• 876
    garip şekilde bir daha taraftarla aralarinin barisamayacagini dusundugumden hemen istifa etmelerini istedigim yönetim. uzatmasinlar, kendilerini de yormasinlar bu saatten sonra kendilerini insanlarin sevmesi çok zor. yerlerine de kim gelirse gelsin, onlar da istifa edecek eninde sonunda. kisir döngüde başkanlık yillardir, sürekli istifa ettiriyoruz ama yerine gelecek kimse yok çünkü kimsenin bu yükle ugrasacak isteği yok. yillardir kac kere güçlü bir başkan adayı cikti ki şimdi çıksın.
  • 880
    efsane olabilecek yönetim şansına sahipken çok kısa sürede yapamadıklarıyla kredilerini bir hayli aşağıya çekmişlerdir. gelinen noktada tüm bu yaşananların sorumlusu 2018 2019 sezonu transfer sezonunda yapamadıkları stoper ve forvet transferi ve teknik ekibin yalnız bırakılmasıdır. galibiyetten sonra ekrana çıkıp çarşaf çarşaf demeç verirken muğlubiyetten sonra ekranda görünmemek , sorumluluğu üstlenmemek, bu zorlu süreçte gereken reaksiyonu gösterememek gibi çok konuda sınıfta kaldılar.
  • 882
    çok şanslı ama bir o kadar tecrübesiz ve beceriksiz yönetimdir. bugün özelinde 10 kasım özelinde atatürk'ü anma konusunda bile ne kadar eksik oldukları çok belli oluyor, üzüyor. 10 kasım 2018 galatasaray beşiktaş kadın voleybol maçında beşiktaş gayet yakışır bir şekilde pankartla çıkarken galatasaray'ımız ıska geçmiş ve çok net bir saygısızlık örneği göstermiştir. kulübün resmi twitter hesabından yapılan anma bile yeni türkiye'den esintiler içeriyor ve yine günün anlam ve öneminden oldukça uzak bir resim veriyor.
    bunlar dışında tahkim kuruluna başvuruda bulunup karar aşamasında kamuoyu oluşturamayıp taraflı ve galatasaray'a karşı olan bu kurula baskı oluşturamadılar. donk ve rodrigues'e verilen "emsal" cezaların indirilmesine ilişkin başvuru reddedildi. şimdi istedikleri kadar bağırıp çağırsınlar. türkiye futbol ortamında donk ve rodrigues'in yaptığını yapıp da benzer cezayı alan kimse yoktur ama 30 milyonluk galatasaray'a bunu yapabiliyorlar. neden çünkü bu büyük kitlenin gücünü arkasına alıp masaya yumruğunu vurabikecek bir yönetimi yoktur. dursun'dan kurtulduk ama bu iş ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye döndü. şikeci fb bile sandık kozunu oynayıp kümede kaldı ama biz yerel seçim öncesi son dönemeçte bu kozu kullanmıyoruz.
  • 883
    12 kasım 2018 mustafa cengiz basın toplantısı sonrası benim için bitmiştir. galatasaray’ı layıkıyla savundu şimdi kendisine geçti. galatasaray tarihinin en pasif başkanı ve yönetimi olabilir. işi gücü hikaye anlatmak, fıkra anlatmak.
    ekleme: rakipleri, medyası, federasyonu birlik olmuş galatasaray’ın üzerinde oyunlar oynuyorlar. sayın başkanım kendisine karşı yürütülen algı operasyonu için ağlıyor. arkasında galatasaray gibi bir güç varken bile çıkıp yumruğunu masaya vuramıyor. kimse kendisinden hakaret etmesini istemiyor. teknik direktörüne hakaret edenlerden utanmasa özür dileyecek. gurur duyun başkanınızla. bi de söyleyin bir ara becerebilirse forvet alsın.
  • 884
    yönetime geldiği günden beri demediğini bırakmayanlar 12 kasım 2018'de yaptığı basın toplantısından sonra mustafa cengiz'in kendileri için bittiğini söylemişler. başkanın basın toplantısında anlattığı şeylerin bir örneğini sözlükte de görüyoruz. dolayısıyla fazla bir şey yazmadan galatasaraylıların havayı iyi koklayacağını düşünüyorum.
  • 890
    son zamanlardaki tavırlarından hoşnut değilim ama esip gürleselerdi de hiçbir şey değişmezdi. adamlar "galatasaray'dan birileri bizi eleştirse de ceza yağdırsak" diye pusuda bekliyor, bu durumda yapılacak şey televizyona konuşmak değil perde arkasından kelle almaktır ama demirören'i indirmeye galatasaray'ın gücü yetmiyor maalesef. çünkü demirören'i o koltuğa atayan şahsın kim olduğunu herkes biliyor. o şahıs "gidebilirsin" demediği sürece demirören efendi o koltukta oturmaya devam edecek.

    adamlar 2016-17'de beşiktaş'ı göz göre göre şampiyon yaptılar, normalde güle oynaya şampiyon olacak başakşehir'i ikinciliğe ittiler. ertesi sene beşiktaş'ı fener maçlarında dilim dilim doğrayıp yarış dışı bıraktılar, fener'i inanılmaz kıyaklarla ikinci bitirttiler. şimdi bizi doğrayıp başakşehir'i şampiyon yapmaya çalışıyorlar. ortada bir "parayla değil sırayla" durumu var. sen ne tepki verirsen ver ana planı bozamıyorsun, belki az bir şey esnetebilirsin en fazla.

    mustafa cengiz ya demirören'e (ve onu getiren şahsa) kaybedeceğini bile bile savaş açacak ya da "bize haksızlık yapılıyor, adil olalım lütfen" deyip kısık sesle konuşacaktı. ikinciyi seçti. bence kısık sesle konuşmasına rağmen daha düzgün cümleler kurabilir, bütün türkiye'nin aklında nakşolacak bir slogan bulabilirdi. ünal aysal'ın "bu ateş üfleyerek sönmez" sloganı gibi bir slogan bulsa çok daha itibarlı bir tepki vermiş olurdu mesela.
  • 891
    düzen gereği kazanamayacakları bir savaşa girmeyerek geçen sezonki yönetim kadrosu gibi yine akıllılık etmiş yönetimdir. bir de madem savaşmıyorlar o zaman boşa açıklama yapmazlarsa tam olacaktır. en büyük kozları fatih hocamız da öfkeyle kalkan nasıl oturur ya da maalesef oturturulur ikna olduğunda kulübümüz yine hedefine emin adımlarla yürüyecektir. hedef 22! savaşa gerek yok, işlerine baksınlar. maalesef olan oldu ölen öldü.
  • 895
    beceri yoksunu, pasif ve “iyi niyetli” olan yönetimdir. kimse kimseyi sevmiyor ve bu durum çok açık. boşuna barışsever olmaya gerek yok, yapmacık geliyor gözüme. bu yönetimin başkanı olan sayın cengiz zamanında aslan meclisi isimli programda fazlasıyla sert bir şekilde fenerbahçe’ye ve tff’ye yüklenen birisiydi.

    bu barışçıl olma durumu yönetimin pasifliğinden geliyor, lider birisinin olmamasından geliyor. camianın bir numaralı adamına karşı yapılan bu açık saldırıda korkak olmamalıyız.

    dursun özbek sonrası gelmenin ekmeğini daha ne kadar yiyecekler bakalım.
  • 896
    olaylı 2 kasım 2018 galatasaray fenerbahçe maçı sonrası ilk dişe dokunur açıklamayı bugün yapmış olan yönetim.

    https://twitter.com/...630395362099200?s=21

    --- alıntı ---

    başkanımız mustafa cengiz’den açıklama

    galatasaray, türkiye’nin sportif anlamda dünyadaki en değerli ulusal markasıdır.

    bu en değerli markayı, içinde bulundukları kurum ve pozisyonlardan elde ettikleri resmi ya da medyatik gücü kullanarak; kişisel fanatizmleriyle, galatasaray’ı yıpratmaya, cezalandırarak zarar vermeye çalışanlar, sadece galatasaray’a değil ülkemize, vatanımıza zarar verme gayreti içinde olduklarının gaflet ve delaletinden uyanmalıdırlar.

    dünyada 100 milyonu aşkın sempatizanı, ülke sınırlarında 30 milyonu aşkın taraftarı olan yüzyıllık bir ruh ve sinerjiden güç alan galatasaray spor kulübü’nün dünyanın tepesine doğru yürüyüşü, kendisine saha içinde veya dışında, arkadan atılmış kahpece tokatlar ve tahrikler ile engellenemez.

    ceza cürüme eşit olmalı ve camiaların vicdanını rahatsız etmemelidir.

    tff ve kurulları taraftarı olduğu takıma göre çifte standart uygulamamalıdır.

    kulübümüzün haklı tepkilerini, resmi açıklamasını cezalandırıp, rakibimizin beyanlarına hatta kulübümüzün teknik direktörüne karşı sokak jargonuyla hadsiz hakaretler içeren yazılı, sözlü söylemlerine karşı hiçbir aksiyon almaması da buna bir belgedir ve şayan-ı dikkattir.

    biz, rakiplerimizin aldığı veya alacağı cezaları hedefleyen bunlarla mutluluk tesis eden bir yönetim anlayışında değiliz.

    ulusal kazanımlar yoluyla uluslararası başarılara endeksli bir camiayız.

    ancak adalet herkese gereklidir ve çifte standartlara şiddetle karşıyız.

    medyada, sahada ve tff kurullarında bu çifte standartları uygulayanların, alet olanların futbol dünyasında işgal ettikleri haksız konum ve pozisyonlarının hukuk içinde sonlanması için sonuna kadar mücadele edeceğimizi ve bunun takipçisi olacağımızı bir kez daha beyan ederiz.

    vakar içindeki suskunluğumuzu korkaklık zannedenler, diledikleri zaman meydan okuyabilirler.

    galatasaray kendisine karşı kurulan tüm tuzaklara, provokasyonlara, engellemelere her tür karşı çabaya rağmen, “rakibe saygı kendine saygı” karakterinde, vakar ve asalet ile şampiyonluk yürüyüşüne devam edecek ve şampiyon olacaktır.

    kenetlenin başka galatasaray yok!

    mustafa cengiz

    galatasaray spor kulübü başkanı

    --- alıntı ---
  • 898
    resmen yağmurdan kaçarken doluya tutulduk.
    21 kasım 2018 germani basket brescia galatasaray basketbol maçı nda oyuncusundan koçuna hepsi o kadar rezaletler ki gerçekten bu takım galatasaray mı? diyorsunuz.
    futbolda yapılamayan forvet transferi, son olaylarda tff'ye karşı pasif kalmaları, tutarsız açıklamaları vb. liste uzar gider. kulübün yönetime 3 beden büyük geldiği aşikar umarım yakın zamanda gerçek bir başkan ve güçlü bir yönetim gelir. yoksa olduğumuz yerde sayacağız hatta geri gideceğiz.
  • 899
    https://twitter.com/...140349046276096?s=09

    (bkz: #2544905)

    bize bu vizyona sahip bir yönetim lazım. yönetmek yerine topu kendisinden atacak binlerce bahane üretecek bir yönetim. müstehakız. ciddi manada söylüyorum, müstehakız.

    kötü oynanan bir basketbol maçını izledikten sonra "yağmurdan kaçarken doluya tutulduk" cümlesi "bir önceki yönetim tüm konular neyse de, basketbolda aşırı derecede kötüydü, bu yönetim ise daha kötü" anlamını ifade eder. basketbol maçı üzerinden bir yönetim kurulunun yönetimi eleştirilebilir mi yahu.

    tff' ye karşı pasif kaldı denip durulmuş. yahu manyak mısınız siz. ağlayıp duracak mıyız beşiktaş gibi. koskoca takımız. başkanı ağlayıp durur mu. koskoca takımın.

    yada başkanın bir vizyonu, bir stratejisi olabilir mi bu tutum? türk futboluna yalandan değil, gerçek manada huzurun gelmesini istiyor olabilir mi? ortamdaki gerginlikten beslenmenin uzun vadede kendisine yani kulübüne fayda değil zarar sağlayacağını biliyor olabilir mi başkan? sporda şiddet olursa tribünlerin boş kalacağını, sporda şiddet olursa sponsorlar uzak duracağını, sporda şiddet olursa topun oyunda kalma süresinin kısalacağını, seyir zevkinin azalacağını ve yayın gelirlerinin azalacağını... sporda şiddeti körüklemek aziz yıldırım' ın yaptığı bir taktiktir. iktidar için koltuk sağlamlaştırıcı ancak yönettiği kulüp için yıkıcıdır. ama biz hala yıkım istiyoruz, müstehakız.

    tff' ye neden sallamadın diye bıdı bıdı yapılmaz. çünkü tff ile fatih terim savaş halinde.

    nedeni mi, ah burda: (bkz: #2544966)

    öyle "tff' ye neye laf sölemeyenuz" demekle olmaz. işlerin iç yüzünü ve tam geniş çerçeveyi bilmek, görmek ve ona göre konuşmak lazım.

    mükemmel bir yönetim, canım başkanım diyebileceğimiz bir argüman olmadığı gibi rakip takım başkanlarına ve bir önceki maşkanımıza* bakarsanız öğrenirsiniz yönetememenin ne demek olduğunu mevcut durumda kendisinden daha iyisinin çıkmayacağını öğrenirsiniz.

    tutarsız olmak demek türk futbolu kardeşlik istiyor mottosuyla bir takımın başına geçip, ezeli rakibinin efsane ve faal hocasına "sokak kabadayısı" demektir. bakın kabadayı demez, "sokak" kelimesini kullanır ki, zihniyetine göre sokak daha aşağıdır ve daha aşağılayacı olmaya çalışmıştır. rakip takımlara gelen transferler arasında en imrenileni kimse ondan daha fazla imrenildi bu cümlelerin sahibine. burada "vizyon" kelimesini ağzından düşürmüyordu insanlar oğlakgillerin şımarık oğlu başkan olduğunda. ancak sonuç ortada, mini aziz yıldırım lakabını kazandı artık...

    yönetimimiz kesinlikle eleştirilmeli. ancak bir maç izleyip yada canımızı sıkan bir durum olduğunda dönüp "yönetim fiyasko" gibi iddaalı bir eleştiri sunulmaz. eğer iddaalı bir eleştiriniz varsa tek tek anlatacaksınız. burası tv başı değil. burası gerçekten insanların nefes alma, hayatlarına kısa bir mola verme alanı. eleştiri yapacaksanız, eleştirdiğiniz olayı güzelce anlatacaksınız, biz de okuyarak karşı argüman sunacağız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın