• 44251
    "bu basın toplantısını galatasaraylılara hitaben yapıyorum. göreve geldiğimiz günden beri basının önünde çok olmamaya, maçların ardından demeç vermemeye özen gösterdik. fakat içinden geçtiğimiz süreçte birtakım hassas konularda sizlerin karşısına çıkmak zaruri hale geldi.

    bizim amacımız popüler olarak değil, galatasaray için doğruları yaparak bu koltuktan ayrılmak. ben galatasaraylıyım. her hareketimin hesabını önce kendi galatasaraylılığıma, sonra camiaya ve taraftara veriyorum.

    biz burada galatasaray'ı korumak için hareket ediyoruz. baskılar nereden, kimden gelirse gelsin boyun eğmeyiz. türk futbolu bugün dibe vurmuş durumda. geçen gün tff ile ilgili yaptığım tüm açıklamaların arkasındayım.

    herkesin eşit şartlarda yarıştığı, cezaları ve ödülleri eşit şartlarda aldığı bir federasyon istiyoruz. galatasaray'a verilen cezalardan ziyade farklı takımlara, kişilere verdiği, vermediği cezalar önemlidir.

    galatasaray'ın maçını kötü yöneten hakemin bir sonraki hafta başka maça verilmesinin ne anlama geldiğini biliyoruz.
    mevcut federasyon tüm bu olan bitenlere rağmen kendi bildiğini yapmaya, içerdeki ekipler kendi keyiflerine göre yönetmeye devam ediyorlar. içerde ne olup bittiğini zaten daha önce açıklamıştık.

    ben kulübümün haklarını savunmaya devam edeceğim. hak, bağırarak, çağırarak savunulmuyor. geçtiğimiz senelerde bağıran birçok kulüp ve yönetici gördük. biz akılcı ve sonuç odaklı hareket edeceğiz.

    tff'de bir değişime gidilmesi gerekiyor. kulüpler de bunda mutabık. bizi yönetenler bize rağmen bizi yönetiyor. hakem atamalarını yapan kişiler, disiplin sevklerini yapan kişilerin isimlerini ben vermesem bile biliyorsunuz. isimler değişiyor ama sistem değişmiyor.

    galatasaray'ın adaletli bir ortamda nasıl performans gösterdiğini bu sezon avrupa'da gördük. bu iş böyle giderse, diğer büyük önemli kulüpler de aynı önlemleri almayı düşünecektir. çıkmaz sokağın sonuna gelindi.

    biz onlara neden alt sınırdan verdiniz demiyoruz. suçun bir cezası vardır. suçun cezası kişiye veya kuruma göre değişmez. herkese eşit verirsin. kimseye jest yapılmasın, jest yapılacaksa bir kulübe yapılmasın. sert tutum gösterilecekse tüm kulüplere gösterilsin.

    bugün alışkanlık galatasaray oyuncularına ve teknik adamlara verilen cezaların hep üst sınırdan olmasıdır. diğer takımlara ise cezalar hep alt sınır ya da daha da altından verilir. biz herkese cezaların eşit şekilde verilmesini talep ediyoruz.

    kişisel ilişkilerin iyi olduğu veya orada daha fazla vakit geçiren veya kişilerin daha fazla yakınlık duyduğu kulüplere, aynı maddelerde verilen cezaların alt sınır veya alt sınırın altında verildiği gerçeği var.

    ben seçilirken kısa vadeli şampiyonluk sözü vermedim. ileriye dönük istikrarlı başarı hedefleyen bir kulüp sözü verdim. 5 senelik bir plan için geldik, bu hedefe ulaşmamızın önündeki en büyük engel futbolu yönetenler.

    bundan sonra gelecek federasyon başkanının popüler olmamasını istiyorum. gelenlerin herkese eşit olmasını talep ediyoruz. popüler başkan değil, her takıma eşit olacak yönetimler istiyoruz.

    galatasaray maçları üzerinden hakemlere mesaj veriliyor. salı günü şampiyonlar ligi müsabakası yönetecek hakemi pazar günü bizim maça atadılar. genelde sakatlık riskini göze alarak böyle atama yapılmaz.

    galatasaray, avrupa'da mücadele eden tek camia. kadınlar için rakibimizle birlikte bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. türk sporuna bu kadar katkı yapmaya çalışırken, önümüzde engeller var. bu engellerin artık ortadan kalkması lazım.

    fatih terim'e verilen cezayı geçmişte başkalarına verilen cezalarla kıyaslayın karar verin, 6 maç adil mi değil mi? biz bundan bahsediyoruz ve eşitlik istiyoruz.

    futbolcularımız hakem kararlarından etkileniyor elbette. emeklerinin karşılığını alıp alamayacaklarını bilmiyorlar."

    burak elmas
  • 44252
    “oyuna kötü başladık. bunu kabul etmek lazım. sonra oyunun hakimi olduk. oyunu diğer tarafa yıktık ve altay’ı baskı altına aldık. direkten dönen topumuz vardı ve sonrasında beraberliği yakaladık. yüzde 65’e 35 gibi çok ciddi bir oranla topa sahip olduk. çok şut kullandık. 2-1’i yakaladık. maalesef talihsiz bir penaltı pozisyonu oldu. herkese göre penaltı yorumu değişiyor. bize göre de değişiyor. vücuttan sekip kola gidiyor. bunu cüneyt hocaya söylediğimizde kurallar değişti diye yanıt verdi. anlamadık. ben de kendisine geçen haftayı örnek verdim. geçen hafta önce topa vurdu, sonra ayağına vurdu dediler. bu penaltı pozisyonları bize geldiği zaman farklı yorumlanıyor. fenerbahçe maçında iki eliyle ittiriyor, verilmiyor… garip şeyler oluyor. bize karşı olması bizi ciddi manada yoruyor. kafalarda çok ciddi soru işaretleri oluyor. gerçi artık bu soru işaretleri de olmuyor artık. bize göre artık çok ciddi bir oyunun içerisinde olduğumuzu hissediyoruz ve görüyoruz.”

    "geçen hafta emre'nin pozisyonda hakeme sorduk, önce topa vurdu dedi. tamam dedik. cüneyt çakır, kendisi dünya kupası'nda geçmişte aynı pozisyonda penaltı vermedi, burada penaltı verdi. vücudundan sekiyor, kolay geliyor. öyle yorumluyor ama kurallar bize gelince farklı, başka yere gidince farklı. biz iyi oynarız, kötü oynarız, onlar başka şeyler. bunlar hakemleri ilgilendirmez. biz gerekeni yaparız kendi içimizde. ama oyun bizim elimize geçmiş, coşkuyu almışız, golü atmışız. 20'nin üzerinde şut atmışız. ama böyle bir kararla oyun dönüyor. önüne geçiyorlar.''

    ''çok şey söylemek istiyorum. hocaya verilen cezalar inanılır gibi değil. açıklandığı zaman dilimi inanılır gibi değil. perşembe çok önemli bir maça çıkıyoruz. tamam perşembe açıklıyorsunuz ama cuma açıklayın. ne olur? galibiyetin keyfini çıkartalım. ne olur yani? çok garip bir oyunun içindeyiz, görüyoruz bir şey yapamıyoruz. çok enteresan. oynadığımız oyun bizi ilgilendirir, iyisiyle, kötüsüyle. maçın hakemi oyunun önüne geçmemeli. bana göre cüneyt hoca önüne geçti. nelsson'un pozisyonu var, ibrahim'in eline çarptı top. onda da eli açık. böyle çok pozisyon var."

    "biz iyi oynuyoruz, bunu biliyoruz. bazen iyi oyunumuzu skorla özdeşleştiremiyoruz. bu maçın tamamına yakını çok güçlü oynadık. kazanmamız da gerekiyor, bunu da biliyoruz. ama bu oyun bizi ilgilendirir, hakem maçın önüne geçmemeli. toplamda 20'nin üzerinde maç var. bir seri yakaladığımız zaman, geçmişte yaptığımız gibi, biz gelebiliriz arkadan. bundan bir şüphemiz yok. bu güçlü oyun bize gösteriyor. devre arasında transferlerimiz de olacak"

    "ilk 11'i belirlerken hem idmana göre, hem de maça göre kararımızı veriyoruz. bazen dinlendiriyoruz, bazen oynatıyoruz. bugün cicaldau'nun eksikliğini çok hissettik o bölgede, covid olduğu için oynayamadı."

    “geçmişte çok ciddi puan kayıpları kapatılıp şampiyon olundu. biz bu oyunu oynuyoruz. oynadığımız oyunu pozisyon zenginliğiyle gösteriyoruz. geçen hafta santrforlarınız gol atamıyor dediler. bu hafta attılar. oyunu tutmamız gerekiyor. hemen arkasında bir penaltı oldu. bir pozisyon her şeyi çevirebiliyor. penaltı pozisyonu da öyle bir pozisyondu. bana göre penaltı değil. hocanın takdiri öyle oldu. bu şekilde maçı kaybettik. puan kaybını kapatabileceğimize inanıyoruz. oynadığımız güçlü oyun bizi inandırıyor. devre arasında transferlerimiz olacak. daha çok maç var. dört maçta üç beraberlik, bir mağlubiyet aldık. sekizde sekiz başladığımız zamanlar oldu. galatasaraylılar hiçbir zaman umutlarını kesmesinler. fatih terim var. biz varız. galatasaray türkiye’nin en büyük kulübü ve camiası. ayağa kalkıp ilerleriz.”

    necati ateş

    (bkz: 4 aralık 2021 galatasaray altay maçı)
  • 44253
    “basın mensubu arkadaşlarım, saygıdeğer galatasaraylılar… bugün bu basın toplantısını galatasaraylılara hitaben yapıyorum. burada geçtiğimiz günlerde gelişen bir takım hadiseler sonrasında, biliyorsunuz iki basın toplantısında bir de sohbet toplantısında bir araya geldik. göreve geldiğimiz günden itibaren basının önünde fazla olmamaya, temsil makamı olduğumuzun farkındalığıyla maçlar sonrası demeç vermemeye özen göstererek, galatasaray'ın gerçek yıldızlarının tüm takımlarımız, antrenörlerimiz, sporcularımızın olduğu bilinciyle hareket ettik. şunu bilmenizi isterim ki, sizlerin önüne çıkmak beni mutlu etmiyor. mümkün olduğu kadar çıkmıyor, çıkmak istemiyorum. galatasaray adına gerçek konuşması gereken antrenörler ve sporcularımızın konuşması gerektiğini düşünüyorum. içinden geçtiğimiz süreçte bir takım hassas konularda sizlerin karşısına çıkmak zaruri hale geldi. bu zaruret şu anda oturduğum ve temsil etmek üzere üyelerimiz tarafından seçildiğim başkanlık koltuğunun gereğini yapmak sebebiyledir. bugün benim ve arkadaşlarımın oturduğu koltuk sadece bir koltuktan ibaret değildir. ali sami yen ve arkadaşlarının yola çıkarken koyduğu vizyonu, direnme, yolda karşılaştıkları zorluklara direnmenin ve bu direncin sonunda kulübümüzü bugün getirdikleri durum gereğince, bütün bu değerleri ve idealleri savunmamız gereken bir koltuktur. ali sami yen ve arkadaşları bir grup arkadaşın belli idealler ve değerler çerçevesinde sistem ne kadar karşılarında olursa olsun, okulda futbol oynamaları yasaklanmasına rağmen, dışarıda futbol oynamak yasak olmasına rağmen, türkiye'de sadece futbol değil tüm diğer spor branşlarında en iyisini yapmak, türkiye futbol spor dallarını yaymak ve daha da önemlisi bu spor dallarında türkiye'yi temsil ederek yurtdışında türkiye’ye bir çok başarılar kazandırma ideallerinden asla vazgeçmemiş olmalıdır.”

    bugün bu basın toplantısında farklı beklentiler var. bunu biliyorum. bağırmak, çağırmak, masaya yumruğunu vurmak… bunlar çok telaffuz edilen şeyler ama bunların etkisi çok kısa. bir hafta, iki hafta yönetim kuruluna popülerite getiren, hem yöneticiyi hem camiayı kısa vadeli tatmin eden ve rahatlatan açıklamalardır. bugün böyle bir beklentiniz varsa bunu burada görmeyeceksiniz. seçime girerken hiçbir zaman kısa vadeli bir başarı veya kısa vadeli mutluluk sözü vermedik. galatasaray'ın içinde bulunduğu zorlu durumdan galatasaray çıkararak sürdürülebilir ve hepimizin, çocuklarımızın, ilerde genç galatasarayların gurur duyacağı sürdürülebilir başarılarla dolu bir galatasaray geleceği vaat ederek geldik. bunun da kolay bir yolu olmadığını biliyorduk. bu yolda şahsen çok yıpranacağımızı, belki de popüler olmayacağımızı bilerek geldik. amacımız popüler olmak değil. galatasaraylı olarak doğruları yaparak bu koltuklardan ayrılmak istiyoruz.”

    “burada şu unutulmasın ki her şeyden önce ben bir galatasaraylıyım ve yaptığım her hareketin hesabını ilk önce kendi galatasaraylılık vicdanıma, daha sonra da üyelerimize ve tüm galatasaraylılar veriyorum. benim için en önemlisi kendi galatasaraylılığım ve kendi galatasaray vicdanım. çünkü orada galatasaray'a yanlış yapmak, yanlış yaptırmak asla yok. oturduğumuz koltuğun getirdiği geçici zorluklar var. bu zorluklarla mücadele edip gerekirse de en radikal kararlar almaktan da imtina etmiyoruz. bunu bağırarak çağırarak değil, ali sami yen ve arkadaşlarının yaptığı gibi akılcı bir yöntemle yapıyoruz. bizim üzerimizde dönem dönem baskılar kurulmaya çalışılıyor. transfer döneminde olsun, dışarıya göstermemiz gereken tepkilerde olsun… galatasaray’ı ve geleceğini korumak adına en doğru hareketi yapmak için düzgün düşünerek, hata yapma lüksümüz olmadığını bilerek hareket ediyoruz. kimden gelirse gelsin başta ben ve yönetim kurulu arkadaşlarım bu baskılara boyun eğmeyeceğiz. bugün geldiğimiz durumda türk futbolu dibi görmüş durumda.”

    “türkiye futbol federasyonu ile ilgili geçmişte yaptığım basın toplantısı ve sohbet toplantısında yaptığım açıklamaların tamamının istisnasız arkasındayım. federasyona gittiğimizde, sadece kendimiz değil tüm kulüpler adına konuşuyoruz. çünkü bizler ilk önce sistemde adaleti, yani futbol sistemi içerisinde adil kararların alındığı, kişilerin ilişkilerine göre değil, kurallara uyan ve uymayana göre karar alındığı, herkese eşit cezaların ve ödüllendirmelerin yapıldığı, herkesin eşit şartlarda mücadele edebildiği, bizlerin kulüplerimizi daha iyi yöneterek birbirimizi yukarı çekebildiğimiz bir sistem arzu ediyoruz. bunun için de tüm kulüplerle beraber çalışıyoruz. sadece kendimize değil, türk futboluna adalet istiyoruz. bunu sağlamak federasyonun görevidir. bu görevi yerine getirmesini bekliyoruz. burada federasyonun galatasaray'a verdiği cezalardan ziyade aynı suçlara, farklı kişi ve kuruluşlara verdiği vermedi cezalar önemlidir. bunu biz galatasaray’a bir avantaj değil, bütün kararlarda cezalandırmalarda herkese eşit adalet istiyoruz. bu yüzden tüm toplantıları diğer başkanlarımızla beraber yapmaya arzu ediyoruz.”

    hakem atamalarında galatasaray maçında rakiplerimizin iyi yönetmediğini, bir hata yaptığını düşündüğü hakemlere verilen cezalar ve onlar için alınan önlemlerle, galatasaray maçında bizim maçı iyi yönetmediğini düşündüğümüz hakemlere verilen cezalar ve onlara alınan önlemlerin aynı olmasını istiyoruz. değişik maçlarda hakemlere verilen cezalardaki standartsızlığın, hakemlere aslında bir mesaj verme niyeti taşıdığının farkında olacak kadar bu işi biliyoruz. örneğin galatasaray maçında rakibin şikayet ettiği bir hakemi çok uzun süre cezalandırırken, galatasaray'ın maçını kötü yönettiğini düşündüğümüz bir hakemi ertesi hafta maç vermenin sadece bir gözlemci ve temsilci raporun sonucu olmadığını, hakemlere galatasaray maçlarında rakibe hata yaparsınız cezası büyük olur, galatasaray’a hata yaparsanız halleder geçeriz demek olduğunu biliyoruz. orta saha hakemini atarken o maça atanan var hakeminin kişiliğinin, sahadaki hakemlerin maç yönetimine maç öncesi nasıl bir mesaj verdiğini biliyoruz. dolayısıyla biz oradaki dengeleri biliyoruz. kulüpler birliği’nde yaptığımız toplantılarda futbol federasyonu’ndan memnun olan herhangi bir paydaş olmadığını biliyorum. bütün başkanlarımız farklı konularda bilaistisna ciddi haksızlıklara maruz kaldıklarını söylüyorlar; ama görünen o ki, mevcut federasyon bu görevi kulüplere rağmen ve kulüplerin memnuniyetsizliğine rağmen devam ettirmekte ısrarcı.”

    içerde olan biten her şey ile ilgili zaten herkes konuşuyor. ben de sizlere duyduğum ve bildiğim bazı şeyleri açıkladım. o gün konuştuklarımızı açıklarsak yer yerinden oynar demiştim. ondan sonra da ciddi anlamda bana birtakım eleştiriler geldi. bakın burası farklı bir kulüp. burada altı kişinin arasında konuşulanlar diğer kişilerin izni olmadan açıklanmaz. o toplantıda bulunan bir başkan ve başkanvekili olan diğer iki kişiye bizimle konuştuklarını harfiyen eksiksiz anlatma yetkisini veriyorum. onlardan böyle bir yetki almadığım için açıklamadım. kendileri açıklarsa, kendileri bu hakkı bana verirlerse ben de açıklarım. dolayısıyla burada kimsenin şüphesi olmasın.”

    “bundan sonra ne yapacağız… bağırarak çağırarak kimseye mutluluk dağıtmayacağım. kulübün haklarını savunacağım. bütün toplantılarda masada olmaya devam edeceğim. gerekli bütün mercilerde, gerekli bütün konuşmaları yaparak galatasaray’ın hakkını sonuna kadar savuncağım. hak, bağırarak çağırarak savunulmuyor. hak bir sonuç elde ettiği zaman savunulmuş oluyor. geçmişte bağırıp çağırarak sonuç elde edemeyen birçok yönetici gördük. buna bazen bizim kulübümüz de dahil oldu. biz akıcı bir şekilde ve sonuç odaklı bu işi halledeceğiz.”

    “galatasaray farklı bir kulüp. biz, kendi hatalarımızın sonuçların dışarda aramayız. bizim de düzeltmemiz gereken, hata yaptığımız yerler oluyor. bunun en kolayı, kendi hatalarımızı dışarda yapılan hatalara bağlayarak kendimizi hata yapmamış gibi görmektir. biz bunu asla yapmayacağız. galatasaray’ın bugünkü başarısını taşıyan önemli faktörlerden bir tanesi, hatalarını kendi içinde en sert şekilde değerlendirme özelliğidir. bundan asla vazgeçmeyeceğiz.”

    “bu vesileyle federasyonda olması gerekeni söyledim. bugün bir değişime gidilmesi gerekiyor. bunda kulüpler mutabık; ama gördüğünüz gibi zaten kulüpler kulüpler hakim değil… bizim adımıza yönetenler bize rağmen yönetiyorlar. zaten bu bütün kulüplerin ortak fikri. hakem atamalarını yapan kişiler, disiplin sevklerini yapan kişiler… bunların hepsinin isimlerini ben vermesem de zaten her yerde okuyorsunuz. isimler değişiyor fakat sorunlar baki kalıyor. en önemli problem liyakatsiz insanların, futbolla alakası olmayan insanların, kulüplere rağmen kulüplerin geleceğini düşünmeden kararlar alabiliyor olmalarıdır. kişilerin kulüplerden kuvvetli olduğu, kararların kişilere duyulan sevgi ve nefret bazlı alındığı bir sistem şu anda yürüyor. biz bu sistemi galatasaray olarak diğer kulüplerle de birlikte yapılması gereken neyse yaparak değiştirme iradesini masaya koyduk. bunu yapmaya devam edeceğiz. tüm kulüplerle birlikte hareket edeceğiz.”

    “bugün karşınızda ali sami yen bey’in ilk federasyon başkanı olduğu, türk sporunda çok büyük girişimlere aracılık etmiş, ilk olimpiyat komitesi başkanı olan bir başkanın koltuğunda oturarak çıktım. dolayısıyla galatasaray'ın bağırıp çağırmaktan çok daha büyük bir misyonu var. ayrıca galatasaray'ın adaletin doğru uygulandığı ortamlarda da nasıl bir performans gösterdiği, bu sene yurtdışındaki performansımızlar açıkça ortadadır. bunun dışında ciddi diğer önemler üzerinde çalışıyoruz. bu önlemleri tehdit amaçlı değil, gerçekten düşünerek çalışıyoruz.”

    “uefa’da adaletsizliğin kulüpleri nasıl önlemler almak üzere düşündürdüğü hepimizin malumudur. eğer bu iş böyle giderse sadece biz değil diğer önemli büyük kulüplerle birlikte aynı önemleri almayı düşüneceğinden de eminim. çünkü türk futbolunda artık çıkmaz sokağın sonuna gelindi. hala orada oturmak için burada bulunmanın herhangi bir anlamı olmadığını düşünüyorum.”

    “tff'yi istifaya davet etmiyorum. bunun bir mecburiyet olduğunu söylüyorum. kulüplerin iradesine rağmen bu görevi sürdürdüklerini söylüyorum daha açık bir şey söylenemez herhalde. galatasaray spor kulübü başkanı olarak ben kendi söylediklerimi söyleyebilirim. detaylara girmek istemedim tek tek. orada konuştuğumuz tüm konuları aslında ufak ufak burada anlattım. problem benim söylemiş olduklarıma verilen cevaplardır. dolayısıyla bu cevapları anlatma hakkını orada bulunan diğer kişilere veriyorum. ben kendi söylediklerimi ve bunlara verilen cevapları, cevapları verenlere anlatma hakkını kendilerine tanıyorum. istedikleri zaman anlatabilirler. onlar eğer derlerse sayın başkan istediği zaman anlatabilir, o zaman ben de büyük bir keyifle anlatırım. ortalığı yakıp yıkmak ve kendi menfaatlerim için nezaketten ve galatasaraylılığın gerektirdiği duruştan vazgeçecek değilim. eğer siz o izni alırsanız ben anlatırım hiç problem yok.”

    “sadece bu değil. biliyorsunuz artık medya çok ilerledi. bir sezon değil, aynı heyetlerin görev yaptığı bütün sezonlarda verilen kararları takip etme şansımız var. bugünkü alışkanlık galatasaray oyuncu, teknik heyetleri ve kulübüne verilen bütün cezaların üst sınırdan verilmesidir veya üst sınıra yakın verilmesidir. bunun yanında da kişisel ilişkilerin iyi olduğu veya orada daha fazla vakit geçiren veya kişilerin daha fazla yakınlık duyduğu kulüplere verilen cezaların da aynı maddelerle verilen cezaların da altında hatta bazen alt sınırın da altında olduğu gerçeği var. biz cezaları neden alt sınırdan verdiğiniz demiyoruz? bir içtihat olur, suçun bir cezası vardır. suçun cezası kişiye veya kuruma göre değişmez. herkese eşit verilsin. kimseye jest yapılmasın, bir kulübe değil bütün kulüplere yapılsın. eğer sert bir duruş sergilenecekse bu bir kulübe değil, bütün kulüplere aynı olsun. biz göreve geldiğimizden beri camiayı birleştirmek, bir araya getirmek veya tepkilerimizi birlikte göstermek üzere tüm camia paydaşlarını bir araya getirmek için büyük bir çaba sarf ediyoruz. burada bizim daha güçlü masaya oturabilmemiz, galatasaray’ın haklarını daha güçlü şekilde savunabilmemiz için camiamızın bu konuda bize güvenmesi ve bizimle birlikte hareket etmesi bireysel ve parçalı bir halde davranmaktan ziyade bizimle birlikte tek vücutta olması önemli. bu bizim yönetimimizle ilgili değil, galatasaray ile ilgili bir duruştur. burada camiamızdan, taraftarımızdan eğer bir tepki bizimle birlikte verilmesini arzu edersek biz bunu açıkça çıkar telaffuz ederiz. radikal kararlarımızın altyapısını çalıştıktan sonra, burada bir şey söyleyip altını doldurmamak istemiyoruz. büyük ihtimal radikal hamlelerimizi ya uyguladığımız zaman ya da uygulamadan önce tüm detayları hazır olduğu zaman öğrenirsiniz.

    “farkındaysanız bütün seçim sürecinde ve seçildikten sonra hiçbir zaman kısa vadeli bir şampiyonluk vaadi vermedim. ben galatasaray’da sürdürülebilir başarı, hem finansal hem yönetsel ve ileriye, geleceğe taşınabilecek bir başarı modeli sözü verdim. geçen gün de yaptığımız sohbet toplantısında şu anda belki de 5 senelik plan üzerinde hareket eden türkiye’deki tek kulübün galatasaray olduğunu düşündüğümüzü de paylaşmıştım. bugün bu 5 senelik planımızın önündeki en büyük engel futbolu yönetenlerdir. bağırarak, çağırarak bu engeli ortadan kaldıramayacağımıza göre bu engelin bizi engellememesi için bütün girişimleri yapacağız. diğer kulüplerin de aynı hareket etme mecburiyeti var. türk futbolunun ve kendilerinin finansal durumundan dolayı hepimiz aynı potadayız. konuştuğumuz zaman ortak paydada birleşebildiğimiz bir dönemdeyiz. bunu tek başına değil, tüm kulüplerin gücüyle birlikte yapmayı da arzu ediyoruz. birçok yerde de sonuç almaya başladık. burada 5 senelik plandan vazgeçecek olan galatasaray spor kulübü değil, bunun önündeki engeller öyle veya böyle kalkacak.”

    “tff’nin hukuk kurullarıyla ilgili değişim isteğimiz ilk genel kurulda. bizim amacımız devre arasına bunun yetişmesiydi. federasyondan anladığım bunun ilk genel kurula yani sezon sonuna yetişeceği yolunda. biz özellikle sezona başlamadan evvel birtakım konularda acil önlemler alınmasını, yoksa yeni bir kaos sezonuna başlayacağımızı, türkiye’nin hiç ihtiyacı olmayan bir dönemde tekrar bir kavga gürültüyle ligin devam edeceğini söylemiştik. geldiğimiz nokta da farklı değil. bugün ben sizin karşınızda oturuyorum ama emin olabilirsiniz ki birçok kulüp başkanı da buna benzer toplantılar yapmaya devam edecek. disiplin kurulu mhk ile ilgili değişimler hemen acilen yapılması gerekiyor. bundan sonra gelecek federasyon başkanının popüler olmamasını istiyorum. gelen federasyon başkanı kuralları tamamen herkese eşit ve eksiksiz uyguladığı zaman bütün kulüpler ayağa kalkacaklar. gelen kişilerin kuralları tamamen eksiksiz, herkese eşit uygulamasını istiyorum. mhk’da da atanan hakemlerin her maçta aynı standartta aynı kararla takım gözetmeksizin almasını istiyoruz. bundan biz çok memnun olacağız ama herkes memnun olmayabilir. popüler bir başkan değil, tüm kuralları tüm camialara eşit uygulayan bir yönetim tarzı istiyoruz. futbol sektörü çok ufaldı, popülaritesi gittikçe düşüyor, izleyicisi düşüyor. bunun sebebi sadece dönemsel şartlar değil, futbolun kötü yönetilmesi. futbolun türkiye’de popülerlik seviyesi tekrar yükselmediği müddetçe kulüplerimizin içinde bulunduğu finansal şartlardan çıkması çok kolay değil. onun için ilk önce futbolu düzgün yöneterek marka değerini arttırmamız ondan sonra da içerisindeki rekabeti sahada vermemiz gerekiyor. bugün galatasaray avrupa’da bir sonraki tura kalarak türkiye adına puan mücadelesi veren tek camia. aynı zamanda da kadınların eşitliği için rakibimizle beraber ortak geliştirdiğimiz bir projeyle kadının futboldaki katkısı açısından da mücadele veren ve kadını ön plana çıkarmayı arzulayan bir davranış biçimi sergiliyoruz. biz türk futbolunun ve diğer branşlarda türk sporunun gelişimine bu kadar katkı yaparken önümüzde bu gerçek görevi yapması gereken bir engel. bu engelin artık ortadan kalkması lazım.”

    “hakemlere mesaj veriliyor. bunu söyledim. tff’de yaptığımız toplantıda tff başkanımıza ve yetkililerine en son fenerbahçe maçında son derece memnun olmadığımız bir hakem performansı olduğunda cezalarda ve uygulamada eşitlik olacaksa en az o maçta görev yapan hakem kadar ceza almaları gerektiğini söyledim.sonuç ortada! var hakemine birinci hafta, diğer hakeme ikinci hafta maç verildi. çok enteresan bir uygulama daha yapıldı. salı günü şampiyonlar ligi’nde maç yönetecek olan bir hakeme pazar günü türkiye’de maç verildi. buna da genelde çok rastlanmaz. çünkü hakemin sakatlanma riski vardır. enteresan kararlar, farklı uygulamalar var… onlara verdikleri cevapları da kendilerine sorarsınız.”

    “karşılaştırın. aynı fiilden başka teknik direktörlere hangi cezalar verilmiş. aynı fiillerden başkanlar nasıl sevk edilmiş veya edilmemiş. ceza verilmiş mi, yoksa verilmemiş mi? kurala göre değil, kişiye göre uygulama var. bundan memnun olmadığımı açıkça söyledim. birçok kararda bu eşitsizlik, kişiye ve kulübe göre muamele var. biz her yönden eşitlik istiyoruz. bunu senelerdir istiyoruz. bunun da olmayacağını görüyoruz. buna rağmen orada oturan bir yönetim var.”

    “futbolcularımız etkileniyor. kendi mücadelelerinin karşılığını alacaklarından emin olmadan sahaya çıkıyorlar. sahada ne kadar mücadele edilirse edilsin, verilip verilmeyen kararlarla mücadelelerinin karşılıklarını alacaklarını bilmiyorlar.”

    “milli takım bizim milli takımımız. kişileri yaptıkları hatalar için türk milli takımını cezalandırmayı asla düşünmeyiz. böyle bir şey asla söz konusu olmaz. böyle bir şeyi düşünmedik, konuşmadık. galatasaray her zaman türkiye’ye hizmetten ve milli takıma oyuncu vermekten şeref duyan bir camiadır. mümkün olsa tüm oyuncuları biz versek. bunu geçmişte yaptık. neredeyse oyuncuların tamamını gönderiyorduk. kişileri cezalandırmak için türk futbolunu aşağıya çekecek bir kararı almamız asla söz konusu olamaz.”

    “oyuncularımız profesyonel. bu konuyu bir daha konuşmama kararı aldık. bu son konuşmamız. her hafta konuşup sonuç beklemek biraz iyimserlik olur. mücadelemize devam edeceğiz. çok önemli iki maçımız var. ligde beş maçımız ve avrupa’da çok önemli maçımız var. camia olarak bunlara konsantre olacağız.kişiler üzerinden böyle bir kavga yürütmek doğru değil. bugün itibarıyla galatasaray spor kulübü ve galatasaray sportif a.ş. yönetiminin yapılan ikili görüşmelerdeki samimiyete güveni yoktur. o kişilerin samimiyetine ve söylediği şeylere güvenerek hareket etmeyeceğiz. ”

    burak elmas

    (bkz: 4 aralık 2021 burak elmas basın toplantısı)
  • 44254
    ileride; muhammed, halil, kerem ve feghouli, "beklendiği gibi" dinamik, etkili ve istekliydi. savunma dörtlüsü ve kalede forma "eldekilerin en iyisi" kimse onlardaydı, kapasiteleri ölçüsünde ellerinden geleni ortaya koydular. bekler debeleniyor ama (asla) galatasaray standardında değiller. altay maçı bir kez daha gösterdi ki galatasaray'ın orta sahası lig standartlarının hayli altında. cicaldau varken, berkan ve taylan'dan biri dışarda kaldığında, anca "bi'tık" iyileşme gözleniyor.

    ezeli rakiplerinin kadrolarındaki orta sahaların yedekleri, mevkisinde oynamayanları bile terim'in elindekilerden daha iyi. makul bir puan farkıyla yeni yıla girilse "orta sahaya en az iki transfer lazım" der, susardım.
    finansal olarak bu denli güçsüzken "ara transfer" önermek çok mantıklı olmayacak gibi… yine de bu orta saha rotasyonuyla ligde ilk üçe girmenin hayal olduğunu belirteyim.

    hakem cüneyt çakır'ın var desteğiyle verdiği penaltı kararı bence yanlıştı. hatta, var'ın devreye girmesi bile bize anlatılan protokole göre hatalıydı.

    serkan korkmaz

    (bkz: 4 aralık 2021 galatasaray altay maçı)
  • 44255
    galatasaray'ın oyunu bekler için inanılmaz bir oyun. galatasaray'ın bugün eboue gibi bir beki olsaydı bugün yıldız olurdu.

    var'la gelen penaltı kararları inanılmaz bir tartışma yaratacaktır. ben söylenenleri anlamıyorum. 'var, kesin, bariz bir hata olunca çağıracak' söylenen budur. ama bugünkü pozisyon net midir?

    bardağın dolu tarafına bakalım. bugün iki kaliteli bek ve iki kaliteli orta saha olsa oyun farklı bir yere gidebilirdi.

    galatasaray'da biraz yorgunluk da gördüm. lazio maçına da yansıyabilir.lazio'nun galatasaray'a göre bir gün avantajı var. orada da sarri sallantıda, çok ağır eleştiri altında. son iki sezonun serie a'daki en iyi takımlarından biri. pandemi olmasaydı belki şampiyon olacaktı lazio. sarri, o takımı aşağıya çekti. galatasaray'ın makul planları var. ilk marsilya maçında da çok beğenmiştim. çok iyi bir deplasman oyunu oynadılar. marsilya daha tempolu takımdır, lazio ise daha kaliteli takımdır.

    ara dönemde gerçekten bir orta sahaya ihtiyaçları var. yedlin ve van aanholt yeterince topla buluştu bugün, yeterince üretken olamadılar. galatasaray'ın orta sahadaki oyuncusu dönebilse, orada melo, fernando, selçuk gibi bir oyuncu olsa... berkan dönebilse önünde 6 tane seçenek oluşacaktı. halil dervişoğlu'nun en önemli özelliklerinden biri topla dönebilmesi. oldu mu bugün, olmadı. cepheden top alamadı çünkü. berkan ve taylan dönemedi.

    galatasaray'ın sağ kanattaki beki rosier, boey, eboue gibi biri olsaydı o taraf felç olabilirdi. altay'da orada kazımcan oynadı, hücumcu bir oyuncu. eğer orta sahada baskıyı düşürebilirse, dönebilirse orta sahası galatasaray'ın, savunması çok zor bir takım olur döndükten sonra. her şeye rağmen yedlin'de fizik kalitesinin arttığını söyleyebilirim. ama üretkenlikte, nitelikte sıkıntı var. dinamizde bir şey olduğunu söyleyemem.

    önder özen

    (bkz: 4 aralık 2021 galatasaray altay maçı)
  • 44256
    sağ bekte yedlin çakar çakmak gibi. takıma hiçbir katkısı yok. artık futbolumuz öyle bir yere geldi ki, iki bekin iyiyse hücuma çıkıyorsan kazanma şansın da fazlalaşıyor. van aanholt dün sol çizgide altay’ın sağ beki cebrail müsaade ettiği kadar bir şeyler yapmaya çalışıyor, ne var ki çabaları yetersiz kaldı. ama yedlin resmen sıfır çekiyor. halil-mustafa ikilisinin çok daha etkili olması gerekir. ikisi de genç futbolcu. halil dervişoğlu gol atmasına rağmen çok etkisizdi. mustafa’nın ise ne sorunu var bilmiyorum. öyle bir topa vurdu ki direkten döndü. inanın o topu direğe vurdurmak, gol atmaktan çok daha zordu. mbaye diagne ile morutan oyuna girdikten sonra cim bom’un hücum gücü daha da arttı. diagne, belli bir çizgiyi tutturamamasına rağmen rakip defansı hataya zorluyor ve bunda da başarılı oluyor. ilk 11’de mi oynar, 70. dakikada mı oyuna alınır, onun kararını hoca verecek, orasını biz bilemeyiz. ama gördüğüm kadarıyla senegalli santrfor şu an halil ve mustafa’nın çok önünde. morutan ise yüzde yüzünü veremese de, kaliteli bir ayak. sürpriz paslar veriyor top ayağına yakışıyor, orası kesin. sonuçta marcao ve muslera olmasa galatasaray çok daha fazla sorun yaşar. maçın hakemi cüneyt çakır’ın, berkan’ın kolundan seken topta verdiği penaltı kararı çok ağırdı. o pozisyon kesinlikle penaltı değildi.

    osman şenher

    (bkz: 4 aralık 2021 galatasaray altay maçı)
  • 44259
    "portekiz için çok zorlu bir maç olacağını düşünüyorum türkiye'nin basarili bir teknik direktörü var ve takımın kendine güveni oldukça yüksek. tabii ki portekiz'in kendi evinde oynaması bir avantaj ancak, türkiye gibi güçlü bir takıma karşı oynanacak. bence, türkiye milli takımı kolektif anlayışın olduğu gerçek bir takım ruhu içinde oynayan bir takım. portekiz kendi evinde oynayacak olsa da sırbistan ile oynadıkları son maç portekiz açısından iyi geçmedi. türkiye, portekiz'i gergin bir sürece sokacak ve zorlayacaktır diye düşünüyorum. lizbon'da bu zorlu mücadeleyi izleyecek olmak gerçekten çok güzel olacak. böyle önemli bir maçta tabii ki bende stadyumda portekiz taraftarı olarak yerimi alacağım. özür dileyerek umarım galip gelen taraf biz oluruz. "

    "bana göre, 2022 dünya kupası ronaldo'nun oynayacağı son önemli turnuva olacaktır. yaşı neredeyse 37 ve dünya kupası onun için son bir fırsat olacaktır. şu anki performansı eskisi gibi değil, eskiden oldukça hızlı ve çok gol atan bir kanat oyuncusuydu. yine de ilerleyen yaşına rağmen dünya'da adından en çok bahsedilen yıldız ve rekorlar kırmaya devam ediyor."

    "galatasaray son dönemde şampiyonlar ligi'nde çok başarı gösteremedi ancak, avrupa kupalarında özellikle evlerinde iyi oynuyorlar. perşembe günü çok güçlü bir rakiple karşılaşacaklar. lazio'nun tehlikeli golcüleri var. galatasaray'ın işi kolay olmayacak ancak yola devam edeceklerine inanıyorum. bu konuda içim rahat. galatasaray'ı her zaman sevmeye devam edeceğim. galatasaray taraftarına çok selamlar ve sevgiler."

    fernando meira

    (bkz: 2022 dünya kupası avrupa elemeleri play-off turu)

    kaynak: https://www.trtspor.com.tr/...-konustu-245811.html
  • 44260
    "hollanda maceramın başlangıcı çok zordu. türkiye'deki ailemi ve arkadaşlarımı çok özledim. yemek yapmak çok zor. yeni bir yemek yapmak istediğimde annemi görüntülü olarak arıyorum ve adım adım ne yapacağımı anlatıyor."

    "amcam, (ayhan akman) türkiye'de bir efsaneydi. soyadımla gerçekten gurur duyuyorum. sık sık amcamdan tavsiyeler alıyorum ve onun izinden gitmek istiyorum. insanlar beni tanımıyorken akman soyadı anıldığında akıllara hep ayhan geliyordu. şimdi ise akman soyadı anıldığında "ali mi, ayhan mı?" diye soruyorlar."

    "ayhan amcamın çocukları galatasaray'da oynuyor. biri profesyonel sözleşmeye imza attı (hamza akman), diğeri ise gençlik akademisinde (efe akman). bir gün üçümüzün de aynı takımda oynaması harika olurdu. ancak önce nec nijmegen'de başarılı olmak istiyorum."

    ali akman
  • 44261
    aslında tff, mhk üzerinden g.saray'a karşı başlattığı savaşı devam ettiriyor. tv'lerdeki hakemlerin yorumlarına bakarsak atamaların ne kadar yanlış olduğu ortaya çıkıyor.

    zekeriya alp ve serdar tatlı döneminde var için yetersiz bulunan bahattin şimşek, bu sezon ilk kez var hakemi olarak g.saray maçına atanıyor. o bahattin şimşek, verdiği ve vermediği kararlarla maça damga vuruyor.

    tff'de fatih terim'e öfkesi ve nefreti olan kişiler g.saray'ı cezalandırıyor. ben oyuncu tercihleri konusunda terim'in hata yaptığını söylüyorum. bunu elmas ve yönetimi kendi içinde değerlendirir.

    ancak tff'deki kin güden yöneticiler, terim'i sistem dışına itmek istiyorlar. aynı suçlara verilen cezaların adaletsizliği bu nefreti belgeliyor. g.saray'a verdikleri mesaj şu: "terim'den vazgeçin her şey düzelsin!" çünkü güç bu yöneticilerde.

    levent tüzemen
  • 44266
    galatasaray başkanı burak elmas, 4 aralık cumartesi günü düzenlediği basın toplantısında hakem atamaları, kararları ve disiplin cezalarındaki adaletsizlikten yakınmış, türkiye futbol federasyonu (tff) yönetiminin seçimle değişmesi gerektiğini belirtmişti.

    burak elmas'ın değindiği, sarı-kırmızılı camianın şikayetçi olduğu uygulamaların detayları da belli oldu. işte o ayrıntılar;

    kerem'e saldıran marcao 8 maç, benzer bir hareketinin ardından irfan can kahveci 2 maç ceza aldı.

    benzer eylemlerde bulunan fatih terim 5, sergen yalçın 1 maç ceza aldı.

    giresunspor maçında ryan babel'in bileğine ceza alanında basıldı. var'a gidilmedi.

    hatayspor maçında nelsson ceza alanında düşürüldü. var'a gidilmedi.

    kayserispor maçında alparslan'a dirsek atıldı; kart verilmedi.

    rizespor'un attığı golden önce berkan'a faul yapıldı. hakemler bu pozisyonu es geçti.

    beşiktaş maçında texeira, taylan'ın bileğine bastı. ikinci sarı kart verilmedi. umut meraş penaltı atılırken ceza alanına girdi. atış tekrarlanmadı.

    fenerbahçe maçında yenen gol öncesindeki faul verilmedi.

    sözcü gazetesi galatasaray muhabiri mesut yıldırım
  • 44270
    "takımdaki patron ben miyim? neymar ve messi'nin olduğu bir takımda bunu söylemek yürek ister."

    "şampiyonlar ligi'ni kazanmak isteyen bir kulüpteyim. ayrıca ben bir psg taraftarıyım. bunu her zaman söyledim ama başka şeyler keşfetmek istiyorum."

    “ayrılık kararına rağmen takımda kaldığımda, hayal kırıklığına uğrayıp uğramadığım soruluyordu. başlangıçta biraz öyleydi ama 3. ligde mücadele eden bir takımda oynamıyorum, psg’deyim.”

    "ligue 1 ve şampiyonlar ligi'ndeki en iyi pasör benim. bu, sadece gol atmayı düşünen bencil birisi olmadığımı kanıtlıyor."

    kylian mbappe

    kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=QtiGKLPCBVI
  • 44273
    bu konuda konuşmamın beklendiğini biliyorum. uluslararası platformda durum farklı. dünyanın hiçbir yerinde bu kadar kolay ve ağır men cezaları çıkmıyor. ingiltere'de hocalar arasında kavgalar oldu, kimse ceza almadı. bizde olsa 5-6 maç ceza alırdı. biz kimsenin yaptıklarının yok sayılmasını istemiyoruz, olayın oralara neden geldiği bilinmeli, ben çizgiye basmaktan ve alkıştan atıldım. bizim maçta görev alanlar sonraki hafta mutlaka görev alıyor. hakemle iletişim çok önemli. marsilya maçında hakem golümüze engel oldu, söyledik. üzgün olduğunu söyledi. diyecek bir şey kalmadı. ama bizim ligde hiçbir açıklama yapılmıyor ve her hafta yeni bir kural çıkıyor.

    fatih terim

    9 aralık 2021 lazio galatasaray maçı maç önü basın toplantısında bir muhabir, hakemlerin türkiye'de galatasaray'a sürekli haksızlık yaptığını ve fatih terim söz konusu olunca cezaların 5 maçtan başladığını söyledikten sonra.
  • 44274
    “benim için bazı duygular çok hakim olacak. üzerinden 10 yılı aşkın zaman geçmesine rağmen burada çok önemli ve çok sevildiğim, büyük bir aşkla, büyük bir tutkuyla yaşadığım günler geçirdim. yarınki maç bizim için çok önemli olacak. takım kaptanı olarak şunu söyleyebilirim ki biz genç bir takımız, her gün çalışarak, emek ve çaba göstererek buraya kadar geldik. disiplinimizden, düzenimizden asla taviz vermedik. kesinlikle çok çalıştığımızın altını çizmek istiyorum. tabii ki yarınki maç çok zor olacak. karşımızda lazio gibi bir rakip var. zor dönemlerden de geçmiş olmamamıza rağmen biz asla mütevaziliğimizden de taviz vermeden ağırbaşlı bir şekilde, kararlılıkla ilerleyerek özgüvenimizi tesis etmeye çalışarak devam ediyoruz. maçın zor olduğunu bilmemize rağmen kesinlikle hedeflerimiz var. biz de iddialıyız. cesaretle bu maçı göğüsleyip en iyi şekilde sahadan ayrılmak istiyoruz.”

    “geçmişte çok güzel, çok keyifli günler geçirdim burada. o zamanlar kulüp başkanı de rossi beni getirmişti. ben o zamanlar çok gençtim. benim gelişmemi, olgunlaşmamı beklediler. benimle çalışmak yolunda olumlu iradeleri oldu. çok güzel bir ilişkimiz oldu gerçekten. onlarla beraber italya kupasını, daha sonra italya süper kupası’nı kazanma imkanını yakaladım. bunlar benim için ve kariyerim için hatırladığım zirve noktasında kabul edebileceğim en önemli iki anı oldu diyebilirim. taraftarla da çok önemli bir ilişkimiz olmuştu. her sahaya çıktığımda onların da sevgisini, coşkusunu, desteğini arkamda hissettim. bu da bana moral ve güç verdi şüphesiz. saha içinde olduğu kadar saha dışında da çok güzel arkadaşlıklarım oldu ve onların da sayesinde gerçekten italya’da günlerimi çok keyifli bir hale, deneyime dönüştürdüğünü düşünüyorum.”

    “iki takım arasındaki farka gelince aslında iki takım ne kadar birbirinden farklı bunu çok da fazla söyleyemeyeceğim. çok farklar görmüyorum. biz genç bir takımız, genç ama çok çalışan, gayret gösteren ve aynı zamanda korkusu olmayan bir takımız. lazio daha deneyimli, organize bir takım. nasıl yola devam etmesi gerektiğini bilen bir takım. belki de ilk maçta olduğu gibi hata yapanın kaybedebileceği bir durum meydana gelebilecek. biz hocamızla beraber stratejilerimizi ve taktiklerimizi çalıştık. kendisinin de bize vereceği talimatlar doğrultusunda elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağız.”

    “evet şu anda grupta birinci sıradayız. yarın da biz liderliği korumak için, lazio da birinciliği elde etmek için mücadele edecek. iki takımda da bu şampiyonanın sonuna kadar gitme kapasitesi mevcut. bundan sonraki aşamalarda şampiyona daha da zorlaşacak. ben iki takımın da gerek istediklerini sahada ortaya koyma mantalitesi olarak, gerekse hayallerinin ve hedeflerinin de ortak olduğunu düşünüyorum. her iki takımın da şüphesiz amacı mümkün olduğu kadar ileri gitmek ve şampiyonanın son noktasına kadar gelmek olacak. lazio ile finalde tekrar görüşmeyi hedefliyoruz, umarım. yolun sonuna kadar gitmeyi düşünüyoruz.”

    fernando muslera

    (bkz: 9 aralık 2021 lazio galatasaray maçı)
  • 44275
    “istanbul’daki ilk maçtan önce sadece bir futbolsever olsam, maç programlarına baksam kesin bu maçı seçerim demiştim. doğru. burada lazio’ya duyduğum saygı kadar, takımıma olan güvenimin de ifadesiydi. bu gruptaki serüvenimiz gösterdi ki galatasaray oynadığı futbol ve vaat ettiği gelecekle birlikte avrupa kalitesini yükselten bir takım. bu yüzden marsilya ile oynadığımız maç, benim için avrupa ligi’nde o gecenin maçıydı. tarafsız olarak yarınki maç programına bakıldığı zaman da lazio maçının o gün söylediğim konuyla örtüştüğünü görüyorum. lazio ve galatasaray’ın bu sezon uefa avrupa ligi’nde başardığı şeylerden sonra yarın bir play-off maçı oynayacak gibiyiz. biz buraya herhangi bir sıkıntı olmadan da gelebilirdik. lokomotiv maçında maalesef çok fazla goller kaçırdık. çok da kötü bir gol yedik. yoksa liderliği garantilemiştik. lazio aynı grupta yer aldığımız, çok ciddi gol pozisyonlarına giren ve bitiricilik seviyesi yüksek olan bir takım. böyle bir rakibe karşı oynayacağız.”

    “beraberliğin bizim avantajımıza olduğu bir ortamda gecenin maçı olacağını düşünüyorum. bir play-off maçı gibi aynı zamanda şubat ayındaki maçı oynuyor gibiyiz.marsilya ve lokomotiv moskova’nın lazio ile birlikte aynı grupta olduğu torbadan sonraki düşüncelerim aynı şekilde devam ediyor. şampiyonlar ligi grubuna benzetmiştim. ona uygun mücadele ettik. ne mutlu ki buraya ilk ikiyi garantilemiş, lider, mağlup olmamış ve dışarıda hiç gol yememiş bir takım olarak geldik. bu bizim için çok önemli veriler. galatasaray roma’dan puanla dönmesi halinde grubu lider tamamlayacak. bu takımın teknik direktörü olarak oyuncularımla gurur duyuyorum. lazio’ya büyük saygı duyuyorum. çok ciddi, önemli bir takım. meslektaşım sarri’nin oynatmaya çalıştığı futbolun her geçen gün oturduğunu görüyorum. çok önemli oyunculara sahipler. dikkat etmemiz gerekecek. şampiyon karakteri taşıyan iki takımdan bahsediyoruz. dolayısıyla güzel bir maç olacak.”

    “pazartesi başlayan ağrılarım mide ve bağırsak sistemindeki ağrı şikayetlerim daha sonra bir rahatsızlığa dönüştü. geceyi hastanede geçirmek zorunda kaldım. kimseyi telaşlandırmak ve endişelendirmek istemedim. onun için herhangi bir paylaşımda ve bilgilendirme yapmayı çok erken gördüm. tetkikler devam ediyordu. daha sonra bazı operasyon ihtimalinin olduğu masaya konunca tekrar konuştuk. doktorlarımızdan gerekli izinleri alarak dün antrenmana gittim. sonra hastaneye geri döndüm. şimdi de takımımla beraberim. ondan dolayı çok mutluyum. buradan sevgili dursun buğra hocamın nezdinde üç gün boyunca benimle ilgilenen doktorlara çok teşekkür ediyorum. arayan, soran, ilgilenen, paylaşan, iyi dileklerde bulunan herkese teşekkür ediyorum. çok şükür iyiyim. burada olmaktan da son derece mutluyum. onlarla pazarlık edilmez ama sağ olsunlar bana izin verdiler. allah’a şükür iyiyim. ilginize teşekkür ederim.”

    “italya’da olmaktan dolayı son derece mutluyum. her zaman söylediğim gibi italya benim ikinci vatanım. burada çok mutlu günlerim oldu. hala da çok iyi ilişkilerim, dostlarım var. çok sevdiğim bir ülke. aşağı yukarı her hafta sonu serie a’dan bir maç izliyorum. özellikle son yıllarda futbol kalitesinin tekrar artmasıyla müthiş bir lig olmaya başladı italya ligi. şampiyon karakterini taşıyan çok takım olması da italyan ligini daha seyredilir, beğenilir ve çekişmeli hale getiriyor. italya ligine yabancı değilim. çok yakından bilen biriyim. italya’da olmaktan son derece mutluyum. kendimi evimde hissediyorum. bu kadar yıl geçmesine rağmen italya’ya ayak bastığım havalimanından şu ana kadar olan bölümde bana olan sevgiyi, saygıyı gördükçe çok daha mutlu oluyorum ve gurur duyuyorum. hangi takımdan olduğu önemli değil. terim ismini görmelerinin onlar için yetiyor olması beni çok mutlu ediyor. bu herkese nasip olacak bir şey değil. yaşamak lazım. o yüzden italya’da olmak benim için her zaman çok güzel.”

    “oyuncularım inşallah bir hediye verirler. onlar da üzüldüler. çok uzun teknik adamlık yıllarımda bir kez idman kaçırmadım. gittim, çıkamadım ilk gün. onlar da duydular. oyuncularım benimle birlikte galatasaray camiasına da bir hediye verecekler. onların niyetlerinin bu olduğunu biliyorum. onlarla gurur duyuyorum. umarım yarın ilk tedaviyi maçtan sonra onlar bana yapmış olur.”

    “marsilya maçından önce hakemlerle ilgili konuşmam yönünde beklenti vardı. o gün saha dışındaki konuların tur mücadelemizin önüne geçmesini istemediğim için detaylı yorumlarda bulunmadım. bugün ilk iki sırada yer almayı garantiledik; ancak önümüzde çok ciddi birincilik hedefi var. buradan lider çıkmanın kulübümüz için, ülke futbolu için, ülke puanına katkı sağlaması için, prestij açısından ve ekonomik açıdan çok daha önemli sonuçları olacağına inanıyorum. bu bir meydan okumanın bir geri dönüşü. benden bu konular hakkında konuşmam yönünde beklentiler olduğunu biliyorum. sadece şu kadarını söyleyebilirim. dünyanın hiçbir yerinde bu oyunun en büyük aktörlerinden biri olan teknik direktörlere bu kadar kolay ve uzun süreli ceza verilmedi. bu kadar ağır men cezaları çıkmıyor. daha değişik oluyor. ben de uluslararası bir platformda olduğum için bunları söylüyorum.”

    “geçen haftalarda ingiltere’deki büyük maçlarda hocalar arasında olan kavgalar, atışmalar oldu. araya girenler oldu. birkaç dakika sürdü. kimsenin ceza aldığını görmüyoruz. çünkü kimse ceza vermek için yaklaşmıyor. burada olsaydık, onlar bizde olsaydı 5-6 maçtan aşağı ceza olmazdı. ikisi de oyunu terk ederlerdi. bir de saçma sapan bir kural daha var. derbi oynuyorsunuz. atılırsanız 50 bin kişi rakibin içerisinde seyredeceksiniz. yoksa 4 maç ceza yersiniz. saçma sapan bir madde. orada böyle cezalar görmüyorum 10’ar, 8’er maçlık… şöyle bir yanlış anlaşılma çıkmasın. biz kimsenin tolerans görmesini, yaptıklarının yok sayılmasını istemiyoruz. bir olayın sonucuna bakarken, o olayın oralara neden geldiğini de iyi bilmek lazım. son atıldığım maçta alkıştan atıldım. önce çizgiye bastım, sonra alkışladığım için atıldım. 15-20 kişi bizim korner çizgisinde sahaya girdi. sen orada olacağına buradasın… hakemin teatral kabiliyeti de yüksek. iki kişiye sarı kart gösteriyorsun. aklımızla alay mı ediyorsun? hayatım boyunca yaşadığım hiçbir şeyi kimseden gizlemedim. son 50 senedir herkesin, milyonların gözü önünde yaşıyorum. gizli saklı bir şeyim yok. yaptığım bir şeyi de yaptım diyorum.”

    “karagümrük maçında bana ceza veren temsilciyi hatay maçına gönderiyorsunuz. o da yetmiyor fenerbahçe maçına gönderiyorsunuz. refik emre diye birisi… abdurrahman arıcı’ya sormak lazım. başka kimse yok mu? galatasaray’ın son üç maçında üç var hakemine bakın. yaşar kemal uğurlu, ümit öztürk, bahattin şimşek… hiç kimseye böyle trio denk gelmiş midir? artık şaşırdık. sanki kuralı bilmiyoruz. her dakika bize kural anlatılıyor. var, hataları azaltın diye geldi. 6 kişiye çıktınız, birbirinizle anlaşamıyorsunuz. en kolayı ben yapmadım, yanlış anlaşıldım demek. biz öyle de demiyoruz. yaptık diyoruz. ben bunu zaten yapamam. hepsinin bedelini öderim. ödüyorum da; ancak hiçbirini ve hiçbir şeyi unutmam.”

    karşılaşmanın hakemi için müthiş bir hakem yönetimi, müthiş bir hakem iletişimi dedim. marsilya’da aleyhimize verilen penaltı mıydı? hayır. kerem dokunmamış bile… hiçbir şey söyledik mi? yoksa yeri gelince onlara da söylüyoruz. herkse söylüyoruz. neden? onların sizin görüşlerinizi dinleyip size değer vermesi yüzünden. önemli olan bu. yoksa herkes hata yapıyor. orada bir sıkıntı yok. marsilya maçının ilk devresindeki gol pozisyonunda alex’in önünde durdu. yüzde yüz gol pozisyonu. doğal olarak hakeme hepimiz yüzde yüz golümüzü önledin dedik. üzgünüm, kötü bir şanstı diye yanıt verdi. bu kadar. ne diyebilirsiniz bunun üzerine. biz de bir şey söylemedik. insan başka bir duygu içerisine giremiyor zaten. iletişimden, teknik adamlarla, futbolcularla konuşmaktan korkmayın. konuştuğunuz zaman zaten infial, hadise aşağıya iner. biz teknik direktörler ve futbolcular, yaşam kalitesi 90 dakikada çizilen insanlarız. belki kaderlerimiz 90 dakikada çiziliyor. her maçın ardından o terle, heyecanla ve stresle sorularınızı cevaplıyoruz. cevaplamak zorundayız. bütün televizyonlara, gazeteci arkadaşlarımıza cevap veriyoruz. belki de tüm bu konuşmaları yaparken cezanın sınırında geziyoruz. yine ceza yemeyelim diye dikkatli olmamız gerekiyor. neden milyonlarca kişinin yanıt beklediği insanlar, milyonlarca hayatı etkileyen kararları hiçbir şekilde açıklamıyorlar? biz çıkıp sorduğunuz sorulara açık yüreklilikle yanıt veriyoruz. aslan gibi de stadyumdan ayrılıyoruz. onlar bu sorulara yanıt vermediği gibi stadyumdan da gizlice ayrılıyorlar. ne zaman sorsak kural değişiyor. ne sorsak illa ki bir şeyler değişiyor. belki kural değişmiştir ve bizi ikna ederler ve insanlar onları haklı bulur. bunu da bir düşünün artık.”

    “beraberlik bize yetiyor; ama o felsefeyle çıkmayacağız. belki lazio geri çekilmemize sebep olabilir. yoğun presle başlayacaklarını düşünüyorum. oyun içerisinde kazanmak için oynayacağız. benim karakterimi iyi tespit etmişsiniz. her yerde kazanmak isterim. oyun başlarken beraberliği kafasına koyan bir takım olamayız. öyle olursa kaybederiz. muhakkak defansif önlemlerimizi alacağız. oyunun iki tarafını iyi oynamaya çalışacağız; ama bir puan bize yetiyor düşüncesiyle sahaya çıkmak bize kaybettirir. lazio hücumu seven ve bunu iyi yapan bir takım. bunu dikkate almamız lazım. her an her şeyi yapacak bir takım.”

    “sarri’nin benim hakkımda ilham kaynağı olduğumu, fiorentina’da yaptıklarımı seyrettiğini ve örnek aldığını söylediniz. ben de kendisini çok takdir ediyorum. oyun anlayışını çok beğeniyorum ve kendisine saygı duyuyorum. başarısını kanıtlamış büyük bir hoca olarak görüyorum. oynattığı futbol her zaman zevkli. izlemeye çalışıyorum. kendisini her zaman iyi yerlerde görmek istiyorum. çünkü iyi bir dostum. yarın bakalım ne olacak. galatasaray ve lazio için bir tek şey önemli. iki takım da garantiledi. bunu sahaya yansıtırız ya da yansıtamayız… gelmeden önce oyuncularıma lazio analizi yaparken son cümlem şu oldu. biz play-off maçı oynuyoruz dedim. lazio maçını oynarken şubattaki play-off maçını da oynuyoruz dedim. garantiledik. muhteşem geldik. önemli bir başarımız var ama en büyük başarı buradan lider dönmek olur dedim. onun için kaybetmekten korkmayın dedim. korkmayan da bir takımım var. o felsefeyle oynayacağız. iyi oynarız, kötü oynarız o ayrı. düşüncemiz beni tanıdığınız gibi, fiorentina’daki gibi, galatasaray’ın avrupa şampiyonu olduğu dönemdeki gibi olacak. bundan emin olabilirsiniz.”

    fatih terim

    (bkz: 9 aralık 2021 lazio galatasaray maçı)
App Store'dan indirin Google Play'den alın