resim
Radamel Falcao García Zárate
Takım:-
Mevki:Santrfor
Yaş:39
Boy:1.77
Uyruk:Kolombiya
  • 5976
    kendisi bir imza transferiydi, gelişini futbol bütçesinden değil de marketing bütçesinden düşünmek lazım. biraz tuzlu oldu tabii ama gelecekte aa falcao da galatasaray'da oynamıştı tabii falan dedirtecek muhtemelen. umarım ileride "... kolombiyalı yıldızın, eski galatasaraylı falcao'yla telefonda konuştuğu, falcao'nun ona 'hiç düşünmeden git, galatasaray taraftarı bir harikadır' diye yanıt verdiği öğrenildi" gibi haberlerin öznesi olur.
  • 5977
    giderek nefret objesi halinde gelen, takımımızın en kariyerli futbolcusu. kendisine neden bu kadar yüklenildiğini anlamıyorum. yüksek ücret alıyor ve sakatlıklar sebebiyle maç kaçırıyor, bunların hepsi tamam ama zaten durumu bundan fazlasına el veriyor olsa yolu bizim lige düşmezdi. bu tür kariyerli ancak yaşlı oyuncuların, futbol dışı sertliğin çok fazla olduğu bizim ligde sakatlık sorunları yaşamaları da yaşları gereği sakatlık sonrası dönüşlerinin uzaması da normal. tüm bunlara bir de motivasyon sorunu ekleniyor, bu tür oyuncuların motive olması için her sezon avrupada olmak ve iddialı olmak gerekiyor. ben herşeye rağmen sezon sonuna kadar falcao'nun takımda kalmasını isterim. maç sayısının fazla ve hastalık sorununun da olduğu bu sezonda sadece diagne ve babel ile devam etmek büyük risk olur. falcao'dan verim almanın yollarını aramak, sezon ortasında alıcı aramaktan daha mantıklı olur.
  • 5978
    kendisi gidip yerine taylan'ın yükünü hafifletecek bir orta saha transferi gelirse şampiyonlukta 2-3 adım öne geçer, maddi olarak da rahatlarız. umuyorum ki artık hepimiz bu tür gösteriş transferlerine olan hevesimizi bitirmişizdir. ben de günlerce gelmesini beklemiştim ama şimdi kendime bakıyorum ki; falcao'nun gidişini dört gözle bekliyorum. artık hedefimiz genç ve başarıya aç oyuncular olmalı. takımda da bu tür kaliteli oyuncu sayısı 2'yi geçmemeli. çünkü avrupa'nın düşük bütçeli takımları aradan sıyrılıyorlarsa genç ve dinamik kadrolarından ötürü bunu başarıyorlar. en büyük örneği de glasgow rangers. 2-3 yetenekli oyuncunun etrafında fiziksel olarak iyi durumda olan makina gibi adamlar var. sonuç da ortada. kendi ligini domine ediyor ve avrupa'da da dolu dizgin devam ediyorlar.
  • 5981
    gitse de gitmese de diagne'deyiz, o yüzden ülkenin şu halinde daha fazla maaş yükü çekmeden gönderelim. bu kadar para alıp hiç oynamamak nasil bir kafa acaba? ağır sakat olsa miami de almazdi. bence oynamak istemiyor abd'ye gideceği için.
    ben son derece soğudum kendisinden. kimse yerine alinmasa da diagne, oğulcan, akbaba, babel vs derken bir şekilde idare edileceğini düşünüyorum. zaten kadromuzda varken de yok, o yuzden farketmeyecek gidisi.
  • 5982
    bizim neyimize falcao...
    eve besleyemeyeceği, giderini karşılayamayacağı evcil hayvan alan fakir gibi hissettim kendimi...

    falcao beslemek bizim çapımızı aştı aga. uzaktan bakınca çok afili duruyordu ama bizim işimiz değilmiş.

    işin kötüsü kimseyi de suçlayamıyoruz çünkü direk suçlu biziz (taraftarlar)...

    yönetimler ve hocalar hata yapar da taraftarlar yapmaz mı? yaptık işte kulübe an itibariyle 7-8 milyon euro soktuk. dua edelim de devre arasında kendine bir yer bulsun yoksa zarar büyüyecek.

    taraftarlar olarak falcao’nun zararını karşılama sandığı kurmamız lazım.
  • 5983
    maalesef galatasaray taraftarı ile arasıdaki bağ kopmuştur. sakatlıkları, covid 19 pandemik etkisi, sahada fiziki düşüşünü çok belli ediyor olması beklentileri çok düşürdü ve yollar da ayrılacak gibi görünüyor. sanırım şu an çıksın da ligi sallasın diyecek galatasaraylı kalmamıştır. bazen olmuyor, belki de 2 tarafın da hiç kabahati yoktur, sadece olmamıştır.
  • 5984
    artık oynasa da galatasaray'a doğru düzgün katkı veremeyecek bir zamanların fenomen golcüsü. fizik olarak en sağlam olduğu dönem 9da 9 + kadıköy galibiyeti yaptığımız periyottu, o dönemde bile yarıda bıraktığı, kaçırdığı maçlar var. sürekli sakatlık yaşamasını bir kenara koyarsak artık oynasa bile rakip savunmaları hiç zorlayacağını sanmıyorum kaldı ki çubuk kraker lemos'a karşı bile üstünlük kuramamıştı kendisi. devre arasına kadar diagne, babel, ihtiyaç durumunda oğulcan ve ali yavuz ile götürebileceğimizi düşünüyorum. devre arasında falcao'nun yükünden kurtulmamız gerek. elden çıkarma konusunda sorun yaşayacağımızı sanmıyorum, sonuçta ismi halen radamel falcao.
  • 5987
    bu adam devre arası gitsin ama devre arasından önce bu adamı gözden çıkarmak aptallık olur. ilk yarının bitmesine daha 10 maç var üstelik bunların arasında trabzon, beşiktaş gibi deplasmanlar var.*

    bay geçeceğimiz haftadaki boşlukta muhtemelen iyileşmiş olur. ondan sonra devre arasına kadar 5-6 maç oynayıp, erzurumda olduğu gibi 2-3 maçın kilidini açsa dahi kafi. ocak ayında gitsin istediği yere.

    devre arasına kadar alınacak her puan altın değerinde. geçen sene galatasaray ilk yarı kaybettiği puanlarla kaybetti şampiyonluğu.
  • 5991
    muhtemelen 1 ay sonra vedalaşacağımız oyuncu.

    allah'tan 2020-2021 sezonuna sadece kendisine güvenerek başlamadık. sağlıklı olsaydı diagne-babel-falcao rotasyonu bizi götürürdü ama bir adama yıllık 5 m euro veriyorsan 30+ maç oynamasını beklersin.

    fatih terim'in artık ona forma vereceğini de sanmıyorum. belki gitmeden önce son kez süre alıp veda eder.

    bu arada ben kendisinin yatmaya gelmediğine, iyi oynayıp goller atmaya çaba gösterdiğine inanıyorum, kötü niyetli olmadı hiç ama sağlıklı da olmadı malesef.

    vücudu artık kaldırmıyor üst düzey mücadeleyi.

    hayırlısı olsun bakalım, bekliyoruz ocak ayını...
  • 5995
    (bkz: 24 ekim 2020 bb erzurumspor galatasaray maçı) son golünü atıp kırmızı kart görmüştür. bu maçtan sonra 6 kasım tarihinde orta derece üst adele sakatlığı geçirdiği ve 2 hafta sahalardan uzak kalacağı belirtilmişti.
    (bkz: 31 ekim 2020 galatasaray ankaragücü maçı) marcao maçın 75. dakikasında sakatlanıp oyundan çıkmak zorunda kalmıştı. sakatlığı üst adele sakatlığına bağlı olduğu belirtilmişti. fakat marcao kendisini hızlı toparladı ve bir hafta sonraki hafta ilk 11de forma giydi. (bkz: 8 kasım 2020 sivasspor galatasaray maçı)
    iki benzer sakatlığı yaklaşık benzer tarihlerde yaşayan oyuncularımızdan biri bir haftada toparlarken, diğeri yaklaşık 35 gündür idmana, 45 gündür maç kadrosuna dahi girememiş. tabi yaş-vücut fizyolojisi gibi etmenler sakatlığın hızlı veya yavaş şekilde geçmesinde etkili olsa da bu fark bana çok fazla geliyor.
    sanki falcao gerçekten haberlerde belirtildiği gibi farklı bir sakatlık yaşamamak ve devre arasında transferini gerçekleştirmek için hem kendisi fedakarlık yapma gereği duymuyor hem de galatasaray ve hoca tarafından kullanılmıyor. son 6 haftadır takımın iyi performansı var ve kendisini de pek aradığımız söylenemez. kötü gitseydik her gün başlığına 50 entry girilmesi kesin gibiydi. ama sanki bu iyi gidişle birlikte taraftar da kendisini silmiş gibi geliyor.
    umarım devre arasında en azından kendisinin mali yükünden kurtulur ve iyi bir şekilde ayrılırız. en azından tek bir maçla da olsa aklımızda iyi kalacaktır. (bkz: 23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçı)
  • 5996
    kendisi özelinde takımlarda bir durumu belirtmek isterim, sürçü lisan edersem affola şimdiden. anlatacaklarım genel olacak olup münferit olaylar bu yazının dışında değerlendirilmelidir. umarım detaylıca aklıma gelen hatlarıyla durumu açıklayabilirim.

    kulüplerde mutlak bir hiyerarşi vardı. belki de askerde görebileceğinizden daha fazla. yani kulüp içinde görevliyseniz öyle kafanıza göre ve üstlerinize (makamca olmasa bile teamülce) bildirmeden karar veremez iş yapamazsınız. birimlerin bağlı olduğu bir üst ve onlardan da sorumlu kişiler vardır. gelelim falcao'nun durumuna ve sakatlık olayına.

    kasım ayının başında zannedersem bir sakatlık geçirmişti ve kas sakatlığıydı. 3. derece bir kas sakatlığı olmadığını herkes biliyordur. her ne kadar kulübümüzün sakatlık konusunda kamuoyunu ve taraftarı pek bilgilendirmediğini düşünsem de. 2. derece bir kas yırtığı olsa bile 4 haftada müsabakalara katılacak duruma gelecekken falcao nerede peki? bu tür sakatlıklarda kulüp yönünü belirtelim sonra da futbolcu yönünden ele alalım.

    kulüplerde bir oyuncu sakatlandığında önce oyuncu ile sağlık ekibi ilgilenir, gerekli tetkik ve değerlendirmeler yapılır. bunun sonrasında teknik ekibe oyuncunun durumu rapor edilir, tedavi programı hazırlanır ve kaç hafta sonra antrenmana kaç hafta sonra maça hazır olacağı belirlenir. bazı durumlarda başkan bile duruma müdahele olur (bizim takımda olması çok ama çok zor -fatih terim effect- ancak özellikle daha düşük liglerde veya başkanın çok sözünün geçtiği kulüplerde olabilir bizzat da anılarım var bu konuyla alakalı) ve oyuncunun x maça yetiştirilmesini ister. oyuncu da eğer sözleşmenin son yılında ise veya kendini kanıtlama eğilimindeyse veya bunların dışında çok hırslıysa bir an önce sahaya çıkmak ister. yani sağlıkçılar kendi arasında oyuncu durumuna göre de istişare ederek normal programın dışına çıkabilir bazı durumlarda.

    oyuncu yönüne gelelim şimdi de. tetkikler yapıldı, sakatlığın ne olduğu saptandı, rehabilitasyon programı hazırlandı ve oyuncuyla görüşüldü. şimdi bazı şeyler vardır ki tahlilde, görüntülemelerde, testlerde anlamayamazsınız ve sporcunun tamamen kendisinin vereceği beyana göre değerlendirilir. bunun başlıcası da ağrıdır. kas sakatlıklarında da diğer sakatlıklara göre ağrı olayı sahaya dönüşte çok daha önemlidir ve daha çok sporcunun beyanıyla değerlendirilir. sahaya dönüşte her ne kadar bilimsel veriler (örneğin ekstremite güç farkı, dayanıklılık testi vs.) etkili olsa da oyuncu ağrı skalasına göre orta şiddette ağrı hissediyor ise kesinlikle oynatılmaz. yani falcao eğer benim 5 şiddetinde ağrım var diyorsa isterse kas tamamen iyileşsin oyuncu beyanı bu şekilde olduğu için normal şartlarda oynatılmaz.

    ben de dahil hepimiz falcao'nun oynadığı maçlarda özverili oynadığını ve hatta son dakikalarda defansa gelip top çıkardığını söylüyoruz. ancak özden kaçan şu nokta var; ya bu süreçte bizim bilmediğimiz ama kulüp içinde bir durum bir sıkıntı olduysa? örneğin ocak ayında transfer döneminde falcao'nun gitmesi konuşuldu ve belki tartışma çıktı masada? fatih hoca'nın fedakarlık yapan futbolcu sevdiğini beyanlarından biliyoruz. (çenesiyle kırık antrenman yapan belhanda'yı bu konuda övmesi ve performansı o dönem görece kötü olsa da kadrodan kesik atmaması) belki de çıkan tartışmadan dolayı fatih hoca oynatmıyor, belki de falcao oynamak istemiyor? işin teknik taktik konusunu konuşurken sakatlık mevzusunu konuşurken bunları hep gözden kaçırıyoruz. kulüplerde azımsanmayacak şekilde bu tarz çoğumuza saçma gelecek -ki bence de saçma- olaylar oluyor maalesef.

    burada vicdani durum devreye giriyor işte. sorun falcao da mı, sorun yaşlanan vücudunda, sorun sağlık ekibinde mi yoksa teknik heyette mi bilmiyoruz.

    not: bu entry tamamen anektod olarak yazarlarca değerlendirilebilecek bir yazı olarak yazılmıştır. o bunu yapmıştır bu bunu yapmıştır tarzında kesinlik içeren ithamlar içermez. sadece olayı bütününce düşünüp tecrübeli olduğum sporcu sakatlığı ve psikolojisi hakkında bir şeyler karalamak istedim.
  • 5997
    umarım oyna(ya)madığı sürede (sakatlığının hakkı olan süre düşüldükten sonra tabi - kimseye haksızlık olsun istemem) fatih hoca tarafından kendisine yapılan ödememetreye bir ayar çekiliyordur.
    sonuçta rakamları hatırlamıyorum ama, kabaca bulunduğu dönemdeki maçların %50'sini kaçıran bir oyuncudan bahsediyoruz.
    merak ediyorum aldığı min 5 mil €'nun %50'sini kaçırsaydı ne hissederdi acaba?
    bilsin ki, öyle olsaydı kendisi kuvvetle muhtemel ne hissedecektiyse, galatasaray taraftarı da onu hissediyor şu an.
    adı falcao da olsa kendinin 1 ayda kazandığı maaşı sene boyunca alamayan ama canla başla çalışan birçok oyuncu var takımda.
    aslında sırf kendisinin maaşından çıkabilmek bile maddi olarak şampiyonlar ligine katılmışız etkisi yaratır önümüzdeki sezon için.
    zaten son 3 haftalık görece dinamik ve üretkenliği yüksek oyun şeklimize bürünebilmek için, kalite olarak olmasa bile sırf hareketli oyuncularla sahada yer almamız bile yetti.
    bu bağlamda buradan dersler çıkarıp, kalite de önemli ama temelde hareketli, dinamik ve güçlü oyuncularla bezemek lazım takımı genel transfer stratejisi olarak.
  • 5998
    beyimiz, muslera ve saracchi ile beraber kendileri için hazırlanan özel program dahilinde çalışan üç oyuncudan biriymiş yine.
    14 haziran 2020 çaykur rizespor galatasaray maçında muslera'nın ayağı kırılmıştı bildiğiniz üzere. bakın altını çizerek söylüyorum, ayağı kırıldı. o günden beri muslera hiç oynayamadı ama iyileşti ve dönmek üzere. peki bunu neden belirttim? bu beyimiz muslera'nın ayağı kırıldığından beri kaç maç oynadı dersiniz? ben söyleyeyim: 8. evet ayağı kırılan muslera dönmek ve formasına kavuşmak üzere ama bu bey o süreçte 8 maç oynadı ve ilerleyen günlerde de pek oynayacak gibi durmuyor. helal olsun abim.
App Store'dan indirin Google Play'den alın