5276
palazlanan düşmanlarını tek tek ezecek kudretli ve şanlı kulüp.
tıpkı eski günlerdeki gibi; siz hepiniz, biz tek.
5277
galatasaray gerçekten türkiye'dir. ama günümüzün laiklikten uzaklaşmış türkiye'si değil. galatasaray atatürk türkiye'sidir! sağcısı-solcusu, farklı kültür ve ırklardan herkesin sevinmek,üzülmek için ortak noktasıdır. atatürk türkiye'si gibi yenilikçi fikirlerin doğuşuna imkan kılan, demokratik ve başkaların haklarına saygılı, kutuplaştırıcı değil, bütünleştirici birtürkiyeözetidir galatasaray. aynı halatın çekenlerin vefalı takımıdır! sabredenlerin başarısıdır. galatasaray ali sami yen'in rüyasından alpaslan dikmen'in sonsuzluğuna uzanan kapsayıcı bir peri masalıdır. galatasaray tevfik fikret'in fikir babalığından yola çıkan atatürk türkiyesi ve atatürk milliyetçiliğinin(vatanını sahiplenen herkesin ırk dil ve din ayrımı gözetmeksizin kabul edildiği) vücut bulmuş halidir.
5278
taraftarı olmanın verdiği gururu, kolay kolay dünya üzerinde hiçbir şeyin vermeyi başaramayacağını düşündüğüm...
sevinciyle sevindiğim, kötü günlerinde üzüldüğüm fakat asla ama asla "şöyle şöyle olursa galatasaraylılığımı askıya alırım..." demediğim, diyebileceğimi de aklımın ucundan dahi geçirmediğim...
taraftarı olmanın hissettirdiklerini tarif etmenin, etmeye çalıştığında kimseye, tam manasıyla geçirememenin, fakat bunu başaramayan -her ne kadar tıpkı tiksindiğim diğer kulüp holiganlarının düşünce şekline sahip olan ve bizde de olduğunu bildiğim, gördüğüm, okuduğum, düşünce şekillerinden koşarak uzaklaşmak istediklerim olsa da- milyonlarca aklı selim renktaşımın olduğunu bildiğim, olduğuna inandığım, yazdığını okuduğum, sohbetini paylaştığım...
renklerine aşık olduğum...
"ilklerin ve enlerin takımı" şeklindeki kelime topluluğu gerçekliğindeki hüviyetin sahibi, aidiyet kelimesinin somut karşılığı, biricik annemin mirası; canım kulübüm!
5281
medyası yok.
lobisi yok.
başkanı yok.
güçlü bir yönetimi yok.
içinde güçlü bir muhalefet yok.
tff'de etkinliği yok.
tff'de adamı hiç yok.
bi taraftarı var o kadar
bi biz varız haklarını savunmaya çalışan başka da kimsemiz yok.
5282
ayağa kalkacak kimse kalmasa da, tek başına ayağa kalkıp "j'accuse" diyenlerin kurumudur galatasaray.
padişaha kulluk yapmayan, aynı halatı çekenlerin kurumu.
berkin'in cenazesine çelenk gönderen,
50 bin kişi erdoğan'ı stadyumda yuhalayıp kovalayan,
erişim yasağını protesto etmek için sahaya twitter logolu tshirtlerle çıkan,
"sayın cumhurbaşkanımız" konuşması yapanların aksine başbakan önünde el pençe divan duran adamı koltuktan indirenlerin kurumdur.
emile zola okuyanların, tevfik fikret'in mirasına sahip çıkanların kurumu.
5283
her ne koşulda olursa olsun büyük bir sevgiyle bağlanan bir tutkudur. kazandığında sizi mutlu eder, kaybettiğinde üzse de o güçlüdür yine başarır ve umutlanırsınız. her zaman yanında maddi ve manevi anlamda destek olmak gerekir. tutkuyla bağlanılan şeyi güçlü kılan sadakattir.
5284
fransa'da radyoda yayınlanan bir reklamda (daha tam çözemedik, bahis ile ilgili çünkü sonunda bahis bağımlılığınız varsa bu numarayı arayın diye bilgi veriyorlar) bir kaç farklı ülkeden versiyonu ile beraber bahsedilen takım.
ilk önce başka bir ses giriyor anlatırken (işte o gün çok mutluydu, sanki çocuğu doğmuştu vs) bir anda hikayesi anlatılan adam "galatasaraay" diye bağırıyor. galatasaray'ın golüne seviniyor.
bunu iş çıkışı maksat dinlemek olsun diye radyo dinlerken duyduğunuzda "noluyor lan" diyorsunuz.
kısacası fransa'da ilk akla gelen takım.
5285
çok seviyorum seni be. iyi ki seni tutmuşum, tutulmuşum. bunun nedenlerini daha yeni yeni anlıyorum.
5286
3 yaşında babamın omuzlarında ali sami yen'e girdiğimde aşık olduğum kulüp, camia. o gün bugündür her zaman hayatımın bir parçası olmuş, sevinciyle üzüntüsüyle hep hayatımı etkilemiştir. kendimi bildim bileli kişisel programlarımı fikstüre göre yaptığım, hiç küsemediğim, hiç bırakamadığım bir hayat unsuru benim için. çocukluk aşkım çok yaşa.
5287
üniversite bitti, çalışma hayatına atıldım. 1 yıla yakın süredir deyim yerindeyse köpekler gibi çalışıyorum,hem şirkete hem dışarı freelance iş yapıyorum.günümün ortalama 4 saati yolda,10 saati işle geçiyor hemen hemen herşeyi aksatıyorum sevgilimi,ailemi aksatmadığım tek bir şey var o da galatasaray kimi zaman ofiste oturup izliyorum, kimi zaman yolda otobüste izliyorum. bazen otobuste kadın basketbol maçları oluyor oturup izliyorum. kız arkadaşımla ayda bir buluşuyoruz(farklı şehirler) buluştuğumuzda oturup maç izliyoruz swh :) sevgi,aşk,salaklık,tutku adı ne bilmiyorum ama çok memnunum halimden :)
5288
millet rakı içip eski sevgilisini arar, ben rakı içip passolig başvurusu yapıyorum.
ulan gaassaray!
5289
türkiye liginde, eğer maçta herhangi bir absürtlük yoksa (kırmızı kartlar, inanılmaz eyyam vs.) 5 gol yediği an başındaki kim varsa derhal kovması gereken kulüp. bu kulübün bir şanı şerefi var. kimsenin egosu, aptallığı, saçmalığı yüzünden 5 gol yiyip resil rüsva edilemez.
5290
hala büyüktür, türkiye'nin en büyük markasıdır. ama saha içinde değil artık.
5291
profesyonellerce yönetilmeyen ve profesyonellerce yönetilmesi istenmeyen spor kulübü.
bu kulüp bu ülke sporunda herşeye ön ayak olmuş bir kulüptür. bu sikintilari da aşacak ve tam anlamiyla profesyonellesecektir.
5292
manevi ve kültürel değerlerle ifade edilebilecek sivil toplum örgütüdür. türk insanını ve toplumunu spor diliyle yüceltmeyi hedefler, bu yücelikte evrensel ahlaki değerler bağlayıcı harçtır. yüksek manevi değerlerle birlikte bilim, sanat, felsefe den nasibini almış, aklın yolunda, aşkın şevkinde milyonlarca gönüllü destekçisi ile "büyük" olmanın tezahürüdür.
5294
bunu daha önce yazmışımdır ama tekrarlayayım.
maç kaybettiğin için, yenildiğin için, şampiyonluklar kaçırdığın için vs. sana kızıyor küsüyorsam namert olayım. ama şu iti köpeği ardımızdan konuşturuyorsun ya seni bu duruma düşüren herkesin amk !!
kazanıyorken sevmedik ki seni kaybediyorken terk edelim.
5295
dertlerim bitmek bilmiyor
bu takım oynamayınca
taraftar kupa istiyor
şampiyonluğu görmek istiyor
kalbim aşkınla dolu ölmek istercesine
gözlerim eski günleri arıyor delicesine
şanlı galatasaray! bu taraftarın seninle yaşar
en kötü gününde bile milyonlarca kalp seninle atar
biricik göz bebeğimiz. canımız,ciğerimiz,biriciğimiz. iyi günde de kötü gününde de seninleyiz.
5296
çocukluk aşkım. eskiden lig tv yokken maçları radyodan dinler, sonra alıp galatasaray dergisinden ne olmuş-ne bitmiş diye bakardım. 5 lira civarı fiyatı olan o dergiyi almaya insanları ikna etmem ise saatler sürerdi. şampiyonluk almanağı çıktığında mutlaka alırdım, 2006 ve 2008 dışında da çıkmadı sanırım. senelerce o almanaklarla beraber gelen sezonun golleri cd'leri artık çalmaktan aşındı. öyle bir şey işte.
5297
öyle real madrid, barcelona, manchester united vb. ayarinda bir kulüp degildir ve hicbir zaman da olamamistir.
ha bu kulüpler gibi olma potansiyeline en yakin avrupa kulüplerinden birisidir. ama sunu farkina varmak lazim ki galatasaray spor kulübü sözlükte veya disarida onu bunu isliklayan, gelen antrenörü ya da sporcuyu demeclerinden giydigi elbiseye kadar asagilayan ahmaklarin hayal dünyasindaki kadar büyük degildir.
yillardir bu sözlükteyim ve ilk yazdigim yillarimda ben de o aptal yazarlardan birisiydim. mevzu bahis kulübe olan duygusal bagdan hareketle, ici bos "aslolan galatasaraydir" mottosunun pesinden kostum bir süre ama baktim ki insanlae cildirmis.
adam kazansan da kaybetsen de hep bir seylerden mutsuz. futbol endüstrisi, eglence dünyasinin icine entegre olali yarim asir olacak ama adam hala izledigi seyde bir eglence göremiyor. kendi realitesindeki vasatliginin üzerinde bir "galatasaray olm boru mu!" tisörtü gecirip, "biz büyügüz adam olacaksiniz!" naralari savurmayi hayat amaci olarak görüyor.
bu kulübün liseden daha cok cektigi bir kitle varsa o da taraftari. su sözlügün yarisinin bes yil önce düsüncesi nasilsa bugün de ayni. adam bes senede bir arpa boyu ilerletememis düsüncesini ve hayatini. e dogal olarak sürekli ayni kafa yapisindaki müsterinin baskisi altinda ezilen kulüp de kendini yenileyemiyor.
bugüne odaklansa neden yarinimiz yok diye bagiriyorlar, yarini kurtarsa e bugün kaybediyoruz diye bagiriyorlar, bunlari görmezden gelsen yarin öbür gün stadyumda sahadaki oyuncuyu islikliyorlar, olur müsteridir desen mac sonunda antrenörün demeclerinde bir hata ariyorlar, hic kimseye saramazlarsa cevirmen bile bile yanlis cevirdi diyorlar da yine de koskoca eglence sektörünün göbegindeki aktiviteden keyif almayi beceremiyorlar.
uzun lafin kisasi bu kulübün bir real madrid olabilmesi icin bu avam taraftarinin elimine edilmesi gerekiyor. artik sadece galatasaraylilik duygularini yok eden bir virüs mü gelistirirler, sosyal medya denen illetin kullanimini ehliyete mi baglarlar bilemiyorum ama yetkililerin bu duruma fantastik bir cözüm bulmasini temenni ediyorum.
düsün su kulübün/sözlügün/ülkenin yakasindan avam tayfa.
5299
bugünler de geçecek sevgilim. eğme boynunu gökyüzüne bak, sarı kırmızı güneşi gör.
5300
galatasaraylı olmayan meymenetsizler tarafından arsenalleştirilen, milanlaştırılan spor kulübüdür. bu zihniyete taraftar da çanak tuttuğu sürece amaçlarına ulaşacaklar.