• 951
    yeterli süre bulamamalarına katılmakla beraber yeterince çalışıp azmetmediklerini düşünüyorum altyapı oyuncularımızın.

    fatih terim o dönem maicon'un fecaat performansından dolayı ozan kabak'a şans vermişti. hatalar yapmasına rağmen de vazgeçmeden devam etti. şimdi asıl olay hakedene şans verilmesi. bunun da ayrımını yapacak bir teknik ekip olduğunu sanıyorum.

    bu arada komple lağvedilip yeniden yapılanması gerektiğini de düşünüyorum.
  • 952
    neden gençler oynamıyor demek çok kolay. peki galatasaray taraftarıyla hedefleriyle buna müsait mi? hiç zannetmiyorum. ligde çoğunlukla öyle bir yarış oluyor ki puan kaybetmeye tahammülümüz yok. avrupa kupaları zaten bu çocukların oynayacağı yer değil. mesela 23-24 sezonunda federasyonumuz sağolsun düşük profilli sayabileceğimiz ilk kupa maçına 18 ocak 2024'te çıkabildik. ilk defa yedek kadroyu o zaman tartabildik. diğer ligler ekim kasım ayından itibaren kupa maçlarıyla genç veya yedek oyunculara oynama fırsatı verirken bizim yedeklerimiz belki de çürümeye mahkumdu. zaten kendilerini test edecekleri ve hazır olacakları bir rezerv lig de bulunmuyor. bu şartlarda galatasaray ne zaman puan kaybetse ortalık yangın yerine dönecek, kimse genç menç dinlemeyecekti. kazımcan oynadı, oldu mu? ali turap'a 1 maç şans verdik sivas deplasmanında, yine olmadı. kaan olmasa işimiz yaştı. okan hoca'nın yapabileceği tek şey var aslında. bazı maçları çok erken kopararak gençleri sahaya atmak. ha buna da mecbur değil tabi. sonuçta maçı koparmak da elinde değil. eğer mesele oynatmaksa okan buruk'un yapabileceği tek şey bu. gerisi türkiye'deki sistemin ve ortamın elvermediği şeyler. gençlerin seviyesini, kalitesini geçtim ama galatasaray gibi her maçına 3 puan yazmak zorunda olan bir kulüpte gençler neden oynamıyor demek çok da isabetli eleştiri olmuyor.

    bu işi sistemli şekilde çözecek olan federasyondur. onların vizyonu da yabancı oyuncu sayısını serbest bırakalım şeklinde. tek derdimiz de buydu zaten.
  • 955
    ben olsam kendini teknik direktör olarak yetiştirmek isteyen eski futbolcuları kapıdan içeri sokmam.
    oyuncu çıkarmak yerine u19 liginde şampiyonluk kovalayan yarışmacı hocaları anında kovarım.

    a takımda profesyonel seviyede oynaması gereken yaştaki futbolcularla u19 kazanmaya çalışmak yapılabilecek en saçma iş ve 20 senedir istikrarlı olarak bu saçmalığa devam ediyoruz. son 10 sezonda 4 kere şampiyon olup 3 kere de ikinci bitirmişiz.

    eğer galatasaray u19 takımı liginde şampiyon oluyorsa yanlış yönetiliyordur. 20 yaşında beknaz, eren aydın, efe akman ile şampiyon olsan ne olmasan ne.

    alacaksın 16 17 yaşındaki futbolcuları. onları u19'da oynatacaksın. kendilerinden fiziken üstün oyunculara karşı ezile ezile fiziklerini seve seve geliştirecekler ki 18 yaşına geldiklerinde a takım seviyesi onlara uçurum gibi gelmeyecek.
  • 957
    türkiye’de gerçekleşen ender doğa olayı.

    futbol takımı altyapısı * mı? kaç oyuncu çıkardın buradan çeyrek asırda? kulübünde adamcılık var mı yok mu? altyapıdaki oyuncunun hangi sorununu çözdün? altyapıdaki antrenörlerin ‘oyuncumun morali bozulur’ diye mi yetiştiriyor yoksa ‘seviyeler değişecek, çıkın kendinizi kanıtlayın ve bunun için çok çalışmanız gerekiyor’ diye mi? altyapıdaki yetenekler yerine x’in oğlu takıma çıkarılıyor mu?

    ne galatasaray, ne fenerbahçe, ne beşiktaş -trabzonspor’u tenzih ediyorum- yapmıyoruz bunu. koskoca takım, keçiörengücü’nden oyuncu getiriyor ve çocuk şu an yıldız. altyapında o kadar antrenman yemiş oyuncu var, onlar yetersiz. yemezler. kaç tane arda güler çıkartırsın istesen, ne yetenekler var.

    türkiye’de futbol takımı altyapısı, sadece bir kelime ve içi boş hayaller akademisidir.
  • 959
    türk futbolunun gelişim liginde en çok puan toplayan takımı. ekseriyetle ligi birinci bitiriyor. en son beşiktaş, trabzonspor veya fenerbahçe ligi üstümüzde bitirdiğinde tarihler 2014-2015 sezonunu gösteriyordu. öyle bir baskınlık hakim. bu süreçte takımımıza katkı sağlayacak şekilde a takıma yolladıkları futbolcu sayısı kaçtır? bir yerlerde yanlış yapıldığı çok belli. bugün rakiplerimize bakıyoruz altyapıları bizim fersah fersah önümüzde. beşiktaş son yıllarda ersin, serdar, rıdvan, emirhan, semih, mustafa gibi gençleri çıkardı. trabzonspor abdullah avcı'nın genç futbolcu düşmanlığıyla hız kesse de uğurcan, abdülkadir, yusuf gibi marka futbolcuları çıkardı arada bir sürü genç yine çıktı kısa süreli katkılar sağladılar. fenerbahçe altyapı özürlüsü bir camia olsa da anadolu takımlarının altyapılarından oyuncu transferine arda güler başarısından sonra hız verdi ve bu sene benim saydığım şimdiye kadar 4 oyuncu ile anlaştı. takımımızın bu konuda ne bir adımı ne bir stratejisi var gibi duruyor. örneğin mevzu yetenekli gençler ise altyapı milli takımımızın yaş gruplarında gözbebekleri ali turap, gökdeniz gürpüz ve efe akman bünyemizde. bu oyuncular için bir planımız var mı yoksa arada yedek kulübesine alarak kendi başlarına bir şekilde sürpriz yapmasını mı bekleyeceğiz oyuncuların. al oynat da demiyorum bu oyuncuların gelişimi için nasıl bir plan yapılıyor sadece onu merak ediyorum. kiralamadan bu iş olmaz da değil beşiktaş hiçbirini kiralamadan altyapıdayken gayet geliştirdi bunu bizde yapabiliriz ama 1 sene sonra daha yeni altyapıya yönetici atanmışken oyuncuların kendilerine gelişim imkanı sağlamayan bir organizasyon ve takım düzeninde ne kadar gelişecekleri meçhul. bir yerde yanlış yapıyoruz umarım bunun farkına varırız.
  • 965
    a takımımızın herhangi bir hazırlık maçında 80'den sonra oyuna aldığımız için yetenekli isimlerin var olup olmadığını bilmediğimiz altyapıdır.
    80'den sonra girdiklerinde bile beraberlerinde en az 4-5 altyapı topçusu daha giriyor. hal böyleyken nasıl kendilerini gösterebilsinler ki?
    halbuki bizim yapacağımız şey, a takımımızın maçlarında bunların yeteneklilerini oyuna almaktır. skoru erken mi aldık veya son 15 dakikaya rahat mı girdik?
    o zaman çıkar ziyech'i, al berk'i veya çıkar kaan'ı, al ali turap'ı.
    berk, kendini icardi, torreira veya barış gibi isimlerle gösterebilir. savunmada davinson-nelsson-abdülkerim sigortalarıyla rahatlayabilir. arkasında okan buruk olunca gaza gelebilir. aynı şekilde ali turap, kendini önünde barış oynarken rahat hissedebilir. orta açmak için icardi'yi görünce iyi kesebilir vs. yani bu şekilde oyuncu kazanabiliriz. büyük takımların hepsi de bu şekilde oyuncu kazanıyor. yok hazırlık maçı olsun, yok 85 sonrası olsun, efendime söyleyeyim birçok altyapı topçusu girsin falanla yetenek ayıklayamayız.
    tabi ben bu işin uzmanı değilim ama bazen gençlerimizin psikolojisini de anlamamız gerektiğini düşünüyorum.
  • 971
    galatasaray seviyesinde çıkardığı son kaleci olan turgay şeren 1947 yılında yetişmiştir. bu tarihten sonra 75 yıl boyunca yetiştirdiği kalecilerin hemen hepsi hüsrandır.

    en güncelden geriye doğru gidersek son dönemde jankat yılmaz, berk balaban, batuhan şen, ismail çipe, eray işcan, alperen uysal gibi kalecilerin hemen hemen hiç birinde süper lig seviyesinde dahi yeterlilik yok.

    tüm gerçeklik ortadayken halen jankat oynasın, batuhan geri gelsin muhabbetleri fena yoruyor.
  • 972
    altyapı dediğin a takıma kazandırmak için; türkiye'yi gezer arar bulur, adam kazandırır ya da kendi yetiştirir.
    takım 2 yıldır sağ, sol beksizlikten kırılıyor. burdan hiç adam yok mu idareten bile koyacak ya. kim yönetiyor burayı?
    a takıma idareten bile koyacak sağ bek? -yok.
    a takıma idareten bile koyacak sol bek? -yok.
    a takım için yedekte ışık veren kaleci yetiştirdiniz mi? -maalesef.
    a takım için biraz ışıyan, parlayan bi ortasaha var mı yedeğe koyalım?-yok tad vermez.
    forvet?-ııh
    stoper? -yaramaz.
    tamam kardeşim görüşürüz madem bye.
  • 973
    komple kapatılması hayrımıza olacaktır. kayda değer bir futbolcu çıkmıyor. kafasını kaldıran kontrat beğenmeyip avrupa hayali kuruyordu bir ara. anadolu’da yer edinebilenler bizim maçlarda düşman askeri gibi oynuyor. galatasaray’da başarılı olma gibi bir hayal ekemiyoruz hiçbirine. en son çıkan ozan’ı yarım sezon dahi tamamlamak istemedi, iki asist yapan yunus’u kendine idöl olarak fenerli kerem’i görüp yüksek maaş arzuladı, emin en çok süre alacağı sezon öncesi koşarak uzaklaştı.
  • 974
    burada oynayan genç kardeşlerime sesleniyorum
    victor nelsson'u örnek alın.

    bak lafta elin danimarkalısı.
    giderken sözleşmesini uzattı gitti.
    sektör aynı sektör risk sana varsa ona da var.

    ne idüğü belirsiz şam şeytanı kılıklı menajerleri kulüple muhattap etmeyin.
    ben seni barcelonaya aldırırım'ın sonu bal ligi çemişgezekspor.
    gaza gelip inandığınız her durumda kariyeriniz bir adım daha geri gidiyor.
  • 975
    efe gibi çocuklar hayata 10-0 önde başladıkları için daha iyi beslenip daha sağlıklı oluyorlar. bu sebeple de alt yaş gruplarında ön plana çıkıyorlar. yaşlar biraz ilerleyince ak koyun kara koyun belli oluyor. yeteneksiz dümdüz insan oldukları ortaya çıkıyor. efe bu işin futbol ayağı. yöneticilik ayağında liderlik vasfı olmayan hayata 50-0 önde başlamış ali koç'u örnek verebiliriz.

    futbol hırsın, tutkunun ön planda olduğu bir spordur. fakir çocuklar o hırsa, tutkuya daha kolay sahip olur. fakir çocuğa bir futbol topu hediye etsen her gece rüyasında 90'a çaktığı gollerle, koluna taktığı manken manitasıyla hayallere uykuya dalar. zengin çocuğuna bu hırsı aşılamak çok daha zor.

    fakir bir galatasaray altyapı oyuncusunu kiralık çorum'a gönderirsin. koşa koşa gider. kendini kanıtlamak için götünü yırtar. haydi yiyorsa torpilli bebeleri gönder bakalım çorum'a, iskenderun'a, niğde'ye gönderebilecek misin? oraları beğenmez kendine layık görmez.

    galatasaray altyapısına neşteri vurmak lazım. kim bilir kimler harcanıp gidiyor.
App Store'dan indirin Google Play'den alın