çok sağlam gençler var. takımlarında forma şansı buluyorlar da. artık bahanesi de kalmadı.
1979
yine yeniden, utanmadan, sıkılmadan, yabancı futbolcuların, türk futbolcularının gelişimini engellediğini söylemiş türk milli takım teknik direktörü.
ben yazarken utanıyorum ama bu adam milli takımımızın teknik direktörü!
mehmet demirkol’un, yabancı kuralını ikide bir hortlatıp gündem yapanlara yaptığı muazzam açıklamayı dinlemesini öneriyorum. anlamazsa bir daha. bir daha! anlayana kadar dinletilmeli.
bir de milli takım hocası olmak zor buyurmuş. silah zoruyla mı bu işi yaptırıyorlar? çek git.
1980
türkiye a milli takım teknik direktörlüğü görevinde emekliliğini yaşayan ve tff'nin bazı kararlar için spor medyasında kendisi aracılığıyla algı oluşturmaya çalıştığı modası geçmiş teknik direktördür.
1981
sene sonu görevini şenol güneş'e birakmasi gereken emekli hoca. bir dünya oyuncu gönderdik avrupaya hem de rekor bedellerle. bu isimlerden bile bir harman yapamadı, kendi keşfetmeyi bırak. senol güneş başarılı olur bence milli takimda, oyuncudan verim almayı, yükseltmeyi bilen bir hoca. milli takım başarılı olursa yabanci sınırı isteyenlerin de en büyük kozu ellerinden alınmış olur.
biliyorum çünkü bu adamın derdi federasyonun maşalığını yapmak.
1983
yerli teknik direktörlerin milli takımda görev yapmasına mani olduğu için acilen istifa etmesi gereken dede.
ancak kendisi istifa ederse tam olarak yerli ve milli bir takımımız olabilir diye düşünüyorum.
diğer yabancı hocaların da acilen dış işleri bakanlığı'na çağrılarak 48 saat içinde ülkeyi terk etmeleri istenmeli. başka türlü futbolumuz bir adım ileri gidemez! yerli teknik direktör arkadaşlarım yabancılar yüzünden hep erken emekli oldu :(
ayıptır, günahtır!
1984
o kadar başarısızlığa ve etkisizlige rağmen hala milli takımdaki görevine devam edebilen insan. bir de hala türk futbolu üzerine fikir beyan ediyor! istıfa etmesi gerekirken hem de.
1985
karakterini evde bırakmış olan teknik direktör. zira yabancı sınırı getirilmesi konusunda federasyonun maşası görevini üstlenmektedir.
1986
mutlaka kulübümüz çevresi tarafından yabancı olduğu gerekçesiyle istifaya zorlanması gereken teknik direktör. haddini hududunu aştı artık. twitter'dan kampanya mı başlatılır? bize yakın ve yabancı sınırına uzak yayın organları, başta bein olmak üzere, indüklenerek mi yapılır? hatta mümkünse ikisi bir arada mı yürütülür? bunu artık bir şekilde düşünsünler. madem yabancı futbolcu istemiyor, biz de yabancın teknik direktör istemiyoruz.
1987
futbol bilgini ama yaslilik belirtisi gosteren milli takimlar teknik direktoru.
inanilir gibi degil. boylr bir adam cikip yerli oyunculari savunuyor. shaktar da neler yaptin diye sorarlar adama.
tff soyle diyor kendisi soyluyor.
beinsports oldugu surece yabanci kurali gelmez. kapitalizm kazanir.
1988
elindeki milli takım oyuncu potansiyeli son on yıldır hiçbir antrenörde olmamış olan sorunları çarpıtarak uyanıklık yapan ve kovulmayı bekleyen geçmiş zamanın büyük antrenörü, şimdilerin ise emekli olup kuruma geri dönmüş "çalışmaya!"devam edip oğlanı yurt dışında okutayım kafasındaki insanı. allah bereket versin iyi kerizledi bizimkileri. elit seviye gencecik taş gibi stoperler, italyayı birbirine katan üst düzey kanat hücumcuları, premier ligde ispanyada oynayan santraforlar falan... hele ki anadoluda gelecek vaat eden yetenekler süper ligde gayet de iyi performans sergilerken daha da oyuncu havuzunda adam bulamıyorsa, o havuzun sifonunu çeksin gitsin.
1989
koç medyasının oyuncağı olmuş yaşlı, zamanın futboluna ayak uyduramayan, paramı verin ben ne derseniz yaparım diyen teknik direktör. koç medyasının unuttuğu bir şey var ki o da kimse başarısız lucescu'yu dinleyip öylemiymiş adam da doğru söylüyor demez en fazla susturun şu bunağı derler.
1990
yabancı sınırını savunması bence bizim işimize geliyor. futbolu ucundan da takip edip lucescu'yu si... pardon umursayan kaldığını sanmıyorum. hatta ne dese tersi yapılacak seviyeye bile ulaştı.
1991
bir insan hem yabancı olup hem de nasıl yabancı sınırlaması isteyebiliyor akıl alacak gibi değil. arkadaşlar aslında karşı da federasyon öyle dedirtiyor minvalinde kelimeler kullanmış. o zaman milli takımımızın yabancı hocası affedersiniz ama gerçekten omurgasız. insan doğru bildiği yoldan şaşmadığı sürece karakterli olabilir ve bunu öğretebilir. şimdi iki seçenek var: a) yabancı olup yabancı sınırı istemesi. b) kendisi istemediği halde federasyon dolayısı ile istemesi. neresinden bakarsanız bakın tutarsızlık.
1992
lucescu'yu konuşup tartışmak, eleştirmek dünyanın en boş, mal işi olabilir ama her türlü platformda tff ve yönetimi yerine kendisi konuşuluyor.
futbolu bırakan hakan balta için "takımında oynamıyor" denen adam konuşuluyor.
her zaman olduğu gibi yanlış yere baskı yapılıyor. mezar kaçkını lucescu'nun çok da umrundadır her türlü konuşulan çünkü.
bu arada soracak olursanız eğer; tff mutlu tff halinden memnun.
1993
son yıllarda çeşitli sebeplerden dolayı insanların milli takımdan iyice soğumasına rağmen o insanlar kadar bile milli takımı umursadığını sanmıyorum. kendisine denileni yapıyor/diyor, bir de üstüne eşek yüküyle para alıyor. milli takım ne kadar çökerse çöksün ne tff ne de kendisi sallamıyorken adamın suratına tükürsen bile umursamayacaktır mutemelen.
1994
düşünsenize amerikalı bir şirket türkiye'de ofis açıyor, sonra da türk hükümetinin yaptığı özelleştirmelerden şikayet ediyor. ne alaka değil mi? işte kendisi de öyle alakasız şeyler söylüyor. son 4 yıl hariç, türk futbolunda yabancı sınırı hep maximum 7'ydi. uefa kupası şampiyonluğumuz dışında, türklerin ağırlıklı olduğu kadrolarla yakalanmış tek bir başarı yok. 4 senedir artan yabancılar sebep oldu başarısızlığa değil mi?
dursun özbek bu moruğu giderayak bize fena kitleyecekti. verilmiş sadakamız varmış.
1997
bugün sözleşmesinin feshedileceğine dair haberler var. anlaşılan yakın zamanda şenol güneş'i milli takımın başında göreceğiz.
ekleme: resmi açıklama da gelmiş. türk futboluna milli takımın başında kaldığı sürece hiç bir katkısı olmadı. ağlamaktan başka pek bir şey yapmadı. emeklilik hayatında mutluluklar dilerim.
gönderilmesinin zamanlamasına hiç anlam veremedim. başarısız bir dönem geçirdi ve bence de kalmaması gerekiyordu fakat ne oldu da milli takımlar açısından bu kadar boş bir dönemde bu karar verildi anlamak zor.
edit: demirören'in iddaa ihalesiyle birlikte taşlar yerine biraz oturdu. demirören'e istifa etmeden önce yeni başkana temiz sayfa bırakması tembih edilmiş belli ki.