• 1726
    2024-2025 sezonunda ağustos ayındaki kronik galatasaray kötülüğünden dolayı katılamadığımız turnuva. nasıl olduysa oldu ama bizim yerimize katılan young boys ligin en kek takımı. diğer takımlara bakıyorum, şu anki halimizle biz bu turnuvada ilk 8 bile yapardık. tamamen oyun gücünden bahsediyorum. izlediğim takip ettiğim maçlarda galatasaray'dan daha iyi takım çok az görüyorum.

    iyi haber: galatasaray eğer önümüzdeki en az 5 sezon boyunca lig şampiyonu olursa play-off olmadan lige katılabilecek.
  • 1727
    kendisini sıkıcı hale getiren şey yeni formatı olmayan organizasyon. ilk 4-5 ülkeye tanınan fazla kontenjanlardan sonra işin pisi çıktı. ne işi var girona'nın, brest'in, bologna'nın şampiyonlar liginde! güya adı şampiyonlar ligi. ya kusura bakmayın ama bizim veya yunan vb. liglerin şampiyonlarının premier lig ikincisinden bile fazla hakkı var orada olmaya. hay paranız, sermayeniz, serbest piyasanız batsın. insanlara demir perdeli yılları bile özletmeyi başarıyorsunuz.

    dipnot: örnek olarak verdiğim üç kulüpten kendi liglerinde daha önceden şampiyonluğu bulunan tek kulüp bologna, o da en son 60 yıl önce şampiyon olmuş.*
  • 1729
    yeni formatında gerçekten iyi olan takımlar ilk 8’e, gerçekten kötü olanlar son 8’e kalıyor. birbirine yakın güçteki takımlar arada kalıyor. bu arada kalanlar arasında aslında çok güçlü olup “takımı oturtma” aşamasında olanlar eleme turunu geçecekler ve ilk 8’le eşleşecekler. aslında kötü olup şansın yardımıyla arada kalanlar elenecek. baya güzel bir format. çeyrek finale sadece güçlü olan takımlar kalacak. kura şansıyla kendini çeyreğe atabilen takım kalma şansı düşük. bu açıdan büyük takımların şikayet etmemesi lazım bence. şu anda orta sıralarda olmaları önemli değil.
  • 1730
    uzun zamandır formatından nefret ettiğim, adını hak etmeyen turnuvadır.

    şampiyonlar ligi 32 takımlı olmalı. lig sıralamasında tepedeki beş lig hem şampiyonunu, hem de "kupa şampiyonunu" gönderecek. bu liglerde kupayı kazanmak da önemli hale gelmiş olacak, hem de büyük lig olmak ödüllendirilecek. bir de geçmiş şampiyonlara eğer o sene katılamıyorlar ise "avrupa şampiyonu" oldukları için bir playoff maçı hakkı verilebilir. playoff rakipleri de ya en düşük puanlı takım, ya en düşük lig olur. maç da tek maç, tarafsız sahada oynanır. vuruşsunlar.

    yani eğer şampiyonlar ligi'ne iki ingiliz, iki fransız, iki alman, iki ispanyol, iki italyan takımı katılsa, 22 kontenjan kalıyor. bu kontenjanı da hollanda, portekiz, belçika, çek cumhuriyeti, türkiye, norveç, yunanistan, avusturya, iskoçya, isviçre, danimarka, israil, polonya, hırvatistan, sırbistan, kıbrıs, isveç, ukrayna, macaristan, slovakya, romanya, azerbaycan takımları dolduracak bu entry'nin yazıldığı tarih itibariyle.

    celtic-olympiakos, veya ne bileyim kopenhag-galatasaray, karabağ-slovan bratislava maçları bana hiçbir şampiyonluğu olmayan takımları şampiyonlar ligi'nde izlemekten çekici geliyor. oyunumuz, sevdiğimiz oyun zehirleniyor ve çok becerikli oyuncular, parayı elinde tutan takımlarda hiçbir amaca hizmet edemeden oynuyor. o esnada köreliyorlar da. şampiyonlar ligi'nde girona'nın işi ne? girona neyin şampiyonu? mesela ukrayna şampiyonu düzenli olarak şampiyonlar ligi oynayabilse, para kazanıyor olabilse viktor tsygankov etrafına bir takım kurabilirdi, becerikli kıta dışından oyuncular daha fazla ligde, daha fazla takımda oynayabilirdi. ben inanılmaz becerikli gençlerin asla oynayamayacakları kulüplere gitmesinden rahatsız oluyorum çünkü bu oyun bizim oyunumuz.

    fikrim muhakkak geliştirilebilir. mesela konferans ligi ve avrupa ligi şampiyonları da aralarında bir maç yapıp şampiyonlar ligi'ne kontenjan alabilirler. oraların şampiyonu olmak da önemli hale gelmeli.

    brest, aston villa, girona gibi saygı duyulan organizasyonlara saygımı sunuyorum. ancak şampiyonlar ligi, şampiyonların olmalı. celtic'in, galatasaray'ın, dinamo kiev'in olmalı. beş sene boyunca bu formatta ilerlense o kadar eminim ki çok keyifli, sıkı maçlar izleyeceğimizin... maç sayısı da azalmalı. 32 takımlı gruplardan son on altı, çeyrek final, yarı final ve tek maç final... şampiyonlar ligi bu.
  • 1731
    ronaldo-messi dominasyonu öncesi 2000'lerin başında turnuvaya damga vuran bazı futbolcular;

    (bkz: andriy şevçenko)
    (bkz: ruud van nistelrooy)
    (bkz: raul gonzalez blanco)
    (bkz: thierry henry)
    (bkz: alessandro del piero)
    (bkz: filippo inzaghi)
    (bkz: fernando morientes)
    (bkz: roy makaay)

    açıkçası şu an ronaldo için söylenen mr.champions league'in önceki sahibi net şekilde raul gonzalez blanco diyebiliriz.
  • 1733
    çok güzel top oynayan takımların olduğu lig. tempolu oyun, isabetli paslar, sahaya iyi yerleşen takım halinde hareket eden oyuncular... haftasonları ligde izlediğimiz futboldan o kadar uzak ki... hem keyifle izliyorum hem biz niye yapamıyoruz bu işi diyorum. içimden nedenlerini de sayıyorum ama kabullenmek istemiyorum. hele bir şampiyon olalım da...
  • 1734
    uefa; 2025-26 sezonundan itibaren bazı ufak dokunuşlar yapacakmış bu turnuvada.

    - lig aşamasından sonraki eleme turlarında uzatma dakikaları kaldırılacak, direkt olarak penaltılara geçilecek.

    - lig etabını ilk 8'de bitiren takımlar; çeyrek final ve yarı finallerde rövanş maçlarını kendi sahalarında oynayacak.

    - aynı ülkeden takımlar, çeyrek finalden önce birbirleriyle eşleşemeyecek.

    kaynak: bild
App Store'dan indirin Google Play'den alın