resim
Muhammed Kerem Aktürkoğlu
Takım:Fenerbahçe
Mevki:Sol Kanat
Yaş:27
Boy:1.73
Uyruk:Türkiye
  • 2951
    başakşehir takımındayken abi mobbingine maruz kalmış oyuncu. burada ilgili röportajı gerçekleştiren gazetecilerden birinin ''peki kimdir sana bunları yapan futbolcular?'' şeklindeki sorusuna '' .....kimileri futbolu bıraktı.'' minvalinde cevap vermiştir kerem. tabii bu cevapla kerem'in kendisine bunları uygulayanların başında türlü türlü huyu bi' oyuncuyu kast ettiği akıllara düşmektedir.
  • 2953
    vole'ye verdigi roportajda basaksehir doneminde antrenmanda yaptigi bir hata yuzunden kendisine kufredenler, yelegini yirtanlar olmus. hatta antrenmanda sakatlanmamak icin dua etmis, top ayagima gelmesin demis.

    donemin basaksehir futbolcularina bakinca benim aklima yalcin ayhan ve bekir irtegun geliyor. kerem'in programda bahsetmedigi, oralara girmeyelim dedigi bir konu var; onun da feto meselesi olabilecegini dusunuyorum. o donemki ibb kadrosunda feto ile iliskili epey futbolcu var. kerem cemaatten uzak durmak istedigi icin kerem'i dislamis olabilirler.

    butun zorluklara ragmen kerem'in buralara gelmesini saglayan anne-babasina tesekkurlerimi sunuyorum.
  • 2954
    futbol dünyasında hemen her kulüpte olan ama bizdeki kadar çirkin olmayan devreciliğe maruz kalmış futbolcumuz.
    mesela cengiz ünder roma’ya gitmişti, gittiği dönemde totti oynuyordu.
    tabii top kaybı yaptığında totti ona küfür etmemiştir ama misal 5’e 2 oynarken totti’ye bacak arası atmaya cesaret edemezsin.
    bunun gibi örnekler çokca mevcut.
    bizdekiyse daha kötü, bir gün eski beşiktaşlı ali eren’i dinlemiştim.
    gençlerbirliğinde genç futbolcuyken maç sonu duş almak için önce metin diyadin’i beklerdik demişti.
    bir gün soyunma odasına arkadaşı gelmiş galiba, adamla sohbete dalmış ve bunlar öyle terli terli beklemiş.
    bunun gibi tonlarca kötü örnek sayabiliriz.
    ben takımın eskisine saygı duyulmasına karşı değilim ama eski diye genç çocukları aşşağılamak çok adice.
    bizde de ilk yurtdışı kampına gelenlerin saçları kazıtılırdı.
    mesela ben saçları uzun bir insanım, bana yapılmak istense acayip sinir olurdum.
    daha ilk günden özgüven kırıcı bir hareket yapılıyordu.
    kerem’in yaşadıklarına şaşırdmadım çünkü bu ülkede güçlü olan bayılıyor altındakini ezmeye.
    bahsettiği oyuncular kim bilmiyorum ama muhtemelen kerem’e yaptıklarını zamanında yaşamışlardır.
  • 2957
    vole kanalına verdiği röportajı bitirdikten sonra yaşadıkları bir yana, konuşması üslubu hoşuma gitti.

    futbolcuların eğitimsiz, kaba saba olduğu ülkemizde geniş yelpaze içerisinde doğru bir tespit idi. fakat ister buna z kuşağı diyelim, isterseniz de eğitim konusunda kendilerini de geliştirmesi açısından bakalım, genç futbolcular da etkin gelişmeleri görmek insanın hoşuna gidiyor.

    ek olarak: el kol hareketleri konusunda psikodestek almasını tavsiye ederim. beden dilini kullanırken, adrenalin yüksek olduğundan el kol hareketleri azami seviyeye ulaşıyor ama diğer yandan geçerli iletişimi azaltıyor.
  • 2958
    kızarlar da sakatlarlar korkusunu dile getirdiği noktada aklıma müjdat karagöz'ü getirmiştir. tarık daşgün, bir röportajında bu çocuğun antrenmanda jay jay okocha'ya bacak arası atmasının ardından kasıtlı olarak ayağının kırıldığını dile getirmişti. sonrasında da çocuğun futbol hayatı bitmiş.

    ülkenin dört bir yanına sirayet etmiş adamcılık, hizipçilik, mikro ve makro gruplaşmanın bir diğer yansıması da futbol dünyasında. belki de bulunduğunuz ortama göre, çevrenizdeki insanlara göre kariyeriniz şekilleniyor.

    arda turan da ilk parladığı dönemde topla çok oynadığı için takımdaki abileri tarafından uyarılmış; ancak hakan şükür'e bile benim oyun yapım bu diyebilmişti. o dönemde orhan ak gibi takım içindeki bir büyüğünün saha içi, saha dışında desteğini alabilmişti.

    19 yaşımda futbolu bırakmak istedim dedi kerem. kim bilir nice yıldız adayları bu tür sebepler yüzünden kaybolup gitti. düzelir mi derseniz hiç sanmam. sinan engin, yemeğe indiğimizde fatih terim karşısında eşofman fermuarı açık duramazdık der. ibrahim toraman yemeğe terlikle indi diye ibrahim üzülmez üzerine yürür. bir ton abuk sabuk örnek var geçmişten günümüze.

    dahası da bilmediğimiz çok daha kötü hadiseler gün yüzüne çıkmıyor. hatırlarsanız fatih terim bir dönem taciz konularına değinmişti. altyapıdaki genç oyunculara yönelik bu tür olayları gündeme getirmeye çalışmıştı; ancak dosya açılmadan kapandı.
  • 2963
    cıes adlı futbol araştırma kurumu tarafından süper ligin en değerli oyuncusu olarak 20 milyon euro değer biçilmiş oyuncumuz. ilgili twiti de şöyle iliştireyim: https://twitter.com/...us68G5LZ5OX2STuXWKmw

    kerem hakkında düşüncem kesinlikle değeri bu kadar tavan yapmışken satılması yönünde. özellikle bu sene yaptığı pr, galatasaray resmi hesabı tarafından barcelona'ya cevap olarak videosunun paylaşılması, avrupa maçlarındaki performansı ve attığı güzel gollerle piyasa değerinde, en azından bizdeyken tavanını gördüğünü düşünüyorum. doğru şekilde satışı yapılıp kulübün iyi bir gelir elde etmesi gerekiyor kendisinden.

    giderse üzülür müyüz, yeri dolar mı gibi konulara gelene kadar zaten çok büyük dertleri var kulübümüzün. kerem en başından beri kendi nezdimde aidiyet hissetmediğim bir futbolcu. kendisi çok profesyonel şekilde yaklaşıyor, biz de bu şekilde yaklaşıp doğru zamanda doğru şekilde pazarlamalıyız. kendi adına çok başarılı bir sezon geçirse de güçlü bir galatasarayda bu kadar öne çıkamayacağını düşünüyorum. belki bu düşüncem çoğu kişiye göre yanlış olsa da, galatasaray tarihinin en kötü sezonunu geçirmesi kendisinin parlamasını sağlamıştır, bu sebeple de uzatmadan satılması gerekmektedir.

    aidiyet konusuna geldiğimizde de, her söyleminde, saha içi saha dışı her tavrında ben galatasarayı basamak olarak gördüğünü görebiliyorum. bu kötü bir şey değil, bir futbolcunun böyle düşünmeye sonuna kadar hakkı var. ama netice olarak bir sene daha bizde kalması veya bir şekilde satılamaması durumunda duruma kesinlikle karamsar bakıyorum. yolu açık olsun, dilerim kendi için de bizim için de güzel bir anlaşmayla hedefi olan avrupaya transferini yapacaktır. galatasaray ise yunus gibi galatasaray hayali kuran, galatasarayda başarılı olmak isteyen kendi özkaynaklarından evlatları ile yoluna devam etmelidir.
  • 2964
    bu sene bizi küme düşmekten kurtarmış olan genç yıldızımız. kerem ve marcao olmadığında takımın ne halde olduğunu görüyoruz, marcao savunma yönünü bi yere kadar idare edebiliyor. kerem yoktan gol yaratma özelliğine sahip acayip pozisyonlarda gol çıkarabiliyor ve bizi kurtarıyor. hücum hattımızda böylesine kreatif bi oyuncumuz olduğu için şanslıyız, üstelik bu çocuk türk. seneye kendisini solda yunus'u solda mohammed'i de forvette izlemeyi deli gibi bekliyorum.
  • 2965
    belki kızanlar olacak ama bu yaz transfer döneminde takımdan ayrılması gereken yetenekli oyuncumuz. kerem'in tüm kariyerinde çıkacağı en üst nokta şimdi bulunduğu nokta mıdır bilemiyorum -belki iyi bi antrenörün elinde bi seviye daha yukarı çıkabilir- ama galatasaray forması altında olup olabileceği en üst nokta bu bana kalırsa. bizde oynamaya devam ederse bundan sonra asla 15 gol, 20 asist yaptığı bi sezon olmayacak. seneye avrupa da yok malum ve kendi ligimizde bu istatistiği yapsa bile avrupa takımlarının umurunda olmayacaktır.

    hazır bu sezon kendini uefa avrupa ligi'nde de göstermişken, sene içinde bi kaç kez izlemeye gelen takımlar olmuşken bu işi bu yaz bitirip aynı tarifeyi uygulamak üzere yunus akgün'e, belki bi ihtimal de barış alper yılmaz'a yoğunlaşmalıyız.
  • 2969
    eğer takımın başında transferden anlayan birisi olacaksa 15 milyon euro ve üzeri bir teklif gelirse satılması mantıklı olan futbolcumuz. bu şekilde 1 oyuncu satıp ilk 11 oynayabilecek seviyede 2, hatta belki 3 oyuncu bile alınabilir takıma. fakat satış parasıyla bu seneki gibi fecaat transferler yapılacaksa satılmaması daha iyi olacaktır. asıl olay kerem'in satılması değil, o parayı kimin kullanacağı.
  • 2970
    mevcut yabancı kuralı gereği satmamız için kulübün yakın dönem borç ödeme miktarının hatırı sayılır kısmına yakın seviyede teklif gelmesi gereken türk oyuncumuz. 28 şubat 2022 itibari ile açıklanan yakın dönem borcumuz günümüz kuruyla 79 milyon € civarı bu arada. yani kerem için en az 30-35 verilmesi gerekli ki elimiz rahatlasın. bu kural varken kerem'in satışı direkt olarak yarışmacı kulüp kimliğimizi zedeler.

    bana abartma diyenler olacaktır. kendilerine rusya ligi örneğini vermek istiyorum. rus oyuncuları artık avrupa'da göremiyoruz. sebebi rusya'daki yabancı sınırıdır. bir rus oyuncunun değeri 10-15 milyon € bile olsa kulübü 30'dan açıyor kapıyı çünkü yarışmacı kimliklerini kaybetmek istemiyorlar.

    kerem kendini kantıladı. kerem avrupa'da tur alan bir oyuncu; gruptan çıkaran bir oyuncu; büyük takımlara tehdit oluşturan bir oyuncu. 15-20 milyon'luk teklifler mevcut kural varken kabul edilecek miktarlar değil. yakın dönem borcunun yarısını versinler bakalım.

    aynı şeyleri yabancı oyuncular için yazmam mesela. marcao ve nelsson için 15 üstü, cicaldau ve mohamed için 8 üstü gelen her teklifi kabul ederim. ama mesela yunus için 15 milyon €, emre akbaba, taylan ve berkan için 10 milyon €'nun altını düşünmem. bu oyuncular 10 milyon € edecek oyuncu değiller belki ama kalbur üstü her türk oyuncu yarışmada bizi bir seviye öne geçiriyor.
  • 2973
    neden hep küçük düşünüyoruz sorusunu sormama sebep olmuş yerli ribery, henüz atanamayanı.

    günün yorgunluğu, çocuk uyumuş, rome 2 tw açıp ufaktan kafa dağıtmadan önce hakkında yazılan rakamları - 15 milyon falan - görünce oyun bekleyebilir dedim biraz daha.

    nasılki nontvspor'un aleyhimizdeki yayın politikası taraftarlarımız tarafından yıllar yıllar sonra anlaşıldı - ki o dönem güntekin, demirkol falan bunların gerçek yüzü bu değil desen de toz kondurulmuyor hatırlayın. halbuki adlarını hatırlayamadığım kasket şapkalı adam ve bir hanımefendinin sunduğu, taraftarın da basamaklarda konuk olduğu o son derece masum (!) programda dahi sarı lacivertli arkadaşlar ön plana çıkarılıyordu, ya sayıca fazlalık olarak ya da çıkıp çatır çatır konuşabilen kişilerin seçilimi açısından. benim hissettiğim buydu. hakemin ince ince doğraması misali anlamayan çoktu ama. çok uzattık ara sözü * - bugün de medyada mevzu bahis senin oyuncunun transferi ise 10-15 milyonları normalleştirme, sana işleyip kabul ettirme ve kendilerince tavan fiyat belirleme durumu var gelme oyuna. oyuncu satışı bizi aşar ben ne alaka deme algı herşeydir ; yazılı ve görsel basın, bilhassa da sosyal medya kitlelere ulaşarak bu algının oluşmasında ve yönlendirilmesinde başlıca etkendir. birşeyi 40 kez dersen inanırsın misali her gün değer düşürme üzerine yayın yapılırsa 10 verene çoktan sarmış olursun keremi anlamazsın, hatta fırsat kaçmasın diye yönetime baskı da oluşturursun.

    o yüzden min. 25 milyon güzel kardeşim. sen de beni hatalı bul 30 de. diğeriyse bulunmaz hint kumaşı desin 40 çeksin. mevcut transfer piyasası için bu rakamlar hiçbirşey bak elin oğlu çöpünü bile geri dönüşümdeki katkısı üzerinden pazarlamaya çalışıyor sen de 10 15 e eyv çekiyorsun.
  • 2974
    galatasaray ve kendisi adına yapılacak en hayırlı hamlenin kendisinin çift haneli rakamlara satılması olan yetenekli futbolcu.

    hep dile getirilen galatasaray futbolcu üretmeli, katma değer sağlamalı, kendi kendisini döndürmeli tezinin canlı kanlı örneği kerem’dir. kerem’i hatırı sayılır miktara satıp bölgesine altyapıdan yetiştirdiğimiz yunus akgün’ü koymak ve yunus sonrası için de yerli kanat olarak barış alper’i hazırlamak gidilecek en mantıklı yoldur.

    kerem sonrası hangi üç yerliyi oynatacağız sorununu da okan kocuk veya bir başka yerli kaleci, yunus akgün ve berkan/milli takımı seçen salih özcan’ın transferiyle çözebiliriz. eğer ozan kabak falan çekebilirsek sorunu zaten kökten çözmüş oluyoruz.
App Store'dan indirin Google Play'den alın