• 116
    oyuncuların sözleşme isteklerinin insanı bezdirdiği oyun. adamın sözleşmesi 2029’da bitmesine rağmen 2026’da gelip sözleşme istemesi beni yılmaz vural a döndürüyor. daha uzun sözleşmen var, istediğin sözleşmeyi vermeyecem diyorum beni tehdit ediyor eleman. bu burada kalmayacak görüşürüz diyor. ulan gerçekte öyle bir şey olsa şevko’ya yaptıkları gibi onu pencereden aşağı atarım. u21’e gönderiyorum sakince. sonra sakat makat ceza derken adam kalmıyor çağırıyorum bunu. gelip gıkını çıkarmadan oynuyor. sonra bir başkası böyle yapıyor sürüyor gidiyor. hayır adam haftalık zaten 115 bin kazanıyor, gelmiş yeni sözleşme istiyor. elimde olsa aziz yıldırım gibi, kulübe tek bir menajer sokmam da oyunda o yok işte.
  • 121
    (bkz: #4185958)

    öncelikle sarıyerspor’a bedelsiz emre çolak’ı aldım, devre arası golcüm taha dönmez süper lige gitti yerine 3. ligden genç yetenek can vural’ı aldım.

    ligde uzun süre 2. olmamıza rağmen sürekli hâle gelen sakatlıklar dolayı ligi 3. bitirdik. play off’ta önce kastamonuspor’u sonra amedspor’u yendik ancak yarı finalde belalımız ığdır fk bizi yendi.

    artık önümüzdeki sene direkt çıkmaya bakacağız.
  • 112
    galatasaray ile 4 sene üst üste şampiyon olduktan sonra bayern münih’in teklifini kabul ederek almanya’nın yolunu tuttum.

    bir sezon önce ligde bayer leverkusen’den 10 küsür puan fark yiyen ve almanya kupasını alamayan bayern ile bu iki kupayı rahatlıkla aldık. şampiyonlar liginde ise dramatik bir yarı finalle finali son anda kaçırdık.

    ikinci sezona süper kupayla başladık. sezon başında futbolcular önce kaleye transfer istedi. hak verdim emiliano martinez’i yedek kaleci olarak aldım. yine de memnun olmadılar, daha kimi bekliyorlar anlamadım. leipzig deplasmanından sonra alınan yenilgi sonrası su şisesi fırlattım diye başta kimmich olmak üzere takımın ağır topları “bu tepki haksız” diye ağlamaya başladı.

    belli ki beni halıya sarma operasyonu başladı. bu işin sonunda 2029 yazında ali sami yen’de elbette şarkısıyla tribünleri selamlayacağım gibi duruyor.
  • 60
    yine, yeni, yeniden; saatlerimi çalan oyunun yeni versiyonu. seviyoruz, ne yapalım *

    oyun eğlenceli bu arada, kendini oynatıyor. bazı fm sürümleri onu hissettirmiyordu ama bu oynatıyor kendini. bu bağlamda, öncelikle, oyunu başarılı buldum.

    tabii ki galatasaray ile oynadım. galatasaray bu yıl cidden iyi. elimizde ciddi değerler var ve bu da inanılmaz artı katıyor oyunun başında. başarılı olmamak çok zor galatasaray ile.

    ilk sezon zeki çelik dışında transfer yapmadım. dries mertens'i ise yolladım. aslında çok kötü bir sezon geçirdik diyebilirim, sadece ligde şampiyon olabildik. kupaları ezeli rakiplerimize kaptırdık. şampiyonlar ligi'ne bile katılamadık. avrupa ligi'nde de gruplardan sonraki turda celtic'e elendik.

    ikinci sezon ise şovumuz başladı. taktiği de oturtmam ile türkiye'de tüm kupaları toplayıp şampiyonlar ligi'nde lig etabından sonraki turu da geçip çeyrek final öncesi olan turda elendik. bu dönemde istediğim kadroyu kurabilmeye başlamam da bu sonuçları almamda etkili oldu. takımda çok ciddi değerler olduğunu söylemiştim. nicolo zaniolo, mauro icardi, sacha boey, victor nelsson, davinson sanchez, sergio oliveira, lucas torreira, günay güvenç, fernando muslera, leo dubois, mathias ross, bir sürü gelecek vaad etmeyen genç veya 30+ yaşında adam gibi isimleri toplamda 130 mn euro bedelle takımdan yolladım. bayağı da bir maaş bütçesi açıldı. orkun kökçü, ozan kabak, jason van duiven, victor kristiansen, mads bidstrup, yunus musah, tom rothe, khellven, caleb okoli, efe sarıkaya ve gelecek vaad eden ya da türkolarak yedek bulunsun diye aldığım adamlara toplamda, taksit falan derken, 250 mn euro ödedim. önceki oyunlarda bu imkansızdı ama dediğim gibi bu sene inanılmaz değerler var takımda. takımı hem gençleştirdim hem kaliteli, özellikle türk olarak kaliteli, adamlar takıma kattım. bu yıl temeli oluşturma yılım oldu.

    sonrasında da avrupa'da düzenli olarak, tam 6 sene, ya çeyrek final öncesi turda elendim ya da çeyrek finalde. bir kez de dünya kulüpler şampiyonası'na katılıp dördüncü olduk. daha üstü göremedik * ligi ve süper kupa'yı sürekli kazanırken ancak iki türkiye kupası alabildik.

    nihayet dokuzuncu sezonda ise artık sürekli devir daim yapan ve yetenek seviyeleri yükselen kadromun mutluluğunu da devamlı en tepede tutarak, süper kupa'yı sezon başında kaybetsek de, tüm kupaları alarak * amacıma ulaştım.

    takıma maaş olarak yılda 83 mn euro harcıyorum hala ki aslında günümüz şartlarında bile komik bir para. ancak çok para vermeyi sevmiyorum * finansım da iyi, zengin diyemeyiz kulübe ama türkiye hiç para kazandırmadığından batmadan işleri götürmek önemli. mohamed daramy, luca d'andrea gibi isimleri tek sezonda 110 mn euro verebildim.

    birincisi; oyun neden bilmiyorum başarılıysanız size altyapıdan adam çıkartmıyor. daha önceki versiyonlarda da bu vardı, bilerek yapıyor bana göre. ilk sezon şampiyon olamayınca iki tane 5 yıldızlık adam verdiği olmuştu önceki sürümlerde. ama ne zaman başarılı olsam adam çıkmadı gitti. 9 sezonda ilk 11'e monte edebileceğim tek adam çıkmadı. beşiktaş ise örneğin manchester united'a ilk 11 oyuncusu ihraç etti. regenler çıktığı gibi tüm takımlardaki genç oyuncuları gözlemleyin bana göre, erkenden satın alın. yoksa fiyata da yetişemiyorsunuz; adam da gidiyor zaten avrupa'ya. zaten lige bir süre sonra ambargo koyuyorsunuz, kendi altyapınız çalışmıyorsa diğer altyapılardan gençleri 10 mn euro'ya almak bile çok koymuyor.

    ikincisi, bu oyunda defans vs. yapmayın bana göre. 4-3-3'den hiç verim alamadım, karşıma 4-3-3 oynayan rakip gelsin diye de dua ediyorum. son şampiyonlar ligi şampiyonluğumda çeyrek final ve sonraki turlardaki tüm rakipler 4-3-3 oynuyordu. bu tip taktiklerde önde presle rakip çok rahat bozulup goller bulunabiliyor. tabii oyuncu karakterlerinizin de buna uygun olması lazım. 4-2-3-1 oynuyorum ben ve 4-2-3-1 lere karşı da zorlanıyorum.

    oyuncu gelişimi; en sonunda kiralanınca oyuncu gelişmeye başlamış. eski sürümlerde sanki bu konu zayıftı. şimdi kiralıyorum ve özellikleri artmış olarak geliyor; kira amacına ulaşmış oluyor.

    galatasaray'da dikkatimi çeken oyuncular; yusuf demir, kazımcan karataş, kerem aktürkoğlu, metehan baltacı, eyüp aydın barış alper yılmaz, berkan kutlu, yunus akgün. yusuf ve kazımcan şampiyonlar ligi zaferimde yedek kadromdaydı. metehan, eyüp, barış alper, yunus, berkan 29 yaşına geldiğinden satıldı, benim kurallarımdan biridir. para edebilecek yaşı 29 belirledim, o yaşa geleni takımda tutmuyorum. kerem için de durum aynı. efe sarıkaya uzun yıllar hizmet etti, hala kadromda. ozan kabak, zeki çelik, bilal beyazıt ve orkun kökçü de satın alıp 29 yaşına gelince saldığım oyuncular. türk'lerden de onları önerebilirim.
  • 39
    birkaç gündür vakit buldukça galatasarayla oynadığım oyun. her sene yeni gelen oyunda önce galatasaray kariyeri açarım ki hem önceki senelerin oyunlarla karşılaştırabileyim hem de oyunun gerçeklik seviyesini galatasaray ve ligimiz üzerinden ölçebileyim.

    oyun bence son 4 5 senede teması 3d motoru ve yeni özellikleriyle en düzgün duranı. en önemli yenilik duran top ayarlamaları. mesela galatasarayda korneri ön direğe değil de merkeze açtırmak için tüzük değişikliğine gitmemiz gerekti.

    yeni detayları vs beğensem de maçlar çok gollü geçiyor etraftan duyduğum da bu şekilde. nerdeyse her maç var komtrolü olması beni rahatsız etti fakat gerçekte de durum aynı olduğu için yapacak bir şey yok. rahatsız olduğum en büyük konu oyuncu profilleri özellikle abdülkerime büyük haksızlık edildiğini düşünüyorum belki güncellerler tabi.

    asıl büyük değişikliklerin fm 25de geleceğini söylediler yani yaklaşık 10 senedir benzer tarzda ve ufak tefek eklemelerle devam eden oyunların son halkası olarak 24ü söyleyebiliriz.
    zaten önceki oyunlarda olan fikstür saçmalıkları vs de aynı şekilde devam ediyor çözüm bulacaklarını da düşünmüyorum.

    genele bakarsak 20 21 22 ve 23den iyi olduğunu söyleyebilirim oyunun. belki diğer liglerde farklı takımlarla oynayınca daha net söylenebilir. tıpkı önceki serilerde olduğu gibi fiyatına değmez fakat game pass üzerinden oynuyorum ben size de tavsiyem budur. bakalım seneye gerçekten oyun değişecek mi, o zamana kadar galatasaray ve italya ligi oynamaya devam.
  • 15
    elbette ilk şişeyi galatasaray ile açtığım oyundur. vakit kaybetmeden mertenes ve oliveira ile yolları ayırdım. fena olmayan bir transfer ve maaş bütçesi ile başlanıyor. gerçek zamanlı transferler gerçekleştikçe maaş skalası doluyor elbette ama transfer bütçesine etki ettiğini görmedim. toplamda 6milyon euroya mertens ve oliveira'dan çıktım. yerine kenan yıldız ve salih özcan'ı transfer ettim. işin antrenman cart curt metodlarını anlama daima asistana veririm o görevi. geçen yıla göre çekicilik gerçekten artmış durumda. fm23 te nazlanan salih ve kenan ikilisi elinde tuzla koşa koşa geldi. demirbay yabancı statüsünde oynuyor. farklı bir ayarı var mı bilmiyorum. şampiyonlar liginde inter,barcelona,om ile aynı gruba düştüm. ilk maçta barca'ya karşı evimizde 2-1 kazandık. gollerin ikisi de aşk adamından geldi. her sene sırf oyuncu taramasından ötürü çıkar çıkmaz yeni sürümü alır geçerim. fm2025 çıkış tarihi belli oldu söylemine kadar eğlenmeye devam edeceğim.
  • 105
    sports interactive'in sıçıp sıvamasıyla en az mart'a kadar devam dediğimiz oyun.

    çok başarılı geçen bir basel-cardiff-milan kariyeri sonrası yeni bir nefes alayım dedim. basel ile young boys hükümdarlığını sona erdirdik, cardiff ile sanırım nottingham forest'tan beri ilk kez premier lig'e çıkıp hemen şampiyon olabilen ilk takım olduk, sonra da milan ile canavar bir inter'i devirip ligde şampiyon olduk.

    bu sefer lübeck'teyim. alman üçüncü liginin 20. olması beklenen takımıymış lübeck. kısa pasla, yüksek tempolu oynamaya çalışıyoruz. pek becerebiliyor muyuz? tartışılır. golleri uzun boylu kanat ve pivot forvet ha hu ile atıyor, takım sağlam bir yapı da gösteremiyor ama bu seviyede bunları görmek zor olsa gerek zaten. hatta görsem bu sefer de bu ne ya hiç gerçekçi değil derdim. saçma goller, beceriksizlikler buraların tadı, tuzu.

    mesela taktiğin çok önemli bir parçası olur diye 2 metrelik bir stoperim vardı, onu oynatıyordum. hesapta bu adam üçlü stoperde kesici olacaktı, verimli olmadı. kornerlerden bol gol bulur demiştim, altısı hazırlık dördü resmi bir maçta gol bulabildi, hemen taca çıkardık kendisini.

    benim için duygusal bir nokta var, eski serilerde efsanevi bir braunschweig kariyerim vardı. orada mirko boland ve deniz undav benim için özeldi. bu iki adamla epey mesaim olmuştu. boland yıllar sonra lübeck'e emekliliğe gelmiş. kadroda bence bundesliga 2 seviyesinde bir tek mats facklam var, 196 boyunda bir canavar pivot. ancak pivot forvetleri tek forvet oynatıp verim almayı asla beceremiyorum. çift forvet oynarsam da ya merkez, ya kanatlar zaaf oluşturuyor.

    bakalım, lübeck ile neler yaşayacağız. ilk sezonda ilk 10 yapabilirsek tüm afrika ligleri açık, atlet afrikalılar, mentali güçlü almanlar ve bir tane zeki oyun kurucuyla ikinci sezon hedef üst lig olur.
  • 66
    henüz oynamama rağmen okuduklarımla gördüm ki sene başında transferleri bana bırak gibi bir mod eklenmiş oyuna. yani sene başında takımınızın yaptığı transferlerden memnun değilseniz 2023 yazındaki kadro ile oyuna başlıyorsunuz. gayet güzel düşünülmüş. dolayısıyla tete, ndombele ile falan uğraşmak zorunda kalmıyorsunuz. icardi kiralık olduğu için psgde olacak alması zor olur ama add manager ile takıma katılabilir. tabi bunun bir handikapı var sanıyorum bu modu seçersen dünyadaki tüm kadrolar 2023 kadrosu oluyor.

    kişisel fikrim ben her zaman gerçeklikten yanayım. 2024ü güncel kadro ile bitirir, 2024 yazında şu yabancıların üzerine nokta atışlarıyla işi çözerdim.

    muslera, nelsson, sanchez, köhn, torreira, zaniolo, icardi
  • 110
    ingiltere vanarama north ekibi south shields'ı, 2024 1., 2025 1., 2026 1., 2027 1. 2028 2. bitirerek her sene küme yükselerek premier lige çıkardığım oyun. premier lig'de iki senedir orta sıralarda sürünüyorum, bütçe farkı kendini belli ediyor ve top seviye oyuncular bizim kulübe gelmeyi istemiyor. son durumda güncel sezonda avrupa kupalarını zorluyoruz, nihai hedefimiz aynı sezonda premier lig şampiyonluğu + şampiyonlar ligi şampiyonluğu.
  • 23
    fm 2005'ten beri oynarım. 2 seri hariç cl almışlığım yok galatasaray ile. 3.sezon sonunda lokum gibi kuralarla cl aldım. bütün hevesim kaçtı resmen. *

    oyunda ciddi bir arap ligleri etkisi var. adamlar piyasadaki herkesle ilgileniyorlar. eğer ilk tercihleri sizin oyuncunuzsa ciddi rakamlara okutabilirsiniz.

    oliveira'yı ilk sezon düzenli oynattım. 10 milyona sattım.
    yunus clde döktürdü 30 milyona al hilal'e gitti.
    icardi oyundaki en iyi 10 forvetten biri. taksitlerle 100 milyona benzema sonrası al ittihad'e.
    boey real madrid'i reddetti ve al nassr'a gitti. bedel 69 milyon.
    cenk özkaçar taksitlerle al ittihad'a 60 milyon euro.
    barış alper 8 milyona, abdülkerim 3.sene sonunda 9 milyon euro'ya.
    tete arabistan olmasa da 17 milyona al duhail'e gitti.

    4.sezon başında da arabistan'dan luiz felipeyi imza parası+9 milyon. kessie'yi de imza parası+yıllık 15 milyon euro'ya aldım. neves, milinkovic savic ve fabinho'yu alamadım devler kaptı anında.

    mckennie, mctominay, greenwood, barnes, dendoncker, guido rodriguez gibi oyuncuları alıp hayvan gibi katkı aldım. guido 2 sene sonra 25 milyona al shabab'a gitti. icardi sonrası aldığım abraham başarılı cl sezonları sonrası yuvası chelsea'ye bonuslarla 50 milyona gitti.

    büyük takımların gözden düşmüş kelepir oyuncularını kapıp, ederini bulan adamı sattığın an finansal krizi çözüyorsun. yıllar sonra ilk defa beğendiğim şey ligde şampiyon olsan da 20 30 puanlık dominasyon kurulmuyor. rakipler de ciddi anlamda eksik yerlerine nokta transferler yapıyor. fenerbahçe mükemmel yönetiliyor mesela. okay, salih gibi adamları ciddi paralara aldılar. ferdi gibi adamları ciddi paralara sattılar. city'den doku falan kiralayıp psv'de kendini kanıtlayan gençleri alıyorlar.

    velhasılıkelam 10 sene takımın başında kalıp veya başka takımdan galatasaray'a geçip alamadığım cl zaferini kazanınca oyunu çok beğendim ama hedefsiz kalınca da soğudum. güzel oyun, alın. galatasaray çok güçlü olmuş.
  • 55
    tamamen yanlışlıkla keşfetmiş bulundum ancak galatasaray'a yerli forvet arayanlara zeki amdouni'yi önerdiğim oyun. ilk sezon sonu burnley'nin küme düşmesiyle kendisine çöktüm, scout raporunda "turkish as second nationality" artısı vardı, ki kendisinin basel zamanında galatasaray ile adı çıktığında türk kontenjanından oynayabilir muhabbetini hatırlıyorum. transfer ettikten sonra normalde yerli olmayıp yerli statüsünde oynayabilen bir oyuncu kontenjanına ekleyebildiğimi fark edince üzülerek dayıyı paketleyip kendisini ekledim.*
  • 49
    oyunun en kötü yanı, mesela liverpool takımı ile şampiyonlar ligini dahi kaldırsanız, bir oyuncunuzu üst üste 3 maç oynatmadığınız taktirde önce 11 garantisi sonra beni sat çekiyor. mal sanki gidecek kulüp var, dingo'nun ahırındayız. 4 kulvarda yarışan takımda rotasyon yapmama rağmen bu malların isteklerini ve arzularını kesemiyorsun. beni ilk 11 oynat diyen herkese bir yandan sonra anlıyorsun ki söz falan vermeyeceksin. söz vermeyince de transfer listesine atıyorlar kendini.

    diğer örnekte, mesela bir oyuncunuz 8 maç 0 gol 0 asist ile oynuyor, bu oyuncu hücum kenar ve reytingi 6.0, antrenman performansı da rezalet...bu malocana ne uyarılar, ne sözlü konuşmalara rağmen efendim hatamın farkındayım, ilk zamanda düzeleceğim sözüne rağmen, düzelme olmuyor. bu sefer haliyle yedek bırakıyorsun bunu. sonra ne mi oluyor? yine ben yedek kalır mıyım? ben kadronun demirbaşıyım, sözü geçen oyuncusuyum diye kapını çalıyor. paşama diyemiyorsun ki, a4 kağıdını çıkarıp, lan sen utanmıyor musun ki benim kapımı çalıyorsun diye... yok tabi böyle buton. sonra bu da listeye kendini istiyor. atıyorsun yetmiyor. bu efendi bütün takımı karıştırıp, takımın kaptanları dahi kapını çalıyor, bu adam neden oynamıyor diye. oğlum benimle maytap mı geçiyorsunuz adam sahanın en kötüsü lan, yok tabii....yine bu adam bu kötü haldeyken nasıl oynatayım diye butonunu seçiyorsun, yok efendim bu adam yedek kalır mı diyorlar sana ve posta koyuyorlar. tabi biz de hayır kurumuyuz ya anasını satayım? sonra da takımın morali bozuluyor ve peşine oynadığın ilk maçta mağlubiyet kaçınılmaz oluyor. üst üste 3 puan kaybında zaten koltuk sallanıyor. yani anlayacağınız komedi bir fm robotu var.
  • 91
    bedava dağıtımı epic games sitesinde başlamış oyun. ilk defa kullanacak olanlar varsa siteyi, türkçe dil seçeneği mevcut. mail ve şifre ile basit bir üyelik açıp giriş yaptıktan sonra, oyunu sepete atıp ödeme ekranına gidiyoruz. ödeme ekranında toplam total sıfır çıkıyor ve sipariş vere basıp oyunu kütüphanemize alıyoruz. indirmek için ise önce epic games launcher'ı indirmek gerekiyor. oradan kütüphaneyi açıp indirebiliyoruz. "mobilde var mıdır?" sorusunu soranlar olacaktır. pc portu olduğu için büyük olasılıkla mobilde olmayacaktır. işin telif kısmı da var tabii farklı platform için. ancak epic games'in fortnite ve fall guys gibi popüler oyunlarını epic mobil store'dan indirip oynayabilirsiniz.
  • 44
    24-25 sezonu başında icardi ve torriera ikilisini toplam 115 milyon euroya satıp üstüne de real madrid'in zaniolunun 35 milyon euroluk serbest kalma maddesini aktive etmesiyle 12 yıldır boyunca her oyununu aldığım seride galatasaray ile hayatımın satış rekorunu kırdığım oyundur. aslında diğer liglerde yıllardır satılıyordu oyuncular bu paralara ama bizim ligden çıkmıyordu. stsl ya da benzer daha düşük çaplı ligler için algoritmalarını değiştirmiş olabilirler. bu seneki oyunun sadece transfer sezonu kısmı için oynaması daha keyifli olduğu kesin.
App Store'dan indirin Google Play'den alın