*

resim
Mario René Junior Lemina
Takım:Galatasaray
Mevki:Ön Libero
Yaş:32
Boy:1.84
Uyruk:Gabon
  • 926
    bonservisi ne kadar düşerse düşsün, kalıcı olarak transfer etmemiz imkansıza yakındır diye düşünüyorum. tek hanelere indirecek halleri yok zaten adamların. e biz zaten 5m euroluk adam satsak el açıp şükreder haldeyiz; o yüzden umarım şimdiden nabız yoklanıyordur kiralık sözleşmesini önümüdeki sezon sonuna kadar uzatabilmek için. keşke bir sürpriz olsa da şu arada halletsek o işi.

    şu an için atabileceğimiz en mantıklı adım o bence. zaten çok fazla kiralık/ayrılacak oyuncumuz var ve yazın hamle ihtiyacımız olacak. oyuncu satarak kaynak yaratabilsek bile o kaynağı bir oyuncuya gömecek lüksümüz yok.
  • 929
    19 20 sezonunun ilk devresinde pek çok maçı sakatlık nedeniyle kaçırmış ya da yarıda bırakmış oyuncumuz.
    galatasarayın şu ekonomik şartlarda kendisi gibi maçtan ne zaman çıkması gerekecek diye korkuyla izleyeceğimiz bir oyuncu için riske atacak parası yok. bu nedenle kendisi yerine koşan mücadele eden bir iki yönlü genç ortasaha bulmalıyız sonraki sezon için.
  • 930
    bugün babam-ben-donk-lemina dörtlüsü çay içme fırsatı bulduk. gerçekten çok neşeli çok eğlenceli bir insan kendisi. donk ile de çok fazla iyi anlaşıyorlar.

    ayrıca kendisine yeterli ilgi, sevgi gösterilmeme konusunda da babam ilk adımı attı. fotoğraf çektirme esnasında donk’a neyse hadi sen de gel diyerek lemina’yı gülmekten yerlere yatırdı (bkz: swh)

    çok sevdiğimiz müthiş orta sahamızdır kendisi.
  • 931
    kendisi icin yapilacak sey cok basit. seri gibi adamlara premier ligde dusunmeden 30 milyon veriyorlar. bu lemina juventus’dan cikmis, premier ligden galatasaray’a gelmis bir isim. su an inanilmaz formda. pazarlayin su adami. alalim 17’ye satalim 25’e. ver menajerine yetki. 17 milyonun ustundeki her rakama alsin yuzde 10 komisyonunu. bir sene faydalan, bir de ustune 6-7 milyon euro kazan. cok guzel ticaret. besiktas talisca icin bunu yapmaya calismisti ama olmamisti umarim biz yapabiliriz.
  • 933
    kaliteli yönetilen kulüplerin zimbabwe ikinci liginden topçu bulup oynattığı günümüz futbolunda, kendisini bu performansını sürdürmesi halinde pazarlıkla aşağı bir rakama alma şansımız maalesef yoktur. çünkü sen 16 veremem aşağısı olsun derken o kaliteli yönetilen kulüp oturur lemina'yı her yönüyle izler, çıkarır fazlasını verir elinden alır.

    lemina istikrarlı hale getireceği mevcut performansıyla rahatlıkla orta sınıf pl takımlarında yer bulabilir. ingiltere ikinci ligindeki takımların bile bonservis ücretlerinde çift haneleri gördüğü bu dönemde, orta sınıf bi pl takımı için 16 milyon euro çerez parası gibi. adamlar ndiaye'yi aldı bizden o fiyata*
  • 934
    felipe melo’yu da geçirdiği efsane sezondan sonra bir kez daha kiralamıştık, lemina’yı da ikinci kez kiralayabileceğimizi düşünüyorum. herkes bizim baktığımız gözle bakmıyor renktaşlar. o yüzden benim içim rahat. adam takımı seviyor, takım da oyuncuyu. satın alma derseniz en azından ffp varken uğraşmak gereksiz derim. kiralamak en mantıklı seçenek. sonrası allah kerim.
  • 936
    sezon sonu başarı gelirse hikaye transferin son günü linnes'i kadro dışı bırakmak pahasına kendisini alışımızla başlayacak. ligin ilk yarısı temposuzluktan kırılan takımda kendisi de olmasa bugün çok farklı yerlerde olurduk.

    geldiği gün southampton taraftarlarının ''kendisini büyük takım oyuncusu zannediyor'' gibi bir şey dediği okumuştum ki çok haklılar. bu adam southampton'da oynayacak biri değil. oynayacağı takıma galatasaray olur, marsilya olur, lazio olur. bu adam devre arası ligler tatile girince evde formayla dolaşıp ''sabırsızlanıyorum 2. yarı başlasın'' diyen bir adam. bunu şov için yaptığını düşünmüyorum. gerçekten sahaya çıkmak istiyor. sahada rakibe basmak, olay çıkarmak, tribünleri ateşlemek istiyor. içerde 50 bin kişiye oynayacağımız derbilerde kendini parçalayacağından eminim. bu adam böyle bir adam. bu sebeple önümüzdeki yıl yine kiralıkta olsa bizle olma ihtimali yüksek. bizle olmasa bile southampton'da olmayacak, orada bu performansı veremeyecek. başka bir yere gitse bile onyekuru gibi ilk fırsatta dönmeye çalışacak çünkü burada kendisi gibi futbolla yatıp kalkan manyaklar olduğunu gördü. bu adam %100 gs oldu bile. seni çok seviyorum mario.

    https://pbs.twimg.com/...qBWAAEie-6.jpg:large
  • 937
    1 eylül 1993 libreville/gabon doğumlu merkez orta saha ve ön libero oyuncusu.

    tam bir başak burcu erkeği. kendim de başak burcu olduğum için rahatlıkla söyleyebilirim, ideal erkek tipi :(

    2019-2020 sezonu yaz transfer döneminin sonunda martin linnes vs mariano filho tercihi yapmamıza sebep olan fırsat transferi.

    lorient'de başlayan profesyonel futbolculuk kariyeri 2013 yazında marsilya kulübüne transfer olarak sıçrama yaptı. burada oynadığı oyunla juventus'un dikkatini çekti ve paul pogba'nın alternatifi olarak düşünülerek transfer edildi.

    juventus'ta çok fazla orta saha oyuncusu olması ve lemina'nın inişli çıkışlı performansı sebebiyle 2017 yazında 17,25 m euroya southampton'a satıldı.

    2 yıllık premier lig kariyerinin ilk yılında sezon başında düzenli oynarken sezon sonuna doğru yaşadığı inişili çıkışlı performansı sebebiyle aldığı süreler düştü. bazen oynadı bazen kadro dışı kaldı.

    2. senesinde ise yani 2018-2019 sezonunda ise, çok iyi bir kamp dönemi geçirip ilk 14 hafta ilk onbir başladı ve 1 maç hariç tamamında 90 dk süre aldı.

    gayet iyi giden performansı yılın ortasında yaşadığı sakatlıkla (karın kası gerilme) sezonun son haftalarına kadar oynayamamasına neden oldu. son maçlarda biraz süre alsa da hazır değildi. ağır bir sakatlık geçirmişti.

    lemina'nın istikrarsız oluşu, potansiyeline ulaşmasına mani oldu.

    2019-2020 sezonu yaz transfer döneminin son gününde ise nasıl olduğunu anlamadığım bir şekilde transferi gerçekleşti ve takımımıza katıldı.

    https://www.galatasaray.org/...galatasaray-da/44784

    --- alıntı ---
    galatasaray sportif aş, profesyonel futbolcu mario lemina’nın geçici transferi üzerine kulübü southampton football club limited ile anlaşmaya varıldığını kap'a bildirdi.

    galatasaray sportif aş'nin kap'a gönderdiği bildirim şu şekilde:

    "profesyonel futbolcu mario rene junior lemina ve kulübü southampton football club limited ile oyuncunun 2019-2020 sezonu için geçici transferi konusunda anlaşmaya varılmıştır. buna göre, futbolcunun kulübüne net 1.000.000 euro tutarında geçici transfer ücreti ödenecektir. yapılan anlaşmaya göre 30.06.2020 tarihine kadar şirketimizin net 16.000.000 euro transfer bedeli karşılığında oyuncuyu satın alma opsiyonu bulunmaktadır.

    futbolcuya ise 2019-2020 futbol sezonu için net 2.050.000 euro sabit transfer ücreti ödenecektir.

    kamuoyuna saygıyla duyurulur."

    --- alıntı ---

    açıkçası bu yaz transferine en şaşırdığım ve en sevindiğim isimlerden birisi olmuştu.

    tabii ki yaz kampı yapmamış olması, sakatlığın etkileri vs derken sezona hiç hazır girmedi ve oynadığı maçlarda erken çıkmak zorunda kaldığı veya sakatlanıp oynayamadığı maçlar oldu.

    oynadığı kısıtlı sürelerde ise birkaç yıldır galatasaray orta sahasında olmayan hem kesici, hem atletik hem de pas kalitesi yüksek bir oyuncu profilini bize izletti.

    felipe melo'dan sonra bu bölgede oynayan ndiaye, fernando reges, belhanda, seri, nzonzi gibi oyuncuların hiçbirisine benzemeyen ama hepsinin en iyi olduğu şeylere sahip modern bir orta saha oyuncusu olduğunu gösterdi.

    ilk devrede kendisinin de bir var bir yok olması ile puan durumunda istediğimiz yerden uzakta kaldık ama ligin 2. yarısına çok iyi girdi. zaten uzun süredir söylüyorum bizim şampiyonluğumuz radamel falcao ve mario lemina'nın bu devre sahada ve formda olmaları ile mümkün.

    bunlara tabii ki takımın kalanının da vereceği katkı ile yüksek bir puan ortalaması yakalayıp şampiyon olabiliriz.

    dün kendisi için şey yazmıştım;

    "şüphesiz ki o felipe melo'yu görmeyenler ve ona doyamayanlar için gönderilmiştir"

    dilerim 2020 yazında southampton'ı bir şekilde ikna eder kendisini tekrar kiralar ffp bittiğinde de bonservisini alırız.

    bazen iyi oyuncular gelir ama takımla dokusu tutmaz, uyum sağlayamaz. bazen de iyi oyuncular gelir, efsane olur.

    işte mario lemina bizde efsane olma potansiyeli olan muazzam bir oyuncu.

    taraftarla kurduğu bağ, sahada her şeyini vermesi ve kalitesi onu bizim için daha da özel yapıyor...

    işte karşınızda süper mario lemina!

    https://streamable.com/de53m
  • 947
    umarım ağzımıza bir parmak bal çalıp gitmeyecek gabon'un gülü :)

    melo sonrası, fernando'nun ilk maçlarındaki performansını görmezsek, işte böyle abicim ya diye gözlerimizin pasını silen oyuncudur kendileri. geldiğinde aylardır ayağına top değmiyor, formsuz, beşiktaş'a önerilip istenmeyen oyuncuyu aldık diye çatlak sesler çıkıyordu; sonrası malum :) fernando kadar oyun aklı belki yok, melo kadar da sert ve rakiplerini sindiremiyor olabilir; ama bu iki özelliği lig ortalamasının baya üzerinde ve artı olarak top tekniği, adam geçme becerisi daha üstün.

    umarım seni bize yar ederler aslanım :)
    (bkz: #2847492)
  • 948
    hem lemina çok iyi diyip, hem de "fatih terim bu takımı oynatamıyor, takım iyi çalıştırılmıyor, sorun futbolcularda değil, sistemde" demek de ne bileyim. neyse anlatayım ama sonuna kadar okumayan fenerli olsun, baştan söyliyim.

    aslında mario lemina özelinde, galatasaray takımının analizini yapmak çok basit.

    bize bitik olarak gelen, ilk oynadığı maçta daha yarım saatte dalağı şişen, sonra sık sık 60da pili bitip oyundan çıkan ya da sakatlanan mario lemina nasıl oluyor da bu takımda ışıl ışıl parlıyor, taraftar neden bu adamı seviyor? nedir bunun cevabı?

    lemina top tekniği çok üst düzey bir futbolcu da, her maç rakipleri çalım manyağı yapıp, sıfıra inip asist mi yapıyor? gol mu atıyor? rakibi ara pas manyağı mı yapıyor? cevap hiçbiri değil mi? peki nedir doğru cevap?

    sene başından beri, fatihi terim, lig+cl maçları ve galatasaray futbol takımı başlıklarında defalarca anlattım bunu. lemina futbolun en temel gerekliliğini yerine getiriyor. m-ü-c-a-d-e-l-e. bıkmadan usanmadan mücadele ediyor, kendisi ya da takım arkadaşı, top kaptırıyor, gidip basıp tekrar alıyor, orta sahada savunmaya dönük oynasa da, yeri geliyor beklerin, yeri geliyor stoperlerin açığını kapatıyor. bütün bunları yaparken aslında ne yapıyor? koşuyor arkadaşlar, bu adam koşuyor.

    asist yapmıyor, gol atmıyor hatta çoğu maç şut bile atmıyor ama bu taraftar bu adamı seviyor. tek sebebi de koşmayan, mücadele etmeyen onlarca adam arasında bu sorumluluğu taşıyan tek kişi olması. bir de ömer işte. son derece vasat yeteneklere sahip ömer bayram galatasaray taraftarı tarafından ilk 11'e gözü kapalı yazılıyor. tek sebebi? mücadele ediyor!
    yetersiz yeteneklerine rağmen mücadelesiyle adını 11'e yazdırıyor. hakkı da!

    dönelim şimdi sistem eleştirilerine. işte sırf lemina gerçeği, ve hatta ömer bayram, bu takımın probleminin sistem değil de futbolcularda yattığının en büyük göstergesi. her mevkiye birer "lemina mücadeleciliği" bulmamak, bulamamak, fatih hocanın ve yönetimin çok büyük hatasıdır. bak karşımızda örnek olarak süper bir yetenekten bahsetmiyoruz. altı üstü kafası çalışan, top tekniği ortalama, mücadeleci bir adamdan bahsediyoruz. hadi lemina kadar koşmasın, ömer kadar mücadele etsinler, ona da razıyız. futbol artık 2 tane ortasaha oyuncusu koşsun, gerisi de işi bitirsin mevzusu olmaktan çıktı. bunu kabul edelim artık. her mevkide koşan, mücadele eden, tempolu isimlere ihtiyaç var. yanlış anlaşılmasın, aranan tek özellik bu değil, olmamalı da asla. ama olmazsa olmaz özellik illa ki bu olmalı. yani tek değil ama ilk nitelik bu olmalı alacağın, oynatacağın futbolcularda.

    sistem dediğimiz şey kendi kendine çalışan, işleyen bir şey değil. şimdi klopp pres oyununu ya da guardiola pas oyununu nasıl işletiyor? sen feghouli-babel kanatlarıyla pres oyunu oynayabilir misin ? nagatomo-mariano bekleriyle pres oyununa katkı verebilir misin? ne lazım sana? öncelikle tempolu, koşan, mücadeleci adam lazım. peki guardiola'nın pas oyunu? hani stoperlerin birer ortasahaya dönüştüğü ve arkada büyük boşlukların oluştuğu ama kaybedilen her topa anında baskıyla ve daraltılan alanla rakiplerin çıkamayışı ve tekrar ve tekrar ve tekrar topa sahip olunup, atak devamlılığı sağlanması? ne lazım bunun için? sadece ayağına hakim futbolcular mı yoksa bununla birlikte tempolu, koşan, basan, nücadeleci oyuncu grubu mu?

    tamamen 2 farklı sistemle oynayan ama temelde aynı özelliğe sahip futbolcu grubu. tempo! koşmak! mücadele etmek!

    peki yetenek?

    o da senin topa %70le sahip olup pas oyunu mu oynayacaksın, önde basıp sürekli tempo mu yükselteceksin, geride bekleyip geçiş oyunu mu oynayacaksın işte buna karar verecek.

    yani arkadaşlar şunu lütfen kabul edelim artık; futbolda hiçbir sistemi, hantal oyuncularla işletemezsiniz. buna karşın elinizde 7-8 tane mobil, dinamik, tempolu ve mücadeleci adam varsa, istediğiniz sistemi de oynatabilirsiniz. gerisi artık bu oyuncuların yeteneklerine bağlıdır. sistem tartışması şu dakikadan itibaren başlar. 4-4-2 mi doğrudur, 4-2-3-1 mi yoksa 3-5-2 mi? belki de 5-3-2. hiç farketmez. doğruyu mutlaka bulursunuz bir şekilde. bulamazsanız da eleştirilirsiniz. ama biz hiçbir şekilde işlemeyecek sistemler üzerinden fatih terim eleştirisi yapıyoruz. fatih terim eleştirisi futbolcu seçimlerinde kalmalıydı. sabah akşam eleştirebiliriz. bu yaz döneminde takıma kattığı ya da ayrılmadığı her oyuncu üzerinden hocayı eleştirebilirim. hoca transfer bilmiyor diyip, vurun! tamamen destekliyorum ama kabul edelim; sezon başı kadromuz kötü bir kadroydu. hala sağda solda "bu kadar iyi kadro" diye başlayan cümleler okuyorum, hayret kere hayret. iyi futbolcular iyi bir kadro oluşturur diye bir dünya yok. isimler kötü değildi, problem hepsinin bir araya gelmesiydi. bir araya "getirilmesiydi". bu da zaten hocaya yazar dedik.

    peki mevcut durumda noldu? yeni lemina'lar bulduk mu? hala cevabım hayır. bu da başka entrynin konusu artık.

    özet geç diyenler için; senin 2011'de melo diye bir topçun vardı. ama elmander'in de vardı. engin, emre usanmadan koşardı. sağ bekin eboue sürekli gidip gelirdi, sol bek riera bile dişe diş, kora kor mücadeleden kaçmazdı. selçuk bile koşuyordu düşünün. şimdi allah aşkına söyleyin, o kadroda yetenek olarak aşmış kim var? ben size söyliyim, takımın en yeteneklisi uzak ara sol açıktan sol beke devşirdiğimiz riera'ydı. rieara yahu albert riera senin en teknik, en yetenekli futbolcun! ama isyan eden, korkmayan, kaçmayan, basan, didişen bir topluluk vardı. eksiksiz, istisnasız hepsi! işte ne zaman bu özellikleri barındıran topçular buluruz, işte o zaman 3-5-2 skime, 4-4-2 götüme diyebiliriz. hiç farketmez!
App Store'dan indirin Google Play'den alın