resim
Okan Buruk
Görev:Teknik Direktör
Takım:Galatasaray
Yaş:51
Uyruk:Türkiye
  • 12426
    kriteri lig şampiyonluğu olanların çok başarılı olarak atfettiği hocamız. ancak ben aynı görüşte olamamakla birlikte günden güne de daha büyük bir hayal kırıklığına uğruyorum kendisiyle ilgili. yapmış olduğu tercihlerle ciddi olarak beni hayal kırıklığına uğratıyor. kendi sistemine göre hareket etmemesini, 3. senesi başlamasına rağmen set hücumunu geliştirememesini ve ayrıca da elimizdeki kadronun yeterli olduğunu düşünmesini eleştirmek istiyorum.
    bu taktik ve oyun anlayışıyla avrupa'da başarı hayal, onu ilk önce yazmak gerek. bütün anadolu takımları gibi golü attıktan sonra geri çekilip, bekleyen takımlar olmayacak avrupa’da karşımızda. golü attıktan sonra seni kontrataklarla yıpratan, 120 km’ler koşan, alanı iyi daraltan disiplinli takımlar olacak. geçen seneki molde, kopenhag, sparta prag maçlarını düşündüğümüz zaman ne demek istediğimi daha net anlarsınız.

    ilk önce çok uzatmadan yapmış olduğu kadro yapılanmasını inceleyelim;

    zaha,ziyech,zaniolo,tete,yusuf demir kendisinin onayladığı kanat transferleri. hangisi tempolu, defans özellikleri bir nebze olan 451 kanat oyuncuları ? zaten hiç birinden de elle tutulur bir verim alamadığımız ortada.
    bek transferlerine bakalım. leo dubois(tempo sıfır) adakugbe, kazımcan,angeliño, köhn. şimdi de jelert. ısrarla 352 nin kanat beklerini transfer etmesini ben hakikaten çözemedim. üstüne ofansif kanat oyuncularıda defansa yardıma gelmeyince sonuç angeliño gitsin köhn gelsin.şimdi de köhn gitsin. bu bölgede de verim yerlerde çünkü oyun anlayışına uyan transferler değil.
    orta saha, torreira harici var mı olmazsa olmaz orta sahamız? ben buraya kaan ayhan’ı da eklemek isterim. göstermiş olduğu 6 numara performansıyla beni çok şaşırttı. çok iyi bir yedek hakikaten.
    diğer orta saha transferlerine bakalım tek tek hep birlikte.
    sergio,midtsjo, demirbay,ndombele….bir şey yazmaya gerek yok sanırım. bu sene sara transfer edildi. sara 433’ün sağ orta saha oyuncusu izlenimi verdi bana. umarım yanılırım ve hocanın sistemine uyar, süper bir performans gösterir.
    valla ben burda bırakıyorum, gecenin bir vakti yoruldum, sonra devam ederiz.
  • 12427
    oynatmak istemediği futbolcular için en sık kullandığı bahaneler, “riske etmek istemedik, hafif ağrısı var, oyunun gidişatına göre kullanacağız” olan teknik direktörümüzdür.

    ingiltere 1 ay kamp yemiş adama bile “hazır değil” diyebilir okan hocam. takımda zor bela koşan bir sürü oyuncu var ama okan hocam bir oyuncuya “hazır değil” diyorsa o oyuncu kulübede fındık fıstık yemeye başlasın. diğer arkadaşları gibi bitkin ve koşamayacak duruma gelince “hazır” olacak sanırım yeni transferlerimiz.
  • 12428
    oynatmak istediği bir oyun anlayışı var. "yok" demek haksızlık olur. mantalitesi pragmatik, hızlı, sonucu elde etmek üzerine. sahayı, oyunu kazanmak gibi öncelikleri/dertleri yok hocanın; tabelayı kazanma peşinde kendisi. pas oyunu, pozisyon oyunu gibi kavramların futbolu zorlaştırdığını düşündüğünden de eminim. saygı duyarım. katılmam ama saygı duyarım. ancak sorun şu, haziran 2023'ten beri bir-iki istisna haricinde kafasındaki oyun anlayışına zerre uygun olmayan transferler yapılıyor. hocanın oyununa uygun yaptığımız transfer oranı 20%'dir. hocanın oyunu topun bizde olduğu anlarda dinamizm ve yüksek yüzdeli bitiricilik gerektiriyor, topun rakipte olduğu anlarda da tempo, atletizm ve güç gerektiriyor. peki böyle bir oyun anlayışının 8 numarası kerem demirbay olabilir mi? veya sergio oliveira olabilir mi? sağ kanadı ziyech olabilir mi? sol kanadı zaha olabilir mi? sağ beki dubois olabilir mi? milot rashica'ya atıfta bulunulduğu zaman "40 puan fark attığımız takımın rashica'sına mı kaldık?" deniliyor ama mesele rashica değil ki. rashica isimlendirilmiş bir örnek sadece. boey'in rakip yarı alanda bekleri-kanatları kevgire çevirdiği pek çok maç gördüm ben 2022-2023 sezonunda, boey'in bu aksiyonlarının hepsinde kademesinde rashica vardı. boey-rashica gibi değil de, rashica-boey gibi diziliyorduk o anlarda. ve rashica bunu bir kere, iki kere göstermelik yapmıyordu; oyun içerisinde ne kadar sefer gerekiyorsa, o kadar sefer yapıyordu. okan hocanın oyun anlayışında işte böyle bir kanat lazım. oyun planına sadık, disiplinli, iki yönlü. rashica olmaz da ismi, mashica olur. isim fark etmez. ama zaha olmaz, ziyech olmaz, tete olmaz. yusuf demir de olmaz. yunus akgün de olmaz.

    orta saha konusuna gelelim. temmuz 2023'te ne düşünüyorsam aynı şeyleri düşünüyorum. okan hoca o pozisyonda ne istediğinden emin değil. geçen yaz şampiyonlar ligi ön elemeleri döneminde "6 numara da oynayabilen 8 istiyorum", "ama aslında 8 numara da oynayabilen 10 numara da lazım" gibi çok garip demeçleri vardı. aynı mantık ile ilerlemeye devam ediyor bu yaz da. haftalar boyunca galatasaray'ın elindeki orta sahaların çok iyi oyuncular olduğunu, elimizdekilerden farklı ve özel meziyetlere sahip olan, yani topu taşıyabilen bir orta saha oyuncusu baktıklarını söylüyordu hoca. bundan bir hafta önceki maçta da gedson'u bu özelliğinden sebep övmüş, aradığımız profil olduğunu söylemişti. dün bakıyorum gabriel sara'nın topu depar ile taşıyan değil, topu pas ile ilerleten bir orta saha olduğunu ve wendel gibi olmadığını söylüyor. ben oyuncuyu pek fazla tanımıyorum ama tempo ve dinamizm oyunu oynamaya çalışırken elimizde bir sürü olan pas oyunu orta sahalarına bir yenisini daha eklediysek; yandık o zaman. dün sara'yı hiç de dinamik ve tempolu bir oyuncu olarak görmedim bu arada sahada, onu da söylemekte fayda var. umarım maçlık bir görüntüdür. 20 milyon euro'nun üzerinde bir tutar ödeyip genç bir oliviera veya genç bir kerem demirbay aldı isek, işimiz çok zor bu sezon.

    özetle hocanın kafasındakiler başka söylüyor, transferler başka söylüyor. biz ne oynamak istiyoruz, ne oyununa yönelik transfer yapıyoruz? biri bembeyaz ise, öteki simsiyah. o kadar birbirinden farklı ve uzak. bu şekilde olunca karman çorman bir görüntü oluyor sahada. dün top bizde iken biz oynadık, top hatay'da iken hatay oynadı. orta sahada rakibi bozmaya yönelik hiçbir çabamız olmadı. bu gibi git-geli çok halı saha maçı kıvamındaki oyunlarda kalite konuşur. golleri atan oyuncularımız icardi ve batshuayi zaten, kalitenin konuştuğu ortada. ama bu oyunun borusu sadece ligimizde ve sadece belirli takımlara karşı öter. fenerbahçe'ye, beşiktaş'a karşı ötmez. avrupa'da young boys'a karşı bile ötmez. geçen sene çok zorlandığımız ve skor olarak kazandığımız ancak oyun olarak kaybettiğimiz molde eşleşmesinde elimizde sacha boey vardı, bugün o da yok. jelias elert iyi bir oyuncu ama boey kalitesinde değil. young boys'a karşı oynar mı, oynatılır mı, bu da şühpeli. gabriel sara oliveira'nın, kerem'in bir tık daha iyisi ve farklı özellikler barındırmayanı ise, ben söylemiyorum hoca böyle söylüyor, o zaman şampiyonlar liginde grupları görebilmemiz için bize bir mucize lazım. yapılan bütün eleştirilerin işaret ettiği tek nokta da zaten şampiyonlar ligi ön elemesi. alıştık geçen seneden beri iç-dış fark etmeksizin ligde rus ruleti kıvamındaki maçlara. ama bu ruletin avrupa arenasında işe yarama ihtimali 0%. bu rulet mantalitesi bizi gruplara götürmeyecektir. acı ama gerçek.
  • 12430
    ben biraz söylemlerinden dem vuracağım. sürekli son iki senenin şampiyon takımından, zamanla yine aynı seviyelere çıkacağımızdan bahsediyor. sürekli geçmişteki takımı ve oyunu referans göstermesi bana göre oyuncuların doygunluğa ulaşması ve rekabetçi ortamın kaybolması gibi bazı açılardan problem yaratma olasılığı taşıyor. biz her sene bir öncekinden, geçmişten, geçen seneden daha iyi olmak zorundayız diye düşünüyorum. bu takım geçen sezon her ne kadar ligde fırtına gibi estiyse de özellikle fizik kalitesi yüksek takımlara karşı hep zorlandı. güçlü noktaları vurgulamak güzel ancak oyuncu kalitesini ve oyunun bu anlamdaki eksik noktalarını yok saymamak gerekiyor. orta saha ikilisi hala oturmuş değil ve işlemiyor, keza kanat bek ve açık oyuncularının beraber oynama alışkanlığı yok. yani bu takımda halen yapacak çok iş var. icardi ve muslera'nın dönüşüm ve gelişime dikkat çekmesi bu anlamda çok manidar. dilerim okan hoca yönetimin çaresizlikten oluşturmaya çalıştığı "şampiyon takım" illüzyonuna kapılmaz çünkü hazırlık maçlarının yanında oynanan iki resmi maç bu takımın eksiklerini net şekilde gözler önüne seriyor. geçen sezonun artık geride kaldığını, rakiplerin kuvvetlendiğini, oyunların değiştiğini, bizim de oyun anlamındaki eksiklikleri gidererek buna her sene yeniden adapte olmamız ve oyunumuzu kuvvetlendirmemiz gerektiğini daha net söylemlerle vurgulamak gerekiyor.
  • 12431
    13. olan, 3 senedir şampiyon olamamış takımı alıp 2 sene üst üste, 2 senede de rekorlar kırarak şampiyon yapan hoca. ki ne şartlarda, kulüpler birliğinden tff’ye ne halde olduklarını hatırlayalım. hoca olarak da girmedi bu kulübün kapısından 90’ların başından beri kulüpte. yani bizden, tanıdığımız ettiğimiz bir adam.

    neden sanki dün ilk maçına çıkmış gibi eleştiriliyor? yani sanki hoca değilştirdik, yeni hoca geldi ve ilk maçında ışık vermedi. bakın burada hoca hatası vardır, tribünün hocaya bir konudan kızıp tavır alması vardır, kimilerinde yabancı hoca kimilerinde terim özlemi vardır falan falan yani milyon sebep vardır.

    ama en baş sebep dursun aydın özbek yönetimidir. iki sene üst üste şampiyon olmuş rekortmen hocayı bu kadar ağır tartışmaya açtırmak sadece özbek yönetiminin başarabileceği bir olay. öyle bir kaos ortamı ve beceriksizlikler silsilesi yaptılar ki, tebrik etmek lazım. bunu başarabilecek başka bir yönetim yok. ne pahasına? bildiğimiz erden timur’u yeme pahasına. bilmediğimiz varsa -ki vardır yoktur demiyorum- zamanla onu da elbet öğreniriz. tek gerçek; bu yönetim hiç ışık vermiyor ve içi de gayet kaotik duruyor; işte metin öztürk sportif aş’ye geçmek istedi olmazsa istifa ederim dedi muhabbetleri vs.
  • 12432
    üstünde baskı olması çok normal. milyon dolarların döndüğü sektörde dünyanın en bilinen takımlarından birinin başındaysanız, hayat size kolaylıklar sunmayacaktır.

    tabii ki rakipler üstüne gidecek, medya-basın pusuda bekleyecek. tüm bunlar olurken siz ne yapıyorsunuz? asıl mesele bu. pısıp geri adım mı atıyorsunuz? yoksa savaşıp, mücadele edip, gereken neyse cevabını mı veriyorsunuz?

    bence okan hoca’nın kariyeri açısından çok çok önemli bir sezon bu. bir üst kulvardaki elit hocaların seviyesinde olduğunu hem sahada hem saha dışında göstermeli.

    ben hocamıza inanmaya devam ediyorum.
  • 12433
    özellikle ziyech'in maç içerisindeki performansını göz önünde bulundurunca "en hazır oyuncum" dediği yusuf demir'i neden düşünmediğini merak ettiğim hocamız. hocanın alameti farikası olan forma adaleti konusunda üst üste 2 maç sınırlarının dışına çıkması beni şaşırttı açıkçası.

    tüm bunları canlı yayında konuşuyoruz, bekleriz;

    https://youtube.com/live/rW5fEerTTcM?feature=share
  • 12439
    işi çok zor malesef.

    en son davinson olayı mesela. kupa maçında nelsson çok kötü oynayınca lig maçına davinson ile çıktı. daha sonra ise davinson sakatlandı. davinson'un zaten sakatlık riski olduğu yazılıp çiziliyor şimdilerde.

    hoca davinson'u oynattı laf yiyor. oynatmasa laf yiyecekti. oynatmayıp sakatlık durumu var dese yine laf yiyecekti. çok değişik bir durum.
  • 12441
    (bkz: 13 ağustos 2024 fenerbahçe lille maçı)
    (bkz: jose mourinho)

    herhalde kıymeti dün gece biraz daha anlaşılmıştır diye düşünüyorum. tabi ki eleştireceğiz, kızacağız, eksik gördüğümüz hatalı bulduğumuz yerleri söyleyeceğiz o çok farklı bir durum. ama kendisinin geçen sene neyi başardığını daha iyi anlamışızdır umarım. jose morinho'nun ağladığı ortamda 3 eleme geçip şampiyonlar ligine kalmış, çatır çatır da top oynatmıştır.
    şimdi darısı bu senenin başına bakalım.
  • 12442
    ipleri eline alması gereken efsanemiz. belli ki şu aralar camiamız biraz karışık. taraftar yönetimden nefret ediyor, sezon başı henüz oyuncular pek hazır olmadığı için oyundan memnun değil. kim gidecek kim kalacak hala tam belli değil, takımda ağlak futbolcular var, sürekli hata yapan formsuz oyuncular var.

    şu noktada ipleri eline alıp en azından taraftar ile takımı birleştirmesi gerek. konyaspor ve young boys maçında güzel 2-3 farklı galibiyet, biraz iyi oyun ve mücadele bu etkiyi yaratır.

    maç sonu kimseyle dişişmeden, güzel birleştirici olursa sezona daha pozitif başlarız. sistemi biraz daha oturtması gerekiyor. takımın eksikleri var fakat bu sezon transfer olacak gibi değil. en azından oyun içi eksiklerimiz için farklı çözüm yöntemleri geliştirmeli.
  • 12443
    hocamızı az buçuk tanıdıysak mourinho'nun şampiyonlar liginden elenmesinden sonra takımını young boys maçlarına en iyi şekilde hazırlar ve gruplara kalır. patronun kim olduğunu ele güne, dosta düşmana hatırlatır.

    maçtan sonra ise "bazıları şampiyonlar ligi gruplarına bir metre giremiyor ama ben komple takımı soktum" der kudurtur.

    bekleyelim görelim.
  • 12447
    bek ve kanat rotasyonunda son derece müsrif olan hocamız. fatih terim misal kanatta emre çolak, engin baytar, sinan gümüş ve başka bir çok kişiden verim alıyordu. beke evirdiği riera ile şampiyonlar liginin yarı finalini zorluyordu. oyuncuların suyunu sıkıyordu adeta.

    okan buruk ise ziyech, zaha, zaniolo, barış ve kerem’li kanat rotasyonundan verim almakta zorlandıkça zorlanıyor. özellikle zaha ve zani’den hiç faydalanamadık. şimdi de zaha gitsin, köhn gitsin yenileri gelsin.

    zamanında fatih hocanın söylediği ve linç yediği “çalışarak gelişemiyorsak değiştirerek gelişiriz” sözünü pratikte uyguluyor okan hoca.
  • 12448
    önümüzdeki 5 haftalık zaman diliminde mutlak suretle yapmak zorunda olduğu iki şey var: biri young boys takımını eleyip şampiyonlar ligine kalmak, öteki kadıköy'de fenerbahçe'ye yenilmemek. mümkünse de yenmek. kimleri aldırır, kimleri gönderir, nasıl bir takım ile başlar, nasıl bir takım ile maçları bitirir ben bilmem. karışmam da, ilgilenmem de. ama young boys takımını elemek ve şampiyonlar ligine katılmak zorundayız. bunun telafisi yok. fenerbahçe derbisinin puan anlamında uzun lig maratonunda telafisi var aslında ama son iki derbiden birinde 10 kişi fenerbahçe'ye 50 bin taraftarın önünde yenilip, diğerinde de olimpiyat stadında beşiktaş'tan 5 tane gol yiyen bir teknik direktörün arka arkaya üçüncü bir derbi mağlubiyeti kredisi yoktur. en azından benim gözümde. okan hoca galatasaray'ın şampiyonlar ligi gruplarına kalmasını sağlamalı (bunun affı yok) ve (veya değil) kadıköy'de fenerbahçe'ye en azından yenilmemeli. bu iki konu benim için çok önemli. "hocanın galatasaray'daki kaderini belirler" falan demiyorum ama benim gözümde azalan değerini artırmak veya azaltmak adına çok önemli sınavlar bunlar. şahsi düşüncelerim bunlar elbette ki, herkesin hoca ile ilgili farklı bir yaklaşımda bulunma hakkı mevcuttur.
  • 12449
    hocamın arkasındayım.
    en kötü günde de arkasında olacağım.
    bazen eleştireceğim ancak yenmemesi için her türlü duyarlılığı sağlayacağım.
    ancak kendisi büyük ihtimalle derin uykuda.
    halk arasında hamzadengeoğlu sendromu olarak adlandırılan transfer istemezük düşüncesindeyse bir an önce bu yanlıştan geri dönmelidir.
    2 şampiyonluk sahibi, rekorların teknik direktörüsün okan hoca.
    billurları çıkarıp aga bana buraya adam alın yoksa gidiyorum diyerek rest çekmenin zamanı geçiyor.
    seni gönderecek yönetim ayağına sıkar. belki 1 yılımız gider ancak mayısta seçim olur. yeni sezon yine gelirsin. bu konuda artık netim. bu yönetime birileri kulüp içinden ders vermeli. çünkü taraftarın sesini yönetim bizim üzerimizden galatasaray'a oyun var diyerek savuşturmaya çalışıyor. çok tanıdık geldi aslında bu ama neyse.
    hocam ne olur at şu ölü toprağını üzerinden. iki kelime yap, transfer istiyorum de.
    zamanında terim çıkıp transfer söylentileri ile ilgili 2 kelime yapardı herkes suspus olurdu, basın afallardı. doğruydu yanlıştı tartışılır ancak ağırlık böyle bir şey.
    sen üvey evlat değilsin, rica ve minnet ile oraya gelmedin. başarılıydın ve üstüne koydun. geliştin öğrendin ve başarıya aç halinle hala saldırıyorsun. hocam yönetime ayar ver. son söz inşallah 25. şampiyonluk kupası ellerinde kalkar.
App Store'dan indirin Google Play'den alın