• 201
    yok değerliymiş yok bilmem neymiş. satılamayacak olmasının nedeni bunlar kesinlikle değil.

    orayı dedeler çay bahçesi yapacaklar, emekliler lokali yapacaklar. beleşe çay pasta, havuz keyfi yapacaklar. sınıf arkadaşlarıyla okey, bezik, king, 51 oynayacaklar.

    o yüzden içiniz rahat olsun. dedeler kendini zincirler adaya gerekirse. kimse bi şey yapamaz.satılmayacak tek yer orası dünya üzerinde.
  • 202
    hakkında çıkan yalan haberlerin "yapılıyor" veya "yapılamıyor" olmasından çok, kimler tarafından "servis edildiği" önemlidir.

    maalesef çıkan birçok "yalan/yanlış" haberde olduğu gibi olaya geniş bakmıyoruz. taraftarın tansiyonunun çıkmasında mevcut yönetimin etkisi büyüktür, doğrudur. ancak tekrar söylüyorum, bilinçli bir şekilde galatasaray taraftarının tansiyonu düşsün istenmiyor. her müspet gelişmeden sonra tansiyonu çıkartacak haberler servis ediliyor.

    tek bir soru ile örnek vermem gerekirse; motorsikletlinin önünü kesen dursun özbek olsaydı gündem ne olurdu?

    paranoyak mıyım? hayır.

    septik miyim? evet.
  • 204
    rahmetli başkanlarımızdan sadık giz’in sağ cenahtan bir siyasetçi olması hasebiyle demokrat parti yönetimini ikna ederek daha önce kömür deposu olarak kullanılan şu an itibariyle dünya üzerindeki en kıymetli arsa olan bu 2.5 dönümlük adanın yine dünya üzerinde bir başka eşi benzeri olmadığından değeri paha biçilemezdir.

    bu yüzden birkaç yüz bin lira için en kıymetli değerimizin adı değiştirilme pahasına (su ada ne menem bir isimdir hiçbir toprak parçası su olsa ada olur mu bu ne isim ne sıfat tamlaması) kiralanması tam bir saçmalıktır.

    bu nedenle yıkım kararı bir fırsat olarak değerlendirilmeli. kulüp üyesi galatasaraylı bir başbakanımız varken (ahmet mesut yılmaz) başaramadığımızı ortalık fenerli ve beşiktaşlı kaynarken dahası emlak balonu şiştikçe şişerken yapabileceğimiz tek şey tıpkı hukukçu başkanımız duygun yarsuvat’ın dediği gibi yıkımla beraber kiracının adamızdan tamamen tahliyesini sağlamaktır.

    ardından da sadece üyelere hizmet edecek mutfağı ve bacasıyla mevcut şekilde açık büfe olarak hizmet edecek bir cafe, tuvaletler, duşlar, standlardan ibaret kapalı alanı olmayan belki en fazla idari 1-2 küçük yazıhane ile plaj hizmeti görecek zira olimpik yüzme havuzumuz belediye kayıtlarında geçmekte (zaten eskiden su sporları branşlarımıza hizmet vermekteydi galatasaray adası); en fazla galatasaray bayrakları, şemsiyeler ve 2 dev ekranla gündüzleri üyelere plaj ve belli günler ile kutlama gecelerinde balo alanı olarak kullanılmalıdır.

    taa ki devir değişip devran dönene kadar bugünden 50 sene sonra ne olacağını kim bilebilir? belki boğaziçini koruma kanunu değişir yeni bir imar planı onanır ve galatasaray adası galatasarayımızın dünyanın en zengin kulübü dolayısıyla 1 numaralı spor kulübü olmasının anahtarı olacaktır. o güne kadar en doğrusu bu şekilde galatasaray adasının değerlendirilmesidir.
  • 208
    kız arkadaşımla dört senelik ilişkimizin ilk yıl dönümünü kutladığımız yerdi. dursun aydın özbek denen galatasaray düşmanı döneminde talan edilmiştir.

    not: buradan sonrası tanımın ilerisinde biraz daha kişisel duygu ve düşüncelerime yer veriyor.
    dursun, seninle umarım bu hayatta ya da öteki tarafta karşılaşırım. sen galatasaray'ı rant kapısı ve pr fırsatı olarak görüyor olabilirsin ama benim gibi hayatının merkezine galatasaray'ı koyan birçok renkdaş var. sen bizim saf duygularımızı, kırmızı çizgilerimizi umarsızca yıktın. iki cihanda da iki yakan bir araya gelmesin...
    hayatımda ilginç bir tempo var. galatasaray ne zaman iyiyse hayatım iyiye giderken, galatasaray ne zaman kötüyse hayatım da kötüye gidiyor. bak koçum, sen geldin geleli hayatımda bir şeyler kötüye gidiyor. ha şartlı refleks de olabilir! o utanmaz suratını gören insan ister istemez hayattan umudu kesiyor zaten... velhasıl kelam o seçime girecek kadar utanmaz bir zevatsın ama olur da galip gelirsen seçimde, stada giremeyecek tek başkan olarak galatasaray tarihinde yerini alacaksın. sen; çocukken adalet duygusunu kazandıran ağabeyim, bir ergenken tek arkadaşım, bir gençken de can dostum olan galatasarayım'ı elimden almaya çalıştın. aleyhinde ne kadar çalışma yürütülüyorsa hepsini takip edip destekleyeceğim koçum...
  • 212
    ali fatinoğlu tarafından dursun özbek'in istanbul belediyesine "gel galatasaray adası'nı yık" diye dilekçe verdiği iddia edilen ada. işin kötüsü şu an kamu alanına çeviriyormuş belediye.

    eeeey liseciler! seçmezseniz adam değilsiniz dursun'u. seçin ki istiklal'deki lise binasına kadar elinizde ne varsa gitsin! seçin ki düşün şu kulübün yakasından! seçin ki bize kalsın değerlimiz!
  • 213
    (bkz: #2385495)
    o'nu elimden kaçırdım, ondan sonra da galatasaray adası'nın kamuya verildiğini bugün ali fatinoğlu'ndan öğrendim, ne kadar doğrudur bilinmez ama git gide inandığım her şeyin kaybını hissediyorum. kamuya peşkeş çekildiyse açarlar bir beltur, doldururlar masaları tabldot yemekhane düzeninde, şık lokantalar yerine de bir tane nargile cafe... yakın gelecekte gitmekten kaçındığım yerlerden biri haline gelecek adadır.
  • 216
    https://seyahatdergisi.com/...lir-ve-giris-ucreti/
    şöyle mükemmel bir ayrıntıyı değerlendirmemek aşırı derecede nutuk tutulmasına sebep bir şey.
    geliri vs hep bir kenara atıyorum imaja bakar mısınız? dünya'da tanınan kulüplerden birisiniz ve adanız var! hem de dünyanın en güzel boğazının ortasında.

    edit: överken asıl söylemek istediğimi unuttum. eğer adının önüne hakaret terimleri sıralamak istediğim dursun kişisi devlete peşkeş çektiyse yarın gözümüzün önünde ultra zengin bir araba satılır biz de burada ağlayan gözlerle bakar dururuz.
  • 219
    11 temmuz 2018'de 2. etap yıkım çalışmaları başlamış olan istanbul boğazının incisi.

    bazı üyeler yükleniyor twitter'dan "kamulaştırılacak" falan diye.
    doğru, ben de aynı şekilde düşünüyorum. özellikle son dönemde yaşananlardan sonra başka türlü bir şekilde sonuçlanmasını hiç beklemiyorum. kamulaştırılınca ne yapılacak tartışmasına girmeyeceğim, oraya girince çıkılmıyor çünkü.

    ama be arkadaşlar, dursun aydın özbek üç senedir bu ada konusunda hep sizi "yol alıyoruz, dava güzel ilerliyor, şöyle olacak, böyle olacak" diye kandırırken bu zat'a siz inanmadınız mı? "adayı geri alacak, çay bize bedava olacak" düşünceleriyle o zat'ı 3 dönemin 3'ünde de ibra etmediniz mi?

    sonra? sonra ada yıkıldı. bir sabah kalktık kepçeler çalışıyor, virane bir halde ada. bunu göre göre yine ibra ettiniz dursun aydın özbek'i. hepi topu bir kiracıyı çıkaracaktı, yapmadı (belki de yapamadı hıncal uluç'ın iddiaları doğruysa eğer) ve bu virane duruma ve tartışmalara sürükledi bu durumu. yahu 3 senede kaç defa bu süreçte tartışması çıktı bu adanın, hatırlayın.

    nilhan osmanoğlu isimli hanımefendi "dedemindi, benim" dedi mi? dedi.
    istanbul belediye meclis üyesi "şuraya bir camii ne kadar yakışır" dedi mi? dedi.
    dursun aydın özbek "kiracıyı çıkarıp yapıyı muhafaza edeceğiz sadece ekstradan yapılmış alan var orası ya yıkılacak ya da bu şekilde tahsis edilmesi için ödeme yapacağız" dedi mi? dedi.

    yahu burasını takip eden değerli kulüp üyelerim, size soruyorum. hangisinde hangisinin karşısına çıktınız da savundunuz?
    çıkmadınız değil mi?
    çıkmazsınız.
    sizin için sonunda menfaat yoksa çıkmazsınız.

    yine taraftar çıktı karşısına bu saydıklarımın hepsinin. siz dursun aydın özbek'i ibra edip avuçlarınız patlarcasına alkışlarken biz ona da onu ibra edenlere de ana avrat küfür ettik bu günleri gördüğümüz için.

    şu anda her şey mükemmel istediklerini yapmaları için. tam zemini.

    siyasi düzen değişti, devlet tiyatrosu bile bir adamın tekelinde. ekonomi bakanlığına hazineyi de komple bağlayarak damadına verdi ya adam daha ötesi var mı? bunu bile yaptı, bir kişinin sesi çıkmadı.

    yarın öbür gün "burası güzelmiş ha, ben burayı kendime aldım" derse sizin sesiniz çıkacak mı?

    hiç sanmıyorum...

    ki çıkmasın da zaten...
    çıkmamış ses iş işten geçtikten sonra çıkacaksa çıkmasın!
  • 225
    ne zaman ki ii. abdülhamit'in beşinci kuşak torunu nilhan osmanoğlu galatasaray adası bana dedemden mirastır deyip dava açtı o günden itibaren ada sular altında kaldı. yok işletmeci aidat ödememiş, yok kaçak kat çıkmış bıdıbıdı. yanılmıyorsam polat yönetiminden beri adayı mehmet koçarslan işletiyor bu adam bi yanlış yaptıysa 10-15 sene geçmiş bu sürede hiç mi uyarmadınız veya o yanlışı görmediniz ?

    aklıma gelen ikinci bir ihtimal var ki bu moralimi ciddi anlamda bozuyor. son birkaç senedir galatasaray’ın ekonomik olarak düştüğü sıkıntılı durum ve bu durum doğrultusunda hiçbir başkanın satma kelimesiyle cümle içinde kullanamadığı florya ve riva arazisinin oldu bittiye getirilip satılması, bu satma sürecinin önü açılmışken adanında punduna getiriliyor olma ihtimali...
App Store'dan indirin Google Play'den alın