resim
Sabri Sarıoğlu
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:41
Uyruk:Türkiye
  • 4854
    sol ayağıyla yaradana sığınıp açtığı orta selçuk'un kafasından sekip burak'ın kişisel becerisiyle gole dönüştü diye savunamayacağım galatasaray kaptanıdır. galatasaray futbol takımında yaklaşık 10 senedir düzenli - düzensiz süre alan ama illa kadronun kıyısında köşesinde olan, kaptanlığa yükseltilmiş bir adamın ayağına her top geldiğinde, sevgilisini gurbete göndermiş anadolu genci gibi kıvrım kıvrım oluyorsa içim, bu işte bir yanlışlık var hacı. galatasaray ve sabri figürü yan yana olmuyor, tutmuyor işte...
  • 4855
    yine kendisi hakkında yazılan eleştiriler 3 puan sonrası "yaw kötü oyuncu ama maç seçmiyor. iğrenç oyuncu ama hedehödö" şekline dönmüştür. galatasaray taraftarı böyle yufka yürekli oldukça siktiri boktan galibiyetlerden sonra sabri'yi çağırıp 3'lü çektirdikçe biz daha çooook bu adamın sağ dışıyla çektiği şutları izler kahroluruz. hala daha tribünler topu sabri alınca "yürü be olm vur vur" diye bağıran adamlarla dolu.

    sabri'nin oynamasından daha vahim birşey varsa o da sırf oynuyor diye beklentili olmak onu gaza getirmek maç sonu 3'lü çektirmektir. bu tür hareketler yönetime sabri'den kurtulmamız lazım mesajını vermez. biz o mesajı vermedikçe de izler dururuz sabri efendiyi.

    son söz: rakip sabri'nin değil bizim sağımızın solumuzun içinden geçiyor. golü sabri değil biz yiyoruz. eğer zihninizdeki galatasaray'da sırf bir maç kazanıldı diye sabri okeyse zihninizdeki galatasaray'ı avrupa'nın devlerini örnek alarak update ediniz. yoksa hedefiniz uefa kupasıyken bordeux'u sabriyle elersin ama bir sonraki turda içinden geçerler.
  • 4857
    senelerdir bu adamı izleyip de ne tip oyuncu olduğunu anlamayan güzel kardeşlerime gelsin..

    eski açık sarı desene belgeselinin sonlarına doğru, o sene oynadığımız trabzon deplasmanın görüntüleri görülebilir. takım son dakikalara yakın bulduğu bir golle avni aker'den üç puan çıkartmış, herkes çok sevinçli. terim kan ter içinde kalmış, gömleğini değiştirirken takıma soyunma odasında şöyle buyurmuştu:

    'maçın en kritik anında ben sabri'yi oyuna soktum. burdan bu mesajı alın, bu takımda koşan, savaşan oyuncu oynayacak..'

    sabri'nin henüz çaylak dönemiydi, yeni yeni takımda yer alıyordu. o zaman da aynıydı, şimdi de.. kendisi dahil hiç kimse sabri'nin çok yetenekli bir futbolcu olduğunu söylemiyor. ancak sabri kadar yüreğini koyan bir futbolcu da bulmanız çok zor. buna gerçek galatasaraylı ruhu da eklenince ne olursa olsun takımda kalıcı oluyor sabri. ayrıca bu kadar mizah malzemesi yapılmasına rağmen çıkıp bununla ilgili tek bir söz söylememesi de büyüklüğünü gösteriyor.

    siz hala sabri'den 45 metreye muhteşem paslar bekliyorsanız, ona gülmeye devam edin. ben sahaya yüreğini koyan sabri'ye inanılmaz saygı duyuyorum..
  • 4858
    6+0+4 yüzünden her iki bekimiz de ne yazık ki yabancı olamıyor.

    bu şartlar altında sağ bekte çoğu pozisyonda yere yatıp vakit geçirerek galatasaraylıların bile tepki vermesine sebep olan, maç seçen ve nadiren süper oynadığı maçlar dışında gerçekten vasatı aşamayan bir eboue ile solda artık bize ancak sol stoper olarak faydası dokunabilecek, sol bek oluşu bile tartışma konusu bir hakan balta yerine sağda günahıyla sevabıyla her maç aslanlar gibi mücadele eden bir sabri ile solda istikrar abidesi, adam gibi adam, top geçiren adam geçirmeyen ve oldukça teknik bir riera'yı görmeyi tercih ederim.

    bu denklemdeki kilit isim sabri işte. sıkıntısı çok bunu kabul ediyorum ama gerçekten canını dişine takan gayretli ve istekli bir oyuncu. bunca arzuya rağmen kapasitesinin düşük oluşu çok büyük şanssızlık. karakter olarak on numara, sağ bek performansı da bence o kadar da kötü değil. yani elbette dezavantajları var fakat hem o kadar da kötü değil, hem de solda riera'yı görmek uğruna katlanılabilir. ayrıca 22 aralık 2013 galatasaray trabzonspor maçında yarım saniye daha hızlı olabilseydi olcan'ın golünü çizgiden çıkaran adam olarak anılacaktı fakat şanssızlık işte. maçlarda kendisine gerçekten çok sövüyorum, oynadığı futbol da hiç beğendiğim türde değil fakat en nihayetinde ben severim sabri'yi. asla "gitsin" muhabbeti yapmam. üçüncü sağ bek olsa da yine kalmasını isterim çünkü ruh olarak lazım böyle adamlar. ha eboue bence kredisini tüketmeye çok yakın ve gitmesi bahis konusu edilebilir, işte o başka...
  • 4861
    (bkz: adın çıkmış dokuza inmez sekize)

    bu atasözümüzün burak yılmaz'la beraber sözlük anlamıdır. ağzı ile kuş tutsa bile eleştirilmeye mahkumdur. misal dün oynanan trabzon maçında muslera'nın muhteşem kurtarışının olduğu pozisyon için bir araba küfür yemiştir ama kimse golü yediren riera'yı konuşmaz. hatta orada da yetişemediği için sabri suçludur. birde üstüne gidip golün ortasını yapmıştır.

    sabri, galatasaray kalibresinde olmadığını söylersin (ki haklısın) ama kadronda yedek olarak oturacak bu kalitede 2. oyuncu sayamazsın. o yüzden her zaman kadroda olması gereken bir futbolcudur kendisi.
  • 4863
    futbolun yürek ve ciğer ile değil ayakla oynandığının canlı örneği olan kadrolu kulüp elemanımız.

    ben belediye spor kulüplerinde kadrolu masör gördüm ama sabri kadar sağlam kadro almışını görmedim. o adamlar en azından teknik kadro değiştiğinde takımdan uzaklaştırılıyor ne bileyim sadece salondaki odasında takılıyor etliye sütlüye karışmıyor ama biz kocaaa yönetim değiştirdik, sözüm ona vizyonumuzu geliştirdik, avrupa'nın en iyi 10 takımından biri olma hedefimiz var... ama sabri ? peki ya sabri? nasıl ya sabri ?

    bu adamı madem kadroda tutacağız. o halde florya'da bir oda verelim de bari orada dursun. yine kadroda görünsün ama isim olarak cisim olarak değil. bizde insanız ulan. ben top her sabri'nin ayağına geldiğinde kalp atağı geçiren yaşlı amcalar tanıyorum kahvelerde. yazık değil mi amk ?

    ayağının yanıyla yunuyla şut çeken. canına yandığımın çarşambalı kaptanı, hatta gaptanı.

    edit: yanarım yanarım gelecek nesiller bayrak adam olarak bülent korkmaz, metin oktay ... ve sabri sarıoğlu diye sayacaklar :( (u: böyle bir dünyaya çocuk getirmek istemiyoruz :( )
  • 4864
    sahaya yüreğini koymak, koşmak, mücadele etmek ne demek ben yanlış biliyorum sanırım. taca giden topa koşmak gereksiz kendini yormaktır buna mücadele demeyin. kaçırdığı adamın peşinden koşmuyorsan neye koşacaksın. hele sahaya yüreğini koyduğunu nerden çıkarıyor insanlar bunu gerçekten anlamıyorum. melo daha galatasaraylı duruyor sahada. duygusal yapınızı biraz değiştirseniz sabri'nin bir şey olamayacağını anlayacaksınız.
  • 4865
    kendisi türk insanının 'bir şey ya sevilir ya da o şeyden nefret edilir' mantığının en güzel örneğidir.

    yahu kardeşim ben sanmıyorum ki; bir çok galatasaray taraftarı, bu adamı metin oktay'la kıyaslasın, galatasaray kaptanı sabri sarıoğlu olmalıdır desin. 6+0+4 diye bir kural var, ülkede aklını kullanabilen; bırak beki, futbolcu sayısı belli, altyapıdan çıkan oyuncu oynatma hissiyatımıza falan değinmiyorum bile. e topla bütün verileri, ortaya çıkan sonuçta sabri sarıoğlu, mevcut sezonda, galatasaray sağ bekini çoğu zaman yedekleyecek, yer yer de çıkacak elinden geldiğince hocasının görev verdiği şekilde oynamaya çalışacak.

    aynı şeyler aydın yılmaz'ın, yekta kurtuluş'un, aykut erçetin'in de başına geliyor. yahu tamam ben de biliyorum bu oyuncuların bizim hayalini kurduğumuz ve olması gereken galatasaray kalibresinde olmadığını, fakat sen bu adamları anadolu takımlarından almaya kalksan vereceğin ücret en az 5 milyon euro. ülkedeki çürümüş futbol sistemi belli. - yabancı kuralı, menajerler vs. -

    yanlış anlaşılmasın. mottom 'hep destek tam destek' veya 'abi ne yaparsa yapsın galatasaray oyuncusudur, eleştirilmemeli' değil. eleştiriler, basının gazından, sosyal medyada dönen sabri geyiklerinden, ülkedeki altyapı ve mental gelişim yetersizliğinin hırsının belli figürlerden çıkarılmasından beslenmemeli. zira öyle olunca bizim - itiraf etmeliyim ki bazen ben de yapıyorum - yaptığımız şeyin adı eleştiri adı altında linç oluyor.

    kendisinin bu kadar eleştirilmesinin sebebi eminim ki galatasaray taraftarının haklı yüksek beklentileri ve yerli kalitesine çözüm bulunamamasının bir tezahürüdür. ibrahim üzülmez gibi, semih şentürk gibi bir figür kendisi işte. fazlası değil. ama eleştiriler nedense fazlasıymış gibi yapılıyor.

    not: kendisinin kaptanlığından, pazubandını onun takması gerektiğini uygun görenler sorumludur.
  • 4867
    adama teknik direktorler gelip forma uzatiyor ne dicek ?

    -yok hocam ben yeteneksizin tekiyim ben oynayamam mi ?

    veya yonetime,

    -ben bu sozlesmeyi hakedicek bu takimda oynayacak yetenege sahip degilim mi ?

    arkadas bi futbolcuyu izlerken onu bilin de izleyin, sabri'yi 15 senedir izliyorsunuz her mac dani alves performansi bekleyip of cok kotu sut atti diyorsunuz. yahu sabri 15 senedir bu toplara boyle vuruyo, boyle mucadele ediyo, boyle pres yapiyor,

    yeteneginin verdigi, verecegi herseyi yapiyor bu adam.

    iyi mi degil tabiki ama elestirilcek adam bu yastan sonra sabri degil ona forma veren hocalardir.

    ---------not: bu entry'de sabri'nin calistigi butun teknik direktorleri hesaba katiniz, ay farih terime laf soktu, ay mancini ye aysala laf soktu gibi bir derdiniz olmasin.----------
  • 4869
    yabancı sınırı dalgasından mütevellit hakan balta+eboue seçimine kontra olarak riera+sabri seçimi var elimizde. hakan baltayı secerek hücumda 1-0 gerden baslıyorken ebouenin de o gün canının istememesi durumunda 2 bekten de sıfır verimle maçı kapatıyoruz ligde küçük maçlarda.

    riera ise savunmada sıkıntı yaşasa da hücumda topu ilerde cok güzel tutuyor olumlu ataklar oluşturmamızda ciddi bir etken oluşturuyor. sabri ise aynı sabri elazığspora da fenerbahceye de benzer ciddiyetle oynayan ancak futbol yeteneği yüksek olmadıgı icin ciddiyetinin getirisi kötünün iyisinden hallice bir futbol olarak bize dönen ortalama bir futbolcu.

    son olarak da biz her mac bir şekilde gol yemeye alışık olduğumuz için bırakalım hücumda etkin olabilecek rierayı eboueye tercih edelim. ve yabancı kontenjanını boşaltmak icin sağda sabriyi kullanalım.

    haa ligde büyük bir maç olursa 2 stoperi de türk yapar eboue riera sağlı sollu oynarsın sabri de balta da yedek olur, en azından beklerden ilerleyerek atak yaparız.
  • 4873
    ilk kez sağ bekte oynadığı maç, 2006 - 07 sezonunda anfield roadda çıktığımız liverpool - galatasaray maçı. orda da ikinci yarıda sağ beke geçip hasan şaşla beraber önlü arkalı oynamış, bir frikiği direkten dönmüş ve ingilizlerin sol kanadını hasan şaşla beraber çökertmişti. (maçı 3 - 2 kaybetmiştik ama tüm golleri ilk yarı yedik.)

    2006 - 2013 arasında geçen 7 sezon boyunca çalıştığı teknik adamlar şöyle:

    galatasarayda;

    eric gerets
    karl heinz feldkamp
    cevat güler
    michael skibbe
    bülent korkmaz
    frank rijkaard
    gheorghe hagi
    fatih terim
    roberto mancini

    milli takımda;

    fatih terim
    guus hiddink
    abdullah avcı

    görüldüğü gibi altyapı eğitimini tamamen orta sahada oynamak üzerine almış bir oyuncuyu galatasaray, 22/23 yaşından sonra sağ bek kullanmaya başlamış. hem de hiçbir ön hazırlık olmadan, tamamen eric gerets spontaneliğiyle. kaldı ki sabri, kadro dışı kaldığı kalli dönemi hariç -ki onda da affedilinceyine kadronun vazgeçilmezi oldu- bütün teknik adamların öyle ya da böyle forma verdiği bir oyuncuydu, hatta frank rijkaard döneminde abduş keita ile arkalı önlü muazzam bir performans sergilemişti.

    halihazırda bir kere, sabri sarıoğlu orta sahadan, vasat bir sağ beke dönüşmüşse bile çalışma azmini takdir edeceksin. orda bir anlaşalım. bu adam azimli bir adam ve kendisine verilen görevleri hiçbir zaman savsaklamadı. yoksa biz 2011 - 12 sezonunda terimin ilk 5 6 hafta farklı bölgelerde denediği ebouénin "neden geldim istanbula" türküsü eşliğinde nasıl götü yaydığını da gördük.

    ikinci olarak, bu kadar kariyerli ve başarılı teknik adam sabriyi sağ bek için yeterli görmüşse -ilk 11 ya da yedek- kusura bakmayın kardeşlerim ama bunu öyle bok atarak açıklayamazsınız. demek ki bu adam takımda kalması gereken bir adam. yerli yabancı bütün teknik adamlar sabriyi her zaman kullanmışlar. galatasarayda sağ bek oynadığı süreçte 6 yılda 3 şampiyonluk görmüş bir oyuncu demek ki rotasyonda yeterli bir adam. buna karar veren de ben değilim, galatasaray futbol takımını yönetmiş olan teknik adamların tamamı. ortada bir "konsorsiyum" var yani.

    demek ki sevgili suserlar, teknik adamlar için "orta yapamıyor, şut çekemiyor" gibi argümanlardan daha önemli şeyler var bir sağ bek seçiminde. hele yerli oluşuna hiç girmiyorum, çünkü ben bu sözlükte orhan şam, hasan ali kaldırım, ersan gülüm, ismail köybaşı vb adamların nasıl anlamsızca övüldüğünü de gördüm çok eski olmayan zamanlarda. bu adamlar büyük takıma gelince nasıl patladılar, o da ortada.

    sabri yerlidir, yedektir ve iş ahlakına sonsuz sahip bir adamdır. bu "ahlak" kavramını onunla çalışan bütün hocalar herkesten iyi biliyor kimse merak etmesin. sabri kaptan olur veya olmaz, onu ben bilemem, o da galatasarayın iç dinamikleriyle ilgilidir ama şu şartlar altında sabri galatasaray için vazgeçilmezdir. isterse sezon boyu hiç oynamasın ama o yedekte dursun.
  • 4874
    2014'e geldik hâlâ sabri'yi savunan var.

    adam hırslıymış, yüreğini ortaya koyuyormuş, altyapıda ortasaha eğitimi almış ama defansta oynuyormuş.

    beyler uyanalım artık allah aşkına azıcık düşünelim. azıcık lan. ya arkadaş biz şampiyonlar ligi takımı değil miyiz? her sene real madrid'le maç yapmıyor muyuz?** daha geçen gün juventus'u yenip şampiyonlar liginde tur atlamadık mı?

    ya arkadaş böyle bi' takımın kaptanı sabri olur mu hiç aklınız mantığınız alıyo mu sizin? böyle bi takımın sağ beki sabri olur mu beyler? real madrid'de yıllardır gördünüz mü böyle bi' şey? barcelona'da? juventus'ta? man city'de?

    vasat dediğin adam mehmet güven'dir, aydın yılmaz'dır, emre çolak'tır, ferhat öztorun'dur. bu adam şaka lan. valla şaka.

    hangi maçtı hatırlamıyorum son dakikalarda gol atmamız gerekiyodu stoperler dahil bütün takım rakip ceza sahasındaydı ve biz duran top kullanıyorduk. topun başında sabri vardı. herkese eliyle ileri gidin diye işaret yapıp topu taa bizim kaleciye atmıştı. hatırlıyo musunuz? ben orda anladım işte siz hâlâ savunuyosunuz*

    hepsini geçtim en basitinden örnek vereyim. bugüne kadar hiç yüreğini ortaya koyarak oynadığını görmediğim, hırslı olduğunu görmediğim, sadece altyapıda değil profesyonel futbol yaşamında bile sol açıkken bizde sol bek oynayan riera kendisinden 2 gömlek 3 ceket 1 palto 8 mont üstündür.

    tamam biz de kendisinden nefret etmiyoruz. yine bizim reyizimiz olsun, yine üçlü çektirsin. ama bunu sağ bek olarak yapmasın. amigomuz olsun ona kapımız her zaman açık.
  • 4875
    galatasaray'da 11 yıl gönderilmemesinin yegane sebebi, bulunduğu dönem içinde(yani 2002-2013 yılları arası) kulüp olarak çektiğimiz maddi sıkıntılar sebebiyledir. son 1-2 sezonu saymazsak, yerli futbolcuların çoğunu fenerbahçe ve beşiktaş'a kaptırdık. böyle bir durumda forma şansı bulması pek mucizevi bir olay değil. zira aydın yılmaz da aynı şekilde yıllardır şans buluyor bu kulüpte. keza aykut erçetin'den bahsetmiyorum bile. bu takımda barış özbek, mustafa sarp gibi iki kalası da rijkaard, kalli vs. oynatmak zorunda kalıyordu. şimdi bunlarda mı iyi futbolcu olarak değerlendirilecek? bu nasıl bir mantık amk? "şu, şu, şu sabri'yi oynattı o zaman iyi futbolcu bu adam" demek nasıl bir mantık abi? açıklasın biri bana bunu ya.

    bir de en çok bayıldığım argüman; yüreğiyle oynuyor(!) yüreğiyle oynamasına kasıt auta çıkacağı garanti olan topa koşarak, şov amaçlı kendini reklam panolarına yapıştırması. ya da çok sıkışırsa fenerbahçeli 1-2 futbolcu ile boğaz boğaza gelir, tamam bu hareketi yaptı ya o seneyi artık kurtardı baba. adamın hayatı şov arkadaş bu takımda. artist artist 3'lü çektirmeler, sözde amigoluk gösterileri. o zaman alın tribünden birkaç holigan düzenli olarak idmana çıkartın, basın lisansını sürün sahaya.

    her sene avrupa'ya giden, kafasına avrupa kupasını alıcam vizyonuna sahip bir takımın oyuncusu böyle mi olmalı? hala burada bu adamı savunan ya futboldan zerre anlamıyordur, ya da galatasaray'lı değildir arkadaş. ben bunu bilir bunu söylerim.

    bunun ne b.k olduğunu zamanında kalli çözmüştü ve kadro dışı bırakmıştı. araya futbolcular girdi de affetti o zaman. keşke hiç bulaşmasalardı da, defolup gitseydi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın