• 230
    galatasaray dahil a'dan z'ye herkesin her hafta ağladığı, hakem hataları ile şekillenen, dünyanın en berbat, en leş yüksek seviye ligi. herkes sosyal medya aracılığı ile algı kasmak, yarışı kaybedince bahane oluşturma ve yarışta kendisine haksız yere avantaj sağlama derdinde.

    ligin en dibindeki kulüpten, üç büyüklere kadar herkes işleyişten şikayetçi. işleyişin değişmesi adına en ufak bir şey yapılmıyor. bazı adamlar gidiyor, bazıları onun yerine gelip, sıçıp sıvadığı şeyleri eliyle çalkalıyor. bu düzeni oluşturanlar da haftada bir kez tff veya hakem hakkında twit atan güzide kulüplerimiz. bu düzen değişmeli!!! diye isyan ederek bu düzeni değiştiremezsiniz. yapıcı, adil bir federasyon ve aklı başında, futboldan gelen yöneticiler gerekiyor.

    lütfen açın bir bakın west brownich albion'un twitter'ına mesela. kayıt olunduğundan beri bir kez hakem isyanı, federasyon isyanı, maç saati isyanı ne bileyim kırmızı kart isyanı var mı? takımlarda kırmızı kartını gören de efendi efendi oyundan çıkıyor, aleyhe penaltı verilince de kendi kendine üzülüp ceza sahasının dışına çıkıyorlar.

    biz sosyal medyada takımı öğütlerken bile (?) hakemi baskı altına almaktan falan bahsedip duruyoruz.

    ayrıca kusura bakmayın ama ibrahim o dirseği muhammed'e vursa ve sarı kart alsa burada çığlıklar atar ve yönetimimiz yine ''nerede kırmızı kart'' twiti atardı. bundan herkes emindir. var mı aranızda ''hayır ben isyan etmezdim, sarı kart doğru karar derdim'' diyebilen?

    korkunç bir işleyiş yüzünden lig her geçen an daha berbat bir yere ilerliyor. avrupa takımları 90 dakikada iflahımızı şaşırtıyor ve biz her sene daha geriye gitmeye devam ediyoruz. boktan öte bir yorumcunun istifası bile kulüpleri tedirgin ediyor. düzenin ne kadar leş olduğunu buradan bile anlayabiliriz. 2 kelimeyi bir araya getiremeyen, kariyerinde 60 maça çıkmış bir adam alt tarafı.

    lig tv kapatmak için güzel bir zaman.
  • 166
    süper lig 2019-2020 sezonu itibariyle macron şampiyon forma tedarikçileri listesine giriş yapacaktır.

    tarihte forma tedarikçisi konusu biraz karışık. 50 ve 60'lı yıllarda görüntülerden pek bir tedarikçi logosu belli olmuyor. 70'li yıllarda ise a tedarikçiden forma, b tedarikçiden short, c tedarikçiden de kaleci forması giyenler olmuş. ben listeyi net olarak görebildiğim görüntülere göre yaptım ve 76/77 sezonundan başladım.

    76/77 - admiral - trabzonspor
    77/78 - adidas - fenerbahçe
    78/79 - admiral - trabzonspor
    79/80 - admiral - trabzonspor

    3x admiral
    1x adidas

    70'li yılların sonlarına doğru başlayan bu hikayede trabzonspor admiral markasını zirveye taşımış. bazı fotoğraflarda puma short giyilmiş ve hatta kaleci şenol güneş adidas forması giymiş.

    80/81 - admiral - trabzonspor
    81/82 - adidas - beşiktaş
    82/83 - adidas - fenerbahçe
    83/84 - galeri metin - trabzonspor
    84/85 - adidas - fenerbahçe
    85/86 - sport - beşiktaş
    86/87 - adidas - galatasaray
    87/88 - adidas - galatasaray
    88/89 - adidas - fenerbahçe
    89/90 - adidas - beşiktaş

    7x adidas
    1x admiral
    1x galeri metin
    1x sport

    70'li yılları admiral markasıyla bitiren trabzonspor, 80'li yılları da aynı markayla başlatmış. daha sonra istanbul kulüpleriyle ayaklanan adidas'ın karşısına 83/84 sezonunda galeri metin ve 85/86 sezonunda ise sport markaları çıkmış. beşiktaş sport marka formalarına sony ile ilk defa yurt dışından gögüs reklamı almış ayrıca.

    90/91 - adidas - beşiktaş
    91/92 - adidas - beşiktaş
    92/93 - umbro - galatasaray
    93/94 - umbro - galatasaray
    94/95 - adidas - beşiktaş
    95/96 - adidas - fenerbahçe
    96/97 - adidas - galatasaray
    97/98 - adidas - galatasaray
    98/99 - adidas - galatasaray
    99/00 - adidas - galatasaray

    8x adidas
    2x umbro

    80'li yıllarda sazı ele alan adidas yine istanbul takımları sayesinde lige ambargo koymuş. 92-94 arası istisna oluşturan ise umbro formalı galatasaray olmuş. fakat bu başkaldırışın borcunu da 90'lı yılların sonunda 4 kere üst üste şampiyon olarak geri ödemiş.
    ek olarak a milli futbol takımı'nın da tedarikçisi olan adidas euro 96, uefa kupası 1999-2000 sezonu ve euro 2000 gibi turnuvalarda da türkiye halkının karşısına çıkmış.

    00/01 - fenerium - fenerbahçe
    01/02 - lotto - galatasaray
    02/03 - puma - beşiktaş
    03/04 - fenerium - fenerbahçe
    04/05 - adidas - fenerbahçe
    05/06 - adidas - galatasaray
    06/07 - adidas - fenerbahçe
    07/08 - adidas - galatasaray
    08/09 - umbro - beşiktaş
    09/10 - puma - bursaspor

    4x adidas
    2x fenerium
    2x puma
    1x lotto
    1x umbro

    en farklı onyıl 2000'li yıllar olmuş. 4 ayrı şampiyon takım ve 5 ayrı şampiyon forma tedarikçisi görmüşüz bu 10 yılda. fenerbahçe kendi mağazası olan fenerium markalı formalarıyla tarihe geçmeyi başardıktan sonra, galatasaray'la bir sezonluk macerası olan lotto markası, o sezon şampiyonluk ve şampiyonlar liginde ikinci tur görüp ayrılmış. daha sonra puma beşiktaş'ın 100. yılında şampiyonluğa ortak olup efsane formalar arasına geçmiş. tekrar fenerium zaferinden sonra ise yine adidas 4 sene üst üste şampiyon olmayı başarmış. ardından bu onyılda daha önce puma formalarıyla şampiyon olan beşiktaş, bu sefer umbro markasını ülkeye hatırlatmış. kapanışı ise sıradışı şampiyon bursaspor tekrar puma formalarıyla yapmış.

    10/11 - adidas - fenerbahçe
    11/12 - nike - galatasaray
    12/13 - nike - galatasaray
    13/14 - adidas - fenerbahçe
    14/15 - nike - galatasaray
    15/16 - adidas - beşiktaş
    16/17 - adidas - beşiktaş
    17/18 - nike - galatasaray
    18/19 - nike - galatasaray
    19/20 - macron - başakşehir

    5x nike
    4x adidas
    1x macron

    son onyılda ise nike'ın türkiye pazarına ciddi bir şekilde girip nimetlenmesini görüyoruz. nike formalı galatasaray 9 sene boyunca adidas formalı beşiktaş ve fenerbahçe'ye karşı şampiyonluk savaşı vermiş. rakiplerine göre son onyılda üstün olan galatasaray, nike markasını da bir farkla üstün kılmış.
    kapanışı ise ligimizde son 3-4 sezondur ciddi bir giriş yapan ve 19/20 sezonunda ilk defa şampiyonluk yaşayacak olan macron markası yapıyor.

    toplam listeye bakacak olursak:
    24x adidas (9x fenerbahçe, 8x galatasaray, 7x beşiktaş)
    5x nike (5x galatasasaray)
    4x admiral (4x trabzonspor)
    3x umbro (2x galatasaray, 1x beşiktaş)
    2x fenerium (2x fenerbahçe)
    2x puma (1x beşiktaş, 1x bursaspor)
    1x galeri metin (1x trabzonspor)
    1x sport (1x beşiktaş)
    1x lotto (1x galatasaray)
    1x macron (1x başakşehir)

    edit: 19/20 şampiyonu eklendi
  • 434
    komplo teorilerine hiç önem veren biri değilim, sıklıkla bunları zırva diye tanımlarım. bu sözlükte başlığım altında beşiktaşlı olduğum iddia edilmiştir, aslında bu bile ne kadar objektif olduğumun bir kanıtı bence. yine burada bir maçın hakemi eleştirilirken o hakemin savunduğum, kararlarını doğru bulduğum, buradaki yazarların olaya tarafsız bakamadığını söylediğim anlar olmuştur.

    işte benim gibi bir adamı bile çileden çıkardı artık son olanlar. bu lig tamamen galatasaray fenerbahçe maçının bir final olması üzerine kurgulanıyor ki bu iyi niyetli yorumum. kötü niyet direkt o maçta fener'e kupayı verip ali koç ve avanesine büyük bir başarı payesi yaratmak.

    yani fenerbahçe ankaragücü maçında fenerbahçe 2 puan kaybetti. kaybetti yani, izahı yok o penaltının. öyle bir penaltı dünyada var varken hiçbir takıma çıkmaz, fener'e biler çıkmaz. sadece ligi dizayn edersen böyle bir penaltı uydurabilirsin gözünü karartıp.

    sadece rakip takımdan puan çalmıyorsun böyle uyduruk bir penaltı ile, aynı zamanda fenerbahçe2yi de teşvik ediyorsun kendini yere atma konusunda. sen düş yeter ki ben çalarım diyorsun. sonra hayran hayran ingiltere ligi izleyip marka değeri vs. diye zırvalıyoruz. futbol oynanmadan marka değeri mi olur? e sen oyuna izin vermiyorsun ki oynamamayı oynamadan kazanmayı teşvik diyorsun.

    geçmişte bu ülkede çok büyük hatalar olmuştur, galatasaray lehine de olmuştur. ama var olan bir ülkede şu an olan tartışmalı kararların hatta hataların izahı mümkün değil.
  • 377
    iyiden iyiye birilerinin seçtiği sırayla şampiyonluk dağıtılan bir lig oldu.

    sezon başında yazılan bir senaryoyu oynamak çok can sıkıcı oluyor artık. yalandan maçları takip edip heyecanlanıp, kendi maçlarımızda aleyhimize yapılan kasıtlı hataları ve rakiplerimizin lehine verilen hakem kararlarını görünce şevk bırakmıyorlar insanda.

    eskinden de hakem hatası olurdu ama misal sezon sonunda birinin lehine 3-5 puan olmuşsa öbürünün lehine de 5-6 puan olurdu. şimdi daha sezon başlarında 7-8 puanlık makas açılıyor. (21-22)
    bu sezon henüz çok açılmamasının sebebi de bizim son dakikalarda attığımız goller ve hakeme rağmen kazandığımız bazı puanlar. adil yönetilen bir ortam olsaydı fenerbahçe'nin birkaç puan daha az alıp, bizim 4-5 puan fazla alacağımız bir senaryo hiç de uzak değil.

    20-21'de ilk devre beşiktaş iteklenirken bizim kaç puanımız çalındı, averajla şampiyonluk verdik. 21-22'de fatih terim'li galatasaray 22-23'ten çok daha net doğrandı. devre arasına kadar hocayla gidersek birkaç takviye ile yine kazanabiliriz diye içimizden geçtiler.

    bir şeyler değişine kadar böyle...

    pandemide başakşehir araya sıkıştırılır, sonra gs olmasın da kim olursa diye beşiktaş, trabzon'daki lobi kendi içinde kapışınca artık yeter derler, 2023'te seçim varsa da 8 yıllık hasret son bulsun fenerbahçeliler mutlu olsun ne gelirse kar diyerek bu kez de ali koç'a destek atılmaya başlandı...

    2018 istanbul b.b. seçimleri çok şey gösterdi ama demek ki galatasaray taraftarı hala yok sayılıyor...

    peki, siz bilirsiniz...
  • 170
    94/95 sezonundan beri ligin şampiyon göğüs reklamı.

    94/95 beko
    95/96 emlak bankası
    96/97 vakıf bank
    97/98 bank ekspres
    98/99 marshall boya
    99/00 marshall boya
    00/01 telsim
    01/02 aria
    02/03 beko
    03/04 aria
    04/05 avea
    05/06 avea
    06/07 avea
    07/08 avea
    08/09 cola turka
    09/10 turkcell
    10/11 avea
    11/12 türk telekom
    12/13 türk telekom
    13/14 türk telekom
    14/15 huawei
    15/16 vodafone
    16/17 vodafone
    17/18 nef
    18/19 nef
    19/20 mall of istanbul

    en fazla şampiyonluk gören firmalar:
    5x avea - 3x fb, 2x gs
    3x türk telekom - 2x gs, 1x fb

    branşların dağılımı:
    15x telekomünikasyon
    3x bankacılık
    2x beyaz eşya
    2x boya
    2x inşaatçılık
    1x gida
    1x avm
  • 156
    belli başlı taktikleri olan lig.

    iki tane uzun, hava toplarında etkili stoperin olacak en başta. bu olmazsa olmaz. bu adamlar yumuşak olmayacak, vurdu mu indirecek. bir düşünün neden luyindama'ya bayılıyoruz da, marcao'ya olmasa da olur diyoruz. çünkü ligimize uymuyor.

    beklerin ciğersiz olacak, koşacak, koşacak, koşacak. başka bir şey yapmasına gerek yok.

    orta sahada iki tane cengaver olacak. öyle pas oyunu oynayacağım, klas adamlarla oynayacağım diyorsan yalla la liga'ya.

    kanatların da ciğersiz ve güçlü olacak, en ufak darbede yıkılmayacak. boğuşmayı bilecek. sürekli geri dönmeyecek, hep çizgiyi zorlayacak. rakibi yoracak.

    forvetin targıt men olacak. öyle poçırmış, ceza sahası golcüsüymüş bizim ligde yemez. gerekirse sırtına alacak stoperi. gel senle gol atmaya gidelim diyecek.

    bir tane de topla arası iyi olan bir oyuncu aldın mı türkiye'de başarılısın. yoksa değilsin. bu kadar basit.
  • 791
    ekmek gibi su gibi sampiyonluguna ihtiyacımız olan ligdir. 96-2000 arasında şampiyonlar liginde deyim yerindeyse nal topladık. bugun ki twitter ozaman olsaydı sanırım deplasmanda sparta prag'a , rossenburga yenildigimiz maclarda terimin gitmesini isterlerdi. herkes unutulmaz maclar serisini izlediği için galatasarayın tarihini neuchatel macları , monaco macları , sampiyonlar ligi 1999-2000 sezonu milan macı sonrası olarak hatırlıyor ama kazın ayağı öyle değil. mesela 97-98 yılı kimler hatırlıyor dortmund macını 4-1 deplasman maglubiyeti. parma 2-0 deplasman,sparta prag 3-0 deplasman maglubiyeti. sonraki sene nispeten iyi olsakda bilbao ve resonburg maglubiyetleri deplasman. yine herkes o sezondan juventus maclarını hatırlar mesela. peki efsane oldugumuz 99-00 sezonu. chelse icerde 5-0 dısarda 1-0. milan dısarda 2-1 herta icerde 2-2. yani son maca kadar grupdan cıkamıyorduk bile. son dakika hakem o penaltıyı calmasa belki de fatih hoca 4 senelik takımın basında oldugu donemde 4 de 0 yapmıs olcakdı.
    peki sonra ne oldu. cok affedersiniz gotumuz kalktı. rakibin tabutuna son civiyi 5 sene ust uste sampiyon olarak vurmamız gerekirken sampiyon olamadık ama avrupada ceyrek oynadık. sonra ki sene lucescu ile sampiyon olduk ama sonra fenerin yukselisi basladı taki geretse kadar.

    yani sozun ozu evet avrupa cok onemli maksadımız turk olmayanları yenmek ama madem yenemiyoruz diyede burayı boslamanında anlamı yok. avrupa bir kültür orada devamlı olmamız lazım ancak ozaman kalıcı olabiliriz. kalıcı olmak icinde devamlı sampiyon olmak lazım. ben acıkcası frankfurt macında uzuldum ama cokda dert etmedim zaten galatasarayın sampiyonlar liginde deplasmanda 3 galibiyetimi ne var toplamda oyuzden pek koymadı bana. benim icin onemli olan takım 10 puan alsın 24 dısı kalsa bile ben yeterli sayarım. seneye yine gideriz o senede 12 almaya calısırız vs vs.
  • 371
    acilen topun oyunda kalma süresinin minimum 55 dk olması için hakemlere hedef vermesi gereken lig. yalnız kilit nokta bunun 90 dakika için yapılması gerekir. türkiye'de bugün topun oyunda kalma süresi 50-55 bandında ama bunu 90+7'ler 90+9'lar oynayarak yapıyoruz. 55 dk'dan fazla olan maçları yöneten hakemlere prim, derbi yönetme şansı vs vs teşvikler verilirken, 50 dk'nın altında kalanlara ağır yaptırımlar uygulanmalı.
  • 444
    yabancı sınırı veya yerli zorunluğu ne kadar fazlaysa üç büyüklerin ligin zirvesinde sıralanma olasılığı da o kadar fazla oluyor. 2022 - 2023 sezonunda üç büyükler haricindeki takımlar kaliteli üç tane yerli bile bulamadı. üç büyükler ve trabzon (orda uğurcan falan var en azından) dışında en çok süre alan 18 yerli oyuncuya baktım:

    ertaç özbir
    bünyamin balcı
    furkan bayır
    hayrullah bilazer
    günay güvenç
    bilal beyazıt
    ali şaşal vural
    umut nayır
    ahmet oğuz
    okan erdoğan
    soner dikmen
    onur bulut
    veysel sarı
    mehmet yeşil
    adil demirbağ
    erdoğan yeşilyurt
    alper uludağ
    efecan karaca

    efecan karaca'ya kadar sıralanan isimlerin futbolcu olduklarını hatırlamak zor. alaattin çakıcı ile birlikte aftan yararlananlar listesi gibi geliyor.
  • 708
    camiası olmayan, taraftarı olmayan, başka camialarla ilişkili, hükümete yakınlığı sayesinde ligde kalan, tartışılması gereken uygulamalara imza atan takımların cirit attığı ligdir.

    18 takımlı, rekabetçi, keyif verecek, zorlu maçlara sahne olacak bir lig örneği;

    1) galatasaray
    2) fenerbahçe
    3) beşiktaş
    4) trabzonspor
    5) ankaragücü
    6) bursaspor
    7) eskişehirspor
    8) kocaelispor
    9) sakaryaspor
    10) göztepe
    11) karşıyaka
    12) samsunspor
    13) antalyaspor
    14) adanaspor (demirspor mazide kaldı)
    15) erzurumspor
    16) gaziantepsor (orijinal antep)
    17) kayserispor
    18) konyaspor

    bonus: gençlerbirliği, diyarbakırspor (karpuzlu arma), denizlispor
  • 225
    bir çok kişi gibi ben de süper ligin tanıtım ve pazarlama faaliyetleri konusunda çok eksik olduğunu düşünüyorum. yeni medyanın bu kadar etkili olduğu bir dönemde süper ligin sosyal ağlarda hesaplarının olmaması kabul edilemez. süper ligin sosyal medya hesapları ile çok geniş hedef kitlelere zaman ve mekan fark etmeden maliyetsiz ve çok kolay bir şekilde ulaşılabilir. yine tanıtım konusunda ligimize transfer olan dünya çapında tanınan futbolcuları kullanarak mutlaka tanıtım faaliyetleri gerçekleştirilmeli.
  • 471
    https://www.youtube.com/@beinsportsturkiye/videos

    şurada yüklenen maç özetlerini izledim de, süper lig'in istisnasız her maçta kendini en ufak müdahalede yerden yere atan ahlaksız futbolcularla kurulu olduğunu gördüm. maalesef beceriksiz hakemler de buna prim veriyor. acilen hakemi aldatmaya yönelik hareketlere premier lig'deki gibi sarı kart verilmesi lazım. ikili mücadele izleyememek futbol seyir zevkini en çok düşüren şeylerden biri.
  • 453
    sadece adının süper olduğu lig.
    yeni isim sponsoruyla trendyol süper lig katılım bedeli; 38.030.000 tl / galibiyet 2.488.000 tl
    *şampiyonlar ligi: katılım 14.800.000 euro (444 milyon tl) / galibiyet: 2.800.000 euro (84 milyon tl)
    *avrupa ligi: katılım 3.400.000 euro (102 milyon tl) / galibiyet: 630.000 euro (18,9 milyon tl)
    *avrupa konferans ligi: katılım 2.800.000 euro (84 milyon tl) / galibiyet: 500.000 euro (15 milyon tl)
    yapılan hesaplama avro kuru 30 iken yapılmış.

    marka değeri diye diye yabancı sınırından başka bir düzenleme yapmayınca, ülke genel yönetiminin izdüşümünü futbola da yansıtınca ligimiz; kendi kendimizi eğlediğimiz, uluslararası bir karşılığı olmayan, içinde türlü pislikler dönen, yeni jenerasyonun pek de ilgisini çekmeyen bir masturbasyon aracına dönüştü.

    5 yıldızlar falan havada uçuyor, ne uğruna. dandikten konferans ligi gruplarında alınan 1 galibiyet, istiklal marşı soslu ligimizde alınan 6 galibiyete denk geliyor şimdilik. kışın kur yükseldikçe bu rezalet arttıkça artacak. konferans ligi dediğin şey, ya avrupa avrupa diyoruz, şu futbolun pek iplenmediği ülkelere de futbolu pazarlayalım diye çıkarılan bir turnuva.
App Store'dan indirin Google Play'den alın