29
bu seferki çok güzeldi çünkü çok gerçekti be.
süper ligde geriye yaslanan bir takıma karşı oynuyorduk, dakika 60, durum 0:0. oyunun momentumu bizde, deli gibi saldırıyoruz ve maç rams park'ta. 5 kişi falan hücumdayız, oyunu organize ediyorum, davinson da hücumda. özellikle davinson ve osimhen'i çok net hatırlıyorum. kalabalık yükleniyoruz, rakip çok iyi kapatıyor. çok iyi bir pas atıyorum yani şut açısı hazır ama davi, osimhen'e doğru pas atınca şut şansı kayboluyor. geri dönüyor, bir daha topu kazanıp hücum ediyoruz, golü hemen bulmak istiyoruz. sırtım dönük topu alıp kalabalık savunmanın önünde çok iyi şut açısı hazırlıyorum, bizimkiler yine müsait şut açısına rağmen pas yapınca son anda şutu atan oyuncumuz çok net bir şut çıkaramıyor ve top auta çıkıyor. arkadaşlarıma sitem ediyorum vursanıza baba diye. sonra kalecinin zaman geçirmek için yavaş hareket ettiğini fark edip kendim topu almaya koşuyorum kale vuruşuna bırakmak için. o esnada kaleciye "hadi lannn" diye bağırırken oha amk kendi sesime uyandım. hadi lannn diye gerçekten bağıdım!.. kedi sıçradı, hanım sıçradı, ben kendi sesime uyandım ama hanım kafa açar diye salağa yatıp uyanmamış gibi kafamı kaldırmadan gözlerimi kapalı tuttum. hanım saçlarımı okşayıp teskin etti, kabus gördüm sandı tabi. ulan için için eriyorum rüyaya devam edemediğim için.
sabah kahvaltıda hanım gece uykunda çok fena bağırdın dedi, anlattım mevzuyu.
40 yaşındayım, birçok şey yaşadım. hani insanlar kariyerlerini falan paylaşıyor şuradan lisanstan mezun oldum, şurada yüksek lisansı bitirdim falan diye. ben oraları geçeli çok oldu, hiç paylaşmadım büyük bir başarı gibi görmedim. lokal ve uluslararası bir sürü kuruluşta birçok değerli ekip yönettim. gitar çalmak istedim, sahneye çıkana kadar uğraştım ve başardım. daha birçok şey... sanırım kendi çapımda bir sürü bir şey yaptım ama inanın davinson ve osimhen ile rüyada da olsa rakip kaleye yüklendiğim kadar zevk almadım. kaleciye barbar gibi bağırmak, kazanmak için aşırı bir hırs... benim rüyadaki algım belki 1 dakikadan azdı, belki gerçekte (gerçek neyse artık) 3-4 saniye sürdü ama bu kısa süredeki rüya, hayattaki pek çok şeyden daha keyifliydi. bu cümleyi kurmak bile enteresan...
süper ligde geriye yaslanan bir takıma karşı oynuyorduk, dakika 60, durum 0:0. oyunun momentumu bizde, deli gibi saldırıyoruz ve maç rams park'ta. 5 kişi falan hücumdayız, oyunu organize ediyorum, davinson da hücumda. özellikle davinson ve osimhen'i çok net hatırlıyorum. kalabalık yükleniyoruz, rakip çok iyi kapatıyor. çok iyi bir pas atıyorum yani şut açısı hazır ama davi, osimhen'e doğru pas atınca şut şansı kayboluyor. geri dönüyor, bir daha topu kazanıp hücum ediyoruz, golü hemen bulmak istiyoruz. sırtım dönük topu alıp kalabalık savunmanın önünde çok iyi şut açısı hazırlıyorum, bizimkiler yine müsait şut açısına rağmen pas yapınca son anda şutu atan oyuncumuz çok net bir şut çıkaramıyor ve top auta çıkıyor. arkadaşlarıma sitem ediyorum vursanıza baba diye. sonra kalecinin zaman geçirmek için yavaş hareket ettiğini fark edip kendim topu almaya koşuyorum kale vuruşuna bırakmak için. o esnada kaleciye "hadi lannn" diye bağırırken oha amk kendi sesime uyandım. hadi lannn diye gerçekten bağıdım!.. kedi sıçradı, hanım sıçradı, ben kendi sesime uyandım ama hanım kafa açar diye salağa yatıp uyanmamış gibi kafamı kaldırmadan gözlerimi kapalı tuttum. hanım saçlarımı okşayıp teskin etti, kabus gördüm sandı tabi. ulan için için eriyorum rüyaya devam edemediğim için.
sabah kahvaltıda hanım gece uykunda çok fena bağırdın dedi, anlattım mevzuyu.
40 yaşındayım, birçok şey yaşadım. hani insanlar kariyerlerini falan paylaşıyor şuradan lisanstan mezun oldum, şurada yüksek lisansı bitirdim falan diye. ben oraları geçeli çok oldu, hiç paylaşmadım büyük bir başarı gibi görmedim. lokal ve uluslararası bir sürü kuruluşta birçok değerli ekip yönettim. gitar çalmak istedim, sahneye çıkana kadar uğraştım ve başardım. daha birçok şey... sanırım kendi çapımda bir sürü bir şey yaptım ama inanın davinson ve osimhen ile rüyada da olsa rakip kaleye yüklendiğim kadar zevk almadım. kaleciye barbar gibi bağırmak, kazanmak için aşırı bir hırs... benim rüyadaki algım belki 1 dakikadan azdı, belki gerçekte (gerçek neyse artık) 3-4 saniye sürdü ama bu kısa süredeki rüya, hayattaki pek çok şeyden daha keyifliydi. bu cümleyi kurmak bile enteresan...