resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:-
Yaş:72
Uyruk:Türkiye
  • 20977
    galatasaray, türkiye a milli futbol takımı ve türk futbol tarihinin en büyük hocası, nam-ı diğer imparator.

    kendisi galatasaray'ın başına yaklaşık bir buçuk yıl önce 4. kez gelmiş ve bu kısa sürede galatasaray 4 kupa kazanmıştır. kupa kazandıkça da kendisini durdurmanın mümkün olmadığını farkeden bir takım "organize ama amatör kötüler" dört bir koldan saldırmaya başlamıştır, başka sözlükler veya sosyal medyadan dahi "satılık" bazı kalemler vasıtasıyla algı operasyonları yapmaktadırlar ve bu operasyonların şiddeti ise günden güne artmaktadır.

    tabii galatasaray camiası, en son 2013 yılında son versiyonu oynanan ve günümüze de farklı şekilde uyarlanan bu oyunlara alışkındır, özellikle de son gidişindeki oyunu durduramadıkları için de bu kez daha da güçlü olarak birlik olmaktadırlar. sayın fatih terim'in her ne kadar 4 kupa kazandırsa dahi, oynattığı oyunu beğenmeyen birisi olarak, bu gibi kötülük unsurlarından dolayı en büyük fatih terim destekçilerinden birisi de bir süredir benim.

    peki bu kişiler neyi amaçlamaktadır, neden böyle davranmaktadır?

    öncelikle fatih hoca'nın galatasaray'da kazandığı kupa sayısına bakalım.

    1 uefa kupası,
    8 türkiye ligi şampiyonluğu,
    3 türkiye kupası şampiyonluğu,
    5 türkiye süper kupa şampiyonluğu,
    3 tsyd kupası şampiyonluğu.

    neredeyse bugün adları "rakip" olarak geçen bazı kulüplerin aldığı kupa sayısına tek başına ulaşmış bir adamdan bahsediyoruz, tek başına bu bile fatih terim varken galatasaray'ı durduramayacaklarına yeterli doneyi oluşturmakta ancak yine de devam edelim.

    fatih terim galatasaray'ın başına geçtiğinde galatasaray'ın 10, fenerbahçe'nin 13, beşiktaş'ın 9 (sonradan 2 şampiyonluk eklendi ve 11 olduğunu varsayalım) ve trabzonspor'un ise 6 şampiyonluğu bulunuyordu, o geldikten sonra yaklaşık 23 sene geçti ve bu süreçte galatasaray 8'i fatih terim ile olmak üzere 12, fenerbahçe 6, beşiktaş ise 4 şampiyonluk kazandı, 1 kere ise bursaspor şampiyon oldu. ikinci dönemi dışında geldiği her dönemde dengeleri değiştirdi, galatasaray'ı tekrar ortak etti, tekrar büyüttü, tekrar zirveye çıkardı. düşünün diğerlerini toplasan bizim bu süreçteki şampiyonluk sayımıza ulaşamıyorlar bile. takımını şampiyon yaparak ve şampiyonlar ligi'ne ulaştırarak kazandırdığı paraları saymıyorum bile. bunu şöyle örnekleyebilirim, eğer son 10 senede fenerbahçe bizim katıldığımız kadar şampiyonlar ligi vizesi alabilseydi şu an borcu bizim seviyelerimizde olacaktı, borçlar arasındaki bedel, bu süreçteki şampiyonlar ligi gelirlerine çok yakın durumda.

    tabii son 25-30 yıldaki bu sert geçiş karşı yakayı o kadar etkiledi ki bu açığı kapatmak için önce 28 şampiyonluk yalanlarıyla sonrasında da takımın başındaki hocaya sürekli bel altı vurmaya çalışarak kendi başarısızlıklarının üstünü örtmeyi ve bununla birlikte de masa başı oyunlarıyla pastadan büyük payı almayı hedefliyorlar. zaten hayatı boyunca hiç bir şey elde etmek için çabalamamış, her şeyin hazırına konmuş, ekran önünde beyefendi, ekran arkasında ise sinsi bir kişilikten de farklı bir yaklaşım beklemek hata olurdu.

    96-00 döneminde hem kendisine hem de bazı oyuncularımıza yapılan transfer teklifleri, ikinci döneminde hem içerden hem de dışardan oynanan bazı oyunların etkisi, üçüncü döneminde başarıdan başarıya koşarken getirilen yabancı sınırı ve milli takım teklifi ile işletilen senaryo bu kez ise yeni bir yöntem ve kararlılıkla devam ediyor ama farkında olmadıkları nokta, bu kez son kurşunlarını sıkıyorlar. eğer amaçlarına ulaşamazlarsa kendi elleriyle galatasaray'ı daha da yüceltecek, fatih terim'in kariyerini zirvede bitirmesin sağlayacaklar çünkü galatasaray camiası ne zaman birleşse bunun sonunda kupalar gelmiştir ve sonsuza dek böyle olacaktır.

    sonuç olarak bu süreçte her ne kadar kötü de oynasak, maç da kaybetsek, hoca ceza da alsa sonuna kadar arkasında durmamız gerekiyor, hiç bir şekilde oyuna gelmemeli ve daha ilk haftalardan ortamı germeye çalışanlara prim vermemeliyiz, bu gibi rakibi aşağı çekmeye çalışarak başarılı olmayı hedefleyen zihniyetlere en güzel cevap kupa seremonilerinde kupayı kaldırarak verilir.

    yürüyedur hocam, her zaman yanındayız.
  • 20978
    sezon sonu takımımızı şampiyon yaptıktan sonra, galatasarayımıza başkan olma zamanı gelmiş olan yaşayan efsanemizdir.

    tabi ki insanın aklına; futbol takımını yönetmek ile koca çınar olan galatasaray' ın tüm branşlarını yönetmek, liseci zihniyet ile savaşmak, kulübün içinde bulunduğu mali zorluklarla uğraşmak, aynı zamanda kendisinden pekte hoşlanmayan mevcut siyasi iradeyle aramızı iyi tutmak bir mi diye sorular gelmiyor değil.

    fakat bu zamana kadar galatasaray' a başkanlık yapmış kişileri de göz önüne alırsak, liyakatli kişilerden oluşturulacak sağlam bir yönetim kurulu ile bu işin altından kolaylıkla kalkılabilir.

    son yaşanan olaylar da gösteriyor ki ne yalı çocuğu, ne tff, ne de paralı sosyal medya trolleri hocamızın peşini bırakmayacaklar.

    ne yazık ki hocanın bu durumunun da negatif olarak sahaya yansıdığını düşünüyorum, maç öncesinde takımı hazırlamak konusunda takımımıza zarar vermese bile hocanın kulübe de olmadığı maçlarda çok zorlanıyoruz.

    hocanın basın toplantısında ki ifadelerinden de ceza almamak için bazı şeyleri içine attığı ya da yüzeysel olarak geçtiği çok belli oluyor.

    eğer kendisi kulübümüze başkan olursa mevcut sportif düzen ile anladıkları dilden rahatlıkla konuşabilir ve saha içinde ceza almamızı sağlayacak durumlar da ortadan kalmış olur.

    tabi ki bu önermede ki en büyük problem fatih hoca' dan sonra takımımızın başına geçek olan teknik direktör kim olacak, başkanın fatih hoca olduğu takımı yönetmek her babayiğidin harcı değil.

    ayrıca liseci dinazorlar fatih hoca' nın başkanlığına nasıl bakacaklar, -ki sıcak bakmayacakları konusunda hepimiz hem fikirizdir diye düşünüyorum.

    yine de fatih hoca' nın hem yurt için de hemde yurt dışında başkan olarak kulübümüzü layıkıyla temsil edeceğini düşünüyorum.

    ayrıca şu sıralar kendisi ile ilgili konuşanların, hatta mevcut cezalar az oldu tekrarında daha farklı şeyler yapmamız gerekir diyenlerin, kendisi kulüp başkanı olursa karşı karşıya geldiklerinde de aynı şeyleri söyleyebilecekler mi çok merak ediyorum.
  • 20979
    sağlığı el verdiği sürece kulübede olması gereken kişi.

    herkes en iyi bildiği işi yapmalı.

    10 yıllık genel kurul üyesi olan herkes başkan olabilir ama herkes fatih terim olamaz.

    eğer aslolan galatasaray'dır diyorsak mevki, makam, şöhret vs önemli değildir. fatih terim de başkanlık makamından daha önemli işler yapmakta, daha büyük hizmetler sunmaktadır.
  • 20981
    kendisi istemedikçe teknik direktörlüğü bırakıp başkan olmasının teklif dahi edilemeyeceği teknik direktörümüzdür.

    kendisinin galatasaray dönemleri arasında lucescu, hagi, gerets, feldkamp, skibbe, bülent korkmaz, rijkaard, bülent ünder, mancini, prandelli, hamza hamzaoğlu, mustafa denizli, riekerink ve tudor olmak üzere tam 14 teknik direktör deneyip 12 sezonda sadece 4 şampiyonluk alabilmişiz. 2 sezon bile üst üste şampiyon olabilen kimse yok bu isimlerin arasında. feldkamp, rijkaard, gerets, mancini gibi üst düzey sayılabilecek adamlar var üstelik. avrupa turnuvalarına falan girmiyorum bu sadece lig istatistiği. kendisinin başımızda olduğu dönemleri yazmaktan yoruldum artık, isteyen tarih kitaplarından okusun.

    geçmişten nasıl azıcık ders alınmaz anlamıyorum. tek bir konuda kesinlikle eminim artık kendisinden sonra yaşayacağımız dönem bize müstehaktır.
  • 20982
    içinde bulunduğumuz ayda 66 yaşına basmış efsanemizdir. umarım uzun yıllar boyunca takımımızın başında kalmaya devam eder çünkü galatasaray ve türkiye'nin en büyük teknik adamı olması bir yana dünya tarihinin belki en kariyerli 30 hocası arasındadır kendileri. football manager serileriyle haşır neşir olanlar iyi bilir oyunun iç menüsünde "hall of fame"* bölümü vardır. orada teknik adamların kazandıkları kupalara göre sıralaması yapılır. işte fatih terim takımımızda birkaç şampiyonluk daha kazanırsa avrupa'nın tarihteki en iyi 20 hocası arasında olacak o listede.
    zaman zaman internet platformlarının en seviyeli spor ortamı olan burada yani galatasaray sözlüğünde dahi eleştirildiğini görüyoruz. eleştirilsin de. sonuçta bizler fikri hür vicdanı hür galatasaray taraftarıyız. ancak şunu akıllardan çıkarmamak gerekiyor: hayallerimiz var, bizim de onun da. ve kısa ve orta vadede benim öngörebildiğim tek senaryoda başımızda o var. onun bir kere daha yuvasından uzaklaştırılması demek hayallerimizin uzun bir uykuya dalması anlamına gelecektir. bundan korkuyorum.
    ve bir diğer korkum da ondan sonrasıyla ilgili. manchester united'ın alex ferguson sonrasında düştüğü duruma düştüğümüzü görmek istemiyorum. bunun önlemi bugünlerden alınmalı. veliahtı diyebileceğimiz bir kişinin türk futbolundan yetişmesi/yetiştirilmesi şart. umarım kendisinin de bununla ilgili planı vardır. yoksa 2001-2011 arasındaki doğaçlama yaptığımız fetret dönemini hatırlamak dahi istemiyorum.
  • 20984
    hayatta bazı insanlar mutlak kazanan ya da mutlak kaybedendir. işte fatih terim mutlak kazanandır. kendisinin 40 yıldır inşa ettiği itibarı o kadar kuvvetlidir ki ülkenin en zengin ailelerinden birinin mensubunun isminin bile önüne geçer ve biz galatasaraylılar olarak fatih hocanın her gireceği savaşta muvaffak olacağından neredeyse eminizdir.

    1.5 sezondur oynattığı futbol eleştirilebilir. bu eleştirilerin çoğu da haklı eleştirilerdir fakat fatih hoca bu kulüpte yalnızca teknik direktörlük yapmıyor bunu unutmamak gerekir. saha içinde bazen olmaz, ne denesen başarılı olamazsın o gün öyle olması gerekmektedir ancak saha dışında olacak olanı yine en iyi o bilir. olmayacak olanı ise oldurur ve o andan itibaren olacak olan, hocanın yapacağı şey niteliğini kazanır.

    fatih terim, galatasaray için uzun bir zamandır yalnızca teknik direktör olma hüviyetinin yanında camianın paratoneri de olmuştur. en kaotik dönemlerde tüm okları kendine yöneltmiştir çünkü adanalı fatih içinde bulunduğu olumsuz konumdan hep bir şekilde çıkmayı başarmıştır. hoca bu yaşından sonra kaybedeceği savaşa girmez. bugünlerde attığı her adım akıllıca düşünülmüş bir planın parçasıdır. ancak işler ters giderse en iyisini yine hoca bilir. yapılması gereken her ne var ise yapmaktan bir lahza bile olsun imtina etmez.
  • 20990
    açık ve net söylüyorum; hiçbir şekilde hücum namına zerre bir varyasyon göstermeyen takıma sahiptir. bunun sebebi de kendisidir.

    hepimiz biliyoruz ki belhanda da olsa feghouli de olsa yine bu kadar oynayacaktık. futbolda en önemli şey gol ise o golü atmak içinde rakibin ceza sahasına girmek ve şut çekmek zorundasın.

    işte bizim takım ne şut çekiyor ne de rakip ceza sahasına giriyor. böyle bir saçmalık olamaz. böyle futbol oynanmaz. maçları aptalca paslarla ve kısır hücumlarla bitiriyoruz. hiçbir adamın potansiyelini değerlendiremiyoruz.
  • 20998
    22 eylül 2019 yeni malatyaspor galatasaray maçı‘nda en azından 1 puanı almamızı sağlayanların başında gelen muslera’yı 1-2 topa kötü vurdu diye ayaklarından dolayı eleştirmek serbest, ama risk alan rakibe karşı emre mor’u oyuna almayıp her pozisyonumuzu öldüren adem büyük’ü 90 dakika sahada tutan, 80’de andone’yi çıkarıp rakip beraberliği yakalayınca 89’da falcao‘yu oyuna alarak +3 oynanacak maçta dünya’nın en büyük mucizelerinden birini bekleyen terim’i bu maç özelinde bile eleştirsek ali koç’un paralı köpeği suçlamasıyla karşılaşırız. herkese akıl fikir diliyorum.

    fatih terim 1-0 giden ve rakibin üstün oynadığı bir maçta tek forvetini sahadan alacak karakterde bir hoca değildi. yaşı ilerledikçe ve günümüz futbolu gereği daha oturaklı, risksiz bir oyuna dönmesini anlıyorum ama kantarın topuzunu kaçırmış gibi.
App Store'dan indirin Google Play'den alın