resim
Fatih Terim
Görev:Teknik Direktör
Takım:Al-Shabab
Yaş:71
Uyruk:Türkiye
  • 17853
    ezbere eleştirilen hoca. bu adama kafayı takmış o kadar çok insan var ki, neredeyse hakkımızda verilen yanlış kararlarda bile hocayı suçlayacaklar. ahmet çalık’ı oynattığı için eleştiriliyor şimdi de. pique, ramos falan mı vardı acaba bizim takımda. kaldı ki ahmet maçın en iyisiydi hatasız oynadı. üçlü defansı bozmak istememesinin sebebi hocanın maicon’a güvenememesi. maicon ağır bir oyuncu olduğu için yanına en azından ahmet’i de ekleyip o açığı kapatmaya çalıştı, ki bence çokta başarılı oldu.

    hala kredisi sonsuz mu falan diye söylenenler var. evet tff ve kurulları böyle devam ettiği sürece bu adamın kredisi sonsuz. en az bir fenerli ve beşiktaşlı kadar bu adamdan nefret eden galatasaraylılar var ne yazık ki. nankörsünüz!
  • 17854
    7 eksikle çıktığımız 2 aralık 2018 beşiktaş galatasaray maçında fizandan bile yönettiği takımla puanımızı kazanacaktı ama yine izin vermediler.

    hocanın devre arasından ve cezasının bitişinden itibaren bomba gibi ve çok hırslı döneceğinden eminim.

    sadece son 3-4 haftada 5 puanı, 3-4 oyuncusu ve kenardan takımı idare hakkı elinden alınan bir adamdan bahsediyoruz.

    yanındayız. birlikteyiz.
  • 17856
    kendisi eleştirilebilir ancak neyini eleştireceksin arkadaş? takımda ciddi sakatlıklar oldu eleştir. tamam. sezon başından beri hücum bölgesinde çözüm üretemedik, eleştir. ki bunu da artık eleştiremeyiz çünkü 1 aydır takımın yarısı yok. sezon başında geriye düştüğümüz maçlarda çabuk kırılıp fark yediğimizi herkes hatırlıyordur. bu kadar eksiğe rağmen takım geriye düşse dahi fark yemiyoruz. tamamen kopmuyoruz oyundan. yeterli değil, maçı çevirecek güçte olmamız lazım ama ama ama... maaelsef kocaman bir ama, ligde hakemlerin bize karşı tutumu ortada.

    şu an fatih terim'e ağır eleştiriler yapmak için adil bir ortam yok bir defa. takımını savunduğu için 3 maç ceza yerine 10 maç ceza verildi. içerde dışarda hakemler tarafından takımı doğranıyor. kulüp başkanı cezalı. zaten dar olan kadronun en önemli oyuncuları eksik. bunca dış etkene rağmen beşiktaş ile aynı puandayız. lider ile puan farkı 6. sadece son 4 maçtaki hakem hataları olmamış olsa şu an liderdik.

    ben de sinan tercihine kızdım. eren ısrarına kızıyoruz ama eldeki tek forvet bu. eren yerine muğdat oynadığında taraftar bu sefer de muğdat'ı oynatıyor diye küfür eder. böyle cahil bir grup var çünkü. bir de genç oyuncu fetişistleri var. bilgisayar oyunu zannediyorlar. her genç iyi değildir arkadaş. zamanı gelmişse zaten oynatır hoca. bakın ozan zorunluluktan oynadı ancak hem serdar hem de maicon varken dahi ozan oynamaya devam etti, onlar sahadayken de oynadı, onlar yedek kulübesine çekilirken de oynadı. o formayı almak lazım önce.

    sezon başından beri muslera'nın kritik hataları, fernando, ndiaye, rodrigues ve mariano gibi kalitesine güvendiğimiz adamların formsuzluğu... bu adamlar niye formsuz diye hocayı eleştirelim ama bu oyuncuların başlıklarına gidip bilocan da yapmayalım. iki yüzlülük olur bu.
  • 17857
    kendisi hatasını çok iyi analiz edip, elindeki kıymetlerin farkına vardığını gösterebileceği en yakın ve en iyi fırsatı çok iyi kullandı. evren ya da mevla hak edene hakkını bir şekilde verir. terim de bütünüyle emeğinin karşılığını aldı.

    galatasaray başarılı ve başarısız isimleri tarafından hep mağdur edilmiştir çeşitli sebeplerle, umarım bu mirasa borcu olan ömrü yettiğince gelip karşılığını geri bırakır.

    galatasaray'ın ahı tutar. bu taraftar da belleğini daima canlı tutmalıdır.

    herkes ve herkesin bu yegane yaşam sevinçlerimizden olan umudumuz olan galatasaray'a borcunu fatih terim gibi ödemesinin beklentisi içerisindeyim.
  • 17859
    2017-2018 sezonunda, igor tudor yönetiminde 14. hafta sonunda 29 puanla ikinci sırada olan galatasaray, 2018-2019 sezonunun ilk 14 haftası itibariyle kendisinin yönetiminde 24 puan toplayabildi ve 4. sırada. her iki teknik direktör de beşiktaş, malatyaspor ve trabzonspor deplasmanlarından mağlubiyetle ayrılırken, kendi evindeki fenerbahçe maçlarından beraberlikle ayrılmış.
  • 17860
    son 1 aylık süreçte yaşanan tüm olumsuzlukları üst üste koyduğumuz zaman kanaatimce en zor sportif sezonu geçiriyor.

    hocamın bu son gelişinde ciddi bir ustalık eserimi ortaya koyacağım havası vardı. fakat bu kadar negatif olayı hiç birimiz tahmin etmiyorduk doğal olarak.

    hocadaki ciddi demotive ve psikolojik yansımalar dışardan görülebiliyor. bakın hiç bir şekilde oynattığı futbol ile alakalı bir yorumda bulunmuyorum sadece dış etkenler ciddi anlamda kafasındaki şeyi sahaya yansıttırmadı. bu denli bir tff-terim savaşı, dış saha presi, iç saha olayları, sakatlıklar, cezalar, kadro darlığı, finansal hastalıklar vs... şunların hepsini bir torbaya koyup sırtına alıp şampiyonluğa yürümeye çalışıyor. çok zor.

    onunda büyük bir umutla devre arasını beklediği çok açık. zaten son açıklamalarında minimum kayıpla devreye girmek istediğini dile getirdi.

    allah yardımcın olsun hocam.
  • 17861
    sistemsel hayali 4-1-4-1 olan hocamiz. milli takimlarda da galatasarayda gorev yaptigi son 3 donemde de bu sistemi uygulamaya calistigini ancak tutturamayinca dondugunu gorduk.

    milli takimlar seviyesini bir kenara birakirsak, 3. galatasaray doneminde, sezon baslangicini melo tek onlibero ve onunde selcuk ve sabri ile yapmisti. sonrasinda sabri yerine engin baytar denendi. hocanin amaci, topu bir sekilde ileri gondermek, sonrasinda topu forvet oyuncusu ile orada tutmak ve hizli sekilde gole gitmek, sonrasinda da gol yememek idi. forvet topu tutamazsa da pres baslayacak ve top bir sekilde rakip yari alanda kalacakti. ancak tabi ki sistem tutmadi.

    bu sistemin tutmamasinin nedeni, ligimizde rakiplerin atak yapma gibi bir niyetlerinin olmamasiydi. yani ilerdeki tek forvetimizin basina 2 uzun stoper konur, hava toplari bu savunmacilar tarafindan toplanir ve top geri galatasaraya verilirdi. yani top galatasarayda kaliyordu, ancak pas oyunu calismamis takim zayif rakiplerine bile gol atamiyordu.

    bu asamada galatasaray cift forvete dondu evet ama daha onemlisi selcuk melonun yanina gecti, geriden dogru duzgun oyun kurmaya, ilerde de iyi pres yapmaya basladik, ondan sonra da zaten rahat kazanilan 2 sampiyonluk elde ettik.

    bu sezon da* hocamiz ayni sekilde 4-1-4-1 üzerine takimi hazirladi. bu sefer melo yerine oraya fernando gecti, belhanda ve ndiaye ise onun onunde oynayan ikili konumunda idi. forvetimizin olmamasi nedeniyle, kanatlarda oynayan oyuncularin daha fazla gol atmasini istedi, orta dörtlünün kanatlarina, gole yakinliklari nedeniyle rodrigues ve sinani koydu.

    bu sene sistemin islememesinin en buyuk sebebi bana gore ortasahanin pas yeteneginin zayif olmasi ve yine stoperlerin oyun kurmada eksik kalmalari. bu durumda da surekli olarak hizli hucum yapan, tamamaen kanatta oynayan ikilinin ayagina bakan bir takim haline geldik. su asamada eminim ki hocamizinin sansi olsa sistem tekrar cift forvet ve 4lu ortasahaya donerdi. ancak kadrodaki forvet yetersizligi ustune gelen sakatlar ve cezalar sonrasi, eldeki imkanlar nedeniyle 3lu savunmaya gecmek durumunda kaldi. bu sayede en azindan az gol yemeyi ve sancili sureci toplayabildigi kadar puan toplayarak kapatmayi amacladi.

    tekrardan goze hos gelen, hocamizin tarif ettigi gibi, yenilsek bile gururlandiran bir takim olabilmemiz icin oncelikli olarak pas yapabilen oyunculari sahaya surmemiz gerekir. kapasitesinin cok altinda oynayan feghoulinin oynadigi maclarda fark yaratmasi tamamen pas yapamayan bir takim olmamizin gostergesidir.

    hocanin esas hamlelerini ocakta bekleyebiliriz ancak bu maddi yetersizlikte 2 adet forvet 1 ortasaha ve 1 geriden oyun kurabilen stoper alma sansimiz olmadigi dusunuldugunde, bu sene hayal ettigimiz takimi izlememiz zor olacaktir. ancak yine de ocak ayinda en azindan 1 tane düzgün forvet alabilirsek, emre akbabanin forvete yakin oynadigi, belhanda ve feghoulinin kanatlara cekildigi bir sistem bu sene sampiyonluk yarisinda olmamiz icin yeterli olacaktir. sene sonunda ise cift yonlu oynayabilen, takimin pas istasyonu olacak bir 8 numara ile hocamiz bu takimi tekrar avrupada is yapar hale getirecektir.
  • 17862
    sonuna kadar desteklemeliyiz.

    bu adamın daha önceki yaptıklarına ve başarılarına fln değinmeyeceğim. hepimiz biliyoruz. bu ülke topraklarına gelmiş en iyi teknik direktördür. daha iyisi gelir mi? allah bilir!

    kendisini ve hocalığını seviyorum. forma adaletini seviyorum. hakedene hakettiğini vermesini seviyorum. cesaretini, gerektiğinde bi dünyaya kafa tutmasını seviyorum. umarım uzun yıllar daha galatasaray’ın başında kalır. kendisi galatasaray’ın 1 numaralı efsanelerinden biridir.

    lakin eklemem gereken şeyler var. hoca bu sene çok formsuz. geçen sene devre arasında geldiğinde galatasaray iç saha oyununda ligi süpürüyordu ama deplasman karnesi gece ile gündüz gibi tam tersiydi. fatih terim geldiğinde rahatladık. fatih terim ayarı ile aynı oyunu dış sahada da oynayabiliriz o kadar oynayamasak da böyle kötü oynamayız dedik. tudor dönemi kadar kötü olmasa da deplasman oyunumuz aynı yerinde kaldı. hocanın kritik bir kaç dokunuşu dışında. maçlara 4-3-3 başlaması skoru bulduğunda donk’u defansa atıp 5-4-1 e dönmesi ve sonuç odaklı olup haklı bir şampiyonluk elde etti. ve sezon içi yaptığı basın toplantılarında hep sezon sonu transfer dönemini işaret etti. deplasman sorunu gelecek sene çözülür dedi.

    peki çözüldü mü? hiç sanmıyorum. tam aksine takım daha da geriye gitti. ana takımdan sadece gomis’in kaybı bir takımı bu kadar geriye mi götürür? bunu da hiç sanmıyorum. bu takımda kondisyon yok. bu takım sezon başı kampını hiç iyi geçirmemiş. ve asıl korkutucu olan nokta fatih terim fenerbahçe maçına kadar oynadığımız futbolu beğendiğini dile getirdi.

    hoca gerçekten formsuz. fenerbahçe maçı hocanın ve tüm taraftarın ayarlarını bozdu. kendi evinde 50.000 taraftarla oynayıp rezil bir fenerbahçe karşısında 2-0 öne geçmişsin ve takım rehavete kapılıyor. fatih terim gibi bir adamın takımı... sonra maç 2-1 oldu. ekran başında maçı izlerken bu maçın 2-2 ye geleceği o kadar belliydi ki hocanı oyuna müdahale etmesi gerekirdi. hatta maç 2-0 olduğunda bir müdahe gerekiyordu. o maçı almış olsaydık şu anda liderdik ve ne yazık ki o maçın vermiş olduğu zararı hala doğrultamadık belki de bir maç şampiyonluğa mal olabilir. hoca gibi tecrübeli bir adamın bu hataları yapmaması gerekiyor. taraftar gaza gelebilir ama fatih terim gelmez, gelmemeli!

    hocanın federasyon ile kavgasında taraftar olarak her daim arkasındayız! ama hocadan bir taraftar olarak şunu bekliyorum. hocam cevabımızı sahada verelim. saha içine ve takıma odaklan. dış güçlerle hesabımızı elbet görürüz. bahane üretmeden adam gibi oynayalım. kaybedeceksek de öyle kaybedelim. konya maçını hakem yüzünden verdik ama hocam o maçta doğru düzgün bir pozisyonumuz bile yoktu. biz galatasarayız gerekirse hakemi de yenebilmeliyiz, yenmeliyiz.

    seni seviyoruz ve her zaman arkandayız.
  • 17863
    https://www.instagram.com/...;igshid=w03s05nxy0r5

    hocam gülünce ben de gülüyorum. yüzünden hiç gülümsemen eksik olmasın hocam.

    hayallerin dünyalardan büyük biliyorum(z). tüm olanları, yapılanları görüyoruz hiç merak etme, canını sıkma. allah seni başımızdan eksik etmesin...

    2005-06 sezonunda gollerden sonra "iyiler mutlaka kazanır" yazısı çıkıyordu. hatırlarsınız. bu sene olmaz misal seneye olur ama olur bir şekilde inşallah. sabır.
    *çünkü büyük başarılar öyle birkaç ayda hemen olabilecek bir şey değildir. uzun süreçler ile şartların olgunlaşması gereklidir.

    *hadi gençler siz de daha çok çalışın. formayı kapmak ve bırakmamak için daha da fazla geliştirmeye çalışın kendinizi her açıdan. (mental, fiziksel, teknik vs.) çalıştıkça zamanla beraber formayı alacağınız günlerde gelecek. haydi güveniyoruz sizlere... allah yardımcınız olsun...
  • 17864
    2017 - 2018 sezonunda igor tudor'un elinde forvet olarak bafetimbi gomis var iken, kendisinin elinde eren derdiyok vardır. aynı sezonda hakeme küfreden ve rakip oyuncuya şamarı basan şenol güneş 1 maç ceza almış iken, kendisi haklı isyanı sonucu 10 maç ceza almıştır. igor tudor kendi kurduğu takımı yönetirken, kendisi tudor'un takımını yönetmektedir. kendisinin sezonunda video hakem uygulamasına rağmen tff hakemlerinin verdiği kararlar ortadır. şartlar aynıymış gibi yorum yapmak art niyetlidir. garry rodrigues neden sağ kanatta oynamıyor diye eleştirilir, takımın fizik problemi yüzünden eleştirilir, eren derdiyok ısrarı yüzünden eleştirilir, sakatlıklar yüzünden eleştirilebilir, ancak şartlar sanki aynıymış gibi eleştirilemez. aynı savaş igor tudor zamanında açılmış olsaydı, tudor gomis yerine eren veya muğdat veya alt yapıdan bir oyuncu ile oynasaydı neler olurdu düşünemiyorum. düşünsem bile gidip igor tudor'u bu varsayımlar yüzünden eleştirmem, çünkü ne olacağını bilemeyiz.
  • 17865
    kendisinin kredisi kolay kolay harcanacak bir kredi değildir. geçen sezon hepimiz gitti diye bakarken bir şampiyonluk aldı bu adam. batacaksak da çıkacaksak da bu saatten sonra hocayla olacak. elinde dört dörtlük bir kadro olsa eleştirelim diyeceğim de takımın kariyer bakımından en önemli oyuncusu fernando bile şu an gercek bir galatasaray takımında oynayamayacak durumda. ben hocayı bu sene eleştirmem. seneye tekrar bakarız duruma.
  • 17866
    kredisi bende sonsuzdur. takımı bırakırsa işin rengi elbet değişir ancak o kulübede oturduğu sürece kalbimde oturmaya devam edecektir. yaptığı hatalar elbet var, inat da ediyor. ancak sporun ve siyasetin kendisine yaptığı ayıbın yanında hiç bir şey kendisinin hataları.

    he 50.000 kurşun falan gaza getirdi bizi ancak sahada elinde yeterli malzeme yoksa olmuyor işte.
  • 17869
    şampiyonlar ligindeki ilk maçımızdan evvel yaptığı basın toplantısında, rakiplerle eşit şartlarda yarışmadığımızı, onların 25 kişilik kadroları varken bizim 21 kişilik bir kadromuzun olduğunu söylemişti. ta o gün bir kurt düşmüştü içime. sonrasında bu cümleyi birkaç kez daha kurdu yanlış hatırlamıyorsam. neyse... ben hem hocanın daha ilk maçtan gruptaki muhtemel bir olumsuz tablonun yolunu yaptığını düşünmüştüm belki hocaya biraz da haksızlık ederek, hem de gerçekçi bulmamıştım bu söylemi; çünkü kadro kısıtlaması gelmemiş olsaydı dahi o 25 oyuncunun içinde 4 tane altyapı oyuncusu bulunması gerekecekti ve bizim de ismail çipe'den başka altyapıdan yetişmiş 21 yaş üstü oyuncumuz yoktu. 21 yaş altı altyapı oyuncuları ise sınırsızca b listesine yazılabiliyor zaten. nitekim, ozan'ı da bu sayede oynatabiliyoruz 21 kişilik listede olmamasına rağmen. dolayısıyla aslında yalnızca 1 oyuncudan ibaret bir kısıtlama idi bizi getirilen, sadece 1 yabancı ya da gurbetçi oyuncu eksik yazabiliyorduk diğer takımlardan. peki, o laf neyin nesiydi o hâlde; kadro kısıtlaması gelmemiş olsaydı semihler, emre çolaklar geri mi döneceklerdi kulübe sırf a listesine 25 oyuncu yazmak için?
    bu nereden geldi şimdi aklıma... selçuk'un sözleşmesinin uzatılacağına yönelik basında geçen iddiaları görünce hocanın o günkü sözünü ve o sözün bana düşündürdüklerini hatırladım ister istemez.
    ben fatih hocanın duygusal bir adam olduğunu düşünüyorum. buna da gayet saygı duyuyorum elbette. öfkesini de, sevgisini de, heyecanını da, hatta belki endişelerini de yoğun yaşayan biri hoca bence. hatta profesyonelliği ile duygusallığı arasında çok belirsiz bir sınır var hocanın. fener maçından sonra takımın lideri konumunda olduğunu bir an için unutup adeta bir taraftar gibi zehir zemberek konuşması da bundandı zaten. evet, hoca da bu kulübün taraftarı; ama aynı zamanda da teknik direktörü, lideri takımın. hocanın durumunda hangimiz karıştırmazdık duygusallıkla profesyonelliği birbirine, bilmiyorum; ama fatih terim olan ben değilim, biz değiliz, o. üstelik 65 yaşında olan, 45-50 yıldır futbolun içinde olan, bu ülkenin futbol federasyonunun da, mhk'sinin de envai çeşidini görmüş olan da o. neyse...
    karman çorman bir entry oldu. demem o ki; umarım hocanın bu duygusallığı selçuk'a yönelik muhtemel insani sevgisi ile birleşip bu kez taraftarın büyük bir bölümünü cidden çileden çıkaracak bir karar almasına neden olmaz. eğer selçuk'un ülkeden yetişmiş oyuncu statüsünde olması ise konu, selçuk'un sözde indirim yapacağı maaşının dahi yarısına oynayacak aytaç diye bir oyuncu var bursa'da, bonservisi muhtemelen 2 milyonu geçmeyecek ve selçuk'tan 8 yaş falan genç olan ve bu sezon ligin en çok top kapan orta sahalarından biri olan ve, ve...

    not: ''inan edin'' şeklindeki rumuz, sözlükteki renktaşlarımın tahmin edeceği üzere özbek yönetiminden kurtulmanın verdiği mutlulukla tam da o süreçte yazarlık başvurusunda bulunmam sonucu ortaya çıkmıştır; yeri geldiğinde mevcut yönetimi çatır çatır eleştirmeme engel değildir, olmamalıdır, olmayacaktır.
  • 17870
    sampiyon olduk, olamadik, gitti, geldi vs. bir suru sey yasandi. bende kredisi asla bitmez omurluk sozlesme imzalanmasi da gerekiyor. ancak olur da ozan kabak'in gidisine izin verirse iste o zaman kendi de ceketini alip ciksin.

    konu para pul vs. degil. konu devre arasi transfer gelirinin sezon sonu yaz donemine etki etmemesi. su an ozan'i 20ye satsak ne olur 30a satsak ne olur. yazin yani normal olan donemde kadro kurmamiza hic bir etkisi yok. 100e satsak da yok. devre arasinda satarsak ederinin 2 katina bor forvet aliriz eh iste seviyesinde. uefada 2 tur atlariz. ligde izin verirlerse sampiyon oluruz. benim bildigim fatih terim bunu istemez. buna izin de vermez.
  • 17871
    efsane hocamız. gün itibariyle imkanları futbol takımımıza hocalık yapacak kadar bol değildir. evet ortada hocalık yapacak bir takım olduğunu düşünmüyorum bugün itibariyle. ocaktan sonra değişecek bu durum ama, hocamıza düşecek yine iş.

    elbette bu sezon itibari ile de eleştirilecek şeyler bulabiliriz. ama emin olun bir insanın bu seneki futbol takımından (bu kadar sakat ve cezalı eklenince) olumlu bir şeyler çıkarması imkansız. çok şanssız bir ilk yarı geçirdi efsanemiz. allah yardımcısı olsun.
  • 17873
    üstümüze; tankla, tüfekle ve ellerindeki tüm imkanlarla gelen tayfaya karşı ümidimizi ayakta tutan, öfkemizi bastırmamızı sağlayan, yarınların aydınlık olduğunu hissettiren çok büyük bir figürdür. elini sıkarken yüzüne gülüp arkasından türlü oyun çeviren şımarık zenginler onun gibisini bulamadıkları için her gün kahroluyorlar. bize yaşattığı duygular o kadar dolu dolu ki alakasız bir yerde aklıma gelince dalıp dalıp gidiyorum. hayatını film yapmak birilerinin aklına gelse de hayattayken ne kadar önemli olduğunu bir daha hissetse.
  • 17875
    8 aralık 2018 galatasaray çaykur rizespor maçında yine selçuk, eren, muğdat gibileri oynatıp bir tane genci bile on bire almamıştır.

    yahu hocam yazıktır, günahtır ya. yemin ederim yazık günah söyleyecek kelime kalmadı artık. bitmiş, yitmiş ve üstelik galatasaray'da oynama motivasyonunu kaybetmiş eren'i yine oynatarak oyuncu üzerinden yönetime mesaj göndereceğim diye ali yavuz'un hakkını göz göre göre yiyorsun. yazık.
App Store'dan indirin Google Play'den alın