resim
Hamza Hamzaoğlu
Görev:Yardımcı Antrenör
Takım:-
Yaş:55
Uyruk:Türkiye
  • 4051
    hala aslan hocam diye atıp tutanları göstermiştir ya helal olsun, ne kupaymış arkadaş iki kupa aldı diye adam kral oldu burada. zaten galatasaray 20 yıldır şampiyon olamıyor orta sıralardan kurtulamıyordu.

    bakın arkadaşlar şunu atlıyorsunuz yada görmek istemiyorsunuz, kupalar öyle yada böyle bir şekilde kazanılır süper ligde zaten 2 tane favori var ve şampiyonluklar genelde bu ikisi arasında gidip geliyor diğer takımların şampiyonluk şansları ise bu iki takımın hatalarına bağlı. hamza hoca, şenol hoca, ahmet hoca, mehmet hoca farketmez kimi getirirsen getir çok büyük bir şanssızlık yada olay olmadığı sürece bizi şampiyonluğa oynatır ve şampiyonda yapar. ancak bizim bir amacımız var ve bunun da ne olduğunu hepimiz biliyoruz, o zaman gelecek teknik adamın da bu amaca yönelik hareket etmesi ve kadro planlaması yapması gerekir peki biz şuana kadar böyle birşey görebildik mi? hayır. neden? çünkü ffp'den dolayı sıkıntılıyız kulüpte para yok.

    kimse takımın dökülmesini ffp sorununa yada maddi sıkıntılara bağlayamaz bu tamamen teknik direktörün sorumluluğudur. maddi sıkıntı varsa transfer yapamıyoruz dersin hatta imkan varsa kabarık kontratı olanlar ile anlaşma yoluna gidersin ki bu da teknik direktörün değil yönetimin işidir. ancak sabri'nin kontratı ve bilal'in alınmasında gördük ki hamza hoca bu konularda da işin içerisindeydi, o zaman maddi konular hamza hoca'yı bağlamaz diyemeyiz.

    hamza hoca takımı devraldığından beri sanırım 7-8 ay falan oldu bu süre zarfında zaten takımın eksikleri, eldeki fazlalıklar belliydi peki geçen zaman diliminde hamza hoca bu açıkları gidermek için birşey yaptı mı? hayır. aksine "takımım yeterli", "fazlasını şuan için düşünmüyoruz", "forvet transferi yaparsak burak ne olacak" gibi afedersiniz ama abuk sabuk demeçler verdi.

    şimdi soruyorum size elinizi vicdanınıza koyup, at gözlüklerinizi çıkararak cevap verin biz takımın yerlerde olmasını, liglerin başlamasına kısa bir süre kalmasına rağmen takımın neredeyse hiç çalışmamış olmasını, takımda 3-4 futbolcu dışında oynayacak adam olmamasının hesabını kimden soracağız?

    daha önceki yazılarımda hamza hocaya zaman tanımalıyız diyordum ama sanıyorum ki yanılmışım.
  • 4052
    yasin öztekin'i hamza hoca parlatmamıştır. yasin'i türkiye kupasının o dandik dediğimiz statüsü parlatmıştır. hamza hoca devre arasında yasin'i takımdan göndermek istemiş, ancak yasin direnmiştir. yasin'in en formda olduğu zamanlarda trabzonspor ve fenerbahçe deplasmanlarında oynatmamış, alınan yenilgilerde yasin'i oynatmaması etken olmuştur. malum başakşehir maçında da 60. dakikada yasin'i oyundan alarak 2-0'dan 2-2'ye maçın gelmesine neden olmuştur. yani yasin'in çabası ve taraftar baskısı yasin'i ilk 11 oyuncusu yapmıştır, kendisi değil.

    hamzaoğlu statükocu bir adamdır. asla cesaretli bir adam değildir. emre çolak da iyi oynarken kesilmişti. telles tam toparlanırken torpilli olcan'a sol bekte forma verdi. burak'ı forvet arkasında iyi bir şekilde oynatırken yeniden uç forvete alarak ofsayt burak'a dönüşmesini sağlamıştır. bunun gibi birçok doğrudan yanlışa gittiği örnek var.

    hamza hoca sanıldığının aksine taktik özürlü bir teknik direktör değildir, gayet kafası basıyor futbola. ama futbolculardan korkuyor, onların yüzüne asla eleştirilerini söyleyemiyor. acı ama gerçek, bu şartlarda galatasaray teknik direktörlüğünü bazı futbolcular yapmaktadır.
  • 4054
    yoklukta galatasaray taraftarı çok çile çekti. takımının arkasında durmayı da bildi. galatasaray taraftarı takımının arkasında durduğunda, birleşip tek yumruk olduğunda nelerin değiştiğini herkes biliyor. bu medya manipülasyonunun en önemli nedenlerinden biri de bu. lucescu'lu, gerets'li ve hatta kalli'nin istifa ettiği teknik direktörsüz şampiyonluklarımız hep bu sebeple.... geçen sezonki çıkışından sonra bence galatasaray taraftarı hamza hoca'nın da arkasında dururdu.

    ancak sabri'ye o paranın verilmesini ben istedim sözleri galatasaray kariyerinin sonu olabilir orta hatta kısa vadede. şaka değil amk, 1,8 milyon eu. sabri gibi bir adama bu parayı verdiriyorsan yokluktan değil zengin çocuk şımarıklığından söz edebilirsin. ya da illegal komisyon ücretlerinden. para yok bahanesini ise kimse dinlemez.

    geçen sezon sabri kadro dışında kalmıştı. hepimiz tarık çamdal'ı gördük. geri döndüğünde formayı ondan alıp bir şekilde takıma her sezon sağladığı katkıyı sağladı. bu yüzden oyuncunun eksikliklerine rağmen, yedirdiği gollere rağmen taraftar sesini çıkarmadı. camia olarak tek yumruk olduk. şampiyonluk havasına girdik ve geriden gelerek düşe kalka ipi göğüsledik.

    ancak bu sezon o tahammül gösterilmeyecek.
    galatasaray taraftarı sabri ile şampiyon olmaya, sabri varsa şampiyon olmamayı rahatlıkla tercih edecektir.
    bu gün en iyi sağ bek alınsa bile sabri ve jem transferleri çıkıp "ben" yaptırdım dediği için çok baş ağrıtacak ve hatta sanırım hamza hoca'nın galatasaray kariyerini bitirecek. tırnakları ile geldiği zirveden inmesine sebep olacak.

    keşke adam gibi bir futbol şubemiz, adam gibi bir süregelen transfer aklımız olsaydı. teknik direktör isteklerini camianın mantık süzgecinden geçirseydi. çünkü mevcut tablo türkiye standardında tam anlamıyla winner olan galatasaray camiasının en büyük loser'a yakışacak şekilde hareket etmesi anlamına geliyor. yazık, çok yazık.
  • 4055
    geçen sezondan itibaren eksikleri gördük daha çok çalışıp hatalarımızdan ders alıcaz diyen teknik direktör. ulan amk adama sormazlar mı 30 maç oldu hani ders diye. paso ders çıkarıyor çözüm yok sokarım öyle ders çıkarmaya. ulan kalk de ben yapamıyorum kardeş taktik bilmiyorum bu adamla gazla bu kadar çalıştılar elimden bu geliyor. sen hala aynı tarzda gol yiyorsan hala yok ben rakip maçlarını izletmem oyuncularıma ezber yaptırmam gibi cahil düşünüyorsan kaybetmeye hata yapmaya mahkumsun.

    adam ders çıkarıcaz diyor oyuncuya yaptığı hatayı göstermiyor. oyuncuya rakip takımı izletmiyor kim napıyor çıkınca öğreniyor oyuncu. hepsini geçtim amk hala hata yapan gelemeyen sabri oynuyor sağ bekte. yok yönetim şu kadar verdi demeyin teknik direktör otoritesi var gidip sabri kalsın ama şu kadar bütçemiz var dese bitcek olay. yada ben oraya yedek alıcam beklesin dese de sorun yok. ama sen elinde melo,wes gibi adamların son sensi olmasına rağmen direk sabri'yi hemen imzalatıyım gibi kafa yapısında olur ve çöp jem ve birlo'yu takıma alırsan suç sendedir.

    takımın eksikleri için yok bütçe yok dengeler vs diye ağlayacağına bruma ve ambrabat 2lisini göndermeseydin. olcan adın denen çöpe muhtaç kalmazdı bu takım. oyuncu alamayacak takım benim bildiğim eldekileri tutar maksimum verim alır ama beyfendimiz eldekileri tutmayı bırak gereksiz yere orta saha çöplüğüne çevirip bütçe harcadı.

    şimdi gelip son hamza seviciler yok şöyle böyle diye ağlayacaklar savunacaklar. ulan bir düşünün şu takımın halini bir görün maçlarda neler yaptığını. hazırlık maçları skorlarına özetlerine bir açın bakın. takımda gram ışık yok. hazırlık kampında sercan yıldırım deneniyor hala düşünün yekta hala deneniyor. genç oyuncuları denemek bile yok böyle adamdan teknik direktör olmaz.
  • 4057
    takım şu anda hiçbir şeyi tam yapmıyor. çünkü bütün ağırlık fizik yüklemede. melo, sneijder, muslera var yok arası, sneijder kilo almış, melo gidici gibi. takım henüz kadroyu oturtmadı.

    geçen sezonun amacı şampiyonluktu, oyuna bakmanın anlamı yok.

    bu sezon ise henüz başlamadı. ne bekleniyor acaba başlamamış sezondan? biz rijkaardı da gördük, ilk 6 hafta dümdüz ettik ligi, sonra? tepetaklak. fizik güç yerlerdeydi çünkü. peki 2011 - 12 sezonu? içerde mağlubiyetle başladı, takım 7 haftada anca kendine geldi. çünkü terim fiziksel yüklemeye çok önem vermişti.

    geçen sezon prandellinin yaz kampı yüklemeleri işe yaramadı mı sanıyorsunuz?

    daha sezon başlamadan dar alanda kısa paslaşmalar, üç pasta gol, doksan dakika pres, hep en doğrusunu yapan oyuncular bekleniyor. acelemiz olsa anlarım. kıytırık bir süper kupa maçı ve interle hazırlık maçı var. bu takım hasbelkader interi yense hazır mı olmuş olacak?

    kaldı ki sen galatasaraysın, bu stabil doğrulukta oyunu dünyanın en zenginleri beceremiyor, al sana man city. kadro müthiş. sonuç? tombul t*******. her zaman eksiği olacak bu takımın. öyle ya da böyle. terim bunu bildiği için bir oyun tutturup mükemmelleştirmeye çalıştı. mancini bunu anlayıp istifa etti çünkü sinyor mancini taktiksel esneklik için geniş kadro ister. hamza da bunu görüp kadroyu olabildiğince kompakt ve "dengeli" kurmaya, kafasındaki oyunu uzun vadede mükemmelleştirmeye çalışacak. diziliş, taktik vb değişir, sistem ve felsefe değişmemeli. bunun başarılı olup olmayacağını transferle, nice maçıyla falan görmek medyumluk işi.

    tabii hata yapacak. insan ya hani, ondan. ne yapsın, 33 yaşında, gittiği her takımda dominasyon kurmuş, kuramadığında arıza çıkarmış bir ruh hastası dünya yıldızına çok sıcak bakmayınca vizyonsuz oluyor.

    teknik direktörlüğün 3 parçası var. 1/3ü taktiksel, teknik yeterlilik. 1/3ü adam yönetimi, takım içi dengeler ve organizasyonu yönetme. 1/3lük diğer kısımsa kriz yönetimi. siz her şeyi o taktik kısma indirgemişsiniz. fmci diyince suç oluyor. cm 97 - 98den beri oynarım oyunu. o oyun bile, son yıllarda artık size insan ve kriz yönetimi konusunda meydan okuyor. en doğru taktik işlemiyor, eğer insan yönetimi yetersizse.

    kadroda 28 isim olacak, hepsi farklı insan. hamza hakkında olumsuz konuşan bir oyuncu var mı? sahada varını yoğunu vermeyen var mı? sneijder, muslera son yılların en kral topunu oynamadı mı? hocaya oyundan çıkarken tepki gösterenler, ertesi hafta ölümüne oynamadı mı? sneijder, chedjou, muslera mal mı da takımda adaletsizlik görüp yine de tekmeye kafa uzattılar? telles hamzaya "komutan" derken, sneijder "mourinho gibi" derken rüşvet mi yedi, ya da muslera "onun sayesinde şampiyon olduk" derken kolpa mı yaptı? bütün bu topçular onca hocayla çalıştı, hamzaya bu övgüleri silah zoruyla mı yaptılar?

    hamza hoca 2/3lük kısmı hakkıyla yönetti. taktiksel kısımda ise imkansızlıklara rağmen iyi iş çıkardı. bu adam insan yönetmeyi biliyor. futbol mücadele oyunuysa, bu adam kendine asker devşirmeyi biliyor. "efendisi" dediğiniz adam bu kulübe 6 şampiyonluk, 1,5 avrupa kupası, bir şl çeyrek finali yaşattı. neden kızdınız? egoist, kabadayı, saygısız diye. hamzada bunlar da yok, bırakın efendisi dediğiniz - ki dev saygısızsınız bu konuda - adama diğer yönlerden benzesin. çünkü o adam demek başarı demek.

    gerçi "ferguson sıkıysa başka ülkede hocalık yapsaydı. xdxd" o da var.

    tekrarlıyorum, galatasarayın geleceğidir.
  • 4058
    bir senedir galatasaray'ın başında olan adam. bir senedir aynı futbolcular ile ilk 11 oynuyor. bu takıma da sadece podolski eklenmiş durumda ve takım henüz kadroyu oturtamadı diye savunuluyor. alsdkhahsdkjahsdkjahsda. wiggle wiggle wiggle.

    birader ağırlık antrenmanlarının sana getirisi maçı 90 dakika oynamandır. 60. dakikada takım yorulur anlarım. 75. dakika da artık koşamaz anlarım. la takım maç başlamadan bitik durumda amk. ne ağırlığı, ne antrenmanı. takım biraz bir şey oynasa gösterse bir yerinden tutacağım ama yok.

    ulan çok meraklıyız sanki sürekli teknik adam değiştirtmeye. sürekli aynı şeyleri söylemeye. yok kardeşim yok. 2015 senesinde yekta'yı deneyen adama ben galatasaray'ın geleceği demem.
  • 4059
    yok fiziksel yüklemeymiş, yok zamanla daha iyi hale gelmekmiş, bunlar hocayı paklamaz. evet, bunlar kağıt üzerinde teorik olarak doğrudur ve hatta pratikte de zamanla fizik yüklemenin faidesini görebilirsiniz. ancak konu bundan daha fazla şeye temas ediyor.

    ilki, insana kafayı yedirtecek olan yerli takıntısı. son 7 haftanın 6'sında diken üstünde maç izlettirmişsin, hadi sonuca yönelik oynadın, iyi futbol umrunda değildi, anlaşılır. fakat mevzuun "sonuca yönelik" kısmında büyük sıkıntı var. şampiyonluk yolunda en kritik haftalara girilmişken, organize olmayan, plansız ve anlık gelişen olaylarla skor bulup üzerine yattık. ama duyan da zanneder ki, kalenin önüne otobüs çektik, geçit vermiyoruz. hayır yok öyle bir şey, her maç yüreğimiz ağzımızda, sinirden kumanda kemirir vaziyetlere girdik. bu halde bir takım, zaten büyük çoğunluğu yerlilerle sahaya çıkıyor, kalite -rezaletin de ötesinde- ama neymiş? uefa kupası'nda da türk ağırlıklıymış kadro. o kadroda, yıllık 5 trilyon gömüp de geri koşmaya zahmet etmeyen sağ bek yoktu. yana pas atmaktan maestroluğu gevşemiş, güçsüzlükte emre çolak'tan çok bir artısı bulunmayan orta saha, kendisine atılmayan topları trip meselesi yapan, top kontrolünden, futbolun doğrularından bihaber forvetimiz yoktu. maksat şekil benzesin, onlar da türk bunlar da. hiç işin özüne falan bakmak yok.

    dahası, gidip önceliğin olmadığı halde bilal'i almışsın. üzerine 2 koca senede çok az maça çıkan pjk hakkında "sakat olmasaydı bu paralara alamazdık" diyorsun. yahu şu dünyada türk'ten başka adam kalmadı mı? mbia vardı, de jong vardı, 3 tane vasıfsız alacağına bir tane kaliteli alsan ölür müydün? hayır, illa türk olsun. e stoper? yine gidip en sonunda serdar azizlere sulanıyor, beni deli ediyor. bu milli takımdan hiçbir cacık olmaz, ama onlara oyuncu diriliğini sağlama görevini biz üstlendiğimiz için, illa türk olacak. ölür yoksa.

    yerli takıntısı bir yana; sürekli tekrarladığı, aylardır söylemekten dilimizde tüylerin bittiği, göz göre göre gelen kaosa koşarak gitme çabası da hocanın bonusu. sağ bekte sabri çamdal ikilisine güveniyormuş da, melo yerine içeriden alternatifmiş de. hele ki burak yılmaz'a yıldız muamelesi yok mu? bu kadar çok gol atıp da takımına bu kadar zarar veren bir forvet görmedim, hala bir el üstünde tutma sevdası. öyle bir yıldız ki, fanboylarının paklamak için kullandığı "cl'de 8 gol" argümanından sonra bile en büyük talibi fenerbahçe'ye uefa kupası'nda elenen lazio olmuş.

    mali kriterler diye içerden yıldız yaratma hasretine kapılmış, ama görünen köy kılavuz istemez. sabri-bilal-pjk'ya 4 milyon gömmüşsün. sonra mali kriter diye bahane uydurmayacaksın. gönderme bruma'yı, melo'yu tut. hiç olmazsa kalitesizliğinden kalite kaybetme. gençlerin üzerine düşecektin, takım huzurevi gibi oldu.

    orta sahan yavaş, selçuk-hamit'in değirmen bellerine çözüm bulabilecek misin? hiç zannetmiyorum. ahanda buraya yazıyorum, seni ve takımı cümle aleme rezil edecek bak bu türkler. ondan sonra fizik antrenmandı, yüklemeydi, bunların hiçbiri kendisi için kurtarıcı olmaz. fransa ligi 11.sinden 4 gol yiyorsun lan! prandelli'den aldığın bayrağı daha ne kadar dibe götüreceksin? takıma kattığın kalitesizlikle cl'de 4'lere duacı olacağız, gün gibi aşikar. sen daha mesajı yeni alıyorsun. onda da doğru mesajı aldığından emin değilim.

    bir de hala 1 ayımız var, acele etmemek lazım diyorsun. klasik taraftarı uyutma çabaları... bahane ne? ffp. çünkü bekleyip fiyat düşüreceğiz derdindesin. atı alan üsküdar'ı geçti anam. son gün 23.59'da iki tane pörsümüş serie a tecrübesi görmüş adam gelir. ucuza aldık diye kendimizi kandırırız ama uzun vadede yine kaybeden oluruz. yahu beklemekten adam kalmadı, adam! bütün iyi adamları kaptılar zaten.

    söyledikleri kendi içinde ayrı, yaptıklarıyla ayrı çelişen, bu kadar çabuk kredisini tüketen, takımı göz göre göre faciaya sürükleyen bu teknik direktör takımın geleceği falan olamaz. sneijder "mourinho gibi" dediğinde, telles "komutan" dediğinde sana cl'de 4 yerine 1 atmıyorlar, ilk topta sallayıp uyuta uyuta 4 atıp geçiyorlar. sonra hamza'nın ligdeki yanıltıcı etkisi kalıyor.

    kendisiyle göz göre göre büyük bir kaosa sürükleniyoruz. çok çok kötü günler bekliyor bizi. ama dayağı yemeden akıllanmak hamurumuzda yok maalesef.
  • 4062
    işten güçten dolayı uzun uzun örneklemeler yapamıyorum zaten bir çok kişi de belirtmiş. sözüm ona mesajı.. (durun bir tarihe bakayım) 28.07 tarihinde biraz geç almış hocamız.
    hadi şimdi sabri ile zamlı sözleşme yenilemeyin, sağ bek arayışına girin, jem karacan gibi adamlara para dökmeyin, eldeki çöplerden kurtulmaya çalışın, olmadı di mi? evet olmuyor.
    şimdi ayıklayın pirincin taşını bakalım..
  • 4063
    rahatlığıyla beni benden alan adam. o kadar rahat ki, bir bildiği var sanırsam. şike yapıcak heralde hamza, o nedenle kafası rahat, 4-0 yenilmiş adam hala 1 ay var daha diyor. alıcak garip garip adamlar, bize gram katkı yapmayacaklar doğal olarak çünkü ucu ucuna alınmış olacak bu isimler. bizde geçirdiğin her saat galatasaray'a zarardır. yabancı sınırı kalkmış hadi bak sevmiyorum ama burak-selçuk oynadı diyelim. bide yasin'i koy kaç etti 3 türk. daha fazla türk ile senin planlamayı düşünmemen lazım. ama sen türklere o kadar güveniyorsun ki takımı türk yapıcaksın ya. kafayı yedirticeksin bana. yekta, tarık, olcan falan neyine deniyorsun artık, bitmiş adamlar ya. kiralık satılık bir şekilde göndermen lazım bu adamları. mancini reis takımıyla sana gerekli tokadı atar umarım da bir an evvel gidersin florya'dan.
  • 4064
    iki kupalı sezonun ardından taraftar nezdinde oluşturduğu tüm kredisini sadece bir buçuk ay gibi kısa bir sürede tüketmiştir. taraftar kendisi dahil bazı futbolculara ilk falsolarunda müthiş tepkiler verecektir. hamza hocayı bende uzun süre destekledim fakat geçen sezonun son maçlarında oynanan futbol yaptığı taktiksel hatalar geçen sezondan itibaren kafamda soru işaretlerinin oluşmasına neden olmuştu. nitekim bu sezonun geçiş dönemi olduğunu şampiyonluk yolunda sonuca odaklı gittiğini düşünerek bu tarz bir futbolu seçtiğini düşünüyordum.nitekim transfer sezonunun başlaması itibariyle cüneyt tanman ve yönetim ile yaptıkları icraatler yapamadıkları transferler ve süregelen açıklamarıyla bende ki kredisini sıfıra indirdi. sürekli türk futbolcuları koruması aydın yılmaz ve sabri sarıoğlu konusunda ki hamleleri takım içi dengeler gibi saçma sapan bir unsur hakkındaki açıklamaları gerçekten kabul edilecek cinsten şeyler değil. bardağı taşıran son damla ise dün oynanan maçta fransa ligi onbirincisine karşı kaybedilen maç sonrası açıklamaları oldu.bu gidişle ne hamza hoca ne yönetim baharı göremeyeceklerdir.
  • 4067
    bir insan düşün, ölmüş takımı alıp 5 ayda şampiyon yapıyor...

    öyle bir t..ş..k edinirsin ki kredini bitirmen için özellikle kasman gerekir... hepimiz böyle düşündük, ama hamza kendi kredisini şampiyon olduktan 2 ay sonra neredeyse tüketti... takım içi verdiği kararlarla, transfer ve kadro yapılanmasına yönelik hamleleriyle 5 ayda şampiyon olup kazandığı tüm forsu 2 aylık yaz döneminde bitirdi, eritti...

    arkadaş, çık ve de ki -"yeni yönetim borcu ve finansal fair-play'i sağlamak için bu sene böyle bir karar aldı, olabildiğince elimizdekilerle devam edip tasarruf edeceğiz..."
    kimse bu kadar isyan etmez ki o zaman sana?

    -"elimizde olmayan sebeplerden ötürü transfer yapamıyoruz, elimizdekilerle devam etme zorunluluğu doğmuştur, bu halimizle de en iyisini yapmak için çabalayacağız" de, millet sana "helal olsun büyük hoca, delikanlı adam" desin...

    ama sen bunu yapmıyorsun ki birader? sen öyle bir çaresizliğin açıklamasını çıkıp adam gibi yapmaktansa sabri'yi dani alves kabul ettiğini, alternatif gerekmediğini, takımın şampiyon takım olduğunu ve takviye gerektirmediğini söyleyip gaz alıyorsun... bu arada o sabri, takımın göçüntü noktasıyken bir de tutup ona zam yapıyorsun...

    dahası milletin "çöp" olarak nitelendirdiği, bu takımdan her halükarda gitmesi gereken en az 10 oyuncun var, hala bunlardan medet umuyor, bonservissiz dahi olsa gönderilmesi gereken adamları kadroda tutuyorsun...

    şimdi ne desteği bekleyeceksin bu taraftardan?
    olmuyor hoca olmuyor...
    belki başarılı olursun bu sene, belki "hayal" dediğimizi yapar ağzımıza sokarsın bu lafları...
    ama bunlar şuana kadar yaptıklarının doğru olduğu anlamına gelmeyecek, "yanlışa rağmen kazanılanlar" hanesine yazılacak...
  • 4073
    henüz 14/15 sezonu lig yarışının en kritik zamanlarıydı.
    hep diyordum ki, ligi kaybetsek bile hamza hoca takımın başında kalmalı. çünkü bitik takımı şampiyonluk potasına soktu ve ayağa kaldırdı. az bütçeyle iyi işler yapabilecek bir teknik adam ve bu şansı kendi çabasıyla haketti. doğru yönetilen transfer politikalarıyla önümüzdeki yıllarda galatasaray'ın borç batağından çıkışı olabilir.

    bana göre sezona başlamak da hala hakkı. eline transfer bütçesi vermediler ve tüm gayretini gösteriyor. istediği bazı önemli oyuncular da (gignac gibi) elden kaçtı hatta.

    fakat bir öngörüde bulunacak olursam galatasaray'da sonunu getirecek işleri bu transfer sezonunda şimdiden yapmıştır. sabri'ye verilen dünyanın en gereksiz, galatasaray'ın soyulduğunun resmi olan kontratın sorumluluğunu üstlenmesiyle ve jem karacan gibi kalabalık çöp ortasaha rotasyonumuza idman temposu diyerek kattığı bir diğer çöp oyuncuyla bu camiayı biraz hafife almıştır.

    resmi çizelim.
    sezon başlar. kimse loser karakterlerinden ötürü ciddiye almıyor fakat beşiktaş rhodolfo, tosic ve beck transferleriyle taş gibi defans kurdu. bu dediğim ligin ilerleyen haftalarında daha iyi anlaşılacak. gomez'i forma sokabilirlerse gökhan, kerim frei, olcay, queresma, oğuzhan gibi futbolcuların da şenol hoca'nın elinde performans arttıracağını düşünürsek oldukça iddialı duruyorlar. dezavantajları kalecilerinin zayıf olması ve tolgay ile veli'nin sakatlıkları. ancak orta saha bölgesine bir transfer yapıp* o dezavantajı pek hissetmeyecek gibi görünüyorlar.

    fenerbahçe'ye gelirsek malumunuz. baya kaliteli kadro kurdular. ancak geçen sezon yaptıkları hatayı yapmaya devam ediyorlar. orta sahaları zayıf. bu bölgede henüz ciddi sorunları var. souza, meireles, alper potuk ve mehmet topal koca sezon fenerbahçe'nin ağırlığını taşıyabilir mi bilinmez. ayrıca egemen'i göndermeleri gördüğüm kadarıyla pek yaramayacak kendilerine. bu arada egemen örnek olsun. sabri'den katkat iyi bir futbolcunun bulabileceği yeni sözleşmenin ne olacağını hepimiz kendisinden görüyoruz. egemen'in yokluğunda kjaer ve alves ikilisi bir uyum yakalamış değil. yine de isim bazında rahatlıkla ligde rakiplerine üstünlük kuracak adamlar kağıt üzerinde. ayrıca yeni bir defans hattının geç uyum sağlaması da olağan bir durum.

    ancak bana göre iki takım da galatasaray'a kıyasla oldukça dengeli kadrolara sahipler.

    bize gelirsek, bundan böyle her rakibimiz eskiye oranla daha güçlü olacak. biz fenerbahçe ve beşiktaş'ı konuşuyoruz. ancak ligde süpriz kombinasyonlarla çok çok iyi kadro kurmuş bir iki takımın daha çıkacağını düşünüyorum. kalkan yabancı sınırını mutlaka iyi değerlendirenler olacaktır.

    bu da ne anlama geliyor. geçen seneki kadro kalitemiz bile bize yetmeyecek.
    peki mevcut kadro kalitemiz ne? geçen sezonun üzerine kimleri koyduk? doğrudan katkı yapacak tek oyuncu podolski. bilal de katkı yapar, ancak emre çolak'ın alacağı süreden çalacak bu oyuncu, bir eksikliği gidermiyor malesef. ispanya'dan martinez diye bir adam aldık. sizin görüşünüz nedir bilmiyorum ama bana umut veriyor. kapalı kutu yani :) açılsın da içinden elmas çıksın diye bekliyoruz. melo'yu kaybetme durumumuz var ki, yeri flamini ile asla dolmaz. defansımızın göbeği ve sağ koridorumuz rakipler için cennet. orta sahamız ise melo ile bile çok dirençsiz. bu şartlar altında taraftarın da desteğini arkasına alıp bir hava yakalayamayacağını gözetirsek galatasaray'ın 6. veya 7. haftada havlu atıp teknik direktör arayışlarına ve hatta seçimli genel kurula gitmesi gayet mümkün. psikolojik etkileri yok saymamak lazım. hamza hoca'nın takımı geç forma sokmak istemesi, ligde ve şampiyonlar liginde alınacak bir iki kötü sonuç bazı olayların çok hızlı tetiklenmesine neden olabilir.

    peki transfer sezonu daha bitmedi. diyelim ki piyasada adı geçen kalinic, gervinho, alex song, kamil glik ve rafael'i aynı anda aldık ve tüm sorunlu bölgelerimizi herkesi tatmin edecek kalitede tedavi ettik?

    yine de jem karacan transferi ve sabri ile yapılan ahlaksız sözleşme bu yönetimin ve teknik heyetin peşini bırakmayacak. çok huzur bozacak.

    aslında galatasaray'ın elinde büyük yıldızları var. sneijder, melo, podolski, muslera. bu 4 isim fenerbahçe'deki yıldızlardan da, beşiktaş'takilerden de daha yıldız. takımı her türlü başarıya taşıyacak kapasiteleri var. başarılı olmamız pekala mümkün. ancak öyle yanlış işler yapılıyor ki, gerçekten büyük bir akıl tutulması yaşadığımız kesin. kanat oyuncumuz yokken bruma'nın gidişi, melo konusunda izlenilen anlamsız strateji falan derken bir transfer planımız olmadığı çok açık. carole, martinez ve bilal transferlerini yine yapardın. ek olarak da beşiktaş'ın çok ucuz maliyetle kadrosuna kattığı beck gibi mükemmel bir adamı, trabzonspor'un kapımızda yatmasına rağmen neredeyse sabri maliyetine aldığı mbia'yı ve yine uygun fiyata alınan rhodolfo ayarındaki bir stoperin transferini bitirseydin ki tamamı türkiye'ye gelmiş uygun maliyetli oyunculardan bahsediyorum. şu an ligin en büyük şampiyonluk adayıydın. bütün taraftar kenetlenmiş göbeğini kaşıya kaşıya gerçekleşirse bir santrafor transferini keyifle bekliyor olurdu. kimseyi bulamadın mı hah işte o zaman da niasse'yi alır burak'la tatlı rekabete sokardın. yine de taraftarla tek yumruk halinde kenetlenmiş şekilde lige girerdin.

    sonuç? bana göre şu an kimin transferi gerçekleşirse gerçekleşsin ki görünüşe göre öyle ahım şahım bir iş de yapılmayacak, galatasaray ligde kötü bir sene yaşayacak. bizim ligin dinamikleri çok farklı. bu paraları harcamış bir fenerbahçe'nin yarıştan kopmasına dış kuvvetler asla izin vermez. zaten senelerdir süregelen durum da bu. ancak galatasaray'a gelirsek, hemen her şampiyonluğun arkasında yatan taraftar ve camianın tek yumruk olması 15/16 sezonu için imkan dışı. diğer rakiplerden korktuğum için değil, fakat sadece bu sebepten bana göre şimdiden öldürdüğümüz bir sezona giriyoruz teknik direktörümüzle birlikte. hayırlı ve uğurlu olsun. kimse de büyük beklentilere girip kendini üzmesin. sevgilisine, derslerine, işine konsantre olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın