• 8027
    takımımız konusunda en sinir bozucu şey karşısındakine göre oynamasıdır.öyle bir takımdır ki real madridi,juventusu yenebilecek ama kopenhaga yenilebilecek kapasiteye sahiptir.bu hep böyle olmuştur.büyük maçlara ayrı bir motivasyonla çıkar öyle çatır çatır oynar fakat daha küçük maçlarda o performansı gösteremez.büyük takım olmak için gereken en önemli şeylerden birisi de bu olsa gerek.real'e manu'ya karşı oynadığın gibi bursaya karşı oynasan gole boğacaksın onu,karabük ne ola ki karşısında zorlanıyosun.barcelona bunu yapıyor,bayern bunu yapıyor sen de yapacaksın.bunun en büyük sebebi de kondisyon olsa gerek ki,ligteki maçlarda belki rolantiye alıp kendini yormuyor takım.belki bu da bir taktik ama man.united'e oynadığın gibi fenerbahçeye karşı oynayıp 5 sallayabildiğin,istikrarlı bir şekilde bu oyunu sürdürüp küçük,büyük farketmez aynı oyunu oynayabildiğin-büyük takımları 1-2 farkla yenersin berabere kalırsın ama küçük takımlara 4-5 sallarsın- gün avrupanın en büyük takımlarından olacaksın.
    not:yazar burda fenerbahçeyi yenmenin büyüklük kriteri olduğunu söylememiştir lütfen yanlış anlaşılmasın.
    not-2:yazar işbu entry'de herhangi bir maçı kastetmemiş ve özel olarak bahsetmemiştir o nedenle "hangi maç" olduğu belirtilmemiştir.
  • 8028
    bence oyun ve teknik acidan dusunmeyi bir kenara birakirsak mevcut en buyuk problemi oyuncu maaslari olan takimimiz.
    mac basi ucretleri ve senelik garanti ucretlerin bu kadar cok olmasi biraz problem yaratiyor aslinda.

    ornek olarak dusunmemiz gerekirse, sabri sarioglu'nun senelik garanti ucreti 1,250,000 amerikan dolaridir. bu da mevcut kurdan dusunursek yaklasik olarak 20.000 forma satisindan elde edilebilecek gelir (kar degil, dikkatinizi cekerim) demektir (mac basi ucretleri hesabin disinda). kaldi ki sabri sarioglu takimdaki en yuksek maasi olan oyuncu degil.

    su donemde belki pek etkisini goremiyoruz ama orta vadede basarisizliklar gelirse ciddi problemler yasayabiliriz.
    bu sorun karsisinda benim cozumum kadroyu biraz daha daraltip maas odemesi icin butce yaratmak. aydin yilmaz'in sozlesmesinin yenilenmemesi (bildigim kadariyla halen kendisi serbest) bu baglamda degerlendirilebilecek guzel bir ornek.

    bir diger ornek, hamit altintop uzerinden verilebilir. 2,900,000 euro ilk yilinda, 2,750,000 euro ise simdi kendisine garanti ucret olarak verilmektedir (yukaridaki salak forma hesabimiza gore 57000 forma satisi). kendisinden aldigimiz verim kimilerine gore yeterli kimilerine gore ise az bulunmakta. ancak meseleye aldigi ucret uzerinden yaklasirsak pek cogumuz (fabrikator kafasiyla yaklasip) o ucretin oyununu oynamiyor diyebilir.

    halbuki kadro bollugu yaratan oyunculardan bir paket yapip (ornek bir paket emre colak + kazim kazim) yerine bir tane istenilen seviyede ya da gelecek vaat eden bir oyuncu alinabilir. su an http://www.galatasaray.org/futboltakimi/ sitesinde gorebilecegimiz 25 kisilik bir kadro var, eminim pek cogunuz (ozellikle futbolu ve oyuncu isini benden iyi bilen) bu kadrodan 5 kisi gonderip yerine cok daha verimli ve etkili kullanilabilecek 2 kisi alabilir. ki bence buyuk takim olmanin yolu da buradan gecmektedir.

    uzun lafin kisasi, umuyorum ki bu maas politikamiz ve kadro siskinligimiz ileride sorun yaratmaz. benim bu entry'de verdigim isimlere takilmayin, daha ziyade fikri anlatmaya calisiyordum.
  • 8030
    artık duran toplarda bi stratejimizin olması lazım. bu durumdan çok rahatsızım. 30 ağustos 2013 eskişehirspor galatasaray maçında 35 metreden drogba topu ben alıp vuracam havasında kimseyi dinlemeden iş yaparsa olmaz. hiç hoşuma gitmiyor bu görüntü. en kısa sürede hangi pozisyonda kimin topun başına geçeceğinin ayarlamasını yapması gereken ve bunu çok net bi şekilde uygulayan takım hüviyeti kazanmamız lazım. yoksa mahalle maçından hallice bir görüntü ortaya çıkıyor her duran topta.
  • 8037
    kendi taraftarınca göklere çıkarılıp 3 maç sonra yerin dibine geçirilen takım. kim dedi size twitter'da şikecilerle goygoy yapın diye. mal gibi ortaya çıkıp nisan'da şampiyonuz diye atlarsan 2-3 maç puan kaybedince kendini kötü hissedersin tabi ki.

    adım gibi biliyorum ki bizim bu boş taraftar beşiktaş bir kaç maç daha kazanınca bilic'e, oğuzhan'a falan dilenecek. yemin ediyorum size fazla bu kadro da, bu başkan da, fatih terim de...
  • 8038
    artık frikikleri kimin, kornerleri kimin, taçları kimin atması gerektiğinin kararlaştırılması gereken takım. drogba süper star olabilir. sneijder dünya yıldızı olabilir, selçuk 5/4 yapabilir, misal olarak söylüyorum semih 5/5 yaparsa o kullanmalı. buradan kastım şuanki durumda frikikleri en iyi kullanan kişi kullanmalıdır. bu da selçuk inan. sahada sen kullan ben kullanayım kavgası olmamalı. tamam drogba star sözü geçiyor olabilir ama zaten aykut kocaman ile fatih terim arasındaki fark budur. herkesin hakkını veren bir teknik direktör hiç şüphem yok ama kim alınır, kim küser demeden frikikleri kim hakediyorsa ona vermeli.

    ha birde rakip kalenin köşe gönderinin oralardan taç kazanmayalım diye dua eder oldum. çünkü 3 senedir eboue'nin nerden öğrendiyse ceza sahasına doldurduğu 123123 taç atışından 1 tanesi tehlikeli demiyorum, 1 tanesi bizim futbolculara düşmedi.
  • 8039
    bursa ve eskişehir deplasmanları benim için beraberlik maçlarıdır. çoğumuz da böyle görürüz. alınan iki beraberlik üst üste olunca, biraz sorgulanmaya başladı takım. lakin sene sonunda bu iki puanın değeri daha iyi anlaşılacak. ama herkes gibi ben de takımın yavaş oynamasından, mehter takımı gibi bir ileri - iki geri gidip gelmesinden, eboue'den başka oyuncumuzun kanatları kullanmamasından ve defanstan anlamsız şekilde ileriye şişirilen toplardan şikayetçiyim. bunların çözümünü, bu takımın potansiyeli karşılayabilir. lakin takım olursak karşılayabilir. drogbaspor değil burası, adı üstünde galatasaray. takımın en naif adamı, yani selçuk, anlamsız istekleri dolayısıyla drogba'ya maç içinde kızmak zorunda kalıyorsa, daha derin bir sorun var demektir. çünkü geçen seneden beri selçuk doğru dürüst frikik kullanamadı. bu konuda baya dolmuş olacak ki, maç sırasında tepki verdi drogba'ya. umarım gereken dersi almıştır drogba. bu gibi bireysel mevzuları aşabilirsek, geçen seneki gibi şampiyon oluruz. ama aşamazsak, her deplasmanda debelenip dururuz. ayrıca mutlaka kanat oyuncusu şart. sneijder'in hücumcuları savunmanın arkasına sarkıtmasından daha iyi planlarımız olmalı. çünkü real madrid ve juventus'a karşı bu oyun yetmez, çok çabuk çözülürüz...
  • 8042
    yine şampiyon olur bu sezon kötü oynamasına rağmen ama bi zevk alalım izlerken çok mu şey istiyoruz.arenadaki maçlarda 10-15 dakika oynayıp baskı yapıp golü golleri bulursun kazanman için yeterli olur ama deplasmanda malesef olmuyor böyle.artık oyunun sadece belli bir bölümü değil genelinde vasatın üstüne çıkalım.ha böyle devam etse yine şampiyon olur ama ne seyir zevki kaldı ne izleme isteği.fikstürde deplasman maçını görünce içimiz kararmasın artık.
  • 8048
    bizi ileriye tasiyacak hizli ve teknik kanatlara ihtiyaci vardir. ayrica kanatlar vizir vizir isleyip geriye donebilmelidir. savunma yaparken topun gerisine gecip sahayi parsellemeli, atak yaparken de duraganligi terk edip sikca alan degistirmelerle rakip savunmalarin dengesini bozmaliyiz. en azindan avrupa'da bu sekilde kanatsiz pek bir yere gelmemiz mumkun gozukmuyor. selcuk ve melo orta sahanin ortasinda degismeli gidip gelip dinlenebilirler. ama su 4-3-1-2 sistemini birakalim allah askina. hem takim savunmasi cok zayif kaliyo hem de ileri giden top aynen geri dondugu icin hucum uzerine hucuma maruz kalabiliyoruz.

    soz sende fatih hoca. degdir bir sihirli degnek.
  • 8049
    zor deplasmanlarda yenilmemesinin kaymağını sene içerisinde yiyecek olan takımdır. yenmeli evet bugün galatasaray avrupa devi olmayı hedefliyorsa yenmeli bu takımları. ama lig çok uzun bir maraton. geçen sene de kötü başladık sezona. ama takım yavaş yavaş ritmini buldu ve öttürmeye başladı. daha öncede söyledim. galatasaray futbol takımı sıkıştığında çatır çatır oynar. geçen sene defalarca bunun örneğini yaşadık. burak yılmaz'ın bir açıklaması vardı geçen sene. lig elimizde diye. rölanti futbol oynuyorduk. sonlara doğru takım hemen hemen her maç iyi oynayarak ve ilk yarı farkı yakalayarak maçları kazandı. yine öyle oluruz lige fırtına gibi girdiğimiz dönemleri de bi hatırlayalım. babamın sık kullandığı laf; hızlı giden atın boku seyrek düşer. aynen budur. karalar bağlamanın lüzumu yok.
  • 8050
    herkesin dilinde 'zor deplasmandan bir puan gayet iyi'. eskişehir kim ya, bursa kim? iki hafta üst üste puan kaybedip şunu demek inanılmaz koyuyor bana. galatasaraysın sen, bursa ve eskişehir deplasmanlarından 2 puan çıkarınca mı iyi diyorsun? bu kayıplar hiçbir şeyi belirlemez, zaten daha çok puan kaybı yaşanacak sezon boyunca ama bunu normal olarak değerlendirmek de yanlış. özellikle ortada iç açıcı bir futbol yokken.

    2 sene önce sıfırdan kurulan takımın hala sistem kaygıları olması ise kabul edilemez bir saçmalık. böyle bir yeniden yapılanmaya gidiyorsan planın, sistemin belli olacak. hala sistem konuşuyoruz biz, sisteme uymayan oyuncu transfer ediyoruz. ne sneijder gibi bize şampiyonlar ligin getirecek adamdan tam yararlanabiliyoruz, ne selçuk'tan, ne burak'tan.

    2 senedir şampiyon olan, geçen sene şampiyonlar liginde çeyrek final oynamış takımın artık makine gibi oynaması gerek. biz elbet düzeleceğiz, sezona fırtına gibi başlayıp sonra sıçtığımız sezonları da gördük. çok büyük ihtimal şampiyon da olacağız bu sene de. ama ezeli rakiplerimiz şikenin içinde boğulurken bu şansımızı daha iyi kullanabiliriz bence. bak real madrid, juventus geldi şampiyonlar liginde. bizim artık vites yükseltmemiz gerek. şampiyonlar liginde kendimizi 'underdog' olarak görmeyi bırakıp onlarla eşit şartlarda mücadele edebilmemiz gerek. ben kadromuzun buna yeterli olduğunu da düşünüyorum, arsenal kadro olarak bizden çok üstün değil örneğin, ama canavar gibi oynuyorlar. bizimkiler koşmadı bile bu maç, o başarıya aç takım görüntüsü yoktu.

    ha imparator el atıp 2-3 maça düzeltir durumu, normalde bu kadar çabuk karamsara da bağlamam ama açıkçası geçen seneki futboldan da çok memnun değildim. evet çeyrek finale çıktık, madride sahayı dar ettik ama bunun dışında 11-12 sezonundaki o sistemli, ne yaptığını bilen takım havasını yakalayamadık.
App Store'dan indirin Google Play'den alın