• 450
    kendini oldugundan farkli gostermeye calisan sozluk yazari. ornekleri cok. ama bir ikisiyle anafikri verip geceyim.

    ne dediler basliginin altina soyle buyurmus (bkz: #1107157).

    --- alıntı ---
    ben veestaleen'ee dortmund maçına giderken, galatasaray lehine hezimetine iddiaya girerek gittim. şimdi arena'da akhisar maçına 100 lira basamıyorum, bastığımda da % 100 kaybediyorum.
    --- alıntı ---

    sozum ona dortmund'a kadar gidip westfalen stadinda * mac izlemistir. allah arttirsin gozumuz yok. ben de dortmund'a 3-4 sefer gittim ama hic stada girmedim. ama westfalen nasil yazilir biliyorum allah'a sukur. hadi gidersin, tam yazilisini da aklinda tutamamis olabilirsin ama "veestaleen" nedir ya? ayrica akhisar macina 100 lira basip kaybettiysen, seni birileri iyi yolmustur :(

    roman kosecki basliginin altina ise soyle buyurmus (bkz: #1106566).

    --- alıntı ---
    galatasaray'a yeni geldiği zaman ataköy regetta bar da karşılaştım. çok çalım atıyorsun, sakatlanacaksın dedim. ismail'le mi paslaşayım? dedi. haklısın dedim, ismail'e pas vereceğine topu sen kaptır daha iyi.
    --- alıntı ---

    dikkatinizi cekerim regetta. regatta degil. sen ayrica kosecki ile hangi dilde konustun? westfalen'i yazisindan almanca olmadigi belli oldu.

    not: boyle duzeltmeleri normalde tum yazarlara ozelden yapiyorum. mahalle takimi bence troll oldugu icin ozellikle basligina yaziyorum.

    (bkz: ben amerika'dayken)
    (bkz: atma ziyaaa)

    http://www.youtube.com/watch?v=scSIeodctIc
  • 318
    kendisini düne kadar galatasaray sevdalısı bir yazar olarak tanımlıyor maç yazılarını da okuyordum..ancak kazın ayağı öyle değilmiş:

    (bkz: #880831)

    maçtan sonra hangimizin morali bozulmadı, hangimiz hakeme saydırmadı acaba..ancak galatasaray futbol takımı'nı manager oyununda kendi kurguladığı takım gibi görmesine o kadar içerledim ki, sinirden sabahı sabah ettim..gece telefondan okumuştum yazdıklarını, beklemek istedim hakkında bir şeyler karalamak için..

    yazdığı hangi eleştiri acaba yapıcı merak ediyorum..ujfa'ya ettiği sitemlere, selçuk'a yazdıklarına tek kelime dahi etmek istemiyorum..hakan balta'yı geçen sene stadyumun açılış maçında olmak adına geldiğimde sivas maçında ben de eleştirenlerdendim, ama kim oynayacak yerine, alternatif ne? çağlar mı?

    servet'i canlı yayında rijkaraad'a yaptıklarından sonra neeskens'le konuşurken ana dilinde ne söylediğini anlayarak ben de eleştirdim..evet kendisinin servet eleştirilerine katıldığımı da özel mesajla bir iki kere belirttim de hatta..ama necati transferinden sonra 'o gidene kadar maça gitmem' 'adanalıları topladı başına' laflarına daha da ifrit oldum..necati'nin daha nereli olduğunu bilmeden saydırmasına daha da kıl oldum..
    demek ki, fatih terim'in ne kadar galatasaraylı olduğunu anlayamamış..adana demirspor'u bilmeyen bilemez, hoca'nın adana'daki futbolculuğu döneminde yaşadıklarını, adana'yı bir maçtan sonra karşı tarafı şampiyonluğa taşıdığı için ne kadar eleştirdiğini zahmet edip bir soruştursun isterim..problem adanalı olması mı terim'in..demek ki, hasan şaş'ı genç yaşta futboldan soğutan zihniyetle bir farkı yokmuş mahalle takımı üstadın..

    eleştiri sırf senin keyfin yerine gelsin diye birilerine şovence saldırmak değildir..takımdaki veriler, eldeki futbolculara bakarak eleştirelim, futbolcuların yapabilecekleri üzerinden bir şeyler karalayalım..baros'un sakatlık belasını, senede en az üç-beş maç kart cezasını unutmadan, necati transferini eleştirelim..necati'nin gittiğinden beridir tek kelime kötü lafımı oldu..taraftar gruplarının nemalanamadığı için takımda barındırılmadığını sağır sultan biliyorken, herhalde mahalle takımı bilmiyor olamaz..

    ben de kendisine diyorum ki, galatasaraylılığını haddime düşmediği için sorgulamadan, bu zihniyet, sadece takımı kötü göstermek için küfrün arka sokaklarında gezen eleştiri maskesi var oldukça ben de elimden geldiğince eleştireceğim..ister alınır ister alınmaz..ama galatasaray'ıma kimsenin bu denli yerici bakmasına katlanamam..

    umarım fatih hoca, o bitmek bilmeyen 2000 ruhunu yeniden dönüştürür ve 2010 ruhu yapar, bizde içimizdeki hıncallardan arınırız..

    aslında söylemek istediğim o kadar çok şey var ki, bu kadarıyla umarım anlaşılabilmiştir..
  • 111
    bakın tarihe bir not düşüyorum, istediğiniz gibi dalga geçin. ligin son maçının kadrosuna bakın, eğer kalede aykut geride servet, orta sahada sarp varsa bilinki takım 5. lik maçına çıkmıştır. yol yakınken kaleciden kurtulduk gibi, servet ve sarp'ın olmadığı bir takım 9 kişi oynasın ben razıyım, o maçı açık farkla kazanacaktır. iddia yapmak isteyenler varsa hodri meydan. ben bu düşüncelerimi geçen sezon blogta fazlasıyla yazdım. kendim söyledim kendim okudum. çok yakında mustafa sarp yüzünden kapalıda büyük kavga çıkacak. bilinçli galatasaraylılarla, maç seyretmeyen, sırtı sahaya dönük bağırın lan cı çapulcularla.

    blogta yakında açılacak, mustafa sarp'ı özel olarak videoya çektiriyorum, futbolcu olmadığını, onu oynatnın hoca olmadığını ispat edeceğim. edene kadar bana galatasaray maçları haram olsun. televizyondan bile seyretmiyorum.
  • 52
    sabah 8 buçukta kalktım. çeşitli sıkıntılarım var doktora gidecektim. gitmeden haberlere, sözlüğe ve bloglara bakayım dedim. bugüne kadar hem sözlükte hem de blog'unda bütün iyi niyetimle takip ettiğim abimizin entry'sini görünce üzüldüm. arkadaşları kamptayken barlarda fink atan on numaramız için bahane uydurdular demiş, üstelik son 2 sezon başı ve son devre arası kampına izinsiz olarak geç gelen adam için takıma en erken o gelse bile demiş. adam daha kampa gelmeye bile tenezzül etmezken en erken gelmek ? neyse. hep iyi niyetle yaklaştım. 40 yıllık tribüncü, hayatını bu renklere adamış. ama böyle bir adamla bile fikir olarak karşı karşıya gelebiliyoruz demek ki. bülent korkmaz gibi sarı kırmızı bir adamı, tribünden dayan koca anıl dediğimizde anadolu'dan koşup anıl'a dayan koca adam demeye giden bir adamı, büyük kaptanımızı galatasaraylı olmamakla suçladın sen abi. klavyenden okudum bunları. hayretle okudum hep yazılarını. hep bu nasıl bir aşk diye düşündüm. böyle bir adam efsanelere bile sövebiliyorsa galatasaray ismine zarar veren en ufak bir hatada bile herkesi siler dedim. onun aşkı böyle dedim. aşkına zarar veren kim olursa olsun siler dedim. keza adnan polat ve bir çok kişi için de aynı şekilde yazılar yazdın. hep büyük aşktandır dedim. ama o çok sevdiğin hagi'nin başlığının altına papucun dama atılıyor lincoln usta şahlandı dedin sen abi. hiç unutmadım o yazıyı. her seferinde lincoln'ü savundun. adam bizle taşşak geçti resmen. bu büyükler büyüğü, kutsal sevgiyle oynadı. sen ki galatasaray'a en ufak bir zarar vereni onca yıla, emeğe, sevgiye bakmadan silen 40 yıllık tribün emekçisi. galatasaray'a zarar verdiği aşikar olan bi adamı hala savunuyorsun. anlayamıyorum abi ben seni. baros'u oyundan çıkıp direk soyunma odasına gitti diye eleştiriyorsun, lincoln deplasmana gitmek için türkiye haritasını seçip il beğenmesine ses çıkarmıyorsun. daha çok şeyler yazarım fakat içim, yüreğim yazma diyor. o senin baban yaşında, senin hayatının 2 katı kadar tribünde sarı kırmızı diye bağırdı diyor. umarım bir gün yüzyüze tanışma fırsatımız olur, şu olayları anlatırsın bana. uzunca sohbetler ederiz. selametle.
  • 50
    (bkz: #137384)
    (bkz: #139292)
    (bkz: #142981)

    not: bu aranızdaki ilişkiyi gerçekten çok merak ediyorum. yeter be abim. yeter be yahu. yeter artık ama ya.
    bu adamı överken ergün penbe'ye sen sövdün, ben yutkundum.
    bu adamı överken bülent korkmaz'a sen hakaretler ettin ben yutkundum.
    bu adamı överken resmen o'nu peygambermişcesine yücelttin, ben yutkundum.
    bu adamı övmekten beter edip o'nun gibisi gelmez dedin, ben anlam veremedim.
    bu adamı överken bizden daha çok iyi takip ettiğin, bildiğini bildiğimiz geçmişe aldırmadan yazdın.
    bu adamı övdün, ama ondan önce sen umudunu kestiğini söylemiştin. sonra durup duruşturdun yine övmeye başladın.

    iş bu ki aranızda ne var diye en başta dile getirmiştim. menajer değilsin biliyorum. arkadaş olacağınızı sanmıyorum. damat adayı da değildir kesinlikle. muhtemelen hayatını o'na borçlu da değilsin.

    ama kendini kandırma be güzel abim.

    bir de çelişkiler;
    (bkz: #31290)

    bence de galatasaray'a zarar veren oyuncuların haddini bilmesi lazım. bence de...
  • 586
    (bkz: #1290730)

    allah belamı versin ki bu sözlükte en merak ettiğim şey kendisinin fiziksel özellikleri. öyle gömüyor ki insanları sanırsın kendisi tip olarak bir brad pitt, fizik olarak arnold schwarzenegger'in gençliği.

    yeter be kardeşim, ya da dedecim mi demeliyim ? senin şu yaşına rağmen şu sığ mantığın beni öldürecek. maradona über tipsizliğine rağmen ismiyle mi dünya tarihine geçti, nedir yani ? adamın suçu neredeyse taptığı(mız)n hagi'den 6 cm kısa olması mı ?

    kimse bana kendi fikirleri diye savunmasın bu amcayı. burada hepimiz futbolcularımızı eleştiriyoruz ama futbol yönünden eleştirelim. şunları yapamıyor veya yapmıyor siktirsin gitsin de eyvallah. ama kimse burada, ya bu tipsiz bize göre değil deme hakkına sahip değil.

    sana ne amk ? nikahına mı alacaksın ?

    normalde yaş'a büyük hürmetim vardır. ama bu hürmeti kendisine göstermediğim için kusura bakmasın. saygı beklenmez, kazanılır.
  • 219
    son zamanlarda yazdığı o iddialı entryler kusura bakmasın ama fena patlamıştır. saygı çerçevesinde şuraya birşeyler karalamaya çalışıyorum yazdığı onca saygısız entrylere rağmen. son olarak bence kendisi o zamanında diktiği hagi heykellerini yıkmalı. heykel yapmışsın ama içini boş bırakmışsın neye yarar bir rüzgarda yıkılır o!

    #632017 futbolu bilmediğini itiraf eden entry.

    #637427 adnan polat: hagi'ye sezon sonuna kadar kalmasını söyledim fakat o gitmekte ısrarcı oldu.
  • 471
    #1150944 benim gibi haymatlus, enternasyonalıst, bırak insan şeklini, rengini, hayvanı bile aynı gören bir yaratığa ırkçı demişiniz ya helal olsun size. iş sempatiyse, siyahilere daha fazla sempati duyduğumu söyleyebilirim. evimde mapeza'nın heykeli var. dünyada ne kadar canlı varsa hepsi aynı katagoridedir benim için yaratıktır. orada espri yaptım sadece, her halde eboue'yi tanıyamayacak, ayırt edemeyecek kadar salak değilimdir. yoksa bana ne bir insanın çinli olmasından, yunan olmasından, türk olmasından. en ufak bir ayırım göstermem.
  • 69
    belediye maçının sonucu ne yazık ki bazı şeyleri yeniden deşmek mecburiyetinde bıraktı bizi. biliyorum ki bu yazdıklarımı okuyanlar en az benim kadar galatasaray'lıdır. ve hepimiz büyük galatasaray için elimizden bile gelmeyen şeyleri yapmaktayız. yazdığım maç yazısı bazılarınızı çok üzdü biliyorum, ama siz de bilin ki her şey galatasaray içindir. ben galatasaray için değil rijkaard, değil arda turan, canımdan bile vazgeçerim. bu sütunlarda iki senedir yazıyorum, yakında sizlere veda edeceğim, buralarda yazmaya karar vermemin sebebi, bir iki veya daha fazla kişiye galatasaray'lılığın farklı bir şey olduğunu antabilmektir.

    kim olduğumu kısa cümlelerle yazarsam eğer, tam 40 senedir, 1000 den fazla maçı canlı izleyen, san siro'da, vestvaalen'de, barnebau'da, gencaga'da( 2 defa), stamford bridge'de, rosenborg stadium'da, parken'de tepinmiş, galatasaray tarihini yazmış futbolcuların kimisiyle ali sami yen'de futbol oynamış, şu an özgürce bağırdığınız tribünleri, tribün yapmak için kelle koltukta kavga etmiş birisiyim. hiç tevazum yoktur bu konuda, galatasaray ve galatasaray'lılık uzmanıyım.

    cümlelerde ben lafını kullanmaktan nefret ettiğimdem, galatasaray'lılıkla ilgili cv mi burada kesip mevzuya dalmak istiyorum. dün galatasaray son saniyede yediği golle berabere kaldı. yemese lider olacaktı. lider kim? kayserispor, ne önemi var? şampiyonluğun ne önemi var ki? biz başka alemlerin peşindeyiz.

    türkiye langırt liginde 2.5 takım var, şampiyonluk sırayla yani. dünyanın en kötü ya da en büyük hocası başımızda olsa 10 senede minumum 4 şampiyonluk bizim zaten. yani kısaca dostlar, şampiyonluk için benim gözümde galatasaray'a gelmiş, gelecek en büyük hoca olan rijkaard bile olsa 10 senede alacağı şampiyonluk sayısı işte bu kadar. başkasına izin vermezler, nitekim 5. şampiyonluğu galatasaray'a vermedikleri gibi.

    biz sporun, özellikle futbolun bir tarafında insanlık mücadelesi veriyoruz öncelikle. galatasaray'lı haksız kazanılan puanı saymaz, hakem kıyağıyla verilen penaltıya sevinmez, kendi futbolcusunun sahtekarlığına katlanamaz, hakeme maç sonucunu bağlamaz, yeri gelince hagi olur erol ersoy'un, yeri gelir fatih terim olur yan hakemin suratına tükürürür, yeri gelir tribünden biri kopar türkiye'nin en büyük hakemi doğan babacan'a kafa atar. fakat bunlar tabela için yapılmış eylemler değildir. onca yazımı okudunuz, hangi maçı hakeme yükledim? dün geceki maçın hakemi, sonucu da unutulur gider, ben keita'ya faul çaldığı pozisyonda uğur'a avantaj vermediğinde halk düşmanı olduğuna emin oldum. peki ne yazar ki bu durum. o onun sorunu, aziz yıldırım hakem olsa ne yazar.

    biri yorum yazmış bana, son saniyede gol yemez büyük takım dediğime takmış. chelsea son saniyede gol yedi diye küçük takım değil elbet, ama benim parametremde barcelano son saniyede gol atıp kupayı aldığı için büyük takımdır. benim galatasaray'ım sıradan bir langırt ligi takımına karşı skor korumaz, ben ki tribünlere bir ömür vermişim, lanet olası 3 puanı alacağız diye 10 numaranın çıkıp, 2 numaranın sahaya girmesine katlanamam. varsın takım yenilsin, biz ne hezimetler, ne ezilmeler gördük, 6-0 yenildiğimiz maç dahil dün geceki son 10 dakika kadar ezildiğimiz maçı hatırlamıyorum. ayhan bey son saniyede götünü topa dönüyor, korkak, sıçan herif, top ayalarına çarpsa bile ne olacak? topun çarpıpta öldürdüğü bir futbolcuyu tarih yazdı mı? barış özbek, belki ilerde çok daha büyük takımlarda oynayabilir, ama karekteri galatasaray futbolculuğuna yakışamaz, olmaz. her antrenör bu kadro yapısında barış'ı ilk 11 oynatır, ama galatasaray antrenörü yalandan yere yatan barış'ı oynatamaz, olmaz.

    galatasaray'lılık bir yaşam biçimidir, sonuçla sebeple işi olmaz. galatasaray taraftarının da taraftar olması lazım en önce. en dandik maçlarda tıklım tıklım olan stadyumu, ligin en önem kaydeden maçında bom boş bırakmaz, son saniyede takım can çekişirken,''sen var ya seeeen'' diye ağlamaz. takım yenemedi diye bir zavallı hakeme küfür etmez, orada o anda biri çıkacak, 10 maç cezayı göze alacak, suratına balgam atacak. galatasaray futbolcusu olarak tarihe adını yazdıracak. ayhan gibi bütün takım hakeme çullanmışken 50 metreden tiyatro seyretmeyecek. seyredecekse bundan sonra artık bizim gibi takımı tribünlerden seyredecek eğer isterse tabi.

    hiç birimiz stadyuma aydın'ın ruhsuz, kansız suratını seyretmeye gitmiyoruz. sahada oynayanlar, en az bizim kadar ağlayacaklar yenemedikleri zaman. yenemedikleri maçtan sonraki ilk antrenmanda hokkabazlık yapmayacaklar. çok mu zor ya şu dünyanın en kolay oyununu oynamak, oynayanları yönetmek. düzen böyle kurulmuş, öyle ya da böyle kadro bu işte. nedir bu korku, kulübede mutlaka bir büyük futbolcu oturmak zorunda mı? hain hakan ünsal,'' 11 artı elano oynasa itirazınız olur mu?'' diye kusmuş. olur lan, ben razıyım sahaya 10 elano'yla çıkalım razıyım. takımda elano, kewell, arda, keita, yarın baros aynı maçta oynayacak kardeşim. oynatacaksın, oynatacak bir düzen bulacaksın. gerekirse kalecisiz oynayacak bu 5 kişiyi aynı maçta oynatacaksın. büyük hocaysan bırak millet senden korksun, büyük takımsak bırakalım bizden korksunlar.

    kaç defa tekrar ettim. galatasaray tarihindeki en büyük hocasıyla beraber maceraya devam ediyor. bana kalsa müebbet sözleşme yapsınlar razıyım. bu görüşüm dünkü maçı verdiği gerçeğini değiştirmez. ve ben 40 yıllık galatasaray'lı olarak son 10 dakika hariç dünkü oyundan iftihar ettim. benim isyanım sahtekar futbolculara, korkaklara, suçu başkalarına yüklemeye çalışanlaradır. biz ki her maça giden adamlar, galatasaray sevgimizi hiç bir zaman şampiyonluğa endekslemedik.

    biz galatasaray'ı şampiyon olsun diye sevmedik.
  • 252
    kendisini tanımasam da severim, iyi galatasaraylı olduğunu düşünürüm. fakat hayatımda görüşleri bu kadar hızlı ve keskin değişen başka biri görmedim sanırım.

    lorik cana hakkındaki ilk entrysi 11 eylül 2010'da; "seyrantepe'yi göremez, barış'ı değişmem kendisine" demiş. (bkz: #484992)
    1,5 ay sonra "sezon sonunda taraftarın 1 numarası olmazsa ben futboldan bi bok anlamıyorum" demiş. (bkz: #509818) hatta bu entryden 4 saat sonra "galatasaray tarihinde hagi'den sonra gelmiş en büyük futbolcu olacak" diye pekiştirmiş yazdığını.
    bundan 3 ay falan geçtikten sonra da ibre yine tepetaklak terse dönmüş ve en son şu noktaya ulaştığı görülmüştür: (bkz: #652709)

    daha ilginci, kendisini eleştirmeye "şu sizin yere göğe sığdıramadığınız cana var ya..." diye başlamış entrylerinde.

    sonuç olarak, galiba hackleniyorsun abi arada, şifreni falan değiştir ne bileyim.
  • 361
    sözlük tarihinde önemli bir dönüm noktası olan elli küsurluk galatasaraylı yürek. akranı zizonkovac ile birlikte sırf yorumdan ibaret entry akımını başlatan, şimdilerde sözlüğü dayanılamaz hale getiren evrim sürecinin startını verenlerden. böyle "işte başları bu galiba, yakalayın" tarzı açık hedef gösteren bir entry ile saygısızlık ve ayıp etmiş olur muyum bilinmez ama; blogundaki yazıları kopyaladığı entrylerine, hatta abartıp ayrı başlık açarak sözlüğe girdiği blog yazılarına ses edilmemesi neredeyse kuruluşundan beri bir şekilde içinde olduğum galatasaray sözlük tarihindeki gözle görünen ilk kural kırıcılık vakalarından biridir. sırf yaşı büyük diye, iyi galatasaraylı diye, güzel yazıyor diye; kendisinin bile zaman zaman dile getirdiği formata aykırı girilerine ses edilmeyerek hafiften salıverilen ipin ucu gel zaman git zaman sözlük moderasyonunun elinden kaçıp gitmiştir. sözlük formatında küçük bir kartopu etkisiyle başlayan bu çatlak yuvarlana yuvarlana çığ etkisi yaratmıştır. kutuplaşmaların, gruplaşmaların, sidik yarışı formatlı entry savaşlarının, hatta reislerin güdümünde olduğu için ultraslan'ın yerden yere vurulduğu bir sözlükte "reis"lerin türemesinin; uzun lafın kısası sözlüğün şirazesinin kaydığı bugünlere gelinmesinin temel sebebi bizzat moderasyon tarafından bu ve benzeri kural kırıcılıkların yapılmasıdır. belki yazdığı uzuun yazılarındaki görüşleriyle sözlüğe yeni bir renk ve soluk katılması, diğer yazarların da bu tarz entry girmeye özendirilerek sözlüğün zenginleştirilmesi amaçlanmıştır ama; bir yerden sonra ters tepmiş, formata uymayan yazarların elinde koz olacak türden emsal entryler de girilmeye başlanmıştır bu açıklardan faydalanarak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın