takımın başına geçtiğini ilk duyduğumda çoğu kişi gibi benim de aklıma ilk gelen şey
2014 dünya kupası sırasındaki bir maçta
wesley sneijder ile ilgili söylediği olumsuz şeylerdi. hastalıklı bir zihniyete sahip olduğunu ve yabancılara karşı tavır alacağını bile düşünmüştüm hatta. ama daha ilk maçlarından itibaren bu durumun böyle olmadığını görmüş oldum, hatta belki yabancı sınırı olmasa tüm yabancıları oynatacak kendisi. çok düzgün bir insan olmasının yanısıra özellikle
wesley sneijder ile arasının oldukça iyi olduğunu görüyoruz her geçen gün.
***takımın geneli üzerinde yaptığı olumlu etki de gözden kaçmamalı tabi. yerli veya yabancı fark etmeden hemen hemen bütün futbolcular şöyle bir kendine geldi
hamza hocayla beraber. bunu söyleyince
selçuk inan için ayrı bir şeyler yazmak da gerek ama şimdi onu karıştırmak istemiyorum.
alex telles ve
armindo bruma'yı sürekli oynatmasını gerçekten takdir ediyorum, çünkü bu oyuncular ancak oynayarak kendilerini geliştirebilirler.(u: telles hakkında nedense hep biraz umutsuzum ama onun da nasıl oynadığını görmek gerek) özellikle
emre çolak'ın kendisiyle birlikte artan performansı efsane 2011-2012 sezonundaki emre'yi hatırlatıyor yavaş yavaş, takımdaki kritik isimlerden biri oldu artık. ama bu noktada
hamza hocadan bir beklentim var benim. bu 3 oyuncuya verilen şans
koray günter,
emre can coşkun ve en önemlisi
sinan gümüş gibi oyunculara da verilmeli. bu akşam
* koray günter'i izledik mesela, tek maçla bir şeyler söylemek zor belki ama, düzenli olarak oynayıp takıma alıştığında çok iyi bir performans gösterebileceğini görmüş olduk. bu tip oyuncular oynadıkça bizi
hamit altıntop,
yekta kurtuluş ve
umut bulut gibi artık ne yaparlarsa yapsınlar etkili olamayan ve fayda sağlayamayan,
semih kaya gibi zaman zaman formsuz olan oyuncuların sürekli oynamak zorunda kalmalarının önüne geçebileceğimizi düşünüyorum.
elinde sağlam bir
emmanuel eboue* olsa
sabri sarıoğlu'nu da sürekli oynatacağını düşünmüyorum.
* veysel sarı(u: bana göre aklıyla oynayan ama aşırı yavaş olduğundan etkili olamayan bir oyuncuydu) ve
tarık çamdal* fiyaskolarının ardından şu an ilk tercihin sabri olmasını anlayabiliyorum, ama sağ bek için sene sonunda bir transfer yapılmasının şart olduğunu da düşünüyorum.
hakan balta ve
goran pandev'in de düzenli olarak rotasyonda kullanılmaları gerektiği bence çok açık, ki
hamza hoca da bu durumun böyle olacağının sinyallerini veriyor gibi.
*kafasındaki 4-2-3-1 sisteminin de, futbolcular istekli olduğu zaman takımın ne kadar etkili olduğu açıkken, sürekli 4-4-2 diye tutturanlara rağmen bizi başarıya ulaştırabileceğini düşünüyorum.
her şeye rağmen kafama takılan tek şey
selçuk inan. o da
hamza hocayla beraber formunu iyileştirenlerden, ama ben şöyle 3-4 maç kesilmeden rahat edemeyeceğim sanırım.(u: üzgünüm selçuk, bizimle deyılsın :()