resim
Mustafa Denizli
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:75
Uyruk:Türkiye
  • 2101
    bugün de yalandı durdu bizim dede. maç pek umrunda değildi galiba. kameraların çekmediği zamanlarda da mert çetin tansiyonunu ölçmüş veya insülin iğnesini vurmuş olabilir. bilemiyorum. bildiğim tek şey kendi iyiliği açısından da bırakıp gitmesidir. yoksa ya bizi toptan verem edecek ya da kendisi hık diye gidecek sezon sonuna kadar.

    sözün özü. dede git!
  • 2103
    hoca bitmiş okeye dönüyö...

    1)madem bu maç sabriyi oynatacaktın, neden linnesi oynatmatmadın trabzon maçında?
    2)o zaman biz ffp varken forvet almak yerine linnes'i niye aldık?
    3)gol dışında sahada bizi eksik oynatan yasin varken daha çok artısı olan sabri niye çıktı, yasin'in çıkması için niye bu kadar bekledin?
    4)donk'un bitmiş haline herkes maximum 60 (altmis) dakika dayandı hoca!! sen 85te artik neyin hamlesini yapiyosun?
    5)selçuk'un kaptan olması onu takımda dokunulmaz yapamaz, hele ki ona gösterilecek ilk tepki digerlerine bir uyarıdır. hoca selçuk bitmiş, emekli olmuş görmüyo musun?
    6)gecen maçını yıldızı koray'i alırken iyi niyetimle "belki onumuzdeki önümüuzdeki maça kullanmak istiyo" dedim "ondan çıkardı". hoca ilk 11 için semih gibi mi oynamak lazim?
    7)artık sayısını unuttuğum kadar karbon kopya korner kafa golleri yemekten golün gelişini topun ayaktan çıkısıyla anlıyoruz, hiç mi çalışmıyorsunuz şuna, hadi çalışıyorsunuz, hiç mi anlamıyosunuz nerde yanlış olduğunu?
    8)şu futbolu kenidine yakisıştırıyor musun hoca?
    9)ayıp değil mi bu futbol?

    ve 10

    10) hocam, istifanın da bir hizmet oldugunu bilmiyor musun?
  • 2104
    basın toplantısını izlerken enerjimi emdi resmen. telaşlı, ezik, elini kolunu koyacak yer bulamayıp sağını solunu oynamaktan ne dediğini dinleyemiyorum. isterse kadronun en iyisini çıkarsın, taktiğin nirvanasına ulaşsın, soyunma odasında, saha kenarındaki enerjisi ben oyuncu olsam koşmayı bırak yürüyemem. o derece bitik bir portre çiziyor.
  • 2107
    takımın şu anki görüntüsünün bütün suçunu bu adama atıp kendisini istifaya çağırmak bana biraz komik geliyor. golcü istiyor almıyorsun, üstüne eldekini satıyorsun. 4-5 topçu istiyor, iki taneyle idare et diyorsun. yani allah aşkına şu sneijder'in geçen seneki haliyle bu seneki halini bir yan yana koysunlar. nerede o eski sneijder, hollanda elendikten sonra ortada var mı. zaten galatasaray 4 kişilik takımdı. burak, sneijder, melo, muslera. hadi, selçuk'u da ekleyelim. bu adamların üçü gitmişse zaten iş bitmiş.

    denizli istifa, peki kim gelsin. mourinho gelse ne değişecek. bu negatif ortamda, bu tasfiye sürecinde kim gelirse gelsin fayda etmez.
  • 2108
    bilal, olcan, koray ve linnes'le kötü anılarının olmuş olabileceğini düşündüğüm kurt * hoca. zira ligde linnes'i oynatmamasının, leş donk'a bilal yerine tüm maç katlanmasının, yasin artistine olcan yerine şans vermesinin ve her maç adeta duvar gibi savunma yapan genç koray'ı iyi oynadığının ertesi maçı kesmesinin başka izahını yapamıyorum, açıklayamıyorum.
  • 2109
    simdi adamin elindeki kadroya hic bok atmaya gerek yok. ver bu kadroyu terim'e lazio gibi skindirik bir takima elenmez, bu kadar da puan farkini actirmazdi.

    kadrodaki futbolcular %30, bilemedin %40 verimle oynuyorlar. butun oyunculari %60-70 seviyesine cekebilsen zaten bu kadar puan kaybetmezsin. yine keza %70'lik verimle isleyen bir kadro lazio'yu rahat elerdi zaten.

    simdi kardesim ben mi cekecegim bu oyunculari bir tik ustu verimli oynamaya? gecen seneki yasin, trabzon ve antep'deki olcan, ilk gunlerindeki carole, celtic'teki denayer, fransa'daki chedjou, kasimpasa'daki donk, bildigimiz sneijder, xelcuk, hakan, terim döneminde iyi is cikaran umut, milli takimdaki podolski, akhisar'daki maestro bilal ile geri kalanlarinin verimli olduklarinda neler neler yaptiklarini dusunun.

    öyle taktik maktik kasmaya da gerek yok haa... lucescu gibi olup verim yukselteceksin hepsi bu. ya da terim gibi olup motive edeceksin su oyunculari. bunlar kötu oyuncular degil ki. verimsizler an itibariyle.

    denizli'nin hal ve hareketlerine bakin. bu adamla antrenmana ciktiginizi dusunun. denizli gibi gicik bir adam sizi motive edebilir mi? kamp dönemi gecirmis, devre arasi görmus ama takima verim olarak gram yukleme yapamamis uyusuk bir adam bu adam. bildigi butun antrenman metodlari tarihin tozlu sayfalarina kalkmis, mac icindeki kosu ve kondusyon oranlari xamax'a 5 atip, monaco'ydugumuz yillarin nerden baksan 2 kati su an.

    bu adam galatasaray'a gelmeden önce, belki de yillardir esofman giyip bir pazar gunu temiz hava yuruyusune bile cikmamistir spor olarak. adamin yumruk yapmaya mecali yok. kenarda bagirirken bir yerine inme inecek diye korkuyorum. terim'in, lucescu'nun gol sevinclerini gözunuzde canlandirin, bir de bu adamin sevinclerine bakin. sanki böyle camdan yapilmis da az ziplasa araba cami gibi tuz buz olacakmis gibi seviniyor.

    yakismiyor kardesim bu adam artik kulubeye. ben futbolcu olsam siklemezdim bu citkirildim göruntudeki hocayi. 1-0'ci vitor'un, senol hocanin enerjisi yetiyor mesela takimlarina kenarda. e bu adam aykut veya avci gibi kati taktisyen de degil. ne yapacagiz simdi biz bu dedeyle? ya arkadas takim hic mi bir mac dahi olsa isik veren futbol oynamaz? yok.

    gönderin gitsin. kenara da adam akilli hayattan umidini kesmemis bir adam getirin. allah'tan bu takim ilk 7 hafta sonunda liderdi de simdi orta sira takimi gibi dusmeme mucadelesi vermiyor. lig bitecek puan hala 37. sezon sonunda dusen ve kil payi kurtulan takimlarin aldigi puana daha yeni yeni ulasmis. gögsunde 4 yildiz tasiyan 3 kupali takima bak usta.

    icim yaniyor beyler. denizli'nin elinde culio'lu baris'li sarp'li kadro gibi tarihin en boktan kadrosuna sahip galatasaray yok. verimini bir iki tik artirsan sampiyonluk yarisi verebilecek bir kadro var. öyle olmasaydi zaten uzulmezdim.

    ama denizli'nin bu kendinden baslayan ruhsuz cimbomu harbi uzuyor adami...
  • 2110
    muslera'nın geldiği ilk gün yorumunu yaparak zaten vizyonsuzluğunu göstermişti ama takımın başına geçtikten sonra yaptığı şeylerin adını vizyonsuzluk olarak göremiyorum bu bildiğin mallık. hatta ötesi. hayatımda bu kadar kötü oyuncu değişikliği yapan adam görmedim. isteyerek yapamaz insan bu kadro seçimlerini bu değişikliklerini. bildiğin sabotaj komplo bu.

    takımın başına geçtiği günden bu yana kendisi yerine ben geçsem daha fazla maç kazanırdım.

    riske attığın kariyerini de , senin için sadece o sis bulutlarını al-dür-bük ve git. lütfen git.
  • 2111
    mali açıdan çok dikkatli harcama yapmamız gereken bu dönemde ve takım için de çok önemli olan bir mevkiye ryan donk’un transferini çok istediğini öğrendiğim an mustafa denizli benim için bitmişti. takım için teşhisi o kadar yanlıştı ki tedavi etmesi mümkün değildi.

    gelinen noktada maalesef beni yanıltmadı hoca. çok isterdim düşüncemde yanılmayı ve hocanın takımı toparlamasını; lakin hem şu ana kadar icraatları çok kötü hem de gelecek için hiç ümit ışığı vermiyor.

    hocam sen bizim çocukluğumuzdaki en büyük sevinçlerimizin mimarlarından birisin. çok kötü hatıralar bırakmadan git; böylece hem sen bozuk olduğunu söylediğin psikolojini düzelt hem de biz biraz düzeltelim.
  • 2112
    olm bu adam 1.5 yıl için 4.5 milyon dolarlık sözleşmeye imza attı lan. almayabilirdi, ben 2 alayım diyebilirdi, ne de olsa bu kulüp için önemli bir kişilik değil mi? duygusal bir bağ yok mu aramızda? maddi sıkıntıları falan bilmiyor muydu önceden? yok donk'u çok istemiş falan filan ben bunları çoktan geçtim. en başta bu adamın efsane mefsane ayağına bizden aldığı para bana çok koyuyor.
  • 2113
    sosyal medyada ''eldeki kadro kötü, sorun teknik direktörde değil takımda'' diyenler var. evet takım kötü de bu adam emre çolak, bilal kısa, volkan pala, jose rodriguez gibi futbolcuları görmezden geliyor, şans vermiyor. e tamam bu adamlar yıldız değil, belki de oyuna bir katkıları olmayacak bile hatta daha kötü olacağız ama en azından dene be! en azından rekabet ortamı görelim. birşeyler için çabaladığını görelim.
  • 2115
    eldeki malzeme belli diyerek savunulmasına katılmıyorum. eğer takım kötü hoca ne yapsın diye bakıyorsak o zaman takımın başına hiç teknik direktör getirmeyelim. zaten oyuncular kötü, ne gerek var teknik direktöre? hem de 4.5 milyon dolar ödemeye? denizli sezonun kalanında takımı toparlaması için getirildi, sözleşmesi de yarım sezon olmalıydı. ne takımı toparlayabildi, ne de gelecek adına umut vaat eden adımlar atabildi. daha da kötüsü kendisi fatih terim ya da mancini'nin filan yerine değil hamza hamzaoğlu'nun yerine geldi. bu kadar toy bir hocanın bıraktığı, zaten kötü futbol oynayan bir takıma gelip -her açıdan- üzerine hiçbir şey koyamamak, koymayı geçtim daha da geriye gitmek başarısızlık değil de nedir?
  • 2116
    galatasaraya tarihinin en büyük başarılarından birisini yaşatmış teknik direktördür. bu sebeple hep saygı duydum adı bizimle her anıldığında heyecanlandım. insan olarak da çok severim kendisini. geçen seneki maraton performansı bu hislerimin çoğunu sildi süpürdü. üç kuruş için o programda galatasaray lime lime doğranırken, ortak oldu, çanak tuttu ya da sesini çıkarmadı, çıkaramadı farketmez. benim kafamdaki galatasaraylı büyük mustafayı bitirdi. bu sene hamzanın yerine odunla sözleşme imzalıyoruz deseler razı olacak durumdaydık zaten. mustafa denizli de kötü bir tercih değildi herşeye rağmen. wengerlerin heykenslerin yaşını bilmeyenler yaşıyla dalga geçti ama ben bu takımı olacağı kadar toparlayacağını düşündüm. olacağı da bu maalesef. şu anki durumuzun sebepleri arasında kendisi ilk beşe bile girmez. bu takımı kuranlar, bu sözleşmeleri yapanlar, hele yabancı sınırı kalktıktan sonra kadrodaki 8-10 milyon euroya alınmış yabancıları komik paralara gönderip, takımı yerli futbolcu enkazına çevirenler, selçuğa, burağa, sabriye, umuta yeni sözleşme yapanlar, bilali, jemi alanlar yani teriminden, hamzasına, aysalından, abdürrahimine, dursununa çok isim sayılır bu durumuza sebep. ama denizlinin bu rezalette payı pek yok gibime geliyor. oynadığımız futbola gelince olabilecek bu kadar heralde.
  • 2118
    cocuklugumuzun kahramanı . jupp derwall'in yanında 14 sene sonra gelen sampiyonluk . rapid, neuchatel, monaco zaferleri. "bugun hakemi de feneri de yendik" diye demec verdigi inonudeki fener macı , werder bremen macında son dakikada kara saplanan top . avrupa arenasında yıllardır bası one egik turk futbolunun basını havaya kaldırması.

    bunun gibi o kadar cok hatırası var ki , kendisinden bunak, ihtiyar, paragoz, vasıfısız diye bahsedilmesi insanın canını acıtıyor, baslıgı altında bu tur elestirileri okuyası gelmiyor insanın.

    dogru durust elestirileri bulup okuyana kadar icimiz safra doluyor.
  • 2119
    denizli'nin yerine lucescu gelseydi bugün ligde ve avrupa kupalarında olumlu anlamda çok farklı yerde olurduk. o yüzden kadro çok kötü denilmesin. adam elindeki malzemeyi kullanamıyor, buna becerisi ve isteği yok. kolay değil, yorumculuk yaparken galatasaray yorumlarını bel altı yaptığı için ,bir türlü bel üstüne çıkamıyor. yılların alışkanlığı , tabiki kolay geçmeyecek.
  • 2122
    geldiğinden beri takım ligde ve avrupa'da toplam 14 maça çıktı. bu 14 maçın yalnızca 4 tanesinde sahadan galibiyetle ayrıldık. bu 4 galibiyetin hiçbirisi bize en ufak bir umut vermedi. hani hiçbir şeye bakmadan yalnızca bu istatistiğe baksak bile denizli çoktan gitmeliydi ve şu anki gündemimiz yeni teknik direktör olmalıydı. buna yakın istatistiği en son 2010-11 sezonunda yakalamışızdır muhtemelen ki ortaya koyduğumuz futbol o sezonkinden çok farklı değil. yani aradaki kadro farkını düşünürsek takımı bu kadar kötü oynatmak için ekstra çaba sarfetmek lazım.

    elinde ne kadro var denilmiş. kardeşim bu eleştiri transfer döneminden önce doğruydu. sorunları olan bir kadro almıştı ama 3-4 takviyeyle çok güzel bir takım kurabilecek potansiyel vardı yine takımda. transfer dönemine 1 ay kala takımın başına geçmiş bir hoca 1 ocak'a kadar bu takviyeleri yapabilirdi. budayacağım dediği kadrodan oyuncu gönderebilirdi. maalesef mustafa denizli ise bu süre içerisinde sadece açıklamalar yaparak taraftarı yatıştırmakla yetindi. yoğun gündemden dolayı yakın geçmişi çabuk unutuyoruz maalesef. bu süreçle ilgili 1-2 şey hatırlayalım o zaman.

    transfer döneminin henüz başında rıza çalımbay bizzat umut bulut'u istediğini ancak mustafa hocanın bırakmak istemediğini söyledi.

    burak yılmaz'a çin'den teklif olduğunu sağır sultan duymuştu. denizli transfer döneminin sonuna kadar burak'ı göndermiyoruz dedi.

    ryan donk transferinde çok ısrarcı oldu. sayesinde sözleşmesi bitecek, gelecek planlarımız içerisinde kullanamayacağımız bir oyuncuya 2.5 milyon euro ödedik.

    vasat oyunculara bile sağda solda come to gala yazan taraftarımızın, ilk defa gelmemesi konusunda birleştiği bir oyuncu olan martin benitez için 1 ay boyunca ısrar etti. konuşulan para ise 6 milyondu.

    bunlar geçtiğimiz transfer döneminde mustafa denizli'nin en çok konuştuğumuz hamleleri. çok fazla gündem olmayan başka olaylar da var ama şimdilik bu yeterli. şimdi bunları değerlendirelim.

    burak ve umut meselesi taraftara acı verecek boyutlara gelmişken neden takımda kalmalarında bu kadar ısrar etti? ikisinin de eşek yüküyle maaş aldığı, takıma zarar verdiği ortamda gönderip yerine forvet almak yerine takımda kalmalarını sağladı. allah'tan dursun özbek, hamzaoğlu döneminde yaptığı hatayı tekrar etmeyip transfer dönemi bittikten sonra olsa da burak'ı gönderdi. iki forveti de transfer döneminin başında göndersek yönetim çok afedersiniz sike sike forvet akmak zorunda kalacaktı.

    donk meselesi hakkında çok şey yazmak istiyorum ama elimde herhangi bir kanıt olmadığı için bir şey diyemiyorum. benitez transferi için konuşulan paraları ve denizli'nin ısrarı aslında bunları destekler nitelikte ama dediğim gibi elimde denizli'yi suçlayabilecek bir kanıt yok.

    bu iki transferde dönen paralara baktığımızda en azından yönetimin transfer konusunda zorluk çıkarmadığını söyleyebiliriz. benitez için 5 milyon vermeye hazırdık. bir çoğumuz içinde bulunduğumuz maddi durumdan ötürü transfer döneminde 5 milyona 3-4 futbolcu alma hesaplarını yaparken denizli para olmadığı için transfer yapamadı demek yanlış olur.

    sonuç olarak denizli'nin kadroyu belki sil baştan değil ama düzeltecek hamleleri yapacak kadar imkanı vardı. bu şansını kullanamayarak kadro onun değil abi şeklindeki argümanları geçersiz kıldı.

    bak şimdi aklıma geldi, transfer dönemi bittikten sonra "merak etmeyin benitez'i şimdi alamadıysak ağustos'ta alırız demişti bir de. nereden tutsan elinde kalacak bir açıklama. avrupadaki kulüpler gelecek sezonki teknik direktörlerini 2 önce belirlediler ve kadro planlamaları yapmaya başladılar, bizimki transferi ağustos'ta yaparız diyor. haziran değil bak ağustos. hazirana da razıyım ben. benitez'de ısrar ederek de demek istiyor ki ben o parayı... neyse.

    çıkardığı kadrolara, yaptığı değişikliklere, oynattığı futbola bakarsak çağın gerisinde kalmış bir insan. bunu da eldeki kadroya bağlayanlar var. beşiktaş'ı çalıştırdığı dönem sözlükte mustafa denizli hakkında yazılanlara bakarsak beşiktaş'ta da benzer kadrolar çıkarıp, benzer hamleler yaptığını görebiliriz.

    takımda kaldığı her gün bizim için zarar. bir an önce gönderilip sneijder'in aylar öncesinden söylediği gibi yabancı bir teknik adam getirmemiz şart. bundan sonra kaybedilen maçlar için zaten kimse gelecek teknik adamı suçlamaz. bir an önce gelsin ki önümüzdeki sezonun kadro planlamasını yapmaya başlasın.
  • 2124
    bu adam geleli 21 maç olmuş en son deplasman galibiyetimizi hamza hamzaoğlu döneminde yaşamışız. o da zor bir deplasman olan istanbul başakşehir. şu an bizi içerde bile yenebilirler öyle düşünüyorum.

    bu adam takımı ayağa kaldırmak için gelmedi mi? sislerden bulvarlardan bahçıvanlıktan filan bahsetti. rakipler nefesimizi hissedecek dedi. tam da bizim istediğimiz duymak istediğimiz şeyleri söyledi.

    sonra takım rezil hale geldi. konuşmayı bilmiyor diye hoca kovduk, bileni geldi o da takımın tabiri caizze içine etti.

    bu rüzgarlar bitti tabi. artık takımı saydırmaya başladı. kalitesi altına düşen futbolcular var. kendini vermeyenler var. kadro kısıtlı. fikstür böyle. hakem bizi doğradılara başladı.

    sen o takımı dirilt diye getirdiler zaten seni. sende ilk defa hazır bir takıma gelmedin. herkes senden büyük mustafa hadi hocalığını şimdi göster dedi. sende madara oluyorsun. günden güne daha beter olacaksın. sonun her takımda büyük başarılar kazanan dünyanın en büyük kulüplerinde çalışıp tüm kupaları süpüren van gaal gibi olacak. onun da kariyeri hüsranla bitecek. tıpkı senin gibi.

    sen oyunculardan verim al diye getirdiler. o bu sene top oynamayan paragöz yasin'den. herkesin hala bel bağladığı emre çolaktan, jose'den, semih kaya'dan vs. yani her oyuncudan. verim al performansını yükselt diye getirdiler. nasıl geçen sene rezil oynayan topçular yeni yönetim ve yeni antrenör sayesinde ayaklandı 4. yıldızı aldı. sen de gel bu takımı yeniden dirilt dediler sana. sen ruh halin gibi bir takıma dönüştürdün. nasıl şenol güneş türk oyuncuları parlatır her oyuncudan yüksek verim alır. sonra o adamlar büyük kulüplere filan gider. senden bunu istediler en azından kendi takımımız için.

    vallahi ben futbolcu olsam bu adamı idmanda görsem, hayattan soğurum. çünkü adamda bitmişlik, bezginlik var. lig tv kameraları gösteriyor adama acıyasım geliyor çünkü kenarda yardım bekleyen bir ihtiyar var sanki. yardımcın yok o ayrı dava zaten. antrenörler sağlık ekibi, yardımcı hocalar, analizciler, kondisyonelerler, doktorlarıyla filan 10-15 kişilik ekiple kulübe gelir. sen geldin yabancı bir kondisyonerle.

    fazla uzatmayalım. türkiye'de duyduğumuz bir klişe var. takım onun takımı değil. sanki kadroyu o kurdu sezon başı. yıllardır bu yalanı gazetelerde, tv'lerde insanlara yedirirler.

    galatasaray yılda 2-3 hoca değiştirebilen basiretsiz bir kulüp. her gelen hoca kendi takımını kursa. yandı gülüm keten helva. içinden çıkılmaz bir hal alır.

    e beşiktaş'ı şenol güneş mi kurdu. geçen sene ki kadroya geldi. daha iyi top oynatıyor. sende bunun için geldin ey kurt hoca. takımı daha iyi oynat diye.

    hücümda sıkıntılarımız var diyorsun da. bu takımın sen gelmeden önce hücümda hiç bir sıkıntısı yoktu. çok gol giyordu ama tüm istatistiklerde en öndeydi. en çok poziyona giren deli gibi şut çeken takımdı.

    adam çıkıyor diyor ki geldiğimiz günden beri yan top çalışıyoruz, görüyoruz nasıl çalıştığınızı, takım her maç yan toptan gol yiyor. yemese bile adamlar her topa çıkıp vuruyor. muslera bile toplara yanlış çıkıp kademe hatası yapabiliyor.

    ey denizli aklın varsa git. bizi de daha fazla mahçup duruma düşürme. görünen köy kılavuz istemez. bu takımdan da senden de bir halt olmayacağı belli. bu saatten sonra istediğin kadar yardımcı da getirsen, yine medyaya süper konuşmalar yapsan bir cacık olmaz.

    çünkü galatasaray'ın elinde hedef kalmadı. ben geçmişinde ki başarılarından bahsetmiyorum. geçmiş geçmişte kaldı. sen şimdi kötüsün ve ilerde iyi olabilecek bir ışık vermiyorsun.

    70 yaşında ki adam maç sonu çocuk gibi bahaneler uyduruyor. inanamıyorum.

    gelmeseydin. gelmeseydin. kariyerimi yakarım demeseydin. lafla peynir gemisi yürümüyor be hacı abi.

    düşünün adam sabri'yi gizli forvet oynatarak verim almaya çalışıyor. şapkadan tavşan çıkarırım filan zannediyor. rakipler bunu yer diyor. artık futbol takımı oyunu be hoca. 11 hücum 11 defans. sen takımı takıp yap. çıkıp her maç yeni şeyler deneyeceğiz futbolcuları başka mevkilerde kullanacağız diyorsun.

    çok doluyum beyler. gerekirse bu adam için sabaha kadar yazabilirim.

    edit: http://www.sabah.com.tr/...ulan-mustafa-denizli hıncal uluç'ta az çok bizlere tercüman olmuş.
App Store'dan indirin Google Play'den alın