2627
hangi kanalda olduğu beni hiç ilgilendirmeyen efsanemiz.
kendisine tavsiyem youtube kanalı açmasıdır.
milyonlarca izleyeni olacaktır videosu en az 100 bin izlenir.
kanalın ismi için önerim: hsfgbaşın
2628
"biz sokağa çıktığımızda galatasaraylılar geldi demezler galatasaray geldi derler" cümlesindeki galatasaray kendisidir. hasan şaş galatasaray'dır, galatasaray hasan şaş!
2629
bülent korkmaz'ın sürekli kepazelikler yaptığı ortamda (rizespor'u çalıştırması), (sportsdigitale kanalıyla anlaşmak üzere olduğu söylentisi) vs. galatasaray'ını hiç üzmemiş, galatasaray'a ihanet etmemiş galatasaray efsanesidir. kendisi çocukluk idolümdür. annemin pazardan bana aldığı 11 numaralı formanın sahibidir. çocukken mahalle maçlarında adını sayıkladığım, saçımı sıfıra vurmamın sebebidir. milli takımda brezilya'ya atılan goldür. kendisine galatasaray efsanesi değil deme hadsizliğini kimse yapamaz. eğer ileride bir gün bir yanlışı olursa onu oturur konuşuruz ama bugün itibariyle kendisi galatasaray efsanesidir. bülent denilen rize efsanesi balondan da daha adamdır.
2630
hasan şaş'a bir kez daha selam olsun. tek başına yıktı geçti. yaptığı hareketin üstüne de kimse duramadı o çukurda. büyük galatasaraylı.
2631
efsane denilen bülent korkmaz'ın sports digitale isimli kanalda çalışmaya başlamasından sonra akıllara gelen galatasaray'ın gerçek efsanesi. ne rizespor'da çalışmıştır ne galatasaray aleyhinde konuşmuştur ne de galatasaray düşmanlarıyla iş tutmuştur. döneminde hakan şükür gibi fetöcü futbolcular takımdayken de fetö işlerine bulaşmamış, temiz kalmıştır. kendisinden razıyız.
2633
bülent korkmaz konusu ne zaman geçse aklıma kendisi gelir. belki altyapımızdan yetişmedi belki 20 sene kalmadı ama düşünelim. kendisine o kadar teklif yapıldı o kadar sıkıntılı zamandan geçti hiçbir zaman bu gemiyi terk etmedi. bülent korkmaz galatasaray'dan başka bir yerde oynamamış. kardeşim döneminde bülent korkmaz'ı madrid, juventus, manchester united filan mı istedi de gitmedi? hayır galatasaray'dan gitse nerede oynayacaktı zaten. hasan şaş 2002'de gitmek istese 50 yerden teklif gelirdi ki liverpool ve monaco teklifleri de iletmişti o dönem. kendisi kalibre düşüren galatasaray takımında kalıp mücadele etti ve 2006 gibi inanılmaz bir şampiyonluk hikâyesinin baş kahramanı oldu. futbolculuk kariyeri biterken aynı bütün efsane futbolcularımız gibi kalbini de kırdık bu adamın. bir kere galatasaray'a bir yanlışı da olmadı. öyle inşaatta çalışmakla güzel sözlerle olmuyor bazı şeyler. ainesi iştir kişinin lafa bakılmaz. yaptığı işlere bakınca işte gerçek önümüze şöyle çıkıyor. "galatasaraylı hasan şaş".
2634
gerçek bir galatasaray efsanesidir.
2635
sapına kadar galatasaraylıdır.
2636
galatasaray efsanesidir. büyük kaptandır. bu sıfatı almak için pazubandı takmak zorunda da değildir.
2637
2005-2006 sezonunda inanılmaz oynayıp tek başına şampiyonluğu takımımıza kazandırmıştır. üstelik karşı tarafta aurelio, tuncay, appiah, alex, anelka gibi oyunculara karşı bunu kazanmıştır.
marc overmars'tan tek eksiği adanalı olmasıdır, değilse her yönüyle underrated bir oyuncudur. ayrıca 2001-2002 sezonunda da enfes oynayıp şampiyon olmamızda büyük pay sahibi olmuştur.
o dönemler hastasıydım oynadığı futbolun. tam bir büyük maç oyuncusuydu. real'e, fener'e, milan'a yağlamışlığı vardır. özellikle kupa maçında fener'e attığı gol efsanedir. sinirlenip, savunmayı ipe dizip mükemmel bir gol atmıştır. golden sonraki siniri falan her şeyiyle efsanedir.
efsanedir, değildir tartışmasına giremeyecek kadar galatasaray efsanesidir. bu konu tartışılmaya bile kapalıdır bence.
2638
galatasaraylı olmak ile profesyonel olmak arasındaki farkı göstermiştir. zamanında fenerbahçe’ye 3 katı paraya gitmeyecek, futbolu bizde bırakacak kadar galatasaraylıdır. devamı malum biliyorsunuz. maalesef yakın zamanlarda koç medyasının katkıları ile bizim taraftarların bir kısmının da dahil olduğu ciddi itibar suikastına maruz kalmıştır. yok sinir hastası, yok evlatçılık kontenjanı, yok bilmem ne bilmem ne… kim ne derse desin, kendi gibi adamların varlığını her daim seviyorum. çünkü bu gibi adamları sahadaki ben gibi görüyorum. tam anlamıyla gerçek bir aidiyetin karşılığı diyebilirim.
2639
bülent korkmaz kadar uzun bir galatasaray kariyeri yoktur fakat, bülent'in aksine futbolculuk sonrası %100 galatasaray çizgisinden hiç çıkmamıştır. fb dijitale siktiri çekmesiyle de kendisine yakışanı yaptı!
2640
fatih terim ile barışmasına sevindiğim eski futbolcumuz, efsanemiz.
hasan şaş ve fatih terim’in arasının soğuk olması beni rahatsız ediyordu. hasan şaş’ı seviyorum. hocanın doğum gününe katılmış. her iki taraf da yakışanı yapmış.
2642
kerem akturkoglu ile kıyaslanmamasi gereken eski topcumuz.
hasan ankaragucu'nde boy göstermis, 1. lig tecrübesi olan bir genç oyuncuydu bize geldiğinde. bizde ilk 11'e girmesi 2000 yılını buldu. takımda hakan ve bülent olduğu için 1. kaptanlığı 2008e dayanır yanılmıyorsam.
kerem neredeyse amatörden galatasaray'a uzanan ve sonrasında 3 senede hem 3. kaptanlık, hem 13. olan takımın ligde ve avrupa'da en iyi oyuncusu olmak, sonrasında da şampiyon takımın en iyi oyuncularindan birisi olarak kariyerine devam ediyor.
mental olarak hasan kadar kuvvetli olmayabilir. hasan küfür yediğinde dönüp küfür eden, kendini ve etrafını da yakan bir adamdı. ama psikolojik olarak düşmezdi. sahada cimleri ve rakibi yerdi o haline rağmen. kerem taraftar tepkisini içine atıp yaşadığından hirsi tirpanlaniyor.
ıkisi de çok özel oyuncu. hasan milan, brezilya, madrid gibi ekiplerin los galacticos kadrolarına karşı kendini dünyaya kanıtlamış bir oyuncuydu. kerem de bu yolda.
2643
sanırım keremle karşılaştırılmış topçu. hasan şaş'ın prime dönemi avrupa çapında bir performanstı. kerem ise belli eksiklerini gidermesi zor olan bu nedenle hasan kadar universal olamayacak bir oyuncu. çok fazla artısı olsa dahi bazı eksileri var ki bu durum onun oynayabileceği en popüler takımın galatasaray olacağını gösteriyor bize. avrupada hiç bir büyük takım bu kadar top kaybı yapan bir oyuncuya bonservis ödemez. orta alt sıra takımlara gidebilir ona bir şey diyemem ancak özel takımlara ne yazık ki transfer yapamaz kerem. bunu kerem'in galaatsaray'ın en özel parçası olduğuna inanan ve hep destekleyen biri olarsk söylüyorum.
hasan şaş ise öyle değildi. prime döneminde avrupanın her takımında oynayabilecek bir kaliteydi. belki de 2002'de herkes yurtdışı denerken kalmayıp gitse farklı bir kariyeri olabilirdi.
2644
2002 yılındaki türkiye forması hala dolabımda asılı duran efsane. galiba orjinal değil ama anısı var.
2645
en nevi şahsına münhasır galatasaraylı topçu... his adamı. yetenek on numara, sinirler hep gergin, hırs hep en yüksekte.. büyük cimbomlu. sahadaki biz. ötesi yok. canımız, ciğerimiz.
2647
milenyumun futbol fenomenlerinden. türkiye'de değil, tüm dünyada. hırs küpü. aidiyet timsali. lütfen, iyi ya da kötü herhangi bir futbolcumuzla kıyaslarken, mantıklıca bir kez daha düşünün.
2648
efsane ilk onbir yazarken arda turan'ın bile önüne yazdığımız adamı kerem kardesimizle karşılaştırmak saçmalık. kerem'in daha yolu uzun, o seviyeye gelmesi için daha vakti var. hasan şaş ülkede kalmak yerine yurtdışına gitmeyi seçseydi bambaşka kariyeri olabilecek bir adamdı
2650
performans olarak sürekliliği olmayan bir isimdi. transfer olduğu yaz ilk 11 başlasa da zaman içinde rotasyon oyuncumuza dönüşmüştü. asıl patlamasını 2000-2001 sezonunda yaptı diyebiliriz. o yıl şampiyonlar ligi'nde 2 gol, 4 asist ile oynamıştır. o yıl ve 2001-2002 sezonunda ligde de oyuna ağırlığını koymuştur. bu iki yılda toplam istatistiği, 13 gol ve 23 asist.
sonrasında 2005-06 sezonuna kadar çarpıcı bir katkısı olmadı. 2005-06 şampiyonluğunda ise yaptığı 18 asistiyle ve hırsıyla büyük etkisi oldu. sonraki üç sezonda da yine ortalamanın üzerine çıkamayan bir hasan şaş vardı. neticede erken sayılabilecek bir yaş olan 33 yaşında futbola veda etti.
prime dönemi olarak sayacağımız 2000-02 yılları arasında fark yarattı. ancak arda turan ve kerem aktürkoğlu'nun tartışmasız şekilde önüne koymak, bana kalırsa haksızlık olur.
oyuncunun hırsı, kendine ve çevresine zarar verecek seviyeye geliyorsa uluslararası bir kariyere sahip olması zor. hasan şaş'ın da camı yumruklayıp elini kesip takımdan uzak kaldığı dönem oldu. kart görme oranı yüksekti. sezona kötü başlayıp sonra tersine çevirdiğini de pek hatırlamıyorum. adaptasyon gibi faktörleri de katınca dünya kupası sonrası yurtdışına gitse de çok farklı bir kariyeri olacağını düşünmüyorum.
oyuna etki etme açısından bakacaksak formamızı giydiği tüm kulvarlarda 354 maçta 37 gol, 95 asist ile oynamış. arda turan ise 240 maçta 49 gol, 75 asist ile oynamış. arda'nın bizdeki prime dönemine bakarsak a takıma tam manasıyla katıldığı 2006-07 sezonundan 2009-2010 sezonuna kadar geçen 4 sezonda tüm kulvarlarda 39 gol, 69 asist ile oynamış. 2010-2011 sezonunda sakatlıklar, tedaviler derken epey uzak kalmıştı.
kerem'e gelelim. 155 maçta 41 gol, 38 asist ile mücadele ediyor. bizimle geçen dördüncü senesi. istatistik olarak baktığımızda her yıl katkı veren bir isim. bu yıl içerde, dışarda manu'ya golünü attı.
kaçırdıkları ile saç baş yoldurduğu da oldu; ancak kimler kimler de benzerini yapmadı mı geçmişte?
her oyuncunun birbirinden farklı, üstün yanları vardı. hasan şaş'ın çalım yeteneği, etkili ortaları ve mücadeleci gücü diyebilirim. arda turan'ın oyun aklı, pas yüzdesi, topu saklama ve doğru hamleleri doğru zamanda yapabilme yeteneği derim. kerem'in de driblingi, uzaktan vuruş ve frikik gibi oyununa yeni şeyler ekleyebiliyor olması, dikine oynama ısrarından vazgeçmemesi, mental olarak diğer iki isimden daha güçlü olması diyebilirim.
biraz ronaldinho ile diğer oyuncuları kıyaslama mantığına benzedi galiba. evet o prime gerçekten başkaydı, ancak ne kadar sürdüğü ve takıma ne kadar katkı sağladığına da baktığımızda işin rengi değişiyor.