• 2
    ülkemizin çok büyük bir acı yaşadığı bu günde böyle bir açıklama yapmak elbette hiç hoş değil fakat konu çok ciddi olduğu için ve yanlış anlaşılmaların önüne geçmek için bu açıklamayı yapıyorum.

    biraz önce recep tayyip erdoğan başlığı 1319 entry'si ile beraber tamamen dalgınlık ve yanlışlıkla benim tarafımdan silinmiştir. hata fark edilir edilmez de silinen 1319 entry derhal canlandırılmıştır. bugün ilgili başlığa girilmiş tek bir entry "ilgi alanımız dışında" olduğu gerekçesiyle silinecekken yanlışlıkla başlığın tamamı silinmiştir. 5-10 dakika sonra sözlüğe yazılan entry'ler sayesinde durumun farkına varıp yaptığım hatayı hemen düzelttim.

    moderasyon panelini bilmeyenler için kısaca özet geçeyim; moderatörler için başlıkların altında başlıkları tüm entry'leriyle beraber silmek, taşımak için kullandığımız butonlar var. aynı şekilde entry'lerin altında da benzer işlevleri gören moderasyon butonları mevcut. bugün mobil telefon aracılığıyla söz konusu başlığa yazılmış 1 adet entry'i silmem gerekirken yanlışlıkla başlığın altında bulunan silme butonunu kullandığım ve dalgınlıktan uyarıları atladığım için söz konusu hata meydana geldi.

    hatırlayanlar olacaktır; daha önce de benzer olayı yaşamıştık. en son 2013 yılında yanlışlıkla galatasaray başlığının tamamı silinmiş ve hatamızı fark eder etmez de hatayı düzelmiştik.

    galatasaray sözlük'ün kuralları gayet açıktır. sözlüğün ilgi alanında olduğu sürece kurallar dahilinde herkes hakkında yazılar yazılabilir. bu konuda herhangi bir sansür uygulanması söz konusu dahi olamaz. vakti zamanında söz konuşu kişiye yönelik bu pankartı http://gss.gs/EPV.jpg bizzat boyayıp onca engellemeyere rağmen arena'da açan insanlardan biri olarak gönül rahatlığıyla bu açıklamayı yapıyorum.

    yazarları kısa süreliğine şoka uğratan bu söz konusu hatadan dolayı tüm kullanıcılardan özür dilerim.
  • 5
    kafasına taktığı, beğenmediği yazarların entrylerini şakır şakır, komik nedenlerle silen ama kendilerine "bakın bu arkadaş beni tehdit ediyor, bana ruh hastası diyor" dendiğinde ise "efendim bu bir hakaret değil, biz bir şey yapamayız, derdiniz varsa mahkemeye gidin" diyen moderasyon grubudur.

    kendilerine ne entryler gösterdim. "bunda bir şey yok ki amaaaaa" dışında hiçbir tepki vermediler.

    kalitesiz olduğuna inandığım entryleri zaten kendim siliyorum. ama abuk subuk nedenlerle zevkine entry silmeleri artık tahammül edilemez bir hal aldı.

    ekleme:

    sözlüğün sahibi bu sözlüğün tüm maddi yükünü çekendir. onun dışındakiler ise aslında sadece kontrolden görevli sıradan birer üye olduklarını unutuyorlar.

    (bkz: #2162067) şu entrye dokunmayan adam benim uzun uzun, tüm kelimelerini özenle seçerek ve yazım kurallarına riayet ederek yazdığım entry'yi "niteliksiz" diye siliyor. sonra da gelip "ama biz herkeşlere eşit yaklaşıyoruz" diyor.

    ekleme 2:

    şimdi bunu okuyup silerlerse diye buyrun ekran kaydı: https://i.hizliresim.com/kbmW6q.png

    bu da "önceki entrylere cevap" diye sildikleri entry: https://i.hizliresim.com/p0lW5o.png

    ne yapacağız, her yazının altına "yazar burada önceki entrylere değil, basında çıkan haberlere seslenmiştir" mi yazacağız?
  • 10
    muhtemelen rtuk'un bile dizilerde sansurlemedigi "yavsak" kelimesi yuzunden bana ceza vermis moderasyon. "ya arkadaslar siz ne sacmaliyorsunuz sözluk'te ne bicim kufurler ediliyor, millete neler yaziliyor da ceza almiyorlar yavsak kelimesi icin 7 yillik yazara ceza mi veriyorsunuz" diye kendilerine ulasilmaya calisilmasina ragmen adam yerine konmama ve "albatross kusura bakma haklisin biraz agir olmus" diye özur bile dilenilmemesi gercekten insana kendini degersiz hissettiyor.

    dusunsenize, sözluktesiniz, sözluk jargonu ile yaziyorsunuz ve sirf bir hakeme "yavsak" dediginiz icin ceza aliyorsunuz. olabilir, kuraldir saygi duyuyorum ama bundan coook daha agirlari ilgili basligin altinda okuyabilecekken ona ayri buna ayri mualeme neden. bir standartiniz yok mu sizin? bilmem kac bin entry girip buna benzer bir muamele ile karsilasmadim daha once. daha agir entrylerim de vardir belki. basligin altina, o.c yazma ile "orospu cocugu" yazma arasinda ne fark var? mahkemede "overlokcu cetin" dedim "orospu cocugu" demedim diye inandirabilir misiniz hakimi?

    benim moderasyondaki arkadaslarla ve kardeslerimle aram hep iyi olmustur. iclerinde konustugum, sohbet ettigim, facebook'tan veya diger sosyal medya hesaplarindan aktif oldugum ve gunde ciddi oranda entry girdigim dönemlerle bolca sohbet etmisizdir. benim sahsi bir nefretim veya kisiliklerine karsi negatif bir dusunce beslemem mumkun degil. ancak son 1-2 ayin neredeyse 1 aylik kismini anlamsiz bir bicimde cezali gecirmek kafami karistiriyor. benim bildigim moderasyon sahsima bu tarz cezalar vermez. bu zamana kadar da vermedi. benim bir ayricaligim oldugundan degil, sözlugun kurallarina son derece saygili oldugumdan ve dikkat ettigimden dolayi tabii ki. ancak son dönemde yeni bir moderator mu aldilar da böyle kafasina göre ceza veriyor anlamis degilim.

    umarim bu konu artik bir standart bulur. benim gözumde hicbir yazarin veya moderasyonun ekstra bir ayricaligi yok. benim haklarim neyse, ben ne kadar kurallara uymak zorundaysam x bir yazar da x bir moderator de bu kurallara uymak zorunda. denge ve demokrasi budur. esitlik budur. "x bir futbolcu basligina kurallara aykiri bir bicimde sadece "bu arkadasla ilgileniyoruz" yazmak kurallara uygunsa ve cezasi yoksa benim de x bir futbolcu basligina "ilgi alanimizda degildir" yazmak en dogal hakkim. benzer entry giren arkadasin benden ne ustunlugu var? ne ayricaligi var? veya varsa "bu arkadas saglam duyumcudur ve torpillidir" diye belirtelim.

    cuneyt cakir'a "dudugunu götune sok" "dunyanin en oc hakemi" vaya buna benzer 100'ler binlerce entryler dururken ve bu entryleri giren arkadaslar pasalar gibi yazarliga devam ediyorken, daha once belirttigim gibi dizilerde bile biplenmeyen "yavsak" kelimesi yuzunden bu sözlukteki haklarimdan mahrum edildim. takdir kamuoyunun.

    gayet saygili bir bicimde fikirlerimi belirtip, serzeniste bulundugum bu entry'nin de silinmesi veya sirf bunun icin tekrar ceza almam söz konusu olursa sözlugun adaletine olan inancimi ve moderasyonun samimiyetine guvenimi yitirecegim.

    not: uzun suredir yazar olmam bana torpil gecilsin idare edilsin anlamina gelmesin. onu ben herkese esit davranilsin ben kurallari biliyorum ve 7 senedir basima bu son 1-2 ayda gelenler gelmedi demek icin belirttim.

    https://i.hizliresim.com/6yNQb3.jpg
    https://i.hizliresim.com/DyDEql.jpg
  • 11
    yazım ve noktalama hatası sebebiyle ihbar ettiğim birkaç entry için tarafıma "hatalı ihbar" mesajıyla geri dönüş yapmış moderasyon. şu an o entry'ler ne durumda bilmiyorum ancak az evvel modlog'da gezerken gördüğüm durumu örnek olması açısından paylaşmak istiyorum. moderatörü ve yazarı niyetim yanlış anlaşılmasın diye belirtmiyorum çünkü niyetim hedef göstermek değil, daha dikkatli olunmasını sağlamak. gözden kaçmıştır, hata vardır orası ayrı ancak daha dikkatli olunmasında fayda var.

    öncelikle kullanım koşulları ile başlayalım:

    --- alıntı ---
    17 - yazım ve imla hatası
    a) yazım kuralarına özen gösterilmemiş, belli bir haddin üzerine noktalama ve imla hataları içeren entry’ler bu sebeple silinir.
    b) en fazla bir ya da birkaç cümle içeren ve sonunda noktalama işareti kullanılmamış entry’ler bu sebeple silinir.
    c) noktalama işaretleri içermeyen; içerdiği halde yanlış noktalama işaretleri kullanılan ya da noktalama işaretlerinden sonra bir boşluk bırakılmamış entry’ler bu sebeple silinir.
    ç) entry’nin uzunluğuna bağlı haddinden fazla şekilde noktalama hatası ve yazım yanlışı içeren entry’ler bu sebeple silinir.
    --- alıntı ---
    *

    şimdi gelelim modlog kısmına. bir üye, bir entry'yi de/da'nın -de/-da olarak kullanıldığını belirterek ihbarda bulunmuş. ihbara da not düşmüş, hangi kelimeye dikkat edilmesi gerektiği ile ilgili. ancak moderasyon, yanlış kullanımda anlamı değiştirebilecek bu hatanın, hata olmadığına hükmetmiş ve ihbarı yoksaymış.
    bkz. https://i.hizliresim.com/rJa9PB.png

    şimdi de entry'ye bakalım. evet hatalı kullanım. net bir şekilde hatalı kullanılmış. bu ihbar nasıl yok sayılabilir? yazım ve noktalama hatasından kastedilen şey sadece entry'lerin noktalama işareti kullanılmadan bitirilmesi değil ise -ki öyle sanıyorum- bu ihbarın doğru kabul edilmesi ve ona göre işlem yapılması gerekir.
    bkz. https://i.hizliresim.com/7ypvRm.png
  • 12
    andrei taganov nickli yazar tarafından sansürcü olmakla itham edilmiş olan moderasyondur;

    (bkz: #2397475)

    ve bu iddiası kayda değer bir grup yazar tarafından da desteklenmiş, moderasyon tepki görmüş ve sorguya çekilmiştir. konuya neverfall şu yazısıyla bir açıklık getirmiştir;

    (bkz: #2397585)

    lakin her ne kadar ilgili yazarın ilk entry'si bir başka moderatör arkadaşımız tarafından silinmiş olsa da ikinci silinmeyi gerçekleştiren ve akabinde kendisiyle konuyu kritik eden muhatap bizzat ben olduğum için objektif şekilde ve tamamen konuda kalarak bir açıklama yapacağım.

    kendisinin ilk ve ikinci silinen entry'leri sırayla şu şekildedir;

    --- alıntı ---

    1842-1918 yillari arasinda yasamis, 1876–1909 arasinda ülkeyi istibdadi altina almis ve baskiyla yönetmis olan osmanlı hanedaninin 34. padişahı. kendisi iktidari döneminde türk ve müslümanlara futbolu yasaklamistir. ali sami yen ve arkadaslari galatasaray'i onun iktidari devrinde kurmuslardir ama sarayin jurnalcilerinin ihbari uzerine baski gorurler. buna ragmen galata sarayı efendileri iktidara direnir ve bugun memleketin yuz aki olan galatasaray'i yasatirlar. iktidari icin tum ulkeyi satabilen bir aile mensuplari bunu anlayamasa da onlarin amaci bir renge bir isme sahip olmak, ingilizler gibi toplu halde top oynamak ve türk olmayan takımları yenmektir.

    --- alıntı ---

    --- alıntı ---

    iktidari döneminde türk ve müslümanlara futbolu yasaklatan osmanli hanedani uyesi. ali sami yen ve arkadaslari galatasaray'i onun iktidari devrinde kurmuslardir ama sarayin jurnalcilerinin ihbari uzerine baski gorurler. buna ragmen galata sarayı efendileri iktidara direnir ve bugun memleketin yuz aki olan galatasaray'i yasatirlar. iktidari icin tum ulkeyi satabilen bir aile mensuplari bunu anlayamasa da onlarin amaci bir renge bir isme sahip olmak, ingilizler gibi toplu halde top oynamak ve türk olmayan takımları yenmektir.

    --- alıntı ---

    bu iki entry'nin, dolayısıyla ilk entry'sini teşkil ettiği 2. abdülhamid başlığının silinme gerekçesi de ilgi alanımız dışında şeklindeydi.

    saygıdeğer bir galatasaray tarihçisi olan melih şabanoğlu, atlas tarih dergisinin 25. sayısının 122. sayfasındaki "siyah çoraplılar" başlıklı yazısında şunları aktarmaktadır;

    --- alıntı ---

    mevkilerini terk eden black stockings oyuncuları küme halinde topun peşine koşarak rastgele topa vurmaya başlarlar. öyle ki oyuncular sürekli koşturmaktan yorgun düşer. futbolda daha tecrübeli olan rumlar karşısında 5-1 mağlup olmuşlardır. takımın tek golünü ise fuat hüsnü bey atmıştır.

    maçın bitiminin ardından ise hiç beklenmedik gelişmeler meydana gelmiştir. dönemin padişahı ii.abdülhamit’in baskıcı rejiminin hafiyeleri basmıştır sahayı. ancak bu baskının sebebi padişahın futbolu yasak etmesi değildir. köçeoğlu andun isminde birisinin, black stockings oyuncularının, padişaha karşı örgütlenip bir hareket içerisine girişeceğini jurnallemesi üzerine basmıştır hafiyeler sahayı. black stockings oyuncularının daha sonra suçsuz oldukları anlaşılsa da kulübün varlığı bu olayla son bulmuştur.

    --- alıntı ---

    bir başka tarihçi olan tuncay yılmazer'in yine melih şabanoğlu ile yapmış olduğu bir söyleşide kendisinin konuya ilişkin açıklamaları şu şekildedir;

    --- alıntı ---

    soru: sultan ii. abdülhamid'in futbol oynanmasına ve spor kulüplerine pek hoş bakmadığı, kulüp yöneticilerinin bir kısmını sürgüne gönderdiği söylenir. siz ne dersiniz? sultan ii. abdülhamid futbol ya da genel olarak söyleyelim spor düşmanı bir padişah mıydı?

    bugün türkiye futbol tarihçiliğinde bir önkabul var; o da sultan ii. abdülhamid’in müslüman gençlere futbol oynamayı yasakladığı, bu nedenle müslüman gençlerin yabancı adlarla futbol oynamak zorunda kaldığı ileri sürülüyor. öncelikle şunu söyleyelim. bu bir mittir. sultan ii. abdülhamid hiçbir zaman müslümanların futbol oynamasını yasaklamadı. müslümanlara futbolun istibdat döneminde yasak olduğunu söyleyenlerin önümüze gazete kupürü değil, tarihsel belge ve kanıtları koymaları gerekiyor.

    bu kapsamda söylenmesi gereken şey şu. ii. abdülhamid 1880’li yıllardan sonra büyük britanya’yı osmanlı’nın bir numaralı “düşmanı” kabul ettiğinden osmanlı gençlerinin ingilizlerle futbol oynamasını kuşkuyla karşılamış ve onları takip ettirmiştir. ama bu takibat, hiçbir zaman müslüman gençlerin futbol oynamasını yasaklamak aşamasına varmamıştır.

    abdülhamid’in müslümanların futbol oynamalarını yasakladığını ileri sürenler bu tezlerine kanıt olarak black stocking fc’nin kurucularının derdest edilip sorgulanmasını, içlerinden bazılarının da sürgüne gönderilmesini gösterirler. işin gerçeği şudur. evet black stocking fc’nin kurucuları karakola çağrılmışlardır ve kulübün kurucularından reşat danyal tahran’a sürülmüştür. ama bunun gerekçesi black stocking kurucularından bazılarının yurtdışındaki jön-türklerle irtibatlı olmasıdır. reşat danyal futbol kulübü kurduğu için değil, bir jön-türk olduğu için sürgün edilmiştir. keza ilk türk futbolcusu kabul edilen fuad hüsnü de, 1897’de sultana suikast zannıyla tutuklanan ve fizan’a sürgüne gönderilen ünlü ittihatçı ve jön-türk dr. hamid hüsnü’nün kardeşi olduğu için takibata uğramıştır. suçsuzluğu anlaşıldığı için sonuçta istibdat döneminde futbol oynamaya da devam etmiştir. tıpkı black stocking’in diğer oyuncuları sinekemani nuri bey, şevki (ege) gibi.

    ayrıca şu da var; çok iyi bilindiği gibi istibdat dönemi olarak adlandırılan abdülhamid’in baskı yönetimi meclis-i mebusan’ı feshettiği 1878’de başlar ve 1908 devrimi’ne kadar sürer. madem abdülhamid futbolu müslümanlara yasaklamıştı, nasıl oldu da galatasaray ve fenerbahçe 1905 ve 1907’de, yani istibdat dönemi içinde kurulabildiler? ve madem müslümanların futbol oynaması yasaktı, nasıl oldu da fuad hüsnü, hasan basri ve dalaklı hüseyin beyler muhtelif yıllarda galatasaray’a katılmadan önce yine istibdat döneminde kadıköy ve moda kulüplerinde oynayabildiler?

    bu sorulara galatasaray ve fenerbahçe gizli kuruldu, müslüman futbolcular ingiliz isimleriyle kendilerini gizleyerek oynadılar diye yanıtlayanlar var. aslında bunu demek, ne istibdat dönemini bilmektir, ne abdülhamit yönetimini ve kurduğu hafiye teşkilatını, ne de tarihi. sultan abdülhamid’in çocuklarının okuduğu mekteb-i sultani’de bir futbol takımı kurulacak, bu takım 1906’da istanbul futbol ligi’ne girecek, ingiliz ve rum takımlarıyla maçlar oynayacak ve tüm bu faaliyetini gizli yapacak, bundan da abdülhamid’in haberi olmayacak? öyle mi?

    ikinci soruya ilişkin; abdülhamit asla spor düşmanı bir padişah değildi. eğer öyle olsaydı, bütün mekteplerde terbiye-i bedeniye, yani beden eğitimi derslerini kaldırırdı. oysa mekteb-i sultani öğrencileri öğretmenleri ali faik bey’in (üstünidman) nezaretinde 1896 yılında sultan ii. abdülhamid önünde yıldız sarayı’nda bir jimnastik gösterisi yapmışlar ve sultan bundan çok memnun olmuştu; bütün jimnastikçilere altın para vermiş, sanayi madalyasıyla taltif etmişti.

    son olarak bir miti daha ortaya koyalım. bir rivayete göre beşiktaş jimnastik kulübü 1903 yılında kurulurken ii. abdülhamid beşiktaşlı gençlere futbol oynamamaları kaydıyla jimnastik yapmalarına izin vermiş. bu bir şehir efsanesidir ve hiçbir gerçekliğe karşılık gelmez.

    --- alıntı ---

    yine resmi sitemizde yer almış "ilk yıllar" başlıklı bir yazı eğer dikkatli okunursa 2. abdülhamid'in direkt olarak konuya hiçbir şekilde müdahil olmadığını, tam tersine galatasaray lisesi idaresinin bu yönde yasaklar getirdiğini, ali sami bey ve arkadaşlarının da düzenli olarak "bir araya gelip" bir şeyler yaptıkları için o dönem serbest olarak çalışıp her türlü toplumsal olayı rapor eden hafiyeler (gizli polis) tarafından takip edildiklerini, hiçbir güvenilirlikleri olmayan jurnalciler tarafından ispiyon edildiklerini göreceksiniz;

    http://www.galatasaray.org/s/ilk-yillar/16

    görüldüğü üzere açıkça ilgi alanımız içerisinde olmayan bir kişi birtakım şehir efsaneleriyle ilgi alanımıza sokulmaya çalışılıyor, ki neverfall'ın yapmış olduğu açıklamalar tam olarak bu noktada daha bir anlam kazanıyor. ilgili yazar iddiasında ısrarcı olduğu, ben de konunun bu şekilde olmadığından kendimce emin olduğum için doğal olarak bir kaynak sordum fakat içi dolu bir yanıt alamayıp üzerine tepkiyle karşılaştım. konu hala görüşülmekte iken de kendisi en başta bkz olarak verdiğim entry'i girmiş.

    şimdi mensubu olmadığım, bilakis bayrak sallayan muhalifi durumunda bulunduğum bir siyasi akımın sansürcü başı olarak itham edildiğim üzere haklı olarak andrei taganov'a ve ithamına destek vermiş diğer tüm yazarlara soruyorum;

    1- padişah 2. abdülhamid'in futbol ve spora yönelik ilgisine ve olumsuz müdahalelerine istinaden melih şabanoğlu'nun size yukarıda aktarmış olduğum içi oldukça dolu açıklamalarının üzerine elinizde güvenilir bir kaynak, iddia, belge vs. var mıdır? tekrardan soruyorum, var mıdır? eğer varsa hemen gidip o başlığı açın ve de altını doldurun.

    2- eğer yoksa, yani görüldüğü üzere bu şahıs gerçekten de ilgi alanımız dışında ise tamamen bu konuya ve ilgili yazarın yerden göğe kadar haksız bir tepkisine istinaden sansürcü olmakla itham ettiğiniz moderasyondan özür dileyecek misiniz?

    saygılar
  • 13
    dursun özbek yönetiminden hiçbir farkı olmayan moderatör ekibidir. bahsettiğim ekip kulübü nasıl yönettiyse, bu arkadaşlar da sanırsam sözlüğü böyle yönetiyor. yazar olduktan bir ay sonra 2 hafta ceza aldım. ceza almamın sebebi ryan donk'un bir fotoğrafını paylaşıp, ''arkadaki karılara bakmaktan donk'u göremiyorum oğlum'' demek oldu. sesimi çıkarmadım ve yanlış olduğunu kabul ettim. bence de yanlıştı zaten. ama 2 gün sonra, ''beyler bugün staja bir kızlar geldi görmeniz lazım'' tarzındaki entry'i silmemeleri daha da yanlıştı. benim aldığım cezadan ne farkı vardı da silmediler diye düşündüm. gel gelelim bir sonraki cezama, bir gün pc'nin başına geçtim ve şöyle bir yazıyla karşılaştım.

    http://gss.gs/3QB.jpg

    anlaşılan yine ceza almıştım. fakat hangi entry'i hangi gerekçeyle sildiklerini yazmamış bu arkadaşlar. bu yüzden açıkçası sinirlendim. 2 hafta son entry'leri açıp açıp okudum. hangi entry'e ceza vermiş olabilirler diye düşünüyorum. ben çaylaklık döneminde bile 2 hafta bekledim kardeşim. koskoca g.saray sözlük moderatör ekibi, 2 haftada 20 entry okuyamaz mı. günde 3 tane okusa zaten 1 hafta içinde bitiyor. biraz adil olmalarını ve ciddi davranmalarını istiyorum. çaylaklık döneminde 2 gün bekleyen yazar arkadaşların olduğu kulağımıza geliyor. sözlük formatına uymamışız diye ceza almış olabilirim, doğrudur. fakat hangi başlıkta ne yazmışım onuda gösterseydiniz, 2 hafta sinirle değil sabırla beklerdim. işinizi biraz dikkatli yapın. hayır ned stark diye kullanıcı adımız var diye erkenden uçurulmaya mı çalışıyoruz anlamış da değilim. bu gidişle sebepsiz cezalardan sonum ned stark gibi olacak diye korkar oldum.

    umarım eleştiri için de ceza almayız.
  • 14
    enteresan bir sekilde kufurlu basliklara derbi gunlerinde izin veren cifte standart moderasyon. baska zaman ”osuruk” yazsan siliyorlar. bunu gözlerine sokmaya calisinca da ”troll” muamelesi görup sözlukten kovuluyorsun. kufurlu baslikla sorunum yok. cifte standart ile var.

    ”cimbom feneri nasil bilmem ne yapacak” ”ormandan kestik cami fener ananin cinsel organi” ”sampiyonluk kupasi musait bir yerine girince” ”hos geldiniz kötu kadin cocuklari” ananizla cinsel iliskiye girmeye yemin ettik” gibi aleni kufur iceren basliklara bir standart getirmeleri dilegiyle. yoksa yönlendirmeyi yapan, baslik acan kankalari veya favori yazarlari olunca ayri, bizim gibi sivri dilli ve gicik yazarlara ayri muamele yapmaya devam edebilirler.

    sunu yazarken bile derbi öncesi sutlanir miyim diye korkuyorum yemin ediyorum. ama sagolsunlar bu entry’i girdigim text box’un bir tik altinda ”fight for your right to complain” reklamini görmem beni motive etti.

    http://gss.gs/ucj.png
  • 15
    https://eksisozluk.com/entry/85567478

    ilgili entry'deki yazarın görüşlerine sonuna kadar katılıyorum. malesef galatasaray sözlük'te emeğe saygı yok. moderatörler keyfekeder yüzlerce entry'i bir kalemde silebiliyor. tanım, bknz , kaynak yok muhabbetini bir kenarıya bırakıyorum ama bazen çok artniyetli entry silmelerine şahit oluyorum.

    burda insanlar işyerlerinde gizli saklı entry giriyor, kimisi vize -final haftasında derslerini bir kenarıya bırakıp galatasaray aşkı ile sırf bu bilgi kaynağına biraz olsun katkı sağlamak adına çabalıyor. 50 paragraf yazı yazıyorsunuz, bir dakika sonra bir mesaj geliyor. hop bilmemne sebepten ötürü entryniz silinmiştir yazısıyla karşı karşıya kalıyoruz.

    6 paragraf entry'de kullandığınız bir kelimeyi moderatör cımbız gibi çekiyor, hop hakaretten entryniz siliniyor. kardeşim şark kurnazı kelimesinden dolayı bilmem kaç paragraflık yazıyı silerken yüreğin nasıl elveriyor yahu. ana bacı sövmemişiz , hukuka aykırı entry girmemimişiz. yazıktır.

    moderatörü biraz vicdanlı davranmaya davet ediyorum. belki inadına bu entry'im de silecenek ama içimde kalmasın diye yazıyorum. insanları yazmaya teşvik edin, soğutmayın insanları.
  • 16
    görevlerinden bir tanesi yazarların formata uygun olmayan etrylerini silmek olan topluluk.

    kimi zaman makul kimi zaman kendime göre saçma nedenler gördüm ama en komiği şu olacak.

    http://gss.gs/91V.png

    hahaha fanboy kelimesi sözlük adabına uymuyor, amaç ve hedefleri ile bağdaşmıyormuş. allah allah 10 yıldır bağdaşıyordu da yeni mi böyle bir karar geldi. hadi geldi diyelim peki doktor bu ne?

    (bkz: fanboy)

    sözlük adabına uymayan kelime başlı başına bir başlık. hahaha gerçekten tutarlılıkta sınır tanınmıyor.

    edit: fanboy kelimesi yasaklanacaksa ve kullanılmayacaksa hiç sözüm olmaz. gayet desteklerim de, ancak bence önce başlığının kapatılması lazım. başka bir başlığın altına fanboy yazmak yerine, fanboy başlığının altına istediğim yazıyı yazarım ve o kelimeyi aslında yazmadan kullanmış olurum.

    neyse belki de yanlış düşünüyorum bilmiyorum.
  • 17
    bu ilgiye ve isteğe kayıtsız kalmayacağını düşündüğüm moderasyon.

    https://anketinho.com/860/s

    sözlüğün altını oymayan, sözlüğü tehdit etmeyen basit fikirler için kuralları esnetmek zararlı değil, faydalı olacaktır kanaatindeyim. ayrıca sözlüğe renk getirmek ve insanları mutlu etmek sözlüğün canlanmasına da müspet katkı yapacaktır.

    müspet yazdım evet :(

    hepiniz aysal'ı ve şikecilere karşı muhteşem açıklamalarını hatırlayın. mutlu kalın.
  • 18
    (bkz: galatasaray sözlük ile ilgili istekler/#2653218)

    henüz olumlu ya da olumsuz hiçbir cevap alamadığım(ız) moderasyon.

    oy kullanan 440 yazarın %66sı izin verilmeli seçeneğini işaretlemiş: https://anketinho.com/860/s
    yanılmıyorsam bu anketinho'da bugüne kadar en çok ilgi gören anketlerden bir tanesi

    aynı şekilde selaminkonun başlattığı ankete ( https://anketinho.com/861/s ) oy verenlerin %53ü nicklerini bir kereliğine değiştirmeyi düşüneceklerini onaylamışlar fakat galatasaray sözlük moderasyonu son derece haklı isteğimizi görmezden gelmeye devam ediyor maalesef.

    cagrisezgin ve diğer birçok değerli yazar kullanıcı adlarını bir defaya mahsus olmak üzere değiştirmek istiyor. kabul edersiniz ki kişisel bilgilerimize/hesaplarımıza bu kolay ulaşılabilecek olması ihtimali bizleri tedirgin ediyor.

    saygı ve selamlarımla
  • 19
    martin linnes başlığında, aşağıda yer alan, 14 ağustos tarihinde girdiğim entry önceki entry'lere cevap niteliğinde sebebiyle silindi.

    "norveç'ten çomaristan'a (yaşadığımız ülkenin adı türkiye) geldiği için fazla para vermeliymişiz kendisine. şu sözlükte okuduğum en saçma 5 entryden birisi olabilir. 7 bin kişiye oynayan molde'den galatasaray'a geldi bu adam, üzerine para vermesi lazım. dünyada başka hiçbir takımda senelik garanti 1.4 milyon € alamaz bu adam, dersin john arne riise'den bahsediyorsunuz abarttıkça abarttınız."

    halbuki o gün martin linnes başlığına yazılan 25 entry varsa en az 10 tanesi önceki entry'ye cevap niteliği taşıyordu. maaşı ile alakalı girilen entry sebebiyle bir tartışma dönüyordu. benim entry'm silindi çünkü entry'nin ucu moderator ekibinde yer alan salyangoz'a dokunuyordu. benim buna benzer bir dünya entry'm var, sözlükte de aynı şekilde bir önceki entry'ye ithafen yazılmış sürüsüne bereket entry var. 8 yıldır sözlükte yazıyorum, sen bu önceki entry'lere cevap niteliğinde kuralını "entry ayırt etmeden" uygularsan sol taraf kan ağlar.

    ben harry kewell the wizard of oz isimli moderatöre entry'nin neden silindiğini, başlıktaki birçok entry'nin cevap niteliği taşıdığını, hatta sözlüğe girilen entry'lerin en az %50'sinin bir önceki entry'ye cevap niteliği taşıdığını bu yüzden o entry'lerin de uçurulması gerektiğini söylediğim bir mesaj attım. o da bana laubeli bir şekilde "hemen uçuruyorum o halde" şeklinde cevap verdi. hani geçmişten beridir hktwoo'nun bu tutumuna alışığım da insan bazen ciddiyet bekliyor. ben de bunun üzerine ilgili entry'yi düzenlemeden gireceğimi sildikçe tekrar yazmaya devam edeceğimi söyledim. bana doğru düzgün bir cevap verse bu inatlaşmaya girmeyecektim muhtemelen.

    ben entry'yi tekrar girdim ve aynı sebepten (önceki entry'lere cevap niteliğinde) silindi. daha sonra ise doktor sagbirakmayan tarafından nefret söylemi sebebiyle silindi. nefret söylemi, yukarıdaki entry'nin neresinde nefret söylemi var? bu entry'yi nefret söylemi sebebiyle siliyorsunuz da moderasyon ekibinde yer alan salyangoz'un, türkiye'ye çomaristan dediği entry'ye neden dokunmuyorsunuz? muhtemelen salyangoz ile paralel siyasi görüşe sahibizdir ancak ben tutup da koca ülkeye "çomaristan" yakıştırması yapmıyorum. nefret söyleminin karşılığı olan ilgili entry'nin görseli: https://i.hizliresim.com/Xb8Vko.png ek olarak moderatör burada önceki entry'lere cevap niteliğinde sıfatı taşıyan bir entry giriyor.

    ben söz konusu entry'yi bundan sonra bir kaç defa girdim ve silinen entry'i düzeltmeden tekrar tekrar girmek sebebiyle ceza aldım. 22 ağustos'a kadar ceza verdiler. iyi güzel, bu inatlaşmanın sonucunda ceza alacağımı biliyordum zaten. bundan sonra asıl canımı sıkan olay cezanın hakaret ve silinen entry'i düzeltmeden tekrar tekrar girmek olarak güncellenmesi oldu. kime neye hakaret etmişim? ayrıca "toplamda 7. cezası olduğu için ceza süresi 1 ay olarak düzeltildi. ayrıca ceza süresinin bitimine müteakip 1 sene içerisinde herhangi bir sebeple ceza aldırsa hesabı süresiz olarak kapatılacaktır" şeklinde bir not düşüp ceza süresini 14 eylül'e çektiler.

    neden 5 değil de 7 veya 10 değil de 7. 7. cezam olduğu için (ki kaç ceza aldığımı net olarak bilmiyorum) 22 ağustos'a kadar olan ceza 14 eylül'e çekiliyor. bu kural sözlüğün neresinde yazıyor? cezanın bitimine müteakip 1 sene içerisinde ceza alırsam beni pilot edeceklermiş. böyle bir ibareyi de ilk defa görüyorum. geçtiğimiz aylarda notgivingup adlı yazar pilot oldu, sebep olarak toplamda 10. kez ceza alması gösterildi. adam sözlüğe 2015 yılında dahil olmuş, bu adamın senede "en az" 3 ceza almış olması gerekir. e bu adamı neden daha önce uçurmadınız? bu cezalar doğaçlama mı veriliyor, böyle bir yönetim şekli olabilir mi?

    hakaret ve nefret söylemi gibi ortada olmayan şeyleri bana yüklüyorsunuz, cezayı kafanıza göre 1 aya yükseltiyorsunuz. yemin ediyorum şu sözlüğe entry girme motivasyonum kalmadı, bıktırdınız yani. bu entry benim 2011'de yazar olduğum, yaklaşık 12 bin entry emek verdiğim galatasaray sözlük'teki son entry'dir. umarım bana alışkanlık haline gelen bu sözlük, türkiye'nin en büyük spor sözlüğü olma unvanını uzun süre taşır.

    sağlıcakla kalın.
  • 20
    olası sorun durumunda hem yazarların hem moderasyonun, yani her iki tarafın anlayışlı olmak noktasında birleştiğinde meselelerin daha kolay aşıldığı inancındayım. tabii moderasyon için ayrı bir parantez açmak lazım: günde bir sürü entry ve yazar ile etkileşiyorlar, kolay iş değil.

    sosyal medya ortamı her ne kadar iletişimi hızlandırsa da, bazen sağlıklı iletişimi tıkayabiliyor. şimdi hatırlamadığım bir entry'im şimdi hatırlamadığım bir moderatör arkadaş tarafından silinmiş, ben editledikçe yeniden silinmiş böyle kısır bir döngü oluşmuştu. insan haliyle bir noktadan sonra meseleyi kişiselleştirme eğilimine giriyor. yani çok da şaşırmamak lazım, doğamızda kendimizi önemli ve olayların merkezinde görmek var. malum bir de bireysellik çağı eklenince iş iyice karışıyor. herkes haklı, herkes bir ben. neyse, meğer moderatör arkadaş silinme nedenini belirtmiş ama ben uykusuz bir şekilde, cep telefonundan entry girerken o bilgiyi görmemişim. sonra sakin kafayla bakınca anladım nedenini. bu vesileyle, nickini hatırlamasam da kendisini yorduğum için affola.

    demem o ki bazen çok şey yapmamak lazım. mesele işler yürüsün, dünya dönsün, kalpler kırılmasın.

    https://www.youtube.com/watch?v=RVmG_d3HKBA
  • 24
    --- alıntı ---

    https://twitter.com/...965521921826823?s=19

    --- alıntı ---

    qatar airways başlığında bir yazar arkadaş entrysini nef açıklandıktan sonra silmiş fakat galatasaray'ın stat sponsoru qatar airways olacak şeklinde bir tweet ve entry paylaşmıştı. ben de o başlığın altına stat sponsorunun qatar airways olmayacağını ve hiç kimsenin beklemeyeceği bir firma olacağını yazdım.

    girdiğim entry sağolsun moderasyonumuz tarafından kaynak belirtilmemiş diyerek silindi.

    https://gss.gs/DH9.jpg şekil a <

    şimdi sevgili moderasyon ve site yetkilileri kaynak dediğimiz şey aktarıcıdır. ben bizzat burada bilgi paylaştığım için kaynak ben oluyorum. twitter linki koymama gerek yok. zaten dün kulüp sponsor ismini açıklayana kadar basında 1 kişi sponsor nef olacak yazmadı. ben şimdi internnette yazmayan bir şeyin linkini burada nasıl paylaşayım bu 1 ikincisi ise internette dolanan kirli haberleri önlemek için bilgiyi düzeltip doğrusunu yazdım.

    başkanın bahsettiği yabancı sponsoru da biliyorum ve o da basında geçmedi. her öğrendiğim şeyi buraya yazamam yalnız ben twitterdan link bulup bir şeyler öğrenmiyorum bizzat galatasaray'ın içinden öğreniyorum. o yüzden elimde bir sosyal medya linki olmuyor. dün tesadüf berat özdemir ile ilgili bir bahis geçti ben de durumunu sordum. biz almak üzereymişiz ve anlaşmışız fakat büyük bir trabzonlu araya girip onu bizden çekip trabzon'a götürüyor. bunu öğrendim. bu da basında yazmıyor mesela ama bu da bilgidir.

    siz sözlükteki yazarlarını kaynak olarak görmüyorsunuz twitterdaki isimsiz cisimsiz hesapları kaynak olarak var sayıyorsunuz. bence kurallarınızı bir gözden geçirin. her silinen ve gerçek olan entrymi gelip burada paylaşacağım. çünkü pek yanılmadım su ana kadar. emin olmadığım şeyi de buraya yazmam.
App Store'dan indirin Google Play'den alın