• 7177
    türkiye'nin tartışmasız en büyüyü.

    muhteşem kültürü, lisesi, üniversitesi, yetiştirdiği sayısız devlet adamı ve iş adamıyla erişilemeyecek bir seviye. ülkenin avrupa'ya açılan penceresi.

    ülkemizde her alanda olduğu gibi başarılı olmasından dolayı aşağı çekilmeye çalışılmakta. başkalarının seviyesini indirilmek istenmekte. karşısında hiç öyle hayali falan değil gerçekten düşman bir yapı var. hocalarını, oyuncularını, yönetimlerini en önemlisi de değerlerini yemeye çalışan bir yapı. bunun önüne nasıl geçilir ben bilmiyorum.

    hani bir hikaye vardır;
    allah, meleklere cehennemde her milletin kapısına bir zebani koyulmasını emreder, der ki "sadece türklerin kapısına zebani koymayın". melekler merak edip sebebini sorar. cevap ise "onlar zaten içlerinden dışarı çıkacak olanı paçasından tutar içeri alır" olur. tam buna yakın bir şeydi. ülkedeki galatasaray'ın olayı da tam bu minvalde.
  • 7179
    imparatoru verdiğinde zaten imparatorluğu da vermişti.
    burada başka bir şey anlatmak istemiştim ama bir kısım galatasaray taraftarı benimle dalga geçti.
    en nihayetinde seçim bile yapamadık izin verilmediği için:)
    şimdi çıkıp hakem hatalarına karşı konuşulsun isteniyor.
    üzgünüm ama galatasaray kulübünün bir hükmü kalmadı, oturup çaresizce bir şeylerin değişmesini bekleyeceğiz.
  • 7180
    yıllardır kurda, köpeğe boğdurulan aslandır.

    buna kim göz yumuyorsa, kimin işine geliyorsa hakkım helal değildir. yıllardır ekran başına gönül rahatlığıyla geçemememizde kimin parmağı varsa gün yüzü göremesin.

    senelerdir elinden kupaları alınıp alınıp herkese peşkeş çekilmiştir. yüz akıdır. bu ülke gibi yozlaşmış yerlerde değer görmemektedir.
  • 7182
    son bir kaç gündür fenerbahçe taklidi yapmakta olan camiamız. hakkımızı elbette arayacağız ama koskoca kulübün resmi hesabından hücum istatistikleri paylaşmak nedir allah aşkına ya ! oldu olacak birde kale arkası kamerasından ofsayt çizgisi çekelim. kime neyi ispat etmeye çalışıyoruz ? hak böyle aranmaz. çıkarsın maçtan sonra tek tek isim vererek, taraftarını da arkana alarak gerekli yerlere gerekli mesajını gönderir, hakkını ararsın. koskoca galatasaray yönetimine bunları biz mi öğretelim ?
  • 7184
    zor zamanları, yapılan şerefsizlikleri, üzerine oynanan oyunları, rüzgarı daha önce nasıl lehine çevirdiyse yine çevirecek.

    sevgili galatasaraylılar, bugün birden çok başlıkta bunları dile getirdim. tepki çekebilirim, kale alınmayabilirim, ancak bunu birilerinin yapması gerekiyor. hepimiz aynı dili konuşacaksak bugün maç izlemeyi bırakalım.

    teslim olmayın, lütfen. sahada da masada da sandıkta da teslim olmayın.
  • 7191
    bu ülkenin yüz akıdır. geçmişe dönmek isteyen cahillere rağmen, kendini yukarı çıkarmak yerine rakibi aşağı çekmek isteyenlere rağmen, tek övüneceği şey yerel rakibini yenmek olanlara rağmen. 1905 yılında, daha yeni kurulurken en büyük hedefi türk olmayan takımları yenmek olan bir camia, bugün bu ülkede ki her şeye rağmen yüz akı olmaya devam edecektir.
  • 7193
    bugünlerin kendisi için geleceğini yıllardır buradan bağıra çağıra dile getirmeye çalıştığım takımım.

    herkes teknik, taktik, hoca, futbolcu vs konuşurken, onlarca entryim var -ronaldo gelse, bilmem kim yıldız oyuncu gelse bu organize kötülük değişmedikçe, değiştirilmedikçe, masaya ciddi anlamda yumruk vurulmadıkça hiç bir anlamı yok- dediğim.

    23 ekim galatasaray alanyaspor maçı objektif galatasaray taraftarına, “galatasaraylı” fatih terim düşmanlarına, okan hocanın istifasını isteyen taraftarlara armağan olsun...

    yazıklar olsun. türk futbolunun galatasaray üzerinden dibe vurulduğu bilmem kaçıncı gün ve galatasaray’a ve türk futboluna en sert darbenin vurulduğu gün bugündür.

    objektif olacağım diye takımını her ortamda ezdiren taraftarlara tekrar tekrar armağan olsun bu maç.
  • 7196
    sahipsizdir. tek gerçek sahibi olan taraftarı kastetmiyorum elbette. benim demek istediğim camiada kulübün haklarını savunacak, masaya yumruğunu vuracak, hakem odasını veya federasyonu basacak adam olmamasıdır. (erden timur hariç ama onu da ya sindirirler ya kovarlar) biz galatasaray’ız bizde bunlara yer yok derseniz de işte böyle alenen sizi doğrarlar. aziz yıldırım kadıköy’de o kadar yıl nasıl galibiyet aldı sanıyorsunuz? bastığı hakem odası sayısını o bile bilmiyordur. türkiye’de işler böyle.

    fener’in ali koç’u var, beşiktaş’ın rahmi koç’u ve alaattin abisi var, trabzon desen ohoooo, yahu bırak başakşehir’i 2.ligdeki rize’nin bile lobisi bizden daha sağlamdır. bizse yok avrupa’ya açılan pencere, yok türki’yenin aydınlık yüzü yok galatasaray lisesi ağbiiii. e hani nerde bütün bunlar? en son burak elmas federasyonu basmaya gittiğinde olanları gördük. çıkıp özür dilemediği kaldı adamın. bize ne burak elmas ne de dursun özbek gibi başkanlar lazım. ünal aysal’ı sevin sevmeyin ama bir tek o duruş sergiledi. gerçi onu da yine kendi içimizde küstürüp kaçırdık.
  • 7197
    değerli yazarlarımızın daha önce yazdığı gibi maalesef sahipsizdir. genel kurul kendi menfaatleri için galatasaray’ı kullanan kişiler ile dolu. yönetim desen çıkıp konuşmasına konuşuyor ama, değişen bir şey olmuyor. taraftar desen, ne yapabilir ki?

    koskoca bir kültür gözler önünde değersizleştiriliyor. en üzücüsüde bu camia bu tip insanların eline kaldı.

    ah benim galatasaray’ım…
  • 7198
    türk futbolunun batıya açılan penceresi. en büyüğü, en haşmetlisi. metin oktay öncesi belirli bir zümrenin tuttuğu bir takımken, metin oktay ve sonrasında gelen başarılarla birlikte, türkiye’nin en büyüğü olmuştur. dünyada da kabul gören bir büyüklüğü vardır. futbolla ilgilenen her avrupalı, sami yen deplasmanını bilir, “hell” der, takımımız güçsüz olsa da çekinir, istanbul’da oynamak istemez çünkü galatasaray taraftarı, modunda olduğu zaman 90 dakika boyunca rakip takımı boğar, öncesinde ve sonrasında unutulmaz anlar yaşatır. bu yüzden bu kulüp dünyada tanınan, saygı gören bir takımdır. türkiye’deki diğer takımların aksine bir kültürü ve amacı vardır. kurulduğu liseden ülkeye bir çok dalda insan kazandırmıştır. götünüzü yırtsanız zor girersiniz lisesine. ilkokuldan üniversiteye kadar her alanda en iyi okullara sahip kulüptür. şu an galatasaray, 30 milyon taraftarıyla, özellikle 2000’lerdeki başarılarıyla avrupa’da her zaman tanınan bir kulüptür.

    takımımla ilgili bu kadar uzun bir tanımı islam çupi gibi gerzekçe yapmadım. bu takımın büyük olmasında onlarca sebep var. bu takım cidden çok büyük. sandığımızdan daha büyük. içinde bulunduğumuz coğrafya sebebiyle biraz hakir gözükebilir ama bu takım almanya, ispanya, italya, fransa veya ingiltere’de olsaydı o liglerde zirve için canavar gibi mücadelesini verir, avrupa’daki kupası 2 ile sınırlı kalmazdı.

    neden bunları yazıyorum peki? artık ben bu ülkeyle ilgili bir organizasyonda takımımı görmek istemiyorum. ülkede hiçbir şey yolunda gitmiyor. adalet dediğimiz mekanizma zaten parçalara ayrılmış. öyle olmasaydı, ezeli rakibimiz 2011’de cezasını alırdı. koskoca juve’yi düşürdüler, büyüklüğü için tanım bile yapılamayan fenerbahçe’yi düşürmediler, düşüremediler.

    geçmişi geçtim, 2018-2019 sezonundan beridir iğrenç bir oluşumun içindeyiz. ne kazandığımız maçın keyfini çıkarabiliyoruz, ne de kaybettiğimiz maçta futbol konuşabiliyoruz. ben bu kadar hakemin saha içinde aktif rol aldığı bir organizasyon bilmiyorum. bu kadar konuşmamalıyız hakemleri. hata elbette olacaktır ama hatadır deyip geçmemiz gerekiyor ama ben son yıllarda hiçbir takım için aleyhte veya lehte yapılan bir hatayı sadece “hata” olarak algılayamaz oldum. basit bir hatayla geçiştirilecek şeyler değil bunlar. ben sıkıldım artık futbol konuşamamaktan. yahu kötüysek dibi görelim, küme düşelim gerekirse ama artık hakem falan konuşulmasın hiçbir maçımızda. futboldan iyice soğuduğumu hissettim artık. cidden takımımın maçı bile zevk vermiyor. saatlerce hazırlanıyorsun maç için, bi bakıyorsun, ne olduğu belirsiz bir hakem seni katlediyor. 25 senedir futbol izlerim, şu son birkaç sene kadar hakemlerin art niyetli davrandığını görmedim. önceden de bir sürü hata yapılıyordu ama hata olarak görülüyordu. şu an yapılanlar art niyetli olmaktır bana göre.

    bu kadar şeyi neden yazdım? dediğim gibi ben sıkıldım bu ülkeden de, futbolundan da, hakeminden de, taraftarından da. pandemi döneminde ortaya atılan ama pandemi şartlarından ve birkaç geri çekilmeden sonra yürürlüğe girmeyen bir proje vardır hatırlarsanız.

    (bkz: avrupa süper ligi)

    bu proje ileri sürüldüğünde türkiye’den bizi de bu organizasyona almak istemişlerdir hatırlarsanız. o sıralar ben ne saçma bir organizasyon diyordum ama şu an bu organizasyonun ne kadar gerekli olduğunu idrak ediyorum.

    arkadaşlar, aslan ile güreşirsen aslan gibi dövüşmek zorundasındır, ayıyla güreşirsen ayı gibi dövüşürsün. türkiye’deki diğer takımlar birbirininin kuyusunu kazmakla, değersizleştirmekle meşguller. bu şartlar altında uefa ve süper kupasını nasıl kazandık bilemiyorum. bakın dikkat edin, o yıllara bile fetö yakıştırılması yapılıyor. hala anasını satayım. herif 98 doğumlu, o yıllarda anasının bozuk sütünü içmekle meşgul ama kazanılan başarılara orda burda fetö kıyağı diyor. bu kadar aşağılık rakip taraftara sahibiz. takımların biri at şikesiyle meşhur, diğeri de dünyanın görüp görebileceği en büyük şike organizasyonuna imza atmış. içinde bulunduğumuz devlet bu takımları bırak düşürmeyi, tam tersine ligde tutarak ödüllendirmiş. yani kral çıplak arkadaşlar. ben, şahsım adına, böylesine bir organizasyonda takımımın yer almasını istemiyorum. istersek sezon sonu şampiyon olalım, istersek küme düşelim, ben gerçekten sıkıldım bu toksik ortamdan. ne olduğu belirsiz yabancı sınırı ayrı, siyasetin bulaştığı futbol ortamı ayrı, yayıncı kuruluşu ayrı, futbolcusu ayrı, taraftarı ayrı, cidden sıkıldım.

    benim takımımdan ricadır, önümüzdeki yıllarda bu avrupa süper ligi organizasyonu illa uygulanacaktır ve çünkü futbol artık eskisi gibi çok çok popüler değil, eğer davet gelirse direkt başvuru yapılsın. mesela, şampiyonlar ligi olmasın, liglerin izlenmesi yarıya düşer bence. bir tek şampiyonlar ligi de kesmiyor artık insanları. ispanya’ya bakın, real madrid, barcelona, biraz da a.madrid şampiyon oluyor. ingiltere biraz daha rekabetçi bu konuda ama manchester city orda tekel olmaya başladı, almanya’da zaten bayern’den başka bir takım şampiyon olursa kıyamet alameti sayılıyor, fransa’da psg de fark atmaya başladı, biraz italya rekabetçi ama birkaç sene önce juve orda tekeldi… yani anlayacağınız sonucu az çok belli olan bir organizasyon izliyoruz her ligde.

    sırf taraftar gücümüzün arşa çıkması, saygın ve renkli bir kulüp olmamız sebebiyle ve yurtdışındaki bağlantılarımız sebebiyle bu organizasyondan davet gelecektir diye düşünüyorum. gerekirse bu ligde paf takımımızı oynatıp, tası tarağı toplayıp oraya geçmeliyiz. ben başka bir çözüm göremiyorum. şu toksik ortamda şampiyon olmamız bile kesmiyor beni artık. süper ligde oynayıp 5000 taraftarı bile oynamayan kulüpleri, art niyetli hakemleri, federasyonu falan alsınlar başlarına çalsınlar. ben istemiyorum artık bu lige ait bir şeyi.

    aslanlarla dövüşelim, çakallarla, sırtlanlarla değil.
  • 7199
    tepki vermesi gereken kulübümüz.

    ciddi tepki olarak ne yaparsa arkasında oluruz.

    dün farklı bir başlıkta yazmıştım hakemlerle tokalaşmamak da bir tepki olabilir. cezasız temiz bir tepki ve dikkat çekici aynı zamanda. nasıl evra suarez olayı tüm dünyada haber olduysa biz de bu şekilde dikkat çekebiliriz. hem sene sonuna kadar iyi kötü demeden tüm hakemlere bu tepki yapılmalıdır diye düşünüyorum.

    maç öncesi para atışı kale seçiminden sonra kaptan muslera'ya hakemin elini uzattığını ama kaptanın tokalaşmadığını düşünün cezası var mı? yok.* hakemin tüm dengesi daha düdük çalmadan bozuluyor olacak. aynı zamanda istiklal marşı sonrası hakemin önünden geçip direkt rakiple tokalaşıldığını hayal edin. kimine göre saçma gelecektir ama bence gayet dikkat çekici haber değeri olan ve basit bir tepki. bir yerden başlamak gerekiyorsa bu doğru başlangıç noktası olabilir.
  • 7200
    acilen titreyip kendine gelmesi gereken camia.

    (bkz: uğur dündar/#3475875)

    bu müthiş entry'de bahsedilen uğur dündar kim? ipe sapmaz gelmez her türlü saçmalığına rağmen fenerbahçe'yi kenetleme gücü olan, fenerbahçe'yi her şeyden, atatürk ve türkiye cumhuriyeti'nden bile üstün tutan bir figür. fener'e avantaj sağlamak için yapmayacağı numara, kurmayacağı düzen yoktur.

    bunun yerine bizim camianın lideri olacak galatasaraylı bozuntularına bakın bir de. inan kıraç dedem dün "küçük ali'yi bu sene şampiyon yapacaklar" derken bugün ne olduysa "şampiyon demedim eşantiyon dedim" noktasına gelmiş. eski divan kurulu başkanı* merhum kulüp başkanımıza* cenazede omuz atıyordu, yeni divan kurulu başkanımızı tanıyan varsa beri gelsin. camianın saygı duyduğu merhum başkanlarımızdan biri* "şike falan deyip de ebedi dostumuzu üzmeyelim :)" diye geziniyordu. duayen gazetecimiz* en çok bize söver, tribünden yetişme yorumcumuz* "en tarafsız benim" şovlarına girişip kendini bitirir, galatasaraylı olduğu bilinen diğer yorumcular ise "hakem konuşmayı sevmiyorum monşer" kafalarında takılır.

    sadece uğur dündar ve fener de değil, bizim dışımızda bütün camialar kenetlenip tek yürek olabilirken biz sürekli birbirimizle didişiyoruz; bir de bizi diğerlerinden ayıran bu diye havalara giriyoruz. valla benim bildiğim kendi içinde birlik sağlamayan yapılar işgale, saldırıya, karışıklığa çok teşne olur. o yüzden toparlanmak şart. yıllar sonra aklı başında bir adam* kulübü sahiplenmiş, etrafında tek yürek, tek vücut, tek yumruk olup hareket etmek şart. yoksa bizi bitirmek için elinden geleni ardında koymayan bu kitleye karşı gardımız hepten düşecek, nakavt olacağız.
App Store'dan indirin Google Play'den alın