• 127
    yenemezsin kardeşim, yenemezsin!

    1 maç yenersin, 2 maç yenersin ama hiçbir sezon boyunca hakemi yenemezsin.

    galatasaray uzunca bir süredir sistematik şekilde tff, servet yardımcı ve onun kurulları ile yarış dışı bırakılıyor.

    bir kez daha çok zor bir deplasmanda 100/100 penaltımız verilmedi ve kolaya dönecek olan maç 0-0 bitti.

    (bkz: 28 kasım 2021 yeni malatyaspor galatasaray maçı)

    2019'da istanbul yerel seçimleri tekrar edilmeseydi galatasaray o sezonu da şampiyon bitiremezdi.

    yapacak bir şey yok. bazı şeyler bir gün elbet değişecek ve o gün geldiğinde bunların hepsinin gereği yapılacak!
  • 128
    galatasaray futbol takımının fatih terim’in üçüncü döneminde, dördüncü döneminin ilk 2 yılında da çatır çatır yaptığı şeydi. şimdi de benzer şekilde hatalar oluyor ama bu kez oynanan iğrenç futbolun ve izahı dahi olmayan şeylerin arkasına sığınılan en büyük bahane olmuştur.

    koca takım çok çok kötü bir takıma karşı bile üstünlük kuramıyorsa bunu sadece hakemle açıklayamazsınız.
  • 132
    kafayı vallaha yemek üzereyim.

    bir spor takımının veya bireysel sporcunun oynadığı oyunun kalitesi ile hakem kararlarının adaleti arasında bir ilişki olamaz.

    bir spor takımının veya bireysel sporcunun oynadığı oyunu eleştirmek ile adalet aramak arasında bir korelasyon yok.

    adalet aramak istedikçe takımı eleştirme durumu azalmıyor veya artmıyor. çünkü ikisi arasında bir bağ yok.

    artık tüm galatasaray taraftarı bunu anlamalı. adalet aramakla, takımın oyununu eleştirmek birbiri ile doğru veya ters orantılı değil.

    ayrıca kimse hakemi yenemez.

    kafayı vallaha yemek üzereyim.
  • 133
    hakem eleştirisi yapıldığı zaman antucu ya da tinerci miyiz suçlamasına maruz kalıyoruz. aramızda fark var. onlar düşman yaratıyor. beşiktaş hakemden yakınıyor. ıstifa eden mhk başkanı kupa maçlarına siyah-beyaz kravatıyla katılıyor. faal hakemlerin neredeyse büyük çoğunluğu beşiktaş taraftarı. kurumlarda da beşiktaşlılar bulunmakta. fenerbahçe 'ye bakacak olursak tff başkanı nihat özdemir fenerbahçe de yöneticilik yapan biri. servet yardımcı tek adaylı seçimde oy kullanmaya gidecek kadar fenerbahçeli. tahkim de, disiplin kurulu başkanı da fenerbahçeli . yani düşmanları değil. biz düşman yaratmıyoruz. onlar gercekten düşmanlar. bu üç kulübün karakter olarak farklı temsiliyetleri var. aslında psikoloji ve sosyalaji anlamında tez konusu olabillecek bir durum. kişisel intikam yanında benliklerinde bulunan eziklik, kıskançlık duyguların
    dışa vurumu var. biz söylediğimiz için düşman değiller. düşman oldukları için biz bu tanımlamayı kullanıyoruz.
  • 137
    çok benzer durumlarda kendisinin 6 maç ceza aldığı yerde sergen yalçın'ın 1 maç; marcao'nun 8 maç ceza aldığı yerde irfan can kahveci'nin 2 maç ceza alması kimse kusura bakmasın da fatih hocaya yazar. sen önce kendi oyununa bakacaksın arkadaş, yok öyle hakemleri yenemedik falan. sen doğru on biri sür sahaya, doğru anda doğru değişikliği yap, bak bakalım ceza meza verebiliyorlar mı? (!)

    kabul etmek istemeyen arkadaşlar olsa da maalesef uzun zamandır saha içindeki düdükleri yenebilmenin ötesinde organize bir kötülüğe karşı mücadele ediyoruz.
  • 139
    ali palabiyiğa 2021 yılının ilk yarısında rize ile oynadığımız maçtan sonra 7 haftadır maç verilememesinden sonra imkansız bir durum bizim için. hakemlerin bizim lehimize karar vermemesi için her şeyi yapıyorlar artık. geçen sene de her şekilde bjk'yi kolladilar zorla averajla şampiyon yaptılar bu sene işi baştan sıkı tutup bizi hiç yarışa sokmamak için uğraşıyorlar.
  • 140
    koskoca galatasaray yenecek tabi ki.
    rakiplere usülsüz ceza, adaletsiz sistem olsun önemli değil galatasaray önce iyi oynasın!
    hakemler katliam yapsın, hocanı alkışladı diye ikinci sarıdan atıp 6 maç ceza versinler ama önce galatasaray iyi oynayacak abi!
    rakipler lehine- bizim aleyhimize absürt kartlar da çıksın, sen koskoca galatasaraysın, önce sen oyununa bakacaksın!
    köstebekler, kayıtlar, dinlemeler falan oluyormuş ama olsun sen galatasaraysın, hakemi de düzeni de yeneceksin. önce oyuna bakacaksın sen!
    bunları yenemeyen fatih terim sende istifa et lütfen. sen gidince hepsini yeneceğiz!
  • 141
    çok uzağa gitmeden kaçırdığımız penaltıları atmış olsak veya yakın mesafeden çektiğimiz şutları kalecinin üzerine değil de köşeye vursak gerçekleştireceğimiz olaydır. yani bu hakemi yenme olayı imkansız bir şey değil. ha bunu yapmak zorunda mıyız? tabii ki değiliz. son maçlar özelinde takımımız kazanacak oyunu oynuyor ancak bir şekilde önü kesiliyor, bu da bir gerçek.

    bu işin iki çözümü var. ya yakaladığımızı atacağız ve hakeme fırsat vermeyeceğiz ya da bu kirli düzenin aktörlerini koltuklarından edeceğiz. ikisini de yapacak gücümüz var.
  • 144
    bana kalırsa pek geçerliliği olmayan bir söylem. saha içinde ve saha dışında birçok dezavantaja sahip olduğumuz gibi rakiplerimiz ise avantaja sahip. teoride dile getirmek çok kolay fakat pratikte gerçekler her geçen gün suratımıza suratımıza çarpıyor. adaletin dahil olduğu koşullarda değerlendirilmeye alınabilecek bir konu. objektif olalım lakin gerçekçiliği elimizden bırakmayalım. galatasarayımızın düşmanı çok. gün safları sıklaştırma; taraftarı, yöneticisi, futbolcusu, gazetecisi ve her bir profesyoneli ile birlik ve beraber olma günüdür.
  • 148
    öncelikle böyle bir başlığın sözlükte olması hakem camiası adına utanç verici tabii ki bu durum hakem camiasının çok da umrunda değil. ben de dahil bu başlığa yazan insanlar affedersiniz gora'daki arif'in tabiriyle götünden element uydurmuyor, yani var böyle bir gerçek.

    başlıktaki eyleme gelecek olursak hakem dediğimiz kişi; yalnızca maçın değil o an koskoca stadyumun amiridir, maç öncesinden sonuna kadar imparator odur. yani maçta kullanılacak basit bir taç atışından maçın iptaline kadar her şey onun emrindedir. bu kadar bütün yetkilere sahip bir insanı yenebilmek sizce nasıl mümkündür? mümkünlüğünü tartışmayı geçtim bence imkansızdır. çünkü futbol her ne kadar belli kurallar üzerine kurulu olsa da yoruma açık ve gri pozisyonların çok fazla olduğu bir oyundur. haliyle sana göre, bana göre olan birçok pozisyon aslında hakeme göredir ve ona göre karar verilir.

    var sisteminin getiriliş amacı da aslında tam burada ortaya çıkıyor. nedir o? bariz hataların önüne geçmek. şu an topun kale çizgisini geçip geçmemesi ve ince olmayan ofsayt kararları dışında var'ın net bir müdahalesinden söz edemeyiz. aslında daha doğru bir ifadeyle iyi niyetli, objektif bir var'ın bunlar dışındaki pozisyonlarda da doğru karar verebilmesi mümkün ancak izlediğimiz kadarıyla ülkemizde oynanan maçlarda bu durum pek mümkün gözükmüyor. var sistemi geldiğinden beri hakemler daha çok konuşuluyor çünkü hatalar artık alenen yapılıyor.

    bu ülkede herkes futboldan az çok anlar; neyin penaltı, neyin kırmızı kart olduğunu da yorumlayabilir. çok ince pozisyonlar dışında da herkes belli bir kararda birleşebilir. yani cruyff'un meşhur sözünü tekrarlamak gerekirse "futbol basit bir oyundur, zor olan basit oynamaktır." gördüğümüz üzere zor olan kısmı oynayanlar için sen, ben ya da hakem için değil.

    son olarak bir de şuraya değineceğim: şimdi bazı arkadaşlar "sen iyi oynarsan hakemi de yenebilirsin." diyorlar. birincisi hiçbir futbol takımının böyle bir amacı olamaz. kurucumuz ali sami yen bile misyonumuzu anlatırken takımlardan bahsetmiş, hakemlerden bahsetmemiş. diyelim ki iyi oynadın ve hakemleri de yendin. kaç maç yenebilirsin? lig; bu sezon için konuşursak 38 hafta, 38 hafta da yenebilir misin? dünyada hangi takım 38'de 38 yapabilir? 38 galibiyete gerek olmadığının ben de farkındayım ancak eğer sana karşı bir artniyet varsa yani amaç seni şampiyon yapmamak ise senin sadece hakemi yenmenle iş bitmiyor ki rakiplerin de hakemle kazanmayacak. peki buna nasıl müdahale edeceksin?

    sonuç olarak bütün bu yazdıklarımı tek cümleyle özetlersem; dünyanın en iyi takımı da olsa eğer hakemler bilinçli bir şekilde o takımın karşısındaysa maç kazanabilir ancak şampiyonluk asla!
  • 149
    2018 ve 19 şampiyonluklarında da görüldüğü gibi mümkün eylem. oyunu kazanan momentumu da hakemi de kazanır. sen ceza sahasına 10 kez girersen penaltı alma ihtimalin buna mütenasip artar. maç boyu bir kere gelip oyuncun yere düşerse o penaltıyı alma ihtimalin düşük.

    sen rakip kaleye 2 şut çekip hakeme ağlarsan daha çok ağlarsın. bkz. fenerbahçe. yıllardır mütemadiyen ağlıyor. bu sözlükte de yıllardır hakemlerin fb'yi alenen kayırdığı söylenir ama sonuç ortada. yıllardır elde avuçta var sıfır. demek ki hakem sadece kullanışlı bir duygusal aparat. goygoy.

    ayrıca sen sahada zevk ver de yine kazanama. önemli olan o keyfi vermen. futbol bu, birinci amacı izleyeni keyiflendirmek. sürekli kazanmak veya hakemle harbe girmek değil.
App Store'dan indirin Google Play'den alın