• 8051
    inanılmaz keyifli seçim süreci yaşanan kulüptür.

    lisede bulunan sınıfların bir kısmı başkanlık için kurulan sandıklara ev sahipliği yaparken diğer sınıflarda sultani öğrencileri etüt eder. oy kullanıp eski dostlarıyla hasbihal eden üyeler ön bahçede herkesin dedikodusunu yaparken sanki yanda kulübe başkan seçilmiyormuşçasına grand cour'da devreler arası futbol maçları yapılır. bahçedeki sohbet ve dedikodu uzayınca hep birlikle çiçek pasajına geçilip yemekler yenir, içkiler içilir. akşamüstü olduğunda liseye dönen hazirun tevfik fikret salonunda sandıkların açılışını takip eder, kaybeden kazananı tebrik edip kürsüde yumruğunu havaya kaldırır, salonda bulunanlar da desteklesin ya da desteklemesin hep bir ağızdan yeni başkanı 'rerere-rarara'yla selamlar.
    sonrasında cemiyete gidilir, seçim sürecinde muhalif olanlar bile seçilen başkanla aynı sofrada rakısını-viskisini yudumlar. gece olduğunda bu şekil uyuyanlar sabah kalktıklarında yeni başkana muhalefet etmeye başlarlar.

    galatasaray canımız, iyi ki galatasaraylıyız.
  • 8052
    futbola çok vakit ayırdım biraz kitap okuyup kafa dağıtayım diyorum, karşıma çıkmaya devam ediyor.

    https://gss.gs/HAY.jpg

    son birkaç ayda üçüncü kez bir kitapta galatasaray çıkıyor karşıma. daha önce buket uzuner'in bir kitabında "hep kazanan" metaforu olarak görmüştüm, selim ileri'nin bir kitabında liseden ve camiadan uzun uzun bahsedildiğine denk gelmiştim. bu sayfa ise jean-christophe grange'ın kurtlar imparatorluğu'ndan.

    2003 yılında yazılmış kitap fransa'daki türk mahallesinde işlenen cinayetleri konu ediniyor. şu ana kadar türklerle ilgili birkaç basmakalıp klişe bilgi geçildi. karşımıza çıkan ilk türk karakterin üstündeyse galatasaray forması var. *

    yani 2000'li yılların başında avrupalı bir yazarın gözünden ortalama bir türkiye algısı şöyle: türkler esmerdir, bıyıklıdır, aralarında alevi ve sünniler vardır ve en başarılı türk takımı galatasaray'dır. türk olmanın temel tanımına girmişiz resmen.
  • 8054
    ne dünyanın ne de avrupanın en büyük spor kulübüdür...
    başka takımlar gibi kendi kendine biz dünyanın en büyük spor kulübüyüz diye yalan ve mesnetsiz iddiası gibi ortalıkta gezmemektedir..
    fakat gönlümün en büyük spor kulübü olduğu gerçek mesela...yarıştığı kendi liginde kendisine 2 tane kendini bilmez kulübün iftiralarına karşı savaş vermesi çok büyük mesele...kurulurken bile hedefini başka takımlar gibi kendi liginde şampiyonluğu değil türk olmayan takımları yenme fikri çok büyük mesele...
    gençler hatırlamaz ama bazen diye bir şiirimiz vardır bizim...
    babadan oğula emanet gibi okunması gereken bir şiir...
  • 8055
    dünden beri futbolcuları inanılmaz şekilde mobbinge uğrayan kulüptür.

    birisi iletsin de hepsi milli takımdan affını istesin. çağlar sakatım dedi turnuvadan kaçtı tatil yapıyor, irfan ve ismail sakatım deyip yedekte bekliyor, arda çocuk korkusundan yorgunum diyip maça çıkmıyor, ferdi keyfe keder takılıyor, semih velet rolü yapıp yönetimiyle sinsi sinsi lobi yapıyor.

    galatasaray futbolcuları milli takımdan bir an evvel ayrılmalı ama yok bizimkiler de kulüp gibi taraftar gibi acayip saf. zamanında terim'i bile milliyetçilik ayağına kandırıp milli takıma getirmişlerdi. öyle bir kulübüz işte biz.
  • 8057
    dünden beri yine her haltta olduğu gibi kuş giller tarafından hedef alınan takım. barış hırvatistan’a gol attığında kayıp olan ve dün yeniden orataya çıkan troller yüzünden insan artık maç izlemek istemiyor. kerem, barış alper, abdülkerim, yunus ve kaan elemelerde atılan 14 golde, 6 gol ve sayı aklımda değil asistleri vardı. bu oyuncular şampiyon olmuş takımda da iyi sezon geçirdiler. bu adamlar manchester united ve bayern’e karşı fena sayılmayan maçlar çıkardı. hepsi birden oynasın demiyorum. ama yunus hariç hepsi ilk 11de oynamayı hakediyor. zor maçlarda bunlar oynuyor kolay maçlarda [süperstarlar] oynuyor. linçlenen ise bizim futbolcularımız. gürcistan maçında ve portekiz maçında ferdinin oynadığı bölge otoban oldu. kimse ses etmiyor. samet kendi kalesine gol attı kimse konuşmuyor, arda gerçekten iyi futbolcu ama gürcistan maçında o harika şutu atmasa eleştirilirdi bile. böyle bir ortamda her küfürü linçi galatasaraylı futbolcular yiyor. gerçekten acayip bir durum.
  • 8058
    türk milli takımına artık futbolcu göndermemesi gereken kulüp. diğer kulüplerin futbolcuları sakatım der, yorgunum der, zor maça çıkmaz. turnuva öncesi sakatlık bahanesiyle eleme maçlarında oynamaz ama 3 gün sonra fenerbahçesinde 90 dakika maça çıkar, balayı bahanesiyle milli takıma gelmez. takımı desen ligde yarıştan kopmamak için avrupa'da yedek kadroyla çıkıp ülke puanına verebileceği maksimum katkıyı vermez...

    galatasaray ve futbolcuları bunların hiçbirini yapmaz. ülke milli takımındayken birleştirici yönde paylaşımlar yapar, kolay zor demeden bütün maçlara çıkar ve elinden geleni yapar, ameliyat olması gerekiyorken milli takım için galatasaray'dan fedakarlık yapar, yine de oynar. yine de günün sonunda suçlu olan, mobbinge uğrayan ve ağır hakaretler yiyen biz oluruz.

    bunun bir yerde durması gerekiyor. bu toksiklik oyuncularımıza mental olarak ve piyasa değeri olarak zarar veriyor. diğer takımların oyuncuları sahaya batırıp golleri yedirirken, galatasaray oyuncuları ellerinden geleni yapıp gole sebebiyet verecek hata yapmazken bile sonuç böyle oluyor. bir de hatayı yapanın galatasaraylı olduğunu düşünün, o zaman neler olurdu acaba? futbolcularımızı koruma altına almamız şarttır.
  • 8059
    yönetimi tarafından sahip çıkılmayan kulüp. bazı şeyleri anlamak mümkün değil. artık örgütlü saldırılara karşı profesyonelce savunulması gerekiyor. üzerinden reklam yapan avukatlara da ihtiyaç yok. futbolcuya maaş verir gibi avukatlık ofisi mu kurulur daha farklı yollar mı kullanılır bilmiyorum ama bir şekilde bu kulüp hakkını savunmalı ve suç örgütlerine haddini bildirmeli.
  • 8063
    sanılanın ve söylenilenin aksine taraftarın değil liselilerin takımıdır.
    şöyle ufacık bir geçmişe bakın bakalım taraftarın sevdiği ve ne olursa olsun arkasında olduğu kimleri kimleri yediler bu kulüpte?
    taraftarla yıldızı asla barışmayan hangi yöneticiler kaç defa görev aldı?
    düşünsenize ben bir lokantayı çalıştırıyorum ve her yıl sonunda gelip size dert yanıyorum.
    ''ya iyi hoş da elektriğe yetişemiyorum, malzeme parasına gücüm yetmiyor, alacaklılar kapıda vs...''
    iki gün dinler üçüncü gün bana s... çekersiniz.
    yapamıyorsan bırak kardeşim dersiniz.
    ama kulübün başındaki adam sanki iki yıldır bu kulübü yönetmiyor gibi ''para yetmiyor'' diyebiliyor.
    vallahi pes.
    senin sorumluluğunda değil miydi bu gelir-gider hesaplamaları?
    vallahi de billahi de artık gına geldi bu saçma sapan yönetimlerden.
    ali koç başarısız evet, aziz başarısız evet. adamlar gerekirse cebinden parayı basıyordu her şeyden kurtuluyordu.
    tamam kötü oyunculara para harcadıkları için şampiyon olamıyorlardı ama adamlar bir şekilde başka yere suç atıp bu işlerden kurtuluyor ve kimseye öldük bittik diye ağlamıyordu.
    beceriksizlik ayrı şey, insanları aptal yerine koymak ayrı şey.
    bizim yönetimler beceriksizlik yapmıyor fakat insanları aptal yerine koymaya çalışıyor.
    günahım kadar sevmediğim şu iki zat es kaza galatasaraylı olsaydı, futbol tarihin en iyi başkanları olabilirlerdi.
    galatasaray winnerlığı sağ olsun tostos lakaplı adama bile şampiyonluk falan kazandırıyor.
    yani şu takımın 2. bir avrupa kupası alamaması, 2-3 yıla bir ligde 8-10-13. falan gibi sıralara düşmesinin sebepleri bu tip yönetimlerdir.
    kulübün koca potansiyelini sadece anamızın liginde şampiyonluk için harcayıp duruyoruz.
  • 8064
    maalesef göz göre göre içten yıkılmaya çalışılan kulüptür. küçük olsun bizim olsun ve sırayla herkes taraftarın parası üzerinden dünyalığını yapsın zihniyeti sebebiyle amatör branşlarda utanç verici halde, futbolda olması gereken noktadan fersah fersah geridedir.

    bu şekilde düşünmeyen erden timur, fatih terim, mustafa cengiz ve ergin ataman gibilerin yaşadıkları da ortadadır.
  • 8065
    florya için dursun aydın özbek’e yetki veren üyelere sahip camia.

    öldük, bittik, para yok mottolarıyla meşhurdur. sürekli camia içinde uefa, ffp kılıçlarıyla tehdit edilir. hani sanki uefa bu ffp ile alakalı türkiye’den pilot takım olarak galatasaray’ı seçmiş de senelerdir onunla uğraşıyoruz gibi. fenerbahçe, beşiktaş yıllardır hayvan gibi para harcıyor bu kulüplerle alakalı bir şeye denk gelmedim mesela daha.

    riva ve florya’yı galatasaray’a kazandıranlardan allah razı olsun yoksa kepenk kapatacakmışız yani benim son zamanlarda yaşananlardan anladığım bu.
  • 8068
    futbol takımının süper lig 2024-2025 sezonu ve uefa şampiyonlar ligi 2024-2025 sezonu öncesinde avusturya kampında oynayacağı hazırlık karşılaşmaları programı şu şekildedir:

    (bkz: 11 temmuz 2024 lask linz galatasaray maçı)
    (bkz: 15 temmuz 2024 galatasaray fortuna düsseldorf maçı)
    (bkz: 18 temmuz 2024 galatasaray trencin maçı)
    (bkz: 24 temmuz 2024 galatasaray lecce maçı)
    (bkz: 27 temmuz 2024 galatasaray parma maçı)

    kavuşmaya az kalan canım kulübüm.
  • 8070
    davinson sanchez
    barış alper yılmaz
    victor nelsson
    kerem aktürkoğlu

    çok potansiyelli jenerasyon yakalamıştır.
    üstüne, henüz potansiyellerin tavanını görmüş değiliz.
    sadece şu 4 futbolcunun değeri toplamı 100 meur dan fazla eder.
    bu anlamda yatırımların karşılığı alınmış görünüyor.

    bu yıl kerem de kalırsa şu dört futbolcu için kritik. şampiyonlar liginde alınabilecek başarılar bu futbolcuların değerini daha da katlar.
    takımda zor tutarız.
    tabi yerlerine yenisini koymak gerekir.
  • 8071
    mevcut sosyal medya yapılanmasıyla alakalı bir şeyler planlayıp planlamadığını merak ettiğim kulübüm. adamlar tek kaynaktan yönetilir şekilde hareket ediyorlar ve uzun süredir bu böyle. bunun önüne mahkemelerle geçilir. üç beş tanesine milyonluk dava açacaksın ondan sonra başkası cesaret edebiliyor mu? gerçi bizim hukukçular bilmem ne bilmem nesi safi şov peşinde. fenerli hukukçular çocuğa saldıran adamları içerden çıkarabiliyor ama.
  • 8072
    ea sports ile iş birliğini duyuran canım kulübüm.

    --- alıntı ---

    güçlü, adanmış, tutkulu. burada her şey kulüp için!

    galatasaray olarak @easportsfc ile iş birliğimizi duyurmaktan mutluluk duyuyoruz. taraftarlarımız, detayların önümüzdeki dönemde açıklanacağı ortaklığın bir parçası olarak gerçekleşecek ortak aktivasyonlar ve gelişmeler için şimdiden heyecanlanabilirler.

    --- alıntı ---

    https://x.com/.../1814329362877145477
  • 8073
    sürdürülebilir başarısının önündeki en önemli engel, aynı zamanda camianın en önemli değerlerinden olan galatasaray lisesi kültürüdür. bu kültür çok seslilik, görece üstün bir demokrasi yaratsada, liseli dışında insanların başarısına tahammülü yoktur. bu nedenle erden timür, adnan polat ve benzerleri başarılı bile olsalar bir şekilde önleri tıkanır. tam tersi sadece liseli olmak çoğu görevi almak için yeterlidir. bu böyle devam ettikçe liseliler kulubü aşağı çekmeye devam edicek ve kulüp bütün bu potansiyelini entrika masalarında harcayacaktır.
  • 8074
    daö yönetiminden ve güncel meselelerden bağımsız söylüyorum: lisesindeki ağabeylik kültürü ömür boyu sürdüğü ve her bir mezunu ortalama 150 yıl yaşadığı için yavaş yavaş çağın gerisinde kalma tehlikesiyle karşı karşıya olan kurum.

    mezunları arasında 40-45 yaş civarında, çok başarılı, alanında dünya standartlarını yakalamış çok vizyonlu insanlar olduğundan eminim, aksi imkansız. ama biz dönemcilik geleneği yüzünden ezici çoğunlukla 70+ olanları tanıyoruz. kulübün menfaatleri için hiç değilse bu durumu değiştirseler harika olacak.
App Store'dan indirin Google Play'den alın