• 14826
    bundan 12-13 yıl önce kurulduğunda yazarlığı gönüllü olarak bile değil, tamamen kişisel ihtiyaçlar sebebiyle yaptığımız platform. yazmak, kendini ifade etmek, birileriyle bir şeyler paylaşabilmek çok ama çok büyük bir ihtiyaçtı o yıllarda. çeşitli dönemlerde pik yapacak şekilde manyak ölçülerde yazmışlığım(ız) da vardır.

    kişisel olduramamışlıklarımızın arasında tek çare her zaman galatasaray'dı ama uzakta yaşayanlar olarak galatasaray'a yakınlaşma kanallarımız çok sınırlıydı o yıllarda. galatasaray sporcusunu geçtim bir profesyonelinden otomatik mesaj da olsa bir cevap alabilmek çok büyük bir hadiseydi. öyle saf bir tarafımız vardı, belki hala var ama derinlere doğru gidiyor...

    o yıllarda bir maça dair azami tasarrufumuz sıfır futbol bilgisiyle rakibin en bilindik eksik yönlerinden bahsedip "inşallah değerlendirebiliriz" diyebilmekti. şimdilerde sadece bunu demek bile eleştiri hatta linç sebebi olabiliyor. half space'i kim doldursun, rakip yarı sahanın hangi sekizde birlik kısmına hangi futbolcu deplase olsun, hangi futbolcu son bilmemkaç maçta kaç tane pası hatalı vermiş hala niye deniyor, falanca futbolcu filanca maçta oynadığı pozisyonda elini beline daha az götürmüş orada daha iyi oynuyor mu acaba tarzında sonsuza doğru uzayıp giden bir liste var.

    bütün bu incik boncuk, yazı ile sıfır tanesi kendi yükümlülüğün olan detaylardan bir şekilde kendini soyutladın diyelim. hangi futbolcunun karısına taraftar instagram'da sövmüş, hangi futbolcu eskisi gündemde kalmak için ne saçmalamış, tribünden afaroz edilmiş hangi isim kendini pazarlamak için kime yanlamış, hangi zırdeli twitter trollü hangi hakareti sallamış, hangi anadolu takımının sosyal medya hesabında ne gönderme yapılmış...

    senin sıradan bir taraftar(!) olarak tüm bunları takip etmen, analiz etmen ve pozisyon alman gerekiyor.

    bütün bu saçmalıklara göğüs gerdin bari, bitiyor mu? orada da bitmiyor. kim samimi(!) ya da kim değil, kim troll, kim truva, kim doğru söylüyor ya da kim yalancı. bütün bunlara maruz kalacaksın, bunların içinde gerçeği arayacaksın, gerçeğe inanacaksın, tüm bu etmenlerin içinde savunacaksın. arada bir de taraftarlık yapacaksın...

    bundan 12-13 sene önce dediğim gibi bir ihtiyaçtı burada yazar olmak. zaman içinde keyifli bir hobiye döndü. ama son yıllarda, buradan bağımsız olarak yaşadığımız değişim ve zehirlenmeye bağlı olarak, kumar ya da alkol bağımlılığı gibi bir şeye dönüşmek üzere. sadece sözlük de değil aslında, genel taraftarlık hali-tavrı böyle...

    ben hangi topçunun hangi istatistiğinin nasıl daha iyi kullanılacağını bilmek zorunda mıyım? takım sahaya çıkarken orada burada okuduğum bir kamyon deli saçmasının yarattığı önyargı ile maça başlamak zorunda mıyım? insanların para karşılığı yaptığı aşağılık aşağılık işlere karşı beleşten savunma yapmak zorunda mıyım?

    çok tarihi bir derbi galibiyeti ya da şampiyonluk gecesi dahil en son ne zaman ciddi ciddi keyif aldım taraftarlıktan sorusunun, en azından futbolda, cevabı çok çok uzaklara gidiyor artık. kikiri kokoro yapmak hatta argo tabirle ta$ak geçmek ayrı bir konu, ama o sade taraftarlık duygusu gideli çok oldu...

    sözlükle aramızdaki ilişki de bu yönde gidiyor işte. o kadar hızla ve o kadar dönülmez şekilde boşalıyor ki bazı şeylerin içi; sözlükte iki satır bir şey karalamak bile çoğu zaman "boşuna" hissi ağır basar hale geliyor...
  • 14827
    bir önceki maçta* neden rotasyon yapılmadığı ile ilgili eleştiri varken bugün* yapılan rotasyon eleştiriliyor, fatih terim'in ligi ciddiye almadığı söyleniyor ve bu kadro gol bile atamaz deniliyor. öyle bir yer işte burası. daha ironik kısmı ryan babel oynamıyor ama rotasyon oyuncuları yine de beğenilmiyor. demek ki ryan babel'in ilk tercih olarak yedekten girmesi çok da eleştirilecek bir şey değil.**
  • 14829
    kimseyle husumetim yok, geçmişimde hatırladığım kadarıyla onlarca entrym silinmesine rağmen hatırladığım kadarıyla tek kelime etmedim ama moderasyon bazen gerçekten işin cılkını çıkarıyor.

    niteliksiz entry kriteri öyle rastgele kullanılıyor. 26 eylül 2021 galatasaray göztepe maçı başlığına

    "galatasarayımızın rahat bir yenilgi alacağı maç."

    yazdım ve niteliksiz entry sebebiyle silindi. çok merak ediyorum nedir niteliksizlik? takıma, yönetilişine, td kişisine olan tepkimizi ifade edemeyecek miyiz? üstelik içinde en ufak hakaret unsuru yok ve mevcut fiili durumu da olduğu gibi yansıtıyor yani yenilirken çok kolay yeniliyoruz ama bunu dile getirirsen entry niteliksiz oluyor.

    başımıza istibdad dönemini mi başlattı moderasyon anlamadım. bunu da silsinler de ifade özgürlüğü ne kadar safsataymış görelim. çok kaliteli olma ayağına ipin ucunu kaçırdılar iyice.
  • 14830
    kendini ve sözlüğü gereğinden fazla ciddiye alan yazarlara sahip sözlüktür. taraftarın verdiği tepkinin, istifa talep etmesinin, memnuniyetsizlik belirtmesinin takıma zarar verdiğine dair garip bir algı var.

    her şeyden önce, fatih terim'in istifasını istemeyi dile getirmek provakasyon yapmak değildir, ne alaka? her karşıt görüşe "sen vatan hainisin" diyen tiplerden ne farkı kalıyor provakasyon yapıyorsunuz diyen yazarların. her entry'nin sağ altında ofsayt verme butonu var, o fikre katılmadığınızı ifade etmeniz için. karşıt fikirdeki entry'nizi rahatça yazmanız için tüm başlıklar yazarlara açık (bazı başlıklar hariç....)

    bu durumda tepki gösteren yazarların pilot edilmesi için çağrıda bulunmak, provakasyon yapılıyor diye milleti yaftalamak ne kadar gerekli? işte er meydanı abi, ver ofsaytını yaz yorumunu, engelle yazarı geç.

    şu da çok garip, çoğu yazar kongre üyesi değil, olsalar bile kongre burada yapılmıyor. yani kulübün geleceğini etkileyecek kararlar burada verilmiyor. neden burada üzgün, kızgın olmak suç kabul ediliyor yahu? burası liseden çok tribüne yakın bir ortam, güzel futbol görmek isteyen, başarı görmek isteyen, galatasaray'i seven insanlar neden provakatörlükle suçlanıyor?

    her mağlubiyet sonrası aynı gruplaşma gözleniyor sözlükte. fatih terim istifa etmelidir-hayır fatih terim'e güvenilmelidir ekseninde bir tartışma dönse zerre rahatsızlık duymayacağım. ama şu provakasyon yapılıyor, gereği yapılsın çağrıları farklı fikirlere tahammülsüzlükten başka bir şey değil.
  • 14831
    yazarlarının bir kısmı ciddi derecede polyanna sendromuna yakalanmış sözlüktür.

    gerilerden geldik, berbat başlayıp şampiyon bitirdik evet ama bu türküyle nereye kadar devam yahu?

    her 4 senede bir yaptıklarımızı siliyor büyük bir yıkım yaşıyoruz. sağ olsun her geldiğinde sevinçten göklere çıkarıp, giderken de sıvayıp hüzne kedere boğan bir teknik direktörümüz var.
  • 14832
    karıncaezmez şevki veya 14 yil beklemiş taraftar veya neuchatel'den 3 yiyip ali sami yen'de 40 bin dolusmus taraftar jenerasyonları burada yazar olsaydı neler yazarlardı neye inanırlar neye tepki koyarlardı merak ediyorum.

    taraftarlık zaten sabır işi. cok iyi bile oynasan şampiyonluk taa mayısta gelecek zaten. ıyi de oynasan sabredeceksin. ayrıca her an arkana bakıp takım duser mi rakip bizi geçer mi bakacaksin. tabiki daha makul bir sabir ancak yine de sabır.

    fatih terim için olan eleştirilere katılıyorum ben de tabi ama hakaretlere karşıyız. sabırsızlık, tahammülsüzlük sadece sözlük değil stadda da var. ben 2013/14'ten beri görüyorum bunu. öncesi böyle değildi bu kadar değildi. sabırsızlıği anlayabiliyorum da tahammülsüzluk neden onu anlayamıyorum.

    bugun bize optimist diyen yazar arkadaşlar. 14 sene bekleyen veya neuchatel rövanş maçına giden taraftarlara o gun bu yasinda olsalar ne gözle bakacaklardı merak ediyorum.

    (bkz: 9 kasım 1988 galatasaray neuchatel xamax maçı)
  • 14833
    feda sezonunu yaşadığımız, tüm rakiplerimizin yıllardır aynı kadronun üzerine milyonlarca euro yatırım yaparak hazırlanırken sadece bizim yeni kadromuzun olduğu yanılgısı yaşayanılan platform.

    biz 3-4 yeni oyuncuyla sahaya çıkıyorsak, rakiplerimiz 7 yeni oyuncusu ve 1 hafta önce gelen teknik direktörüyle sahaya çıkıyor. bu 7 oyuncunun genelde 3-4 tanesi türkiye'de büyük kulüplerin çöp diye attığı oyuncular. diğer 3-4 tanesi ise direkt ırgat ve tamamı başkan transferi, 1 hafta önce gelen teknik direktörleriyle alakası yok. sen teknik direktörünün full direktifleri altında 20-25m euro harcarken, bu adamlar yarısı eski belediye başkanı olan kulüp başkanlarının menajer bağlantılarıyla tüm transferi 500bin euroya tamamlıyor.

    benim bu konuda kararımı vereli neredeyse 2 yıl oluyor. hadi beni geçtim de şu noktada hala taraftardan nasıl sabır, inanç bekleniyor garipsiyorum. bir tık kaldı bu arada. yani artık "kardeşim hocayla ne alakası var sahaya çıkan takımın, hoca mı geriden pasla çıkın diyor, duran top organizasyonunu da mı hoca hazırlasın, batırdıysa çıkarmasını da bilir" denmeye başladığında -ki yavaştan geliyor bunu işaret eden entryler- sözlük tam bir mini türkiye olacak. hayırlara vesile olsun.
  • 14835
    bu sözlük üzerinden her yazarın fatih terim'e istifa yazmaya hakkı vardır kimse kimseye karışamaz bunu önce belirteyim. açıkçası fatih terim'in de özellikle mert çetin'e sözlüğü açtırıp bak bakalım nosferatu ne yazmış diyeceğini pek zannetmiyorum zaten ama neyse o dert değil. herkesin istifaya çağırmaya hakkı olduğu kadar sahip çıkmaya ve kalmasını istemeye de hakkı var bunları yaptı diye ömrü boyuncu muhalifliği kendisine ilke edinmiş, yılmamış, dik durmuş adamlara da biatçı diyemezsiniz kendinize gelin artık! burada kimse kimseyi tanımıyor belki tanısa dünya ahiret dost olacak insanlar ufak meseleler için birbirlerinin sinir uçlarına dokunmasına gerek yok sen ocusun sen bucusun diye yaftalamak falan aynı günümüz ülkenin yansıması olmaya başladı. burası belli bir kuralları olan, bu kurallar dahilinde demokratik her eleştiri ve yorumu yapma yeridir o kuralları aşan ya atılır ya da ceza alır ama burada insanları biatçı diye fişlemek, yazarın nesli üzerinden laf çakmak falan çok basit işler. farklı fikirlere tahammülü olmayan insanlarla iletişim kurmaya çalışmayı beceremeyen girmesin okumasın o zaman, kimse kimseden fikrini yazmak için icazet alacak değil bunu da herkes bilsin.
  • 14836
    dünkü 23 eylül 2021 konyaspor trabzonspor maçı içerisinde konyaspor'un atakları arttığında trabzonspor'un puan kaybetmesini istediğim entry girdikten sonra fenerbahçe ya da beşiktaş şampiyonluğunu mu istediğim özel mesajla şahsıma sorulan sözlük.

    trabzonspor'un puan almamasını istemek o anlama geliyormuş çünkü bu soruyu soran arkadaşa göre. hala olayın şokundayım. ayıptır ya, galatasaray sözlük'te trabzon puan kaybetmesin çünkü beşiktaş veya fenerbahçe şampiyon olur diye düşünmek ayrı trabzonspor'un puan kaybetmesini isteyen birine fener veya beşiktaş şampiyonluğu mu istiyorsun diye sormak ayrı.

    daha 6.maçlar bitmişken kendi takımımızı bırakıp başka takımın şampiyon olması için duaya çıkacaksak önce sözlüğü sonra kulübü kapatalım gitsin!

    içinde cadı avını çok yanlış anlamış kişileri bulunduran sözlük-ü sultani.
  • 14838
    galatasaray taraftarının ruh halini iyi yansıttığını düşünüyorum. 26 eylül 2021 hatayspor fenerbahçe maçında ceza sahası içinde voleybol oynadı sarı lacivert formalı oyuncular ama sözlüğün umrunda değil, çünkü kimsenin takımdan ümidi yok. mıy mıy tatsız bir futbol, kazanılamayan üst üste 4 maç, puan olarak rakiplerin gerisine düşme, bunları yaparken de milyonlarca bonservis bedeli ödeme taraftarı bezdirmiş. bu tablo fatih terim eseri, gurur duyabilir.
  • 14840
    düşünce özgürlüğünün bazı yazarlarca, kendinden olanı yermek, karşı tarafı övmek olarak düşünüldüğü ortam.

    mesela vitor pereira övmek düşunce özgürlüğü ama fatih terim'i övmek babacılık olarak değerlendirilebiliyor.

    herkes fatih terim'i sevmeyebilir, beğenmeyebilir, eleştirebilir. bunda bir sıkıntı yok. ama sırf fatih terim gitsin diye fbjk'nin şampiyonluğunu isteyecekler neredeyse, bu nedir arkadaş. dünyada en sevmediğim insan olsun başımızda, ben yine de galatasaray'ın şampiyon olmasını isterim. derdim galatasaray çünkü, kişiler değil.
  • 14841
    zannımca aklı başında herkesi yoran sözlüktür.

    her maç öncesi ve sonrası aynı ezberlenmiş yorumları yazmaktan veya okumaktan bıkmayan sözlük.

    her maç sonrası çöp ilan edilen, overrated ilan edilen, yerine ilk fırsatta adam alınması gereken futbolcular... sözlüğe kalsa 3-5 futbolcu takımda ancak kalır ya da kalmaz.

    bildiği bir galatasaray var ki her bir sezona kadar çok iyi futbol oynamış, baskılı coşkulu futbol oynamış, tüm şampiyonluklarını elini kolunu sallaya sallaya almış.

    galibiyet ile dahi mutlu olamayan; kaybettiğinde yangın yerine dönen, kelleler alınan sözlük.

    zamanındaki vizyonu tudor olan; şimdiki vizyonu okan buruk ve farioli olan sözlük. bu isimler yurt dışında teknik direktör olsalar isimlerinin dahi anılmayacak olması... ama sorsan vasat sevmeyen, vasatı seveni de sevmeyen sözlük.

    yoruyorsun sözlük, haberin olsun.
  • 14842
    30 eylül 2021 galatasaray marsilya maçıyla ilgili girilen entrylerde takımın yarısına yakını yazarların büyük bir kısmınca gömülmüştür, beğenilmemiştir, yetersiz görülmüştür, çöp ilan edilmiştir falan.

    babel gamsız, muslera formsuz, halil ne var ne yok, emre koşmuyor, anhold görülen en yeteneksiz çöp bek, yedlin hemen gönderilmeli, taylan özgüvensiz, kerem güçsüz vs.

    takım mı, marsilya gibi bir takım ve muhteşem taraftarı önünde deplasmandan başı dik çıkıyor. iyi de bu işte bir terslik yok mu? bu kadar yetersiz insanlar nasıl düzgün bir takım oluşturuyor?

    eleştirmek tabi ki olacaktır ama futbol maalesef bir sonuç oyunudur. bireylere çok takılıp takım bütünlüğünü es geçmemeli. ara sokaklarda çok dolaşıp gidilen yol kaybedilmemeli.

    not: bugün en çok gömülen futbolcu çizgiden top çıkardı.
  • 14844
    en son 28 temmuz 2018 club africain galatasaray maçı'ndan sonra bu kadar çok kişinin pilot olduğuna şahit olmuştum. tesadüf bu ki, en az club africain kadar itici bir takımla yarın maçımız var.

    hagi uyardı. pilot yazarlar bir günde pilot olmamış ama bugün yazıldığı için bugün pilot olduklarını zannettik.

    (bkz: 3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçı)
  • 14847
    değil fatih terim’i hagi’yi bile eleştirseniz pilot olmazsınız bu sözlükte. yeter ki küfür, hakaret edilmesin. trolluk yapılmasın. bu cümleler benim de hoşuma gitmedi ama bazen bu kadar olabiliyor.

    sözlük kuralları, başlık açma, bkz fasiküllünü kullanma hataları vs. gibi durumlarda sadece uyarı yapılıyor. ısrarlı yanlış kullanımlar için bir yaptırım olabilir tabi.

    ben özgür, hür ve bağımsız hissediyorum kendimi. yine garip bir cümle oldu değil mi?:)
  • 14849
    3 ekim 2021 çaykur rizespor galatasaray maçında aldığımız mucizevi galibiyetin sevincini dahi doğru dürüst yaşayamadığımız platform.

    sebebi, fatih terim takıntısını abartan sözlük yazarları. henüz 8-9 hafta önce yaratılmış gencecik bir takım, bir proje. o kadar eleştiriye rağmen avrupa’da fark yiyeceğimizib beklendiği lazio’yu yenen, marsilya ile de deplasmanda bir puan çıkaran bir takım var. ligde de inişler yaşasa da hala yarışın içinde.

    yahu her şeyi geçiyorum, lazio ‘yu yeneceğimize kaç kişi inanıyordu? marsilya deplasmanında kaç kişi yenilmeyiz diyebiliyordu? insaf.

    hiçbir şeye sabredemiyoruz. ligde takım havlu atmış, avrupa’da rezil olmuş falan olsa ben de çıldırır önüme geleni eleştiririm. fakat çok yeni olan bu kadroya rağmen gayet başarılı ilerlesek de hoca’nın her lafını cımbızla çekip yerden yere vurmaya çalışan yazarlar var.

    eskiden böyle değildi. böyle bir comeback ile hele de 10 kişiyle galibiyet geldiğinde ortalık düğün yeri olurdu ama fatih terim başlığına girdiğinizde mağlup olduğumuzu bile düşünebilirsiniz.

    ortada çok kötü bir tablo olsa “sabredin” diyemezdim ben de kimseye. ama ortadaki tablo gayet normal ve kabul edilebilirken -zira yepyeni bir proje ve planlamanın daha en başındayız- bu takıntılı durum artık bana çok artniyetli geliyor. umarım kendimize geliriz.

    ha bu arada böyle bir yapılanmaya başka bir teknik direktör ile gitseydik muhtemelen avrupa’da da ligde de havlu atar, o teknik direktörü de 4. haftada gönderirdik.

    kıymet bilmek, olayları biraz düşünerek değerlendirmek lazım.
  • 14850
    an itibarıyla ilişiğimi kopardığım sözlük. ilk kayıt olduğum yıllar çok keyifliydi. sözlük sayesinde 20'den fazla insanla gerçek hayatta tanıştım, maçlara gittim, halı saha maçları yaptım, şampiyonlukları beraber kutladım. 7-8 yıllık süre içerisinde bu güzel insanlar ile birlikte, sosyal hayatlarımızda da birçok şey yaşadık, paylaştık. kendileriyle zaten whatsapp grubumuzda da sürekli irtibat halindeyiz. her maçı oradan birlikte takip ediyoruz. o nedenle sözlüğü eskisi kadar da aktif kullanamıyordum zaten.

    son zamanlarda sözlüğe yazdığım şeylerin ekseriyetle saniyeler içerisinde silinmesi beni sözlükten iyice soğuttu. 3-4 paragraf yazı yazıyorsun. 5 saniye bile okunmadan yargıya varılıp siliniyor. özellikle sayın moderasyon fatih terim konusunda çok hassas. ona karşı yazılan entry'ler hakkında bazen duygusal kararlar alıyorlar gibi geliyor bana. bunları dile getirdiğim entry'leri de siliyorlar sağ olsunlar. * muhtemelen bunu da sileceklerdir. canları sağ olsun, ne diyelim.

    son bir ayda birçok entry'im silinmiştir. silinenler çoğunlukla eleştirel bir şekilde yazdığım şeylerdi. onun dışındaki ıvır zıvır şeylerle ilgili bir problem yoktu tabi, yanlış anlaşılmasın. ancak üst üste, aklımdaki fikirlerin dile getirdikten hemen sonra imha edilmesi, fikirlerimi özgürce ifade edemiyor olmak beni rahatsız etti. belki ben hatalıyımdır. belki yanlış düşünüyorumdur. o nedenle artık buraya daha fazla rahatsızlık vermenin lüzumu yok diye düşünüyorum. rahatsızlık verdiklerimiz olduysa da affola.

    sözlük sayesinde tanıştığım güzel insanlar için, sözlüğe bir teşekkürü borç bilirim. bundan sonra burada yazarlığa devam edecek ya da yeni yazar olacak tüm galatasaraylılara da sağlık, mutluluk ve bol şampiyonluklar diliyorum.

    fikri hür, vicdanı hür galatasaray taraftarlarına selam olsun!
App Store'dan indirin Google Play'den alın