baslar mi, ne ise yarar bilmiyorum. ancak soyle is guzar yazilarda kendisini gormem bile her mac ilk 11 cikmasi istegi doguruyor bende.
  • 3814
    4-3-1-2 oynarız haldır huldur basarız olmaz. 4-2-3-1 defansif oynarız olmaz, 4-4-2 oynarız olmaz. ne uyumlu sana kardeşim. maçlarda drogba'nın yancısı gibi yanından ayrılma 3, stoper gibi savunmasını yap. abi sneijder'i kullanamıyoruz. çık dolaş, bir göbeğe gel diagonal pas at. hakan balta'dan alıyor, selçuk'a oynuyor, ondan alıyor, melo'ya dönüyor. ondan alıyor. eboue'ye dönüyor. verimli olduğu oyun kaleye yüzü dönük oyun. maçta 3-4 kez dışında denemiyor. fiziksel sorunu olduğuna inanmıyorum. mental sorunu var. kendisininden 6 yaş büyük drogba her maç kızıyor, fırçalıyor. oyun içinde aktif. çift forvet oynarsın sesi çıkmaz. tek forvet oynarsın. kabul eder. takımın geneli sisteme bir şekilde uyumlu olur. sahada yan pas dışında iş yapmayan oyuncuya kızarsın. sen mustafa sarp'a layıksın, futbol cahilsin, diye oyuncu savunuluyor. amk sanki biz galatasaray düşmanıyız. verimsiz oyuncu eleştirilir.

    not: uğur meleke feci saçmalamış. futbol yaşla değil akılla oynanır. xavi kısmetse 34 olacak, xabi alonso 31, ryan giggs 40'a gidiyor.
  • 3815
    hiçbir sisteme uymuyor diye eleştirilendir. ne zaman bu takım tek forvet oynadı en son biri açıklar mı? bir tek juventus maçı var. drogba geldiğinden beri burak ile oynadığı her maç bir çile hüsran. problemi doğru teşhis etmeden, tedaviyi uygulamadan sadece semptomları yanlış sıra ile tedavi etmeye kalkarsak sneijder'dan sonra selçuk'a da gelir, melo'ya da. öncelikle hastalığın adını doğru koymamız lazım. senin 4'lü ortasahan matematiksel olarak eksik. bu eksikliği kapatacak forvetlerin drogba - burak asla yeterince defansif oynayamayacaklar. oynamıyorlar işte ya. sneijder hagi değil ki sana mucize versin. sen 4-4-2 de başarıyı ancak umut ya da elmanderle sağlarsın. sen buranın problemini çözmeden sneijder'ı aldın kenara oturttun peki. tamam oturt. yerine de koydun yektayı ya da bruma'yı ya da amrabat'ı. ne olacak zannediyorsun ki? rakip 5 kişi ortasaha ile sana alan bırakmazken kanat oyuncuların paslaşacak adam bulamazken burak ortasahaya kadar gelip top alıp kaptırırken neyin nasıl ne şekilde değişeceğini zannediyorsun? drogba koşmazken hücum organizasyonları başarıyla tamamlanamazken rakipleri sindirebileceğinizi mi sanıyorsunuz sneijder'ı oturtarak? sneijder bişi yapmadı. peki tamam. selçuk ne yaptı? ne yapabilir?

    halbuki fena mı olur bu çocuklar 5 kişi olsalar juventus maçında olduğu gibi. juventus gibi bizim 2 katımız tempoyla oynayan bir takıma karşı bile topu alsalar verseler topu oynasalar. paslaşsalar, varyasyona girebilseler... fena mı olur? o zaman izlemez miyiz asıl sneijder'i selçuk'u. bakın ben de galatasaraylıyım. iki sene bu takım elmander varken 4-4-2 oynasın diye yırtındım. burak'ın yanında drogba'yı gördükçe de 451 için yırtınıyorum. olmuyor işte. bu inat yok yere sneijder'ın kredisini de yiyor. illa 4-4-2 mi oynayacaksın kardeşim? o zaman o umut sahada olacak karderşim.

    sen bu hastalığın teşhisini doğru koymazsan tedaviye yanlış yerden başlarsan gereksiz yere fıstık gibi dünya çapındaki ortasaha oyuncunu bitirirsen geriye ne kalacak? kızıyorsunuz ofluyor pofluyorsunuz ama geriye mustafa sarp kalacak.
  • 3819
    (bkz: #1318192)

    soz konusu aciklamada takimin ligdeki yerinin gercek seviyesini gostermedigini, oyuncularin kendilerini hocaya kanitlamak icin fazladan gayret gosterdiklerini soyleyerek gayet normal bir aciklama yapmis oyuncumuz.
    carpiklik, bu aciklamayi "terim'e gonderme" basligiyla verecek kadar haysiyetsizlesmis futbol basininda, ve bu basinin carpitmalarini ve yonlendirmelerini fazla sorgulamayan taraftarlarimizda.
    ispanya'daki real madrid macinda yaptiklarini hepimiz gorduk. bunun gibi sonuca etki ettigi baska maclar da oldu. yaninda kendisiyle dogru sekilde verkaca girecek, servis edecegi toplar icin dogru kosular atacak takim arkadaslariyla oynadiginda farkini ortaya koyabildigini hepimiz gormus olmaliyiz. belki gecen sezon devre arasinda, ayni paraya takim icin daha faydali olabilecek bir oyuncu alinabilirdi ama bir tercih yapildi ve bundan sonra sneijder'den en kisa zamanda nasil kurtulabilecegimizi degil ondan takim adina en cok faydayi nasil saglayabilecegimizi dusunmeliyiz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın